Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.

ahmet turan alkanın altıncı şehir kitabından
gerçekten güzel anlatılmış bir sivas o eski günlerin güzelliğini sadece yaşayan bilir.
ellerine sağlık ahmet turan hocam.

TAVŞAN BAYIRI

Tavşan bayırı, daracık,adı üstünde bayır,biraz yokuşlu bir sokak,taşlarla döşenmiş,çakur çukur bir sokak işte.
Sokağa ilk adım attığınızda kapı önlerindeki büyük,düzgün oturak taşlarını görürsünüz.Aile reisleri mutlaka o taşları kapı önlerine koydururdu.Taşlar evin bir parçası gibiydi sanki.
O taşlar o kadar çok işe yarardı ki,gündüzleri hanımlar sohbet eder,geceleri ise erkekler.
O zamanlar televizyon denen illet alet yok.Babaların,dedelerin radyoda 19.30 ajansını dinleyip, yatsı namazını mescitte imamla kılıp geldikten sonra,toplanıp evlerden minderlerin alınıp üzerine oturdukları taşlar.
Çay kahve içerken büyük sohbetlerin edildiği,askerlik anılarının anlatıldığı,çocuklara imanları pekişsin diye zoraki dini hikayelerin dinletildiği,ana,baba hakkının çok geçtiği hadislerden örneklerin verildiği,çocukların kulaklarına küpe olsunda,büyüdüklerinde anaya babaya bakıp onları kimseye muhtaç etmesin diye öğütlerin verildiği yaz akşamlarının en gözde dinlenme yerleri taşlar.
O taşlar ne kadar işe yarardı,sokaktan geçen yaşlı teyze ve amcalar soluklanmak için oturup dinlenir,ev sahibinden geçmişlerinin hayrına bir bardak su isteyip yüreklerini ferahlattıkları güzide oturak yerleri.
Hemen her evin bir bahçesi veya avlusu vardı ve bu alanlarda mutlaka elma ağacı,erik ağacı,vişne ağacı bazen kayısı ağacıda görülürdü,ama olamazsa olmazı “kavak ağacıydı”her bahçede,kapı önünde mutlaka kavak ağacı.Hani bir söz vardır “kavak ağacını seven çok az kişi gördüm,çünkü dosdoğrudur.”kimse sevmezdi bu ağacı ama her yere kavak ağacı dikilirdi nedense. Bahçelerde ve kapı önlerinde bir dürüstlük abidesiymiş gibi tüm heybetiyle kendini gösterirdi.
Bahçe deyip geçmeyin sakın!Orası ev halkının en önemli mekanlarından birisidir.Hanımlar bakır leğenlerinde Hacı Şakir sabunuyla(o zaman deterjan daha ya icat edilmemiş veya yaygınlaşmamıştı) ellerinde çitileyerek yıkadıkları,maltızın üzerinde,kaynar kazanlarda kaynatılıp,dezenfekte edilip,tertemiz çamaşırların asıldığı yerdir bahçeler.Güneşli günlerde hanımların börek,çörek yapıp yiyip içtikleri bir nadide yer.Baharda dikilen yeşil soğan,domates,hıyar,maydanoz,t ere,marul,nane gibi ürünleri yetiştirip yazları dalından kopartılıp salataları süsleyen o lezzetli,hormonsuz sebzelerin yetiştiği en gözde alandır bahçeler.Babaların çiçekler, güller yetiştirip her akşam işten gelip özenle hortumu çeşmeye takıp sebzeleri,çiçekleri,ağaçları suladıkları bahçeler.Kimi kamelyalı,kimi elkovanlı,kimi pencerelerine kadar sarmaşıkların sardığı bahçeler.
Her sokakta olduğu gibi Tavşan Bayırında da bir tatlı su çeşmesi vardı.O tatlı suyun etrafını bir hayırsever yaptırıp bilmem kimin hayratı diye sokak sakinlerinin hizmetine sunardı.O tatlı su gençler için işkence,hanımlar için bir keyif ve dedikodu yeriydi,belki de ev işlerinden yorulup dinlenebildikleri tek yerdi.
Artık o sokaklar yok o güzelim evler ve bahçelerde yok,o nur yüzlü ak sakallı yaşlı emmilerde,dayılarda yok.Kapı önlerinde oturan yaşlı teyzelerde yok.Eskiyi hatırlatan hiçbir şey yok.
Şimdi asfalt yollar,düzenli kaldırım taşları,üç yada dört katlı apartman denilen samimiyetsiz beton yığınları var.
Nerde o eski güzelim sokaklar.
6.4.2005

drummer

bu yazıyı edebiyat dersinde yazmıştım
konumuz tasvirdi.hocamız çok beğenmişti.
bu sokak sivasımızın en eski ve merkezi sokaklarından biridir.

SELAMUNALEYKÜM;
Bende delikanlının en çok çıkan yerindenim("SİVAS")


Dur gardaş! Bir selam ver geç, dostuna
Yabancı değilsin, bizim eldensin
Endamın gururun bize benziyor
Yiğidin harman olduğu yerdensin

Cekmis Esrari yürüyor sokaklarda
Bir Sivasli
Bakislariyla Masum ama Belali...
Hayata Küsmüs ama Dostlarina Sevdali...
Bedeni Dikisli Yüregi Yarali...
Bos Gezmez Belindedir Silahı
Belali Bir Kul ama
ALLAH'ina Kadar SiVaSli.

ben mehmetpaşalıyım yani behrampaşalıyım
bu arada hikaye gözlerimi doldurdu çok güzel anlatılmış sivasım

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.
bu yaziyi 5 dakikada okudum her misrasi beni taaaaa cocukluk yillarima götürdü. Nostaljik hatiralarim tekrar gözümün önüne geldi .bence 30 40 sene önceki sivas baska bir güzeldi.......

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.


mukemmel bir şiir bizi koyumuze götürdü.....offf offff bee

elıne saglık gardaş cok guzel yazmıssın. senın yazdıklarıyın cogunu bızde yaşadık.sen bızı aldın göturdun 76-79 yıllara şöy duşundumde bunlarını yaşamayan pek az insan bulunur.neydı o gunler hayatın en guzel yıllarıydı bence.

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.
çok güzel yazmışsın gardaş

ahmet turan alkanın altıncı şehir kitabından
gerçekten güzel anlatılmış bir sivas o eski günlerin güzelliğini sadece yaşayan bilir.
ellerine sağlık ahmet turan hocam.
GARDAŞ ALTINCI ŞEHİRİ OKUMAYAN SİVASLI OLAMAZ DİYE DÜŞÜNÜYORUM

helal olsun BOZKURT58.gardaşım sana sivas ve sivaslı bundaniyi tanımlanamazdı.EN BÜYÜK SİVAS. EN BÜYÜ SİVASLI

Valla ne diyeyim gardaş bizi anlatıyor işte...Allah yazandan da bize duyurandan da razı olsun...

CANIMIZ MEMLEKETİMİZ ONU ANLATAN HERSEY ALTINDIR BİZİM İÇİN BUNU GURBETTE YAŞAYANLAR DAHA YOĞUN HİSSEDER. BEN BÜTÜN ARKADASLARDAN BÖYLE GÜZEL HİKAYELEŞTİRİLMİŞ VE ŞİİRSEL ANLATIMLARIYLA KENDİ YÖRELERİNİ ANLATMALARINI İSTERİM İNANIN BUNLAR COĞALDIKÇA OKUYANLARIN MEMLEKET SEVGİSİ KATLANARAK ARTACAKTIR.

ne denirki başka inan gözlerim doldu sanki beni anlatıyor.
birde bayramda sivastaydım yazıyı okuduktan sonra içimde yine bir özlem başladı

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE




TÜRKİYE TÜRKTÜR TÜRK KALACAK

SİVAS'LIYIZ MUTLUYUZ ,GURURLUYUZ

YA PAŞABAHÇE, AHMEDİ DURAN TEKKESİ , SOĞUK ÇERMİK, SICAK ÇERMİK, SEN HİÇ KIZILIRMAK KENARINDA TOP OYNAYIP SUSAYIPTA KURBAĞALI KUYULARDAN SU İÇTİNMİ, SEN HİÇ SİVAS HIYARI YEDİNMİ, HİÇ ETLİ EKMEĞİNDEN YEDİNMİ, NE OLUR BİZ GURBETÇİLERİ ARTIK DAHA FAZLA ÜZMEYİN SİVAS SİVAS DEYİPTE :)
YO YO DEVAM EDİN ARKADAŞLAR

şiir harika esrarı hariç gözlerimi doldurdu çok güzel anlatılmış sivas insanı.

AHMET TURAN ALKAN GERÇEKTEN SİVAS'A ÇOK GÜZEL ANLATIYOR..KENDİSİYLE BİZZAT TANIŞMA FIRSATIDA BULDUM..SİVAS AŞIĞI KENDİSİ..

AHMET TURAN ALKAN Gardaşım dediklerinin Paytonun arkasından asılmak hariç hepsi bana uyuyor o halde has SİVAS lılardan biride ben sayılırım.(Övünmek gibi olmasın ama SİVASlı olmak zaten bir övünç kaynağıdır)
Bu güzel eserin için çok teşekkür ederim.

ÖVÜNMEKTE ÇOK HAKLIYIZ SONUNA KADAR SİVASLIYIZ..

AHMET TURAN ALKAN Gardaşım dediklerinin Paytonun arkasından asılmak hariç hepsi bana uyuyor o halde has SİVAS lılardan biride ben sayılırım.(Övünmek gibi olmasın ama SİVASlı olmak zaten bir övünç kaynağıdır)
Bu güzel eserin için çok teşekkür ederim.
paytonun ,at arabasının arkasından çok asılıp paytoncunun atarabacının çok kamçısını yedik.
öyele zevkli olurduki paytonun arkasında kısa bir süre yolculuk yapıp,ara sıra kamçı yemek.
ne günlerdi yav.

ben o günleri tekrar yaşamak için neler vermezdim.

hele sinemalar.
jet diye bir adam vardı sırtına sinema afişlerini tabela şeklinde alır bütün sivası dolanır akşamki programı tanıtırdı,elinde boruyla bağıra bağıra gezerdi.
akşama ayhan ışık ın cingöz recaisi var nur sinemasında(nur sineması yazlık sinemaydı),omay sinemasında diye millete haber verirdi.
kaç tane sinema vardı sivasta 10 tane vardı heralde.

nerden nereye.

paytonun ,at arabasının arkasından çok asılıp paytoncunun atarabacının çok kamçısını yedik.
öyele zevkli olurduki paytonun arkasında kısa bir süre yolculuk yapıp,ara sıra kamçı yemek.
ne günlerdi yav.

ben o günleri tekrar yaşamak için neler vermezdim.

hele sinemalar.
jet diye bir adam vardı sırtına sinema afişlerini tabela şeklinde alır bütün sivası dolanır akşamki programı tanıtırdı,elinde boruyla bağıra bağıra gezerdi.
akşama ayhan ışık ın cingöz recaisi var nur sinemasında(nur sineması yazlık sinemaydı),omay sinemasında diye millete haber verirdi.
kaç tane sinema vardı sivasta 10 tane vardı heralde.

nerden nereye.

