Dallas bırakmıyor!
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off birinci tur maçlarıyla devam ediliyor. NBA'de normal sezonu rekorlar kırarak kapatan ve ligin en iyi galibiyet yüzdesini elde eden takımı olan ancak play-off'larda Golden State Warriors karşısında umduğunu bulamayan Dallas Mavericks, rakibiyle yaptığı yedi maçlık serinin beşinci maçında durumu 3-2'ye getirdi.

Amerikan Airlines Center'da yaklaşık 21 bin basketbolseverin izlediği maçta Golden State'i ağırlayan Dallas, rakibini 118-112 yendi ve Batı Konferansı yarı finaline yükselme umudunu sürdürdü. Dallas'ın Golden State'le yaptığı önceki maçlarda suskun kalan yıldızı Dirk Nowitzki, beşinci maçta attığı 30 sayıyla takımını galibiyete taşıyan isimlerinde başında geldi. Nowitzki maç boyunca 12'de ribaunt toplayarak 'double-double' yaptı. Josh Howard'ın 23 sayıyla galibiyete büyük katkı sağladığı maçta, Dallas'ın bankından gelen Devin Harris 16 ve Jerry Stackhouse da 15 sayı üretti.

Geceyi mağlubiyetle kapatan ve konferans yarı finaline yükselme şansını tepen Golden State Warriors'ta ise Baron Davis, 27 sayı, 9 asistlik başarımıyla takımının en etkili isimlerinden biri olurken, Jason Richardson ise 23 sayı üretti. Stephen Jackson ve Matt Barnes 16 sayıyla oynarken Fransız oyuncu Mickael Pietrus 11 sayı 10 ribauntluk başarımıyla dikkat çekti.

Dallas seriyi kaybedip finallere veda ederse NBA tarihinde normal sezonu lider tamamlayan ancak play-off'lara birinci turda veda eden üçüncü takım olarak tarihe geçecek. NBA tarihinde ilk olarak 1994'te Seattle Denver'a beş maç sonunda kaybetmiş, 1999'da ise Miami Heat, yine beş maç sonunda sekizinci sıradaki New York Knicks'e elenmişti.

NBA'de gecenin toplu sonuçları:

Doğu Konferansı:
Toronto'da
Toronto: 98 New Jersey: 96
(New Jersey seride 3-2 önde)

Batı Konferansı:
Dallas'ta
Dallas: 118 Golden State: 112
(Golden State seride 3-2 önde)

.............................. .............................. ............

.............................. ...................

Finley tura uçurdu
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off birinci tur maçlarıyla devam ediliyor. San Antonio Spurs, Batı Konferansı play-off'lar birinci turu beşinci maçında karşılaştığı Denver Nuggets'ı devirerek konferans yarı finalinde Phoenix Suns'ın rakibi oldu.

Yaklaşık 19 bin basketbolseverin takip ettiği maçta San Antonio salondan 93-78 ayrıldı ve yedi maçlık seride 4-1'lik üstünlüğe ulaşarak tur atlayan taraf oldu. San Antonio'da Michael Finley attığı 26 sayıyla maça damgasını vuran isim oldu. Finley, attığı sayıların 24'ünü üç sayılık basketlerden kaydetti. 9 kez denediği 8 üç sayılık şutta isabet bulan Finley, takım play-off rekorunun da sahibi oldu. Spurs'te, Tim Duncan 23 sayı 12 ribauntla galibiyetin mimarlarından olurken, Tony Parker 16 sayı 10 asistle galibiyete katkı sağladı.

San Antonio Spurs, üst üste sekizinci kez birinci tur serisini geçme başarısı gösterirken, Denver Nuggets karşısında ilk maçı kaybettikten sonra üst üste dört maçı da kazanarak dikkat çekti. Geceyi mağlubiyetle kapatan ve play-off'lara veda eden Denver Nuggets'ta ise, Carmelo Anthony ve Allen Iverson'ın 21'er sayılık başarımları galibiyet için yeterli olmadı.

San Antonio Spurs, Batı Konferansı yarı finalinde Los Angeles Lakers'ı 119-110 yenerek tur atlayan Phoenix Suns'la karşılaşacak.

