Nightbird
18.08.2007, 08:23
http://medya.zaman.com.tr/2007/08/18/radyo.jpg
Radyolar da havuza giriyor
Türkiye Futbol Federasyonu, Turkcell Süper Lig maçlarının radyolardan naklen yayınlanmasını ihaleye çıkarıyor. Daha önce televizyonlar için havuz sistemi kuran federasyon, böylece radyo yayınlarındaki kargaşaya son vermek istiyor.
Türkiye'de 1990'ların ortasından itibaren futbol maçları şifreli yayınlarla izleyiciye ulaşıyor. Müsabakaların televizyonlarda yayınlanmaya başlamadığı dönemlerde sporseverler futbol heyecanını radyo aracılığıyla yaşıyordu. Naklen yayınlarla birlikte radyo da eski cazibesini yitirdi. Fakat şifreli kanalları evine alamayan veya televizyon izlemeye fırsatı olmayan futbol tutkunları hâlâ karşılaşmaları arabada, işte veya evde radyodan dinlemeyi sürdürüyor. Aslında radyodaki heyecan da her zaman üst düzeyde oluyor. Takım, orta sahayı geçtiğinde şekilleniyor ataklar. Cezaalanına girmek penaltıyla eşdeğer sayılıyor. Zaten bu coşkuyu yaşayamayanlar hiç açmıyor radyoyu.
Orta yuvarlağın rakip kale alanına bakan bölümü... Köşe gönderine paralel atılan toplar... Deniz tarafındaki kaleler... Şimdi dakika ve skor alıyoruz... Bir başka oluyor radyoda anlatılan maçlar. Günümüzde çok sayıda radyo, maçları canlı veriyor. Üstelik bu radyolardan büyük bir kısmı Süper Lig'i Digitürk'ten, Avrupa maçlarını da diğer kanallardan izleyerek ve ücret ödemeden dinleyiciye ulaştırıyor. Yani maçlara hiç gitmeden tribün ve gol efektleriyle stüdyoları bir nevi stadyuma çeviriyorlar.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), takımlardan gelen talepler doğrultusunda ve yasal çerçevede yayın yapan radyo kanallarının görüşünü alarak radyodan anlatılan maçlara çekidüzen verme yoluna gidiyor. Bu doğrultuda ihale açan Federasyon'dan yapılan açıklamada, "Yayın haklarının devri 2007-08 sezonu başından geçerli olmak üzere merkezî pazarlama yöntemiyle gerçekleştirilecektir." ifadeleri kullanılıyor. Geçmişte de televizyon kanallarında olduğu gibi radyolar arasında da yayın ihalesi yapılması düşünülüyordu. Ne var ki Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ile Federasyon'un tam bir koordinasyon kuramaması, kulüplerin kafasına göre radyolarla sözleşme imzalaması işleri zorlaştırıyordu. Şimdilerde ise Federasyon, radyolar için ihale yapılması halinde kulüplerin herhangi bir hak talep edemeyecekleri yönünde karar aldı. RTÜK de korsan yayınlara karşı sıkı denetimler getirecek. Kural tanımayan radyoların, çok ağır cezalarla karşı karşıya kalacağı ve bu cezaların yayın lisans iptaline kadar gidebileceği belirtiliyor.
Yapılacak ihalenin ilk şartı ise maçlara talip olan radyoların ulusal çapta yayın ağı bulunması. Sadece bir radyo ihaleyi kazanabileceği gibi yayın haklarını alan bir şirket de istediği radyo kanalına maçları pazarlayabilecek. Havuz sistemi, 18 takımı, yani haftada 9 maçı kapsayacak. Bu anlaşmadan yayın haklarından yüzde 10'luk pay alma hakkı olan Federasyon kadar sürekli gelirlerindeki yetersizliklerden yakınan kulüplerin de kârlı çıkması bekleniyor.
kaynak:zaman
Radyolar da havuza giriyor
Türkiye Futbol Federasyonu, Turkcell Süper Lig maçlarının radyolardan naklen yayınlanmasını ihaleye çıkarıyor. Daha önce televizyonlar için havuz sistemi kuran federasyon, böylece radyo yayınlarındaki kargaşaya son vermek istiyor.
Türkiye'de 1990'ların ortasından itibaren futbol maçları şifreli yayınlarla izleyiciye ulaşıyor. Müsabakaların televizyonlarda yayınlanmaya başlamadığı dönemlerde sporseverler futbol heyecanını radyo aracılığıyla yaşıyordu. Naklen yayınlarla birlikte radyo da eski cazibesini yitirdi. Fakat şifreli kanalları evine alamayan veya televizyon izlemeye fırsatı olmayan futbol tutkunları hâlâ karşılaşmaları arabada, işte veya evde radyodan dinlemeyi sürdürüyor. Aslında radyodaki heyecan da her zaman üst düzeyde oluyor. Takım, orta sahayı geçtiğinde şekilleniyor ataklar. Cezaalanına girmek penaltıyla eşdeğer sayılıyor. Zaten bu coşkuyu yaşayamayanlar hiç açmıyor radyoyu.
Orta yuvarlağın rakip kale alanına bakan bölümü... Köşe gönderine paralel atılan toplar... Deniz tarafındaki kaleler... Şimdi dakika ve skor alıyoruz... Bir başka oluyor radyoda anlatılan maçlar. Günümüzde çok sayıda radyo, maçları canlı veriyor. Üstelik bu radyolardan büyük bir kısmı Süper Lig'i Digitürk'ten, Avrupa maçlarını da diğer kanallardan izleyerek ve ücret ödemeden dinleyiciye ulaştırıyor. Yani maçlara hiç gitmeden tribün ve gol efektleriyle stüdyoları bir nevi stadyuma çeviriyorlar.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), takımlardan gelen talepler doğrultusunda ve yasal çerçevede yayın yapan radyo kanallarının görüşünü alarak radyodan anlatılan maçlara çekidüzen verme yoluna gidiyor. Bu doğrultuda ihale açan Federasyon'dan yapılan açıklamada, "Yayın haklarının devri 2007-08 sezonu başından geçerli olmak üzere merkezî pazarlama yöntemiyle gerçekleştirilecektir." ifadeleri kullanılıyor. Geçmişte de televizyon kanallarında olduğu gibi radyolar arasında da yayın ihalesi yapılması düşünülüyordu. Ne var ki Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ile Federasyon'un tam bir koordinasyon kuramaması, kulüplerin kafasına göre radyolarla sözleşme imzalaması işleri zorlaştırıyordu. Şimdilerde ise Federasyon, radyolar için ihale yapılması halinde kulüplerin herhangi bir hak talep edemeyecekleri yönünde karar aldı. RTÜK de korsan yayınlara karşı sıkı denetimler getirecek. Kural tanımayan radyoların, çok ağır cezalarla karşı karşıya kalacağı ve bu cezaların yayın lisans iptaline kadar gidebileceği belirtiliyor.
Yapılacak ihalenin ilk şartı ise maçlara talip olan radyoların ulusal çapta yayın ağı bulunması. Sadece bir radyo ihaleyi kazanabileceği gibi yayın haklarını alan bir şirket de istediği radyo kanalına maçları pazarlayabilecek. Havuz sistemi, 18 takımı, yani haftada 9 maçı kapsayacak. Bu anlaşmadan yayın haklarından yüzde 10'luk pay alma hakkı olan Federasyon kadar sürekli gelirlerindeki yetersizliklerden yakınan kulüplerin de kârlı çıkması bekleniyor.
kaynak:zaman