Ya ağabeyciğim yakaladın bizi bir noktadan heveslendirdin...
Şimdiki çocuklar bu yönden çok ama çok şanssız bizde bisiklet Ağabeyden kardeşe ordan amca çocuklarına geçerdi,şimdi bir evde iki hatta üç bisiklet var ilk başlarda hiç tv miz yoktu sonra siyah-beyaz bir Nordmende tv aldık o pazar günleri kovboy filmlerinin verdiği tadı şimdiki yaklaşlık 100 kanalın hiçbirinde bulamıyorum.

Ya ağabeyciğim yakaladın bizi bir noktadan heveslendirdin...
Şimdiki çocuklar bu yönden çok ama çok şanssız bizde bisiklet Ağabeyden kardeşe ordan amca çocuklarına geçerdi,şimdi bir evde iki hatta üç bisiklet var ilk başlarda hiç tv miz yoktu sonra siyah-beyaz bir Nordmende tv aldık o pazar günleri kovboy filmlerinin verdiği tadı şimdiki yaklaşlık 100 kanalın hiçbirinde bulamıyorum.
76 yılıydı sanıyorum sivasta televizyon yayınları başladı.
yarabbi o ne günlerdi.
kimsede televizyon yok her mahallede biraz maddi durumu iyi olan alıyor,pahalıda zıkkım dünyanın parası;birde yanına mutlaka regülatör denen elektrik akım düzenleyicisi almak zorundasın yoksa televizyon mefta.

mahallede televizyonu ilk alan bahattin abimiz(halen yaşıyor allah selamet versin)adam televizyonu kurmuş ama kurduğuna pişman olmuş.
bütün mahalleli onun evinde yaşlısı genci.
herkes gidiyor ben dururmuyum.bende gittim kapıya bir ne ne göreyim adamın kapısında en az 60-70 ayakkabı sanki sinema içeri girdim ayak kokusundan,osuruktan girilmiyor içeri neredeyse ama kimsenin umurunda değil.
oda dolmuş;bir kıçlık yer bulan çökmüş yerlere.büyük bir hayretle ve keyifle teknolojinin keşfi yapılıyor.
yaşlısı genci herkes pür dikkat tvden gözlerini ayırmıyor ve garip yorumlar yapılıyor.
nerde o eski günler
valla yeniden yaşıyorum o günleri sanki.

kim açtı bu konuyu yaav.,
ben eskiyi istiyorummmmmm

Bu kitabı sivaslıyım diyen herkes okumalı.Hocamız harika yazmış.

yazıya söylenecek daha doğrusu cümleye kadar indirecek iltifat yok.... farklı bir üslüp.. harikaaa

Ben Samsun da yaşıyorum. sivaslıyım . Çayıağzından Sivasspora başarılar diliyorum

AHMET ALTANIN 6.SEHİR ADLI KİTABINI MUTLAKA OKUYUN YERİ GELİNCE HÜZÜNLENECEK YERİ GELİNCEDE GÜLMEKTEN KIRACAK BİR KİTAP TAM SİVASI ANLATMIS HELE BİR SİNEMA ANISINI ANLATIYOR GÜLMEKTEN ÖLDÜM BEN AMA NASILSA HALA YASIYORUM :)

AHMET ALTANIN 6.SEHİR ADLI KİTABINI MUTLAKA OKUYUN YERİ GELİNCE HÜZÜNLENECEK YERİ GELİNCEDE GÜLMEKTEN KIRACAK BİR KİTAP TAM SİVASI ANLATMIS HELE BİR SİNEMA ANISINI ANLATIYOR GÜLMEKTEN ÖLDÜM BEN AMA NASILSA HALA YASIYORUM :)
ahmet altan nerden çıktı gece mavisi.

6.şehir'in yazarı ahmet turan alkan

GARDAŞLARIM NE KADARDA GÜZEL ANLATMIŞSINIZ MEMLEKETİ....
VALLA BİZİ GURBETTE ETKİLEDİ BU ALTINCI ŞEHİR AHMET TURAN HOCANIN ELLERİNE SAĞLIK. ALLAH'A ŞÜKÜR SİVAS'LIYIZ

paytonun ,at arabasının arkasından çok asılıp paytoncunun atarabacının çok kamçısını yedik.
öyele zevkli olurduki paytonun arkasında kısa bir süre yolculuk yapıp,ara sıra kamçı yemek.
ne günlerdi yav.

ben o günleri tekrar yaşamak için neler vermezdim.

hele sinemalar.
jet diye bir adam vardı sırtına sinema afişlerini tabela şeklinde alır bütün sivası dolanır akşamki programı tanıtırdı,elinde boruyla bağıra bağıra gezerdi.
akşama ayhan ışık ın cingöz recaisi var nur sinemasında(nur sineması yazlık sinemaydı),omay sinemasında diye millete haber verirdi.
kaç tane sinema vardı sivasta 10 tane vardı heralde.

nerden nereye.
Jet´i cok iyi Hatirliyorum.

Esen Sinemasinin arkasinda Artist resimleri degis tokus yapardik .TEXAS TOMMIX,ZAGOR dergilerini Parayla okur veya alir satardik.
hele hele EMETÜK´ü hic Unutamam azmi Baliksirti Kizagimla yaris yaptim :D

70 li yillarda Hükümet meydaninda Sinema Afislerinin yanina Alman Harikasi Yorgunlukdindirme makinasi monte etmislerdi Hatirlayan varmi?
biz cocuklar O makinanin basindan hic ayrilmazdik :D

Jet´i cok iyi Hatirliyorum.

Esen Sinemasinin arkasinda Artist resimleri degis tokus yapardik .TEXAS TOMMIX,ZAGOR dergilerini Parayla okur veya alir satardik.
hele hele EMETÜK´ü hic Unutamam azmi Baliksirti Kizagimla yaris yaptim :D

70 li yillarda Hükümet meydaninda Sinema Afislerinin yanina Alman Harikasi Yorgunlukdindirme makinasi monte etmislerdi Hatirlayan varmi?
biz cocuklar O makinanin basindan hic ayrilmazdik :D
TABİİ HATIRLIYORUM O MAKİNAYI YANILMIYORSAM ELLİ KURUŞTU.
MEYDANDAKİ AFİŞLERDE AZMI ARTİS UTUZDUM.
AFİŞLERİN YANINDA MUTLAKA SONBAHARA DOĞRU EL ARABASINDA GRAMLA AYVA SATARLARDI,TEK TEK.

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.


ÇOK GÜZEL ANLATILMIŞ YORUM YAPMAMIZA GEREK KALMADI...

ÇOK GÜZEL ANLATILMIŞ YORUM YAPMAMIZA GEREK KALMADI...
SENDE GÜZEL DEMİŞSİN CANIM BUNUN ÜSTÜNE NE DİYİM

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.
mukemmel bir şiir bizi koyumuze götürdü.....offf offff bee
Hangi Köye Orhan ?
bu güzellikler yalniz Sivas´a has :D

CAĞLAYAN KARDAŞ NE GÜZEL YAZMIŞIN BENİ COK SÜSLÜ BİSİKLETİNİN ARKASINDAN BAKTIRMADIN NİYE YAZMADIN SENİ SENİ UNUTURMUYUM HADİ KAR YAĞIYORMUŞ SİVASA GİDİP EMETUĞÜN BAŞINDAN KIZAKLARLA KAYALIM HEMDE BALIK SIRTI OLSUNLAT NE KAYARIZ DEMİ KARDAŞ

TABİİ HATIRLIYORUM O MAKİNAYI YANILMIYORSAM ELLİ KURUŞTU.
MEYDANDAKİ AFİŞLERDE AZMI ARTİS UTUZDUM.
AFİŞLERİN YANINDA MUTLAKA SONBAHARA DOĞRU EL ARABASINDA GRAMLA AYVA SATARLARDI,TEK TEK.

he ya gercekten öyle bir makina koymuslardi THY Bürosunun yanindaydi . Kirmizi renkli titreyen bir makinaydi. :D
haaa birde Stadin cevresine PANAYIR Kurarlardi hic ordan ayrilmazdik
sunu da unutmadan söyleyeyim BITIRIM ZEKIYI cok kizdirirdik :D

eeh gardas tabiki sivasliyiz

Valla yazılanları okuyunca 3 aydır gitmedigim Sivası özledim.arkadasa yolladım yazılanları SİVASı özledim dedi.ya biz belki sizler kadar cok sey yasamadık SİVASta ama SİVASIMIN yeri bambaska.Ahmet Turan Alkan hocaya da kitabında yasamadıgımız seyleri bize aklımızda yasattıgı için tesekkür etmek lazım.cok degil ya ben 10-15 sene önceki sivastaki günlerime dönmek isterdim...

kaç tane sinema vardı bir sayalım şimdi

tan sineması:kale camiinin yanındaydı
omay sineması:şimdiki öncü marketin yerindeydi
emek sineması:istasyonun karşısında
yalçın sineması:kepenek caddesinde
esen sineması:şimdiki maroton marketin yerindeydi
konak sineması:konak pasajında halen duruyor sanıyorum ama faaliyet yok
yıldız sineması:yıldız pasjında,atatürk caddesi
nur sineması:yazlık-orduevinin arkasında
omay sinemasının yazlığı vardı kanlıbahçede
atelye sineması vardı
orduevi sineması
omayın yazlığının olduğu yerde bir yazlık sinema daha vardı ya esenin yazlığıydı yada tan sinemasının yazlığıydı.

ve afişler vardı meydanda.
her hafta salı yada çarbamba günleri değişirdi filmler.
yalçın hep yabancı filmler oynatırdı.yerli film pek nadirdi.
konak ve emek genellikle erotik- komedi filmler oynatırdı
omay-esen drama ağırlıklı-avantür

ha birde en sonradan derya sineması açıldı.
oda sadece porno filmler oynatırdı

Abi en cok hangisine gidiliyordu?

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.

TEK KELİME MÜKENMEL...
TEŞEKÜR EDERİM

ve afişler vardı meydanda.
her hafta salı yada çarbamba günleri değişirdi filmler.

1974-1977yillarinda Zannedersem MSP yeni kurulmustu. MSP liler Meydandaki Afisleri ve Panolari parcaladilar O günden sonra SIVAS duraklama devrine girdi sagci solcu ayrimlari basladi.........