NBA'de gecenin diğer maçı:

LA Lakers 110
Phoenix 119

(Phoenix seride 4-1'lik sonucu elde ederek turu geçti)

Phoenix yarı finalde!
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off birinci tur maçlarıyla devam ediliyor. Batı Konferansı play-off'lar birinci tur serisinin beşinci maçında Los Angeles Lakers'ı ağırlayan Phoenix Suns, rakibini 119-110 yenerek konferans yarı finaline adını yazdırdı. US Airways Center'da oynanan yaklaşık 19 bin basketbolseverin izlediği karşılaşmada, Phoenix adına 29 sayı 17 ribauntluk başarımıyla Amare Stoudemire takımının en etkili ismi oldu. Phoenix'te Shawn Marion 26 sayı, 10 ribauntla mücadele ederken, Steve Nash ise attığı 17 sayının yanı sıra yaptığı 10 asistle galibiyete katkı sağladı.

NBA'in en iyi altıncı oyuncusu seçilen Leandro Barbosa ise banktan yaptığı katkıyla yine Phoenix'i galibiyete taşıyan isimlerin başında geldi. Barbosa, 18 sayıyla maçı tamamladı. Geceyi deplasmanda aldığı mağlubiyetle kapatan ve play-off'lara birinci turda veda eden Los Angeles Lakers'ta ise Kobe Bryant'ın 34 sayısı galibiyet için yeterli olmadı. 33'te 13 genel şut ortalamasıyla oynayan Bryant'ın yanı sıra 33 sayı 10 ribauntla 'double-double' yapan Lamar Odom da etkili bir oyun ortaya koydu. Phoenix Suns, Batı Konferansı yarı finalinde Denver Nuggets'ı 93-78 yenerek turu geçen San Antonio Spurs'le karşılaşacak.

Yılın Çaylağı Brandon Roy
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi (NBA) takımlarından Portland Trail Blazers'ta forma giyen Brandon Roy, 'yılın çaylağı' seçildi. NBA'den yapılan açıklamaya göre, Brandon Roy'ın 128 ilk sıra oyunun 127'sini alarak 638 puanla açık ara şampiyon olduğu ifade edildi. Oylamayı, Kuzey Amerika'daki spor yazarları ve yayıncılar yapıyor.

Son 30 yılda NBA'de böyle açık ara şampiyonluğa ulaşan isimler 1990 yılında David Robinson ve 1984'te ise Ralph Sampson olmuştu. Brandon Roy, son 35 yılda Trail Blazers formasıyla ödülü alan ilk basketbolcu oldu. Portland adına son olarak 1972 yılında Sidney Wicks ödülün sahibi olmuştu. 1971 yılında ise Geoff Petrie, Boston'dan Dave Cowens'le ödülü paylaşmıştı.

Brandon Roy, Minnesota Timberwolves tarafından altıncı sırada draft edilmiş ve daha sonra Portland'a takas yoluyla gitmişti. Roy, NBA'deki tüm çaylaklar arasında maç başına düşen 16.8 sayılık ortalamasıyla lider durumda bulunuyor. Roy ayrıca, maç başına 35.4 dakika süre alarak 4.0 asist ortalaması tutturarak da tüm çaylaklar arasında zirvenin sahibi oldu. Oylamada diğer ilk sıra oyu ise Toronto Raptors forması giyen Andrea Bargnani'ye gitti. 2006 sezonunda ilk sırada draft edilen Bargnani toplam 264 puan topladı.