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.

vay bee yukardaki satirlari gururla okudum.ve beni taaaaaa cocukluguma götürdü.sanki hersey daha dün gibi gözümün önünde canlandi.tesekkürler AHMET TURAN ALTAN´a

Abi en cok hangisine gidiliyordu?
hepside dolardı sinemaların.
her malın alıcısı vardır her zamanda.
zaten o zaman sivasta herkes birbirini tanıyor.tanıdığınız orta yaşın üstündeki bir adam bakmışsınız konak sinemasında,emek sinemasında yada derya sinemasında bir köşeye sinmiş yarı saklanır bir vaziyette filmin başlamasını bekliyor.

AHMET HOCA YAZMAYI UNUTMUŞ
BİZİM MAHALLENİN ASLINDA SİVASIN EN ÖNEMLİ MEKANLARINDAN BİRİSİDE
KADİRİN BOSTANIYDI.
NE MAÇLAR YAPILIRDI O BOSTANDA HEMEN HER GÜN GAZOZUNA MAÇLAR YAPILIR KOCA KOCA HERİFLER(BİZE GÖRE TABİİ)KIRAN KIRANA MAÇ YAPARLARDI.
VE HEMEN HER AKŞAM ÜZERİ MAÇ YAPILIRDI.
GÜNDÜZDE ÇOCUKLAR SAHAYI BOŞ BIRAKMAZDI.
SAHADA AZ BUZ DEĞİL.
KOCAMAN TAM STAD BÜYÜKLÜĞÜNDE VARDI.
KADİRİN BOSTANI BİZİM KUŞAK ÇOCUKLARIN EN GÖZDE MEKANIYDI.
CINCIKLAR OYNARDIK,AŞIK ATARDIK (ÇİK BİRER,ZİL,ŞEK-AŞIK DEYİMLERİ OYUNLARI UNUTMUŞUM VALLA)
MET YAZIN EN ÖNEMLİ OYUNLARINDAN BİRİYDİ.
TOPAÇ HEP KADİRİN BOSTANINDA OYNANAN OYUNLARDI TABİİ MAÇ OLMADIĞI ZAMANLAR.

bu anlatılanların hiç birini yaşayamadı bizim kuşak ama babalarımızdan çok dinledik...anlatırlarken gözlerinin içi parlıyor...sizinkide çocuklukmuydu diyor beton duvarlar arasında çocukluk yaşanmaz siz bizim çocukluğumuzu görecektiniz diyor.."yanaklarımız kıpkırmızı olurdu,(köy çocuğunun zaten sümüğü akıp yanaklar kızarmadan oyun oynadığı anlaşılmazdı der) yinede o göğ bekirin oğluylan içeri girmez karanlık çökene dek elimize geçirdiğimiz taş,sopa,teneke ne varsa oyuncak beller onla eğlenirdik"

selam gardaşlar yazıyı okudum bıranda cocukluğum geldı aklımaa kumbettekı cayda ( su anda yenı hal cıvarı ) yıkanmamızzzzzz kepenek camı ımamını kadır hoca heybetı ( o kadar da ınsancıldı ) bırde sakızlardan cıkana furbolcu resımlerı ve araba resımlerıne kendımı yerden yere attığım penaltı atışı yaptığımuız ve uzerımızı yırttğım gunler, annemın benı kış gunu zorla çavuş başına goturduüu ve orada gazete kagıtları ıle cıtalarla desteklenmış ce uzerı karla kapalılıp ıcıne duştüğüm cukuru aklaıma geldı pazardan ucurma ıpı caldığımız ( ben hıc bır zaman cesaret edemdımm) gunler aklıma geldııııııııo sagolun teşekkurlerr

bu anlatılanların hiç birini yaşayamadı bizim kuşak ama babalarımızdan çok dinledik...anlatırlarken gözlerinin içi parlıyor...sizinkide çocuklukmuydu diyor beton duvarlar arasında çocukluk yaşanmaz siz bizim çocukluğumuzu görecektiniz diyor.."yanaklarımız kıpkırmızı olurdu,(köy çocuğunun zaten sümüğü akıp yanaklar kızarmadan oyun oynadığı anlaşılmazdı der) yinede o göğ bekirin oğluylan içeri girmez karanlık çökene dek elimize geçirdiğimiz taş,sopa,teneke ne varsa oyuncak beller onla eğlenirdik"
ne Oyuncagi oyuncakmi vardi? kendi oyuncagimizi kendimiz yapardik .. azmi eski araba lastigini önümüzde ciplak ellerimizle döndererek arkasindan kosardik,siz hic Cember cevirdinizmi?asik attinizmi? asik deyince....benim kinali ortasi kursunlu bir Enekem vardi sabah aksam asik atardim.:D siz hic saati 25 kurusa kiralik Bisiklete bindinizmi? Hayir degilmi...... yaaaaa simdi her sey var allaha sükür. O eski günleri ama hic bir seye degismem.

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.


WAAAYYYY BEEEEEEEE :)

evet yaa çember çevirme vardı eskiden.azmı çevirdik çemberi.
kışları tavşan bayırının üstünden balık sırtı kızakla bir bıraktınmı kendini taaa mundar ırmağa kadar giderdik,bazıları hızını alamayıp,mundar ırmağa dalardı,o soğuk karda kışta.evde yediği sopada cabası.
patenlerimiz vardı ne paten kayardık.
birde yaşlılara muzurluklar yapar,tuzak kurardık.karı eşeleyip içine su doldurur sonra üzerini karla kapatıp dikize geçerdik.tuzağa kim düşecek diye.düşenede hep gülünürya.düşende basar küfürü.

ne Oyuncagi oyuncakmi vardi? kendi oyuncagimizi kendimiz yapardik .. azmi eski araba lastigini önümüzde ciplak ellerimizle döndererek arkasindan kosardik,siz hic Cember cevirdinizmi?asik attinizmi? asik deyince....benim kinali ortasi kursunlu bir Enekem vardi sabah aksam asik atardim.:D siz hic saati 25 kurusa kiralik Bisiklete bindinizmi? Hayir degilmi...... yaaaaa simdi her sey var allaha sükür. O eski günleri ama hic bir seye degismem.


evet çağlayan abi anlatmak istediğim şeyde tam olarak buydu...

ne Oyuncagi oyuncakmi vardi? kendi oyuncagimizi kendimiz yapardik .. azmi eski araba lastigini önümüzde ciplak ellerimizle döndererek arkasindan kosardik,siz hic Cember cevirdinizmi?asik attinizmi? asik deyince....benim kinali ortasi kursunlu bir Enekem vardi sabah aksam asik atardim.:D siz hic saati 25 kurusa kiralik Bisiklete bindinizmi? Hayir degilmi...... yaaaaa simdi her sey var allaha sükür. O eski günleri ama hic bir seye degismem.


Şimdi hiçbirşeyin tadı yok....Ben bazen çocuklara bakıyorum ama onların oyunlarındanda oyuncaklarındanda hiçbir şey anlamıyorum...Önceden kışın o çat ayazlarında cıncık oynardık...Aşık atardık...Sigara kagıdı oynardık...Gödelek oynardık...Çelik çomak oynardık....Ah ahhhhhhhhhh nerde o eski günler...Yemin ediyorum tekrar o günlere dönme fırsatı olsa hiç çekinmeden dönerdim...

ÇOCUKKEN EN ÇOK KIZAKLA VE BİLYELİ İLE KAYMAYI SEVERDİM..

Ben elmaya ,kiraza vişneye dalmayı özledim....Ah !!!AHHHHHH

EVET CANIM HEMDE SIĞIRYOLUNDANIM ESKİ ADIYLA BİZİM KAPININ
ÖNÜNDEN SIĞRLAR TOPLANIR VE MEREKUME YAYILMAYA GİDERDİ BİZDE PEŞLERİNDE BELLİ BİR YERE KADAR GERİ DÖNERDİK NE ĞÜNLERDİ BİZİM EVİN ÜS TARAFI YANİ YENİ MAHLE KARAKOLUN ORALAR TARLAYDI TARLALARDA
TOMBUL VE DEVE TABANI TOPLAMAYA GİDERDİK BİRDE ORALARI KORUYAN KORUCULAR VARDI ATLA GEZERLER KİM EKİNLERDE GEZENİ GÖRÜRS

EVET CANIM HEMDE SIĞIRYOLUNDANIM ESKİ ADIYLA BİZİM KAPININ
ÖNÜNDEN SIĞRLAR TOPLANIR VE MEREKUME YAYILMAYA GİDERDİ BİZDE PEŞLERİNDE BELLİ BİR YERE KADAR GERİ DÖNERDİK NE ĞÜNLERDİ BİZİM EVİN ÜS TARAFI YANİ YENİ MAHLE KARAKOLUN ORALAR TARLAYDI TARLALARDA
TOMBUL VE DEVE TABANI TOPLAMAYA GİDERDİK BİRDE ORALARI KORUYAN KORUCULAR VARDI ATLA GEZERLER KİM EKİNLERDE GEZENİ GÖRÜRS



Ah Etem abi aH Ne günlerdi BeA!!!!

Ben elmaya ,kiraza vişneye dalmayı özledim....Ah !!!AHHHHHH
walla murat ben ağacı kökünde söküp götürüyordum..:D

cocuklugum köpek ve kuş kovalamayla gecti.ben hiç oyun oynamadım

cocuklugum köpek ve kuş kovalamayla gecti.ben hiç oyun oynamadım


Abi çok heyecanlı bi çocukluk yaşamışsın sende... :D

cocuklugum köpek ve kuş kovalamayla gecti.ben hiç oyun oynamadım
GARDAŞ SİVAS'IN UŞAĞI KUŞ VE KÖPEK HER ŞEYDEN ÖNCE GELİR...:D

istiklal okulunda okudum bana alınaayakkabı cizlevitti ne hoştu top oyna
halaycek her şeye gider yani 2 ci sene lastik ayakkabıların içi lastikli olanı cıktı süperdi onlar daha iyidi az ayak kokuyordu ama olsun neyaparsın kundura denen ayakkabıyı bir türlü göremedik yıllarca lastik ayakkabıya talim ettik
ama bir iyiliği vardı oda güzel top oynanması devam edecek

TAVŞAN BAYIRI

Tavşan bayırı, daracık,adı üstünde bayır,biraz yokuşlu bir sokak,taşlarla döşenmiş,çakur çukur bir sokak işte.
Sokağa ilk adım attığınızda kapı önlerindeki büyük,düzgün oturak taşlarını görürsünüz.Aile reisleri mutlaka o taşları kapı önlerine koydururdu.Taşlar evin bir parçası gibiydi sanki.
O taşlar o kadar çok işe yarardı ki,gündüzleri hanımlar sohbet eder,geceleri ise erkekler.
O zamanlar televizyon denen illet alet yok.Babaların,dedelerin radyoda 19.30 ajansını dinleyip, yatsı namazını mescitte imamla kılıp geldikten sonra,toplanıp evlerden minderlerin alınıp üzerine oturdukları taşlar.
Çay kahve içerken büyük sohbetlerin edildiği,askerlik anılarının anlatıldığı,çocuklara imanları pekişsin diye zoraki dini hikayelerin dinletildiği,ana,baba hakkının çok geçtiği hadislerden örneklerin verildiği,çocukların kulaklarına küpe olsunda,büyüdüklerinde anaya babaya bakıp onları kimseye muhtaç etmesin diye öğütlerin verildiği yaz akşamlarının en gözde dinlenme yerleri taşlar.
O taşlar ne kadar işe yarardı,sokaktan geçen yaşlı teyze ve amcalar soluklanmak için oturup dinlenir,ev sahibinden geçmişlerinin hayrına bir bardak su isteyip yüreklerini ferahlattıkları güzide oturak yerleri.
Hemen her evin bir bahçesi veya avlusu vardı ve bu alanlarda mutlaka elma ağacı,erik ağacı,vişne ağacı bazen kayısı ağacıda görülürdü,ama olamazsa olmazı “kavak ağacıydı”her bahçede,kapı önünde mutlaka kavak ağacı.Hani bir söz vardır “kavak ağacını seven çok az kişi gördüm,çünkü dosdoğrudur.”kimse sevmezdi bu ağacı ama her yere kavak ağacı dikilirdi nedense. Bahçelerde ve kapı önlerinde bir dürüstlük abidesiymiş gibi tüm heybetiyle kendini gösterirdi.
Bahçe deyip geçmeyin sakın!Orası ev halkının en önemli mekanlarından birisidir.Hanımlar bakır leğenlerinde Hacı Şakir sabunuyla(o zaman deterjan daha ya icat edilmemiş veya yaygınlaşmamıştı) ellerinde çitileyerek yıkadıkları,maltızın üzerinde,kaynar kazanlarda kaynatılıp,dezenfekte edilip,tertemiz çamaşırların asıldığı yerdir bahçeler.Güneşli günlerde hanımların börek,çörek yapıp yiyip içtikleri bir nadide yer.Baharda dikilen yeşil soğan,domates,hıyar,maydanoz,t ere,marul,nane gibi ürünleri yetiştirip yazları dalından kopartılıp salataları süsleyen o lezzetli,hormonsuz sebzelerin yetiştiği en gözde alandır bahçeler.Babaların çiçekler, güller yetiştirip her akşam işten gelip özenle hortumu çeşmeye takıp sebzeleri,çiçekleri,ağaçları suladıkları bahçeler.Kimi kamelyalı,kimi elkovanlı,kimi pencerelerine kadar sarmaşıkların sardığı bahçeler.
Her sokakta olduğu gibi Tavşan Bayırında da bir tatlı su çeşmesi vardı.O tatlı suyun etrafını bir hayırsever yaptırıp bilmem kimin hayratı diye sokak sakinlerinin hizmetine sunardı.O tatlı su gençler için işkence,hanımlar için bir keyif ve dedikodu yeriydi,belki de ev işlerinden yorulup dinlenebildikleri tek yerdi.
Artık o sokaklar yok o güzelim evler ve bahçelerde yok,o nur yüzlü ak sakallı yaşlı emmilerde,dayılarda yok.Kapı önlerinde oturan yaşlı teyzelerde yok.Eskiyi hatırlatan hiçbir şey yok.
Şimdi asfalt yollar,düzenli kaldırım taşları,üç yada dört katlı apartman denilen samimiyetsiz beton yığınları var.
Nerde o eski güzelim sokaklar.
6.4.2005

drummer

bu yazıyı edebiyat dersinde yazmıştım
konumuz tasvirdi.hocamız çok beğenmişti.
bu sokak sivasımızın en eski ve merkezi sokaklarından biridir.
güzel yazmışsın gardaş
bu tavşan bayırı neredeki

istiklal okulunda okudum bana alınaayakkabı cizlevitti ne hoştu top oyna
halaycek her şeye gider yani 2 ci sene lastik ayakkabıların içi lastikli olanı cıktı süperdi onlar daha iyidi az ayak kokuyordu ama olsun neyaparsın kundura denen ayakkabıyı bir türlü göremedik yıllarca lastik ayakkabıya talim ettik
ama bir iyiliği vardı oda güzel top oynanması devam edecek

ilk Önce HALIL RIFAT PASA ILKOKULUNA KAYIT EDILDIM sonra ISTIKLAL ILK OKULUNDA OKUDUM AMA BARAKALARDA daha Okul Yapilmamisti.sonra Yeni mahallede Oturdugumuz icin bizleri DANISMENT GAZI ILK OKULUNA Kaydirdilar. yol felan yoktu Elektrik birliginden itibaren camur baslardi Sigiryolu Tarlaydi Yagmur demeden camur demeden Okula giderdik.

ilk Önce HALIL RIFAT PASA ILKOKULUNA KAYIT EDILDIM sonra ISTIKLAL ILK OKULUNDA OKUDUM AMA BARAKALARDA daha Okul Yapilmamisti.sonra Yeni mahallede Oturdugumuz icin bizleri DANISMENT GAZI ILK OKULUNA Kaydirdilar. yol felan yoktu Elektrik birliginden itibaren camur baslardi Sigiryolu Tarlaydi Yagmur demeden camur demeden Okula giderdik.
sığıryolu cok güzeldi geniç toprak yollardı hemide yamurda sorma dizboyu camur olurdu cağlayan agamda bir bisikleti vardı sormayın ne cav cavlıyıdı o zamanlar alınan her mal bizler için cok değerliydi hele birazda bahalı olan mallar örnek olarak bisiklet cantlarına kadar süslenirdi silinir temizlenir toprak yolda gezilirdi hele cağlayan aganınki daha süslüydü biz cocuklara ah cektirirdi arkasına baka kalırdık güzel süslü bisiklete ah ne ğünlerdi gadaş


devamı yarın

sığıryolu cok güzeldi geniç toprak yollardı hemide yamurda sorma dizboyu camur olurdu cağlayan agamda bir bisikleti vardı sormayın ne cav cavlıyıdı o zamanlar alınan her mal bizler için cok değerliydi hele birazda bahalı olan mallar örnek olarak bisiklet cantlarına kadar süslenirdi silinir temizlenir toprak yolda gezilirdi hele cağlayan aganınki daha süslüydü biz cocuklara ah cektirirdi arkasına baka kalırdık güzel süslü bisiklete ah ne ğünlerdi gadaş


devamı yarın
he gardas seninkide asagi kalmazdi yani :D varimiz yogumuz bir BISAN Bisikletimiz vardi Atatürk Caddesinde GONCA Magazasinda sonra Yildiz Ishaninda Avukat Orhan Saglamerin yanida calisdim tüm Kazancimin hepsini Bisiklete harcardim. aaah aaah ne günlerdi ya vallaha burnumda tütüyor

he gardas seninkide asagi kalmazdi yani :D varimiz yogumuz bir BISAN Bisikletimiz vardi Atatürk Caddesinde GONCA Magazasinda sonra Yildiz Ishaninda Avukat Orhan Saglamerin yanida calisdim tüm Kazancimin hepsini Bisiklete harcardim. aaah aaah ne günlerdi ya vallaha burnumda tütüyor
kardaş 9 kardaşık o zamanlar kimin eline gecse bisikletim koy bolurdu nerde arayıp bulacaksın altıntabakmı çiceklimi punzuruk dere sine doğrumu alıp kacarlardı geldiğinde hiç sorma pasak içinde yıka yıka temizleyemezsin
gartaş cabıttan top yapardık içini kağıt doldurup mac yapardık bizim için heryer sahaydı değilmi top bulamazdık ne yapalım camır caylak demeden topa devam 76 da ilk amatör oldum volkan sporda

kardaş 9 kardaşık o zamanlar kimin eline gecse bisikletim koy bolurdu nerde arayıp bulacaksın altıntabakmı çiceklimi punzuruk dere sine doğrumu alıp kacarlardı geldiğinde hiç sorma pasak içinde yıka yıka temizleyemezsin
gartaş cabıttan top yapardık içini kağıt doldurup mac yapardık bizim için heryer sahaydı değilmi top bulamazdık ne yapalım camır caylak demeden topa devam 76 da ilk amatör oldum volkan sporda
etem bizim kuşağın yaptığı işlerden biride çaktırmadan cıgara içmek.
10-12 yaşındasın,keboç toplar saklana saklana tüttürdük.
kadirin bostanında kurumuş gazel yapraklarını kağıdın arasına koyup yakıp içmeye çalışırdık.ne duman gelirse.
akşam eve gittiğinde anlamazlar sanırsın ama üstün başın leş gibi kokar.bir ton dayağı yer oturursun.
ne günlerdi o günler.

sigiryola,tasli sokak,altintabak bizimde gencligimiz buralarda gecti ,butun sivasli hemserilerime selamlar

bizde numune hastanesinin coplugunu bekler dokulen copler icinden seron lastik toplardik o lastikleri birbirine baglar sapan yapardik

etem bizim kuşağın yaptığı işlerden biride çaktırmadan cıgara içmek.
10-12 yaşındasın,keboç toplar saklana saklana tüttürdük.
kadirin bostanında kurumuş gazel yapraklarını kağıdın arasına koyup yakıp içmeye çalışırdık.ne duman gelirse.
akşam eve gittiğinde anlamazlar sanırsın ama üstün başın leş gibi kokar.bir ton dayağı yer oturursun.
ne günlerdi o günler.
REŞAT KARDAŞ o zamanlar birde kışın cok karyağardı benim hatırladığım bizim ev tam yükseklik 3,5 4 metre yüksekniğinde ozamanlar müstakildi kar yağdığında tam evin boyunca karlar olurdu onları temizllemek tüneller acıp giderdik kardan adam yapar oynardık karları yuvarlar kale yapardık iki gurup olarak karlardan top yapar şavaşırdık kardan yuvalar yapardık icine cullar atardık birde kar azaldığında kızak kayması cok hoş olurdu balık sırtı kızaklar yaptırırdık emetüğün ordan ne hoş olurdu kaymak ellerimiz buz tutsada hala kızak kayardık ah o günler bir hayal gibi geliyor

SIVASTAKI EVLERIN COGU KERPICTENDI YANI BIZIM EV GIBI :D ILKBAHARA DOGRU DAMA CIKARDIK KARLARI KÜRÜDÜKTEN SONRA DAMDA HAZIR LO TASIMIZ VARDI. TUZ ATAR LO TASI ILE DÜZELTIRDIK.