Okurlu Jazz savaşıyor!
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off birinci tur maçlarıyla devam ediliyor. Milli basketbolcu Mehmet Okur'un formasını giydiği Utah Jazz, Batı Konferansı play-off'ları, birinci tur serisi altıncı maçında Houston Rockets'la karşılaştı. Salt Lake City'deki EnergySolutions Arena'da oynanan ve 20 bine yakın seyircinin izlediği maçta Utah, rakibini 94-82 yenerek seride durumu 3-3 yaptı. Houston'la ya tamam ya devam maçına çıkan Utah Jazz'de Carlos Boozer attığı 22 sayıyla takımının en skorer ismi oldu. Mücadeleye ilk beşte başlayan ve 40 dakikaya yakın süre alan temsilcimiz Mehmet Okur ise, 19 sayı üreterek takımının galibiyetinde kilit rol oynadı. Okur, attığı sayıların 14'ünü karşılaşmanın ikinci yarısında kaydederek dikkat çekti. 11'de 5'lik genel şut ortalamasıyla oynayan Okur, üç sayılık atışlarda ise 7'de 4 isabet buldu. Mehmet Okur, 5 kez geldiği serbest atış çizgisinden ise eli boş dönmedi. Okur, maç boyunca toplam 9 ribaunt alarak 'double-double' yapma şansını kıl payı kaçırırken, 3 kez asist yaptı ve 3 kez de top çaldı. Bu sezon All-star seçilerek tarihi bir başarıya imza atan Okur, takımının 46-43 önde kapadığı ilk yarıda sadece 5 sayı kaydedebildi. Ancak ikinci yarıda açılan ve daha agresif bir oyun ortaya koyan milli yıldız, sadece üçüncü çeyrekte 9 sayı kaydederek göz doldurdu. Periyodun bitimine 5 dakika, 37 saniye kala Okur'un attığı 3 sayılık basketle Utah rakibi karşısında 65-64 öne geçti. Normal sezonu 17.6 sayı ortalamasıyla tamamlayan Okur, birinci tur serisinin geride kalan 5 maçında ise, 8.4 sayı ortalaması tutturdu.
Evinde oynadığı 3 maçı da kazanarak Houston'a geçit vermeyen Utah'ta Deron Williams 15 sayı, 8 asist ve Rus yıldız Andrei Kirilenko 14 sayı, 5 blokla galibiyete katkı sağladı.

Geceyi yenilgiyle kapatan ve tur atlama şansını son maça bırakan Houston'da Tracy McGrady 26 sayı, 10 ribauntluk başarımıyla takımının en etkili isimlerinden biri olurken, Çinli yıldız Yao Ming ise, attığı 25 sayıya karşın maç boyunca tam 8 top kaybı yaparak dikkat çekti. Rafer Alston'un da 13 sayı ürettiği Houston, 1997 yılından beri Batı Konferansı'nda yarı finale yükselme başarısı gösteremiyor.

Evlerinde oynadıkları üç maçı da kazanarak seride eşitliği bozmayan Houston ve Utah, serinin yedinci ve son maçında Cumartesi gecesi Houston'da karşılaşacakları. Bu maçı kazanan takım Batı Konferansı'nda yarı finale adını yazdıracak.

NBA'de gecenin toplu sonuçları ise şöyle:

Batı Konferansı

Salt Lake City'de
Utah: 94, Houston: 82
( Seride durum; 3-3)

Oakland'da
Golden State Warriors: 111, Dallas: 86
(Golden State seriyi 4-2 kazandı)

Dallas-off!
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off birinci tur maçlarıyla devam ediliyor. NBA'de normal sezonu rekorlar kırarak zirvede tamamlayan ve şampiyonluğun en güçlü adaylarından biri olarak gösterilen Dallas Mavericks, sezon boyunca adeta başının belası olan Golden State Warriors'a yedi maçlık serinin dört maçında boyun eğerek play-off'lara veda etti. ORACLE Arena'da oynanan 20 binden fazla seyircinin izlediği karşılaşmada, Golden State Warriors'a Batı Konferansı play-off'ları birinci tur serisi altıncı maçında konuk olan Dallas rakibine 111-86'lık skorla yenildi. Seriyi 4-2 kaybeden Dallas, geçtiğimiz yıl final oynadığı bu yıl şampiyonluk kovaladığı sezona daha birinci turda veda etmiş oldu. Mavericks, ligin normal sezonunda bir tek Golden State'e tüm maçlarda yenilmişti. Birinci turda da Golden State ile eşleşen Dallas, bu şanssızlığını play-off'larda da kıramayıp rakibine diş geçiremedi.

NBA'de son şampiyon Miami Heat'in birinci turda Chicago Bulls'a elenmesinin ardından geçtiğimiz yılın finalisti Dallas'ın da vedası dikkat çekti. İki finalistin daha birinci turlarda vedası oyuncuları da şaşkınlığa uğrattı. Normal sezon oynadığı başarılı basketbolla büyük alkış toplayan ve en değerli oyuncu ödüllerinin en kuvvetli adaylarından olan Dallas'ın alman yıldız Dirk Nowitzki, maçtan sonra, "Büyük bir hayal kırıklığı, bu başka türlü tanımlanamaz. Altı, yedi aydır büyük mücadele verdik, 67 maç kazandık. Bu noktada hiçbir şeyin önemi yok" diyerek duygularını dile getirdi. Nowitzki, kabus gibi bir gecenin ardından maçı sadece 8 sayı atarak tamamlarken, 13'te 2 şut ortalamasıyla oynadı.

Dallas'ta oyuna banktan dahil olan Jerry Stackhouse ve maça ilk beşte başlayan Josh Howard attıkları 20'şer sayıyla takımlarının en skorer ismi oldular.

Dallas Mavericks'e sezonu adeta zehir eden Golden State Warriors'da Stephen Jackson attığı 33 sayıyla maça damgasını vuran isim oldu. Jackson, maç boyunca yedi 3 sayılık atışta isabet bularak kariyer rekoru kırdı. Warriors'un yıldızı Baron Davis ise sakatlığına rağmen maçı 20 sayı, 10 ribauntla tamamlayarak galibiyete katkı sağladı. Matt Barnes'in 16 sayı, 11 ribaunt ve 7 asistlik başarımla mücadele ettiği Golden State, 1994 yılından beri ilk kez play-off'larda mücadele ediyor. Golden State, ayrıca, 1991 yılından beri de ilk kez bir play-off serisi kazandı.

Golden State, Batı Konferansı yarı finalinde Houston Rockets-Utah Jazz serisinin galibiyle eşleşecek.


NBA'de gecenin toplu sonuçları ise şöyle:

Batı Konferansı

Salt Lake City'de
Utah: 94, Houston: 82
( Seride durum; 3-3)

NBA Sportmenlik Ödülü Deng'in
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi (NBA) takımlarından Chicago Bulls forması giyen Luol Deng, 2006/2007 sezonu NBA Sportmenlik Ödülü'ne layık görüldü.

NBA'den yapılan açıklamada, 1995/1996 sezonundan itibaren verilmeye başlanan 'Sportmenlik Ödülü'ne bu yıl Chicago'nun yıldızlarından Luol Deng'in layık görüldüğü ifade edildi. Sportmenlik ödülleri, sezon boyunca, sahada sportmenlik idealleri konusunda örnek teşkil eden, etik davranışlar sergileyen, fair-play ruhuna uygun dürüst oyunculara veriliyor.

2005/2006 sezonunda da Merkez Gurubu'ndan aday olan Luol Deng, altı gurup kazananının arasından bu ödüle layık görüldü. Ödüle aday gösterilen diğer gurup birincileri; Atlanta'dan Joe Johnson (Güneydoğu), Houston'dan Shane Battier (Güneybatı), Los Angeles Clippers'dan Elton Brand (Pasifik), Toronto'dan Anthony Parker (Atlantik) ve Utah'tan Derek Fisher (Kuzeybatı) olmuşlardı. Adaylardan Elton Brand geçtiğimiz yıl bu ödülün sahibi olmuştu.

NBA yönetimi Luol Deng adına, ülkenin en eski yardım kuruluşlarından biri olan Pasifik Garden Mission'a 25 bin dolar bağışlayacak. NBA ayrıca diğer adayların her biri adına da çeşitli kurumlara 10'ar bin dolar bağışta bulunacak. Örneğin, Parker adına Toronto Raptors Vakfı'na; Joe Johnson adına Little Rock'taki Erkekler ve Kızlar Yardım Kuruluşu'na, Shane Battier adına Houston'daki Kızlar ve Erkekler Yardım Kuruluşu'na... gibi.

Ödül, eski Detroti Pistons oyuncularından ve bu ödülü ilk kazanan isim olan Jose Dumars adına düzenleniyor.