SIVASTAKI EVLERIN COGU KERPICTENDI YANI BIZIM EV GIBI :D ILKBAHARA DOGRU DAMA CIKARDIK KARLARI KÜRÜDÜKTEN SONRA DAMDA HAZIR LO TASIMIZ VARDI. TUZ ATAR LO TASI ILE DÜZELTIRDIK.
gardaş öyleydi değilmi bizim evde cok akardı akar yerlere evde ne kadar tas tencere varsa korduk yatacağımız yere bile damlardı bir gün hic ünutmam babamın kayrolasının altına serdik yatağı orda yattık tek akmıyan yer onların kayrola koydukları yerdi ne yaparsın şimdiki bibi herkesin odası ayrı değildi 9 kardaş 3 oda yer bulabilirsen yat cocukluk biz hep babam ğilin odada yatardık sabah olur hurra sabah kavalyısına oturduğumuzda adam başına 2veya 3 zeytin düşerdi vay be gidede ğiri gelmiye o ğünler

ben bu kitabı bandırmada bulamadım bana yardımcı olabilirmisiniz?

sivasa gittim abi ama o yad1klarinin hiçbirini yasamadim çok güzel anlatmissin.Bunlari keske herkes yasasa.yasamasakda bunlari biz SIVASliyiz bu yetmez mi.

Abi çok heyecanlı bi çocukluk yaşamışsın sende... :D

canım bizim cocuklugumuz sizin gibi apartmanlarda gecmedi biz cavuşbaşında buyuduk

canım bizim cocuklugumuz sizin gibi apartmanlarda gecmedi biz cavuşbaşında buyuduk
gardaş sendemi çavuşbaşlısın?
bu arada ben o kitabı arıyorum yardımcı olun arkadaşlar

SİVASLIYIM CANIM HEMDE MEREKUME YAKIN BİR YERDE EVİMİZ 3 ODASI VAR DI DIŞI CAMUR SIVALI CATISI YOK CAMURDU EVİMİZİN ÖMÜ TARLA VE SPOR ALANIYDI SANKİARKADAŞLIKLAR BİR BAŞKAYDI SANKİ GECELERE KADAR KAPININ ÖNÜNDE OTULURDU YAZ GÜNLERİ CÜNKÜ EVLERİN İÇİ DE KARANLIKTIDA ONDAN GAZLAMBALARI ALTINDA OTURMAKTANSA DIŞARIDA AY IŞINDA OTUYMAK DAHA GÜZELDİ EN ZOR ZAMANLAR DERS CALIŞMA ZAMANLARI ELEKTİRİK OLMADIĞINDAN GAZ LAMBALARINDA DES CALIŞMAK NE KADAR ZORDU TELEVİZYON YOK TU BİR AJAN DİNLEMEK İÇİN RADYOLARI ACARDI BÜYÜKLER SONRA KAPATIRLARDI BİZLER ALIP DİNLEYEMEZDİK ŞEKER CAY BULAMAZDIK GAZ YA YOK SANA YAĞ YOK TU BULDUĞUN YERDE TANIŞSA BELLİ ÖLÇÜDE VERİRLERDİ YARIMKİLO CAY ŞEKERİ VERECEK UZUN BİR KUYRUK OLURDU YARIM KİLODAN FAZLA VERMEZDİ BAKKALLAR NE ĞÜNLERDİ O GÜNLER

SİVASLIYIM CANIM HEMDE MEREKUME YAKIN BİR YERDE EVİMİZ 3 ODASI VAR DI DIŞI CAMUR SIVALI CATISI YOK CAMURDU EVİMİZİN ÖMÜ TARLA VE SPOR ALANIYDI SANKİARKADAŞLIKLAR BİR BAŞKAYDI SANKİ GECELERE KADAR KAPININ ÖNÜNDE OTULURDU YAZ GÜNLERİ CÜNKÜ EVLERİN İÇİ DE KARANLIKTIDA ONDAN GAZLAMBALARI ALTINDA OTURMAKTANSA DIŞARIDA AY IŞINDA OTUYMAK DAHA GÜZELDİ EN ZOR ZAMANLAR DERS CALIŞMA ZAMANLARI ELEKTİRİK OLMADIĞINDAN GAZ LAMBALARINDA DES CALIŞMAK NE KADAR ZORDU TELEVİZYON YOK TU BİR AJAN DİNLEMEK İÇİN RADYOLARI ACARDI BÜYÜKLER SONRA KAPATIRLARDI BİZLER ALIP DİNLEYEMEZDİK ŞEKER CAY BULAMAZDIK GAZ YA YOK SANA YAĞ YOK TU BULDUĞUN YERDE TANIŞSA BELLİ ÖLÇÜDE VERİRLERDİ YARIMKİLO CAY ŞEKERİ VERECEK UZUN BİR KUYRUK OLURDU YARIM KİLODAN FAZLA VERMEZDİ BAKKALLAR NE ĞÜNLERDİ O GÜNLER
Abi ismimi yazsan tanırsın beni sadece doğan diyim

Abi ismimi yazsan tanırsın beni sadece doğan diyim
vay kocum tanırsam neden sadece doğan yazdın kısa künye yap bakıyım tamammı

HEMDE HARBİ SİVASLIYIM...
SİVAS/İMRANLI/BAHTİYAR KÖYÜ

HEMDE HARBİ SİVASLIYIM...
SİVAS/İMRANLI/BAHTİYAR KÖYÜ


Levent harbi Sİvassporludur...

HEMDE HARBİ SİVASLIYIM...
SİVAS/İMRANLI/BAHTİYAR KÖYÜ
yakışır gardaş allahına kadar sivassporlu ben şahidim :D

sivas/yıldızeli/karalar varmı ? başka ?

ah ulan ah emedüğün yokuşu senin kahrını az çekmedim
hele birde ona meydan okuyan sivas lisesinin yokuşu
behrampaşa ota okulu nere
yenidoğan mahallesi nere sivas lisesi nere
hergün yürü git yürü gel bu okul bitmez derken şimdi yaş 35 oldu
ama o kadar kahrını çektiğim SİVAS ım bana ekmek vermedi
gurbete yolladı. ama sağlık olsun emekliliğe ne kaldı :)
şurada on sene daha sürgünde tutar ya sonrası.
sonrası oğlumla kızım aynı yolara devam
ama bu defa şanslılar yollar asfalt başıboş salyası akan köpekler yok yollarda
her 5 dakikada arabalar geçiyor yollarımızdan dahası ne olsun
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
BİRDE SİVASLI OLDUNMU TADINDAN YENMEZ
svs58_58@hotmail.com

arkadaşlar burada galatasaray, fener, beşiktaş derdine düşmeyelim 1 büyük varsa oda SİVASSPOR dur

HE GARDAS SIVASLIYIM HEMIDE KANGALLI

elinne diline yüreğine klavyene sağlık ne diyim başka on numara bi yazı

Sivaslı olmaktan her zaman gurur duydum.Sivaslı gardaşlarıma selamlar

sonunda aldım bu kitabı okuyacağım ohh beee

Sivaslı olmaktan her zaman gurur duydum.Sivaslı gardaşlarıma selamlar
güzel gardaşım sivasın kuruluş tarihi resimde yanlış istersen dikkat et

CANIMIZ MEMLEKETİMİZ ONU ANLATAN HERSEY ALTINDIR BİZİM İÇİN BUNU GURBETTE YAŞAYANLAR DAHA YOĞUN HİSSEDER. BEN BÜTÜN ARKADASLARDAN BÖYLE GÜZEL HİKAYELEŞTİRİLMİŞ VE ŞİİRSEL ANLATIMLARIYLA KENDİ YÖRELERİNİ ANLATMALARINI İSTERİM İNANIN BUNLAR COĞALDIKÇA OKUYANLARIN MEMLEKET SEVGİSİ KATLANARAK ARTACAKTIR.






memleketimdir sivas kimseyle değişemem ölsemde sivasın toprağında gömülürüm.melektimdir sivas......................... ...

memleketimdir sivas kimseyle değişemem ölsemde sivasın toprağında gömülürüm.melektimdir sivas......................... ...
sakın umut ölüyümdeme daha gencsin acelen mi var sivas topraklarında hele yokarı tekkede yer kalmadı canım hala sivas topraklarına gömülmek istiyonmu sana sivası tam net görecek bir yer ayıralım bizim için o kadr önemli değil bizimki toprak olsunda neresi olursa olsun

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.



MÜKEMMEL YAZI OLMUŞ BOZKURT58 TAKDİR EDİYORUM.GÜZEL YAZILARLA BİZİMLE PAYLAŞIR İNŞALLAH...................... ..

selamün aleyküm
ben yiğidin harman olduğu yerden YUSUF.

Gözleri kanlı çekmiş sigarayı
Yürüyor sokakta bir delikanlı
Hayata küsmüş ama sevdiğine sevdalı
ÇÜNKÜ O BİR SİVASLI...

ah ah sivaslıyımmmmmmmmmm ama ne yazık istanbuldayım her yaz gitmeye çalışıyorum ama orda olmak gibi olmuyorrrrrrr ahhhhhhhhh memleketımmmmm ahhhhhhhhhhhhhhh

ah ah sivaslıyımmmmmmmmmm ama ne yazık istanbuldayım her yaz gitmeye çalışıyorum ama orda olmak gibi olmuyorrrrrrr ahhhhhhhhh memleketımmmmm ahhhhhhhhhhhhhhh



Valla artık beniş bağlasan durmam ankjarada
artık sivaslı oluyorum....

...hay sen cok yasa BOZKURT58,koptum valla gülmekten:D

Cümleten SELAMUNALEYKUM........

Bizde Sivaslıyız Hamdolsun.....;)

UZGUNUM SIVASLI DEGILIM AMA
MILYONLARCA SIVASLI GIBI CARPIYOR KALBIM.FAHRI SIVASLIYIM.AMA SOYLE DUSUNURSEK HEPIMIZ TURKIYEE CUMHURUIYETI VATANDASI ISEK ASLINDA HEPIMIZ BIRER SIVASLI HEPIMIZ BIRER ANKARALI YADA HEPMIZI MARDINLIYIZZ..
HAKSIZMIYIMMMM

SEVGILER....

SİVASLIYIM VE ŞU ANDA DA SİVASTAYIM HAMD OLSUN

ADI:ERTUĞRUL DOĞUM YERİ:SİVAS ÖLÜNCE GÖMÜLECEĞİYER:SİVAS BEN DAHA NE SÖYLEYİMKİ!!! NE MUTLU SİVASLIYIM DİYENE! ''TOPRAKTAN GELDİK TOPRAĞA DÖNECEĞİZ SİVASLI DOĞDUK SİVASLI ÖLECEĞİZ''

mutluyum gururluyum özbeöz SİVASLIYIM.Hocam ellerine ve kalemine sağlık.SİVAS ve SİVASLI ancak bu kadar güzel anlatılır.Bu günden bin kat daha modern ve cagdaştı o zamanlar SİVAS.GECMİŞE COCUKLUGUMUZA GENCLİK YILLARIMIZA GÖTÜRDÜN BİZLERİ.O SİVASI ÖZLEDİK.Kaleden tarhana kurmayı mahallem kanlıbahceyi aşıgı cıncıgı kızagı özledim.

''DİVRİKTEN,DERENDEDEN,GÜRÜNDE N İLLEDE GÜRÜNDEN OLMAYA''

1800 lü yıllarda anadoluda eğitim veren fazla okul olmadığından o zamanlar muhtelif livalardan toplanan talebeler konyadaki medreseye gider orda günümüz (orta-lise)eğitimlerini görürlerlermiş.Eğitim veren hocalar talebeler ile karşılıklı mülakata girerek onların nasıl karaktere sahip olduklarını, eğitim alabileceklermi gibi soruları bir nebze ''insan sarraflığı'' terazisinden geçiriyorlarmış.Yine mülakata aldığı bir talebe leb demeden leblebiyi diyor.Bunun üstüne hoca ise başlıkla belirttiğim tümceyi söylüyor;''OLMAYASIN ÜÇ BELDENİN BİRİNDEN DİVRİKTEN,DERENDEDEN,GÜRÜNDEN, GÜRÜNDE GÜRÜN İLLAKİ GÜRÜNDEN''.
Bende GÜRÜN denim.

ÖLÜMUNE SİVASLIHHH BIZ HEMŞOLARRRRRRRR

HERKES SİVASLI OLAMAZ SİVASLI DOĞULUR...mechul

Sivas'ın Dağları Kekik Kokar
Çıktın mı? Hiç meraküm yaylasına, çekti mi? Ciğerler dolusu tertemiz kekik kokan havayı.Peki ya! Tırmandın mı? Beşgardaşlar rampasından.
Duracağan yağdonduran geçidinde vereceğen arkanı delük daşa, içeceğen buz gibi suyu. Emmi oğluyla beraber, pürçekli söktün mü?,karamuknan elini yüzünü boyadın mı?., hatun göbeğe topladın mı?, güveminen dilini burdun mu?, sincanın suyunu sıkıp içtin mi?, kengel sağızı çıynadın mı?, tahıldan sakız yaptın mı?, ya kara çıtlık sakızı?, soğuk çermiğin suyuna şeker gatıpta gazoz yapmadın mı?, bembeyaz donla-tumanla sıcak çermiğin havuzuna girip sarıya boyadın mı?, tepe çermikde çimdin mi?, garlıpunara karpuz goyup ikiye yardırdın mı?,yılanlı çermikte yundun mu?, bayramlık pantolu çalıya daktın mı? Hafik lota gölüne balığa gittin mi?, Kızılırmak sularında doyasıya oynadın mı?, arı oğulu toplamak için iki daşı birbirine vurup gon-gon çığırdın mı? Aşuk attın mı?, pekiii gödelek oynadın mı?, çoban yastuğuna başını goyup uyudun mu?, kangal itinin yalamasıyla uyandın mı?, çarşı çeşmesinden ve kızlar punarından kepenek suyu içtin mi?, saman çuvalı ile kızak yapıp tepeden aşşa kendini güverdin mi?, yaban tezeğe topladın mı? Peki ya tren yolundan kömür, kene ayıkladın mı?, ohra sıkıp hayvanın sırtından çıkarttın mı?, kayak evinde şömine karşısında sucuh ekmek yedin mi?, eksi 40 derecede temel tepede nöbet tuttun mu?, soğuktan donan ellerini egzozda ısıttın mı?, çamlıbelden aşıp Tokat’a gittin mi?, kuşburnu reçeli yaptın mı?, pezük turşusunun tadını bilir misin?, sen hiç dağda ceviz gibi doluya yakalandın mı?,

BIZE ANLATACAK BIR SEYLER BIRAKMADIN.GÜZEL ANLATMISIN.TEBRIKLERSivas'ın Dağları Kekik Kokar
Çıktın mı? Hiç meraküm yaylasına, çekti mi? Ciğerler dolusu tertemiz kekik kokan havayı.Peki ya! Tırmandın mı? Beşgardaşlar rampasından.
Duracağan yağdonduran geçidinde vereceğen arkanı delük daşa, içeceğen buz gibi suyu. Emmi oğluyla beraber, pürçekli söktün mü?,karamuknan elini yüzünü boyadın mı?., hatun göbeğe topladın mı?, güveminen dilini burdun mu?, sincanın suyunu sıkıp içtin mi?, kengel sağızı çıynadın mı?, tahıldan sakız yaptın mı?, ya kara çıtlık sakızı?, soğuk çermiğin suyuna şeker gatıpta gazoz yapmadın mı?, bembeyaz donla-tumanla sıcak çermiğin havuzuna girip sarıya boyadın mı?, tepe çermikde çimdin mi?, garlıpunara karpuz goyup ikiye yardırdın mı?,yılanlı çermikte yundun mu?, bayramlık pantolu çalıya daktın mı? Hafik lota gölüne balığa gittin mi?, Kızılırmak sularında doyasıya oynadın mı?, arı oğulu toplamak için iki daşı birbirine vurup gon-gon çığırdın mı? Aşuk attın mı?, pekiii gödelek oynadın mı?, çoban yastuğuna başını goyup uyudun mu?, kangal itinin yalamasıyla uyandın mı?, çarşı çeşmesinden ve kızlar punarından kepenek suyu içtin mi?, saman çuvalı ile kızak yapıp tepeden aşşa kendini güverdin mi?, yaban tezeğe topladın mı? Peki ya tren yolundan kömür, kene ayıkladın mı?, ohra sıkıp hayvanın sırtından çıkarttın mı?, kayak evinde şömine karşısında sucuh ekmek yedin mi?, eksi 40 derecede temel tepede nöbet tuttun mu?, soğuktan donan ellerini egzozda ısıttın mı?, çamlıbelden aşıp Tokat’a gittin mi?, kuşburnu reçeli yaptın mı?, pezük turşusunun tadını bilir misin?, sen hiç dağda ceviz gibi doluya yakalandın mı?,

gercekten güzel vurgulamis arkadas,ben hepsini olmasada buday meydanindaki cigeri tattim birde yalcin sinamasin yanindaki pastanede tulumba tatlisi alirdik.o dönemler zordu sivasda cocuk olmak cünkü kisitli imkanlarla babanin bir maasiyla kolay olmuyordu gecine bilmek kavaltilik zeytini kagiz fisekte peyniri ise giramla alirdik.sivasda cocuk olmak gercekten zordu kendi oyuncagini kendin yaratmak zorundaydin,oranin cetin sartlari insana insan olmayi ögretiyor.

Sivas'ın Dağları Kekik Kokar
Çıktın mı? Hiç meraküm yaylasına, çekti mi? Ciğerler dolusu tertemiz kekik kokan havayı.Peki ya! Tırmandın mı? Beşgardaşlar rampasından.
Duracağan yağdonduran geçidinde vereceğen arkanı delük daşa, içeceğen buz gibi suyu. Emmi oğluyla beraber, pürçekli söktün mü?,karamuknan elini yüzünü boyadın mı?., hatun göbeğe topladın mı?, güveminen dilini burdun mu?, sincanın suyunu sıkıp içtin mi?, kengel sağızı çıynadın mı?, tahıldan sakız yaptın mı?, ya kara çıtlık sakızı?, soğuk çermiğin suyuna şeker gatıpta gazoz yapmadın mı?, bembeyaz donla-tumanla sıcak çermiğin havuzuna girip sarıya boyadın mı?, tepe çermikde çimdin mi?, garlıpunara karpuz goyup ikiye yardırdın mı?,yılanlı çermikte yundun mu?, bayramlık pantolu çalıya daktın mı? Hafik lota gölüne balığa gittin mi?, Kızılırmak sularında doyasıya oynadın mı?, arı oğulu toplamak için iki daşı birbirine vurup gon-gon çığırdın mı? Aşuk attın mı?, pekiii gödelek oynadın mı?, çoban yastuğuna başını goyup uyudun mu?, kangal itinin yalamasıyla uyandın mı?, çarşı çeşmesinden ve kızlar punarından kepenek suyu içtin mi?, saman çuvalı ile kızak yapıp tepeden aşşa kendini güverdin mi?, yaban tezeğe topladın mı? Peki ya tren yolundan kömür, kene ayıkladın mı?, ohra sıkıp hayvanın sırtından çıkarttın mı?, kayak evinde şömine karşısında sucuh ekmek yedin mi?, eksi 40 derecede temel tepede nöbet tuttun mu?, soğuktan donan ellerini egzozda ısıttın mı?, çamlıbelden aşıp Tokat’a gittin mi?, kuşburnu reçeli yaptın mı?, pezük turşusunun tadını bilir misin?, sen hiç dağda ceviz gibi doluya yakalandın mı?,
ANLATTIKLARININ ÇOĞUNU YAPTIM EGZOSDA ELLERİMİ ISITMA HARİÇ SİVAS BU İŞTE SİVASLILIK DA BU. GÜZEL OLMUŞ ELLERİNE SAĞLIK.