NBA tüm zamanlarda sportmenlik ödülüne layık görülen isimler:

1995-96: Joe Dumars (1996)
1996-97: Terrell Brandon, Cleveland
1997-98: Avery Johnson, San Antonio
1998-99: Hersey Hawkins, Seattle
1999-2000: Eric Snow, Philadelphia
2000-2001: David Robinson, San Antonio
2001-02: Steve Smith, San Antonio
2002-03: Ray Allen, Seattle
2003-04: P.J. Brown, New Orleans
2004-05: Grant Hill, Orlando
2005-06: Elton Brand, L.A. Clippers
2006-07: Luol Deng, Chicago

Nets yarı finalde: 98-97
ABD Profesyonel Basketbol Ligi'nde play-off serisine bugün yapılan tek maçla devam edildi.

Sahasında Toronto Raptors'ı 98-97 yenen New Jersey Nets, seride durumu 4-2'ye getirerek Doğu Konferansı yarı finaline yükseldi.

Continential Airlines Arena'da yapılan ve 17 bin 242 kişinin izlediği karşılaşmada, Richard Jefferson 24 sayıyla en çok skor üreten isim oldu. Vince Carter 21 sayı, double-double yapan Jason Kidd 18 sayı, 8 ribaunt ve 15 asist, Bostjan Nachbar 15 sayı, Mikki Moore da 10 sayıyla galibiyete katkıda bulundu.

Öte yandan, Atlantik Grubu lideri Raptors'da, Chris Bosh'un 23, Tj Ford'un 19, Andrea Bargnani'nin 17, Jose Calderon'un 14 ve Anthony Parker'ın 12 sayılık çabaları yenilgiyi engelleyemedi.

Böylece Raptors seriden elenirken, Nets, Doğu Konferansı yarı finaline yükseldi ve Cleveland Cavaliers ile eşleşti.

Ligde yarı finaller öncesi son maç, TSİ yarın sabaha karşı Batı Konferansı'nda Utah Jazz ve Houston Rockets arasında yapılacak. Seride 3-3 berabere olan 2 takımdan yarınki maçta galip gelen taraf, yarı finalde Golden State Warriors'ın rakibi olacak.

TSI 04:30'da ntv Houston - Utah 7. ve son maci canli olarak yayinlayacaktir.Saatler kaldi maca

Pistons kısa kesti: 95-69
NBA'de play-offlarda ikinci tura geçilirken, Detroit Pistons, konuk ettiği Chicago Bulls'u 95-69 mağlup etti.

Pistons, son maçlarda çıkış yakalayarak, play-offlara yükselen Orlando Magic'i 4-0'lık seri ile elerken, Chicago Bulls da aynı netice ile geçen sezonun şampiyonu Miami Heat'i elemişti.

Pistons koçu Flip Saunders, karşılaşma öncesinde farklı bir oyunla mücadele edeceklerini belirtirken, Chauncey Billups ve Richard Hamilton'un 20'şer sayı ile iyi savunma yapan Pistons galibiyeti elde etti.

Karşılaşmanın ardından konuşan Billups, kendi sahalarında oynadıklarını ve henüz birşey göstermediklerini belirtti.

Bulls'ta ise Luol Deng, 18, Kirk Hinrich ise 15 sayı kaydetti. Diğer oyuncular 10 sayının altında kalırken, Tahbo Sefolosha, Tyrus Thomas ve Chris Duhon 5'er sayı kaydetti.

Son bilet Utah'ın: 103-99
NBA play-off ilk turunda 7. maça uzayan tek eşleşmede Houston Rockets’ı deplasmanda 103-99 mağlup etmeyi başaran Utah Jazz, seriyi 4-3'e getirdi ve Golden State Warriors'ın rakibi oldu.

Temsilcimiz Mehmet Okur, maça ilk 5'te başladı ve 13/7 saha içi isabetiyle 16 sayı üretti. 42 dakika süre alan Mehmet, skorer oyununa 11 ribaunt ekledi ve geceyi double-double yaparak tamamladı. Maçın son bölümlerinde 2 kritik 3 sayılık baskete imza atan temsilcimiz, kullandığı 5 üç sayılık atışın 2'sini sayıya çevirdi ve 1 de asist yaptı.