BİR ŞEHRİ SEVMEK
"Bırak ya hu sevecek şey mi şaştın" demeyiniz; ben Sivas'ı seviyorum. Bunda bir fevkaladelik yoktur, herkes doğduğu büyüdüğü şehri sever. Ama bazen sevgiyi alışkanlıkla karıştırırız. Şairin, "Bir aşk oluverdi aşinalık" diye anlattığı şey güzeldir ama sevginin alışkanlığa dönüşmesi kötüdür; içinde sevgi olmayan her bağlılığın kötü olduğu gibi. "Ben Sivas'ı seviyorum" derken uzun uzun düşündüm: "Beni buraya bağlayan alışkanlıklrım mı yoksa başka bir şey mi?" diye. Kararımı burada değil başka yerlerde verdim; güzel şehirlerde; tabiatıyla, iklimiyle, güzellikleriyle insanı sarıp sarmalayan, Sivas'tan daha güzel, daha gelişmiş yerlerde de düşündüm Sivas'ı. sonuç hep aynıydı; Sivas'a dönmek gibisi yoktu ve şair yine onikiden vurmuştu. Sizde bu duyguyu mutlaka yaşamış olmalısınız. Mesela Ankara'dan veya İstanbul'dan Sivas'a döneceğiniz zaman daha otobüse adım atar atmaz bir rahatlama duyarsınız. Sonra tekerleklerin her dönüşünde artan bir sabırsızlıkla kilometre levhalarını takip edersiniz.Sivas sevgisi büyür aşikar bir sevinç ve neş'eye dönüşür. Bir sabah erkeninin iç titreten soğuğunda istasyon caddesinin tenha kaldırımlarına atılan ilk adımda farkedersiniz Sivas'ı sevdiğinizi. Bir sabahçı kahvesinde kazan simidini çaya katık ederken çevrenizde oturan kişileri hiç tanımadığınız halde onlara yakınlık duyduğunuzda farkedebildiğiniz bir şeydir bu. Öğle vaktinin kalabalığında akşamın alacakaranlığında farkedersiniz gidecek bir yeriniz vardır. Sevdikleriniz vardır ve Sivas o anda sevdiğiniz herkesle ve her şeyle bir olur. Burası sizi ürkütmeyen endişelendirmeyen korkutmayan emin bir beldedir. Şaşırmazsınız olamdık bir sürprizle karşılaşmanın tedirginliği yoktur bu şehrin sokaklarında Burada deniz yoktur ne ufuk çizgisine kadar dalgaların hışırtısıyla öpüşen bir kumsal ne portakal ve limon çiçeklerinin baş döndüren rahiyası ne de olağanüstü güzelliklerin baştan çıkardığı bir şehir büyüsü.... Geniş caddelerin, yemyeşil parkları, sevimli ve aydınlık binaları ile modern bir şehir çizgisi de bulamazsınız. Sivas Sivas dediğiniz iki yüzbin küsür nüfuslu, asıl mevcudunun yarısını gurbet ellere göndermiş pek de bakımlı sayılmayan yazı ferah ama kışı zehir zemberek bir Orta Anadolu şehridir. Sivas'ı hiç görmeyen bir yabancı için Sivas Çifte Minare ve Gökmedrese'den ibaret gerisi her yerde bulunabilir. Nedir öyleyse bize Sivas'ı sevdiren odun kömür parası vermekten illallah deyip de soluğu Antalya'lara Bursa'lara atanları bile rahat bırakmayan o iç sızısı nedir? Memleket sevgisidir Sivas'ta selamlaşmaya bile üşendiğiniz yedi kat yabancılarla gurbette sizi sarmaş dolaş ettiren... MEMLEKET HASRETİDİR. İnsanca bir şeydir..... Sevgidir.

ÇERKEZ'İN KAHVEDE
Çerkez'in kahvesi, Afyon sokağının hemen girişinde emktar Şehir otleinin hemen böğründe nasılsa unutulup kalmış bir geçmiş zaman yadiğarı olarak o ağır günlerden bu hoppa günlere intikal etmiş bir mekandır. Mekan dediysek gözünüzde büyütmemelisiniz. Altı, siz bilemediniz yedi metrekare ebadında iki metre irtifaında mahzenle dükkan beyninde bir yerdir Çerkez'in Kahve. Orada daima yanyana dizdize ve ağız ağıza oturulur; küçüktür. Kimse kusura bakmaz. Orta kahve istemek gafletinde bulunan tıfıl ve cahil yabancılar haricinde herkes birbirini tanır. Hem nasıl tanır? Medeni durumundan,aile ahvaline, alışkanlıklarından siyasi temayüllerinden, Brezilya dizisinde meclubu olduğu dilberlerin adından en gizli zaaflarına kadar Çerkez'in kahvede herkes birbirinin aşinasıdır. Son zamanlarda kahveye genç kuşaktan yeni müdavimler takılmağa başlamışsa da mekanın asıl erkanı başta Kenedi Hüseyin, Gürünlü Ahmet Hoca, Çakır Emmi olmak üzere sinn-i kemale erişmiş bir grup ehl-i muhabbettir. Bugün Çerkez'in kahvede geçmiş zamanların takvimlerinden koparılmış yüzlerce ayrıntı yaşayıp durmaktadır. Marpucu İzmir işi nargilelerin eskisi gibi revacı kalmamışsada ufaktan iriye doğru dizilmiş ve pırıl pırıl oğulmuş bir sürü bakır demlik bir kaç tane kalmış olsa da kağıt inceliğinde bir kaç Çin fincanı duvar resimleri geniş aynalar ve her yıl bir kaçı ebediyyen namevcut yazılan eski simalar Çerkez'in kahvede çözülmwsi güç bir vefa duygusuyla eski zamanları yaşayıp durmaktadır... Çerkez'in yeni yeri yine Afyon sokakta ancak Paşa camii arkasında yine eski zamanları hatırlatan muhabbetlerle.......

TAVŞAN BAYIRI

Tavşan bayırı, daracık,adı üstünde bayır,biraz yokuşlu bir sokak,taşlarla döşenmiş,çakur çukur bir sokak işte.
Sokağa ilk adım attığınızda kapı önlerindeki büyük,düzgün oturak taşlarını görürsünüz.Aile reisleri mutlaka o taşları kapı önlerine koydururdu.Taşlar evin bir parçası gibiydi sanki.
O taşlar o kadar çok işe yarardı ki,gündüzleri hanımlar sohbet eder,geceleri ise erkekler.
O zamanlar televizyon denen illet alet yok.Babaların,dedelerin radyoda 19.30 ajansını dinleyip, yatsı namazını mescitte imamla kılıp geldikten sonra,toplanıp evlerden minderlerin alınıp üzerine oturdukları taşlar.
Çay kahve içerken büyük sohbetlerin edildiği,askerlik anılarının anlatıldığı,çocuklara imanları pekişsin diye zoraki dini hikayelerin dinletildiği,ana,baba hakkının çok geçtiği hadislerden örneklerin verildiği,çocukların kulaklarına küpe olsunda,büyüdüklerinde anaya babaya bakıp onları kimseye muhtaç etmesin diye öğütlerin verildiği yaz akşamlarının en gözde dinlenme yerleri taşlar.
O taşlar ne kadar işe yarardı,sokaktan geçen yaşlı teyze ve amcalar soluklanmak için oturup dinlenir,ev sahibinden geçmişlerinin hayrına bir bardak su isteyip yüreklerini ferahlattıkları güzide oturak yerleri.
Hemen her evin bir bahçesi veya avlusu vardı ve bu alanlarda mutlaka elma ağacı,erik ağacı,vişne ağacı bazen kayısı ağacıda görülürdü,ama olamazsa olmazı “kavak ağacıydı”her bahçede,kapı önünde mutlaka kavak ağacı.Hani bir söz vardır “kavak ağacını seven çok az kişi gördüm,çünkü dosdoğrudur.”kimse sevmezdi bu ağacı ama her yere kavak ağacı dikilirdi nedense. Bahçelerde ve kapı önlerinde bir dürüstlük abidesiymiş gibi tüm heybetiyle kendini gösterirdi.
Bahçe deyip geçmeyin sakın!Orası ev halkının en önemli mekanlarından birisidir.Hanımlar bakır leğenlerinde Hacı Şakir sabunuyla(o zaman deterjan daha ya icat edilmemiş veya yaygınlaşmamıştı) ellerinde çitileyerek yıkadıkları,maltızın üzerinde,kaynar kazanlarda kaynatılıp,dezenfekte edilip,tertemiz çamaşırların asıldığı yerdir bahçeler.Güneşli günlerde hanımların börek,çörek yapıp yiyip içtikleri bir nadide yer.Baharda dikilen yeşil soğan,domates,hıyar,maydanoz,t ere,marul,nane gibi ürünleri yetiştirip yazları dalından kopartılıp salataları süsleyen o lezzetli,hormonsuz sebzelerin yetiştiği en gözde alandır bahçeler.Babaların çiçekler, güller yetiştirip her akşam işten gelip özenle hortumu çeşmeye takıp sebzeleri,çiçekleri,ağaçları suladıkları bahçeler.Kimi kamelyalı,kimi elkovanlı,kimi pencerelerine kadar sarmaşıkların sardığı bahçeler.
Her sokakta olduğu gibi Tavşan Bayırında da bir tatlı su çeşmesi vardı.O tatlı suyun etrafını bir hayırsever yaptırıp bilmem kimin hayratı diye sokak sakinlerinin hizmetine sunardı.O tatlı su gençler için işkence,hanımlar için bir keyif ve dedikodu yeriydi,belki de ev işlerinden yorulup dinlenebildikleri tek yerdi.
Artık o sokaklar yok o güzelim evler ve bahçelerde yok,o nur yüzlü ak sakallı yaşlı emmilerde,dayılarda yok.Kapı önlerinde oturan yaşlı teyzelerde yok.Eskiyi hatırlatan hiçbir şey yok.
Şimdi asfalt yollar,düzenli kaldırım taşları,üç yada dört katlı apartman denilen samimiyetsiz beton yığınları var.
Nerde o eski güzelim sokaklar.
6.4.2005

drummer

bu yazıyı edebiyat dersinde yazmıştım
konumuz tasvirdi.hocamız çok beğenmişti.
bu sokak sivasımızın en eski ve merkezi sokaklarından biridir.
çoık güzel yazmışsın gardaş helal olsun sana
ORDA BİR ŞEHİR UZAKDA O ŞEHİR
BİZİM ŞEHRİMİZ
GİTMESEKDE GÖRMESEKDE
O ŞEHİR BİZİM ŞEHRİMİZ
***SİVAS***

MAZLUM ŞEHİR

Perdelerden yükselen ses
Kamıştan üflenen nefes
Yirmisinde taze heves
Saklıdır gönülde Sivas

Kiliminde aşkı yatar
İkliminde gurbet satar
Ayrılmak istemez tatar
Canlıdır özünde Sivas

BOZKURT58 slm gardaş yazdıkların icin cok tesekkurler tanısmak ısterım

Bende SİVAS İLİ ZARA İLÇESİ TOPAKTAŞ KÖYÜNDENİM

Bende sivas merkez bezircidenim

yazı güzel yorumlar gene her zamanki gibi yapmacık.

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Neresindensin? Sarıyer'den mi, Ümraniye'den mi, Avcılar'dan mı?

Yoksa Bezirci'den, Mehmetpaşa'dan, Gökçebostandan'mı

" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "

Efendim?... Sivaslıyım dediniz galiba, doğru mu?

Peki öyleyse şimdi beni dinle ve hakikaten sivaslı olup olmadığına kendin karar ver.

-Kepenek suyunu belki yarım kulak işittin, peki Ünzile'yi, Mihrivefa'yı, Behrampaşa'yı bilirmisin. Mahallenin fırınından yeni çıkmış yerli undan yapılma dumanı üstünde türüm türüm tüten ekmeğin arasına, kıyma tenekesinden kıyma eşip de arasına taze soğan yatırıp yedin mi? Bacalardan balta kesmez buz sarktığı, "pu desen havada donacak" rezil ayazlarda, uydurma kızaklara bipip yokuş aşağı "tarhana" kaydın mı, met-deynek oynadın mı, aşık oynarken kınalı enekeni bile utuzduğun oldu mu? , bir "tos osman" bostanından hırsızlama söktüğün patatesleri, gazellerin arasında pişirirken doğrucu bir mahalle büyüğü kulağının tözüne bir amansız sille çekip de gözünü kararttı mı? Kanlıbahçede top oynadın mı gardaş? Kızılırmağın eğri köprüsünün dördüncü gözünden balıklama atlamışlığın var mı? Bir zamamlar Kepçeli'de icra_yı sanat eyleyen "böyük fedakarlıklarla Afrikadan getirtilmiş olan iki başlı devlerle balıkkızların" da teşhir edildiği tiyatroları seyrettin mi? Sen hiç Palas'ta maça kızı, Kristal'de tavla oynadın mı? hemşerim. Çerkezin Kavede akla sığmaz kahveler içip Kenedi Üsüyünden amansız Hafik hikayeleri dinledin mi? Mevlana'da, Bengiler'de, Tekke'nin dibinde amandan habersiz çimip çimipte, akşama beyazını kaybetmiş ıslak kahverengi donunla sopa yedin mi? İlk hırsızlama cigaranı nerede içtin gardaş.

-Hele bi yol de bakayım, otomobilin "ufo" gibi nadirattan uğradığı taş göşeli sokaklarda devrile yıkıla giden faytonların arka dingiline asılıp da, şöyle esaslı bir "yağlı kamçı" yedin mi hemşerim? Mahalle kavgasında kafanı en az oniki dikiş kutrunda yardırıp gazi oldun mu? Ellibeş kuruşu denkleştiremediğin için direkten dönen top gibi sinama kapılarından dönmenin inkisarını yaşadın mı?

"Cıkk" mı?

-Olsun hemşerin, senin kafa kağıdında Sivas yazmıyor mu? Tamam bizdensin. Belki Sıvas denilen şu "Kaybolmuş şehir" de yekün üç saat bile kalmadın; olsun, sende bizdensin.

-Başka ne söyleyim aziz hemşerim sen de bizdensin.

- Emetükte 5 kiloluk zeytinyağı tenekesini kızak yapıp kaymasanda, üç beş arkadaş birleşip aldığın üçüncü sigarasını içmek için ta eğri köprüye gitmesen de, sokaktan geçen çemenci dayının 50 kuruşluk yarım ekmek arası çemenini, tahıl meydanındaki ciğerci dayının ciğerini yemesen de, olsun sende bizdensin SIVASLI hemşerim sende bizdensin, ama istersen bir uğra Sivas'a ha ne dersin.


Güzel Olmuş Kardeş Baya Bi Etkliendim

bu yaziyi 5 dakikada okudum her misrasi beni taaaaa cocukluk yillarima götürdü. Nostaljik hatiralarim tekrar gözümün önüne geldi .bence 30 40 sene önceki sivas baska bir güzeldi.......

ARKADAŞLAR HERKES ALINTI YAPMİŞŞ BENDE YAPAM BARİİ...:D...

ARKADAŞLAR HERKES ALINTI YAPMİŞŞ BENDE YAPAM BARİİ...:D...

doğru sende alıntı yapmışın bari bnde yapım...:D;):)...

Tüm YİĞİDOLARA selam Tunceliden Ali...

Sivaslıyım,Divriğli.Herkese selam.

sivas koyulhisarlıyım herkese selamlar ne mutlu sivaslıyım diyene

Gercekten cok süper cocukluk yillarima götürdü beni .Saygilarimla...

SİVAS'ımı çok özledim gardaş 2 senedir gidemiyorum

Aşkta sınır tanımayız havası sert insanı mert diyardanız'Sevdimi ALLAH'ına kadar taparız'ALLAH'tan Korkar Ölümle dans yaparız'Kırmızı Beyaz bizim biricik aşkımız'Dostumuz için Düğüne gider'Halay çeker gibi Kör kurşuna yatarız'Saz 'Türkü'Ozan Damarımızdaki Kanımız'Bu ALemde KRAL'da kuralda tanımayız'Sivas'lı denildimi İçimizden bir parça koparırız'Odyakmaz bizim Gurur kaynağımız'Ama ÖVÜNMEK'te haklıyız kusura bakma ne olur gardaş biz SİVAS'Lıyız..!!!



HASZARALIM58

Tüm YİĞİDOLARA selam Tunceliden Ali...



İstanbuL'dan Dersime kucak dolusu selamlar saygılar Bu Arada Arkadaşlarımın Büyük kısmı her ne kadar Sivas'lı olsa Bir o kadarda DersimLi var Gazimahallesinde Kendine ii Bak Yiğidoo..!!

Kırmızı ölüm olsun beyaz aşkımız herkese nasip olmaz Sivaslıyız Hamdolsun...!! ALLAHIMA Binlerce Sukurler Olsun Ki Sivasliyim

yağ donduran suyu, ilik titreten ayazı, yazın esen poyrazı. la gardaş bir de delikanlı insanı he ya işte budur sivasın en güzel yanı
sivas / gürün
tüm hemşerilerime selam olsun

ben mehmetpaşalıyım yani behrampaşalıyım
bu arada hikaye gözlerimi doldurdu çok güzel anlatılmış sivasım

elhamdilillah sivaslıyım üsküdarda oturuyorum

SİVAS MERKEZ TATLICAK KÖYÜNDENİM.........

s.a. arkadaşlar biraz geç oldu ama. sonradan dikkatimi çekti.Kusura bakmayın.

ben Şarkışla / Akçakışla köyünden 21 yıldırda sivas'ta ikamet etmekteyim. yakında nasipse asker olacağım.

bencede ahmet turan alkan abı ıyı yazmısssss bende okudum

kardes ya sen sıvas abdussamet bal ımam hatıp lısesındemı okudum hatırlıyorum sankı senı bana cvp yazarsan sevınırım omer faruk kardes

Sivas Merkez Akçamescit köyüü.....

Çok güzel bi yazı olmuş gerçekten dikkatle okudum.

Teşekkürler

Japanyo'da da Sivaslı var.Orda büyümüş.Milyonluk insanlara hesap sorulmaz.Biz yer yüzünde 5 milyonuz kardeşlerim.Tabiki yamuk adam veya doğru adam bizden çıkacak.Kim nerde büyümüş yaşamış önemli değil.Bu gibi konulara yaklaşım iyi olmalı.Napalım hesap mı soralım yamuk adama.Öyle istiyor öyle olacak.Bizde Sivas aşığıyız Sivas aşığı kalacağız.O kadar:)

Bu konu zaten burdakilere göre değil.Olmayanlara göre.

S.a

Beytullah Karataş
Sivas Zara Kuşcu Köyü

sivasliyig dedikya gardas:) daha ne diyek

sivas merkez kilavuz....................... ..

sivas merkez kilavuz....................... ..

siz buna bakmayin arkadaslar buda almanyada yasiyor ama soranlara ben kayseriliyim ankaraliyim izmirliyim diyor:) benim abim olur kendisi utanio sivasli olmaktan galiba:)

saka saka has sivaslidir gardasim

siz buna bakmayin arkadaslar buda almanyada yasiyor ama soranlara ben kayseriliyim ankaraliyim izmirliyim diyor:) benim abim olur kendisi utanio sivasli olmaktan galiba:)

la gardas dus yakamdan uvey muvey gardasim atamamda satamamda olusu olan birgun delisi olan hergun aglar

hemide cok has sivaslidir benim gardasim

gardasimin bi ozelligi daha var eti cig yemez haslanmadan ver yemez:)

eeeeeee nede olsa gardas ataman isre gardas baba yadigari

Ellerine sağlık paylaşımın için teşekkürler.

ellerine saglık sivaslı gardasım cok
guzel olmus...

sayın hemşerilerim sivas alibabada yetiştip istanbul çengelköyde ikamet eden mobilyeci sivaslı deli bilo bu steye ğönül veren tüm hemserilerime selam

sevmek cay olsun sevilmek şeker SİVASLILAR cayı sekersiz içer...

crazywolf


Alayı degil kralı gelsin....

MEKANIM KAYSERİ TOPRAGIM İSE COK SÜKÜR

>>>>>>>>>>>>>>>SİVAS<<<<<<<<<<<

ŞİİRDE BAHSEDİLEN YILLAR 67 DEN 74 YILLARI ARASI TÜM BUNLARI ALTUNTABAK MAHALLESİNDE YAŞADIMDA HİÇ MERAK ETTİNİZMİ OYNADIĞIMIZ OYUNLARIN ( AŞİK,CEVİZ,CINCIK,TOPAÇ,MET,Çİ Vİ SAPLAMA,SAPAN ATMA,DOMBİ ) AKLIMA GELENLER VE BENİ DUYGULANDIRANLAR BUNLAR.BU OYUNLARIN ZAMANI OTOMATİKMAN KENDİLİĞİNDEN ÇIKARDI HERKESİ AYNI OYUNLARI AYNI ZAMANDA OYNAMAYA İTEN NEYDİ ACABA ? O ZAMANLAR TEK TAŞIT FAYTONLARDI HERYERE YAYA GİDERDİK AMA HER MAHALLEDE AYNI OYUNLARIN OYNANDIĞINI GÖRÜRDÜK.BİZİ İTEN NEYDİ ACABA?

LA GARDAŞ BIZDE YASADIK OYILLARI SİVASLI OLMAK AYRICALIKLIDIR SİVASLI OLMAK YIGITLIKTIR SİVASLI OLMAK BAMBASKADIR SIVASLI OLMAK MERTLIKDIR DLIKANLILIKTIR SİVASLI OLSUN CAMURDAN OLSUN SİVASIM YİGİDİN HARMANOLDUGU YER YIGITLER DIYARI SİVASIM

Bizim Ellerin Adami Kendini Belli Eder Comerttir,Misafirperverdir,Say gilidir Sivasli Olmak Ayricaliktir...

AAAAAHHHHHHHHHHH OOOOOOO ESKI GUNLER AAAAAAHHHHHHHH

slm hemşerilerim ben sivastan bir yiğido eni kayıt oldum ve bazılarını tanımak istedim yaşım 14 ismim can

Sıvasli Misin Hemşerım?
" Siz, Sıvaslı mısınız beyefendi? "
Hele de bahayım sen Suvaslımısın gardaş la?

Bu güzel paylaşım için teşekkür ederiz.