Hücum ve savunmadaki başarılı performasıyla Mehmet, Utah Jazz'ın Batı Konferansı’nda 2. tura yükselen son takım olmasında büyük rol oynadı. Mehmet Okur'un yanı sıra Carlos Boozer 35 sayı attığı karşılaşmada galibiyetin mimarlarından oldu.

İlk maç Spurs'ün!
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play- off ikinci tur maçlarıyla devam ediliyor. US Airways Center'da 18 binden fazla seyircinin izlediği karşılaşmada Phoenix Suns'a konuk olan San Antonio Spurs, rakibini 111-106 yenerek, yedi maçlık seride 1-0 öne geçti.

Batı Konferansı yarı finalinde önemli bir deplasman galibiyeti alan San Antonio'da, Tim Duncan 33 sayı, 16 ribauntluk başarımıyla galibiyetin mimarlarından oldu. Normal sezonu Batı Konferansı üçüncüsü olarak bitiren San Antonio'da Tony Parker ise 32 sayı, 8 asistlik oyunuyla takımının galibiyetine büyük katkı sağladı.

Maçın son bölümlerinde Tony Parker'la çarpışan Phoenix Suns'ın yıldız oyuncusu Steve Nash, burnuna aldığı darbe nedeniyle maçı tamamlayamadı. Parker'ın alnı Nash'in burnuna çarparken, sağlık görevlileri Nash'in burnundaki kanı durdurmakta uzun süre güçlük çektiler. Özellikle büyük çekişmeye sahne olan ve başa baş giden maçın son bölümlerinde Nash'in olmaması Phoenix'i olumsuz anlamda etkiledi.

Sakatlığının ilk bölümlerinde maça devam eden ve arka arkaya kaydettiği yedi sayıyla maçın bitimine 2 dakika, 33saniye kala karşılaşmaya 102-102'lik eşitliği getiren Nash'in burnuna altı dikiş atıldığı bildirildi.

Maçtan sonra bir açıklama yapan Phoenix'in yıldızlarından Amare Stoudemire, Nash'in yokluğuyla ilgili olarak, "Kesinlikle sahada ona ihtiyaç duyduk. O, bizim liderlerimizden biri" dedi.

Phoenix Suns'ta, Steve Nash yaklaşık son 40 saniye sahada yer almamasına karşın, maçı 31 sayıyla noktalayarak takımının en skorer ismi oldu.

Amare Stoudemire 20 sayı, 18 ribauntluk başarımıyla 'double-double' yaparken, Phoenix'in başarılı yedeği Leandro Barbosa ise takımı adına 18 sayı üretti. NBA'de gecenin diğer maçında ise Doğu Konferansı'nda Cleveland Caveliers, New Jersey Nets'i 81-77 mağlup etti.

NBA'de bu sabah alınan sonuçlar;
New Jersey Nets 77-81 Cleveland Cavaliers
San Antonio Spurs 111-106 Phoenix Suns

İlk adımı Cleveland attı
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona play-off ikinci tur maçlarıyla devam ediliyor.Quicken Loans Arena'da oynanan yaklaşık 21 bin basketbolseverin izlediği karşılaşmada, Cleveland Cavaliers, New Jersey Nets'i 81-77 yenerek yedi maçlık seride 1-0 öne geçti.

Doğu Konferansı yarı finali ilk maçında New Jersey Nets'i ağırlayan Cavaliers'ta yıldız basketbolcu LeBron James, 21 sayı 11 ribauntluk başarımıyla takımının en etkili ismi oldu. Cleveland, Doğu Konferansı play-off'ları birinci turunda Washington Wizards'ı 4-0'lık seriyle geçtikten sonra beşinci maçından da galibiyetle ayrılarak dikkat çekti.

Cleveland Cavaliers'ta Lary Hughes 17 sayıyla skora katkı sağlarken, Drew Gooden 14 sayı, 14 ribauntluk başarımıyla dikkat çekti.

Geceyi deplasmanda aldığı mağlubiyetle kapatan ve seride 1-0 geriye düşen New Jersey Nets'te ise, Vince Carter'ın 21 sayı 13 ribauntluk başarımı galibiyet için yeterli olmadı.İki takım arasında serinin ikinci maçı Salı günü Cleveland'da oynanacak.

Pistons yolu yarıladı
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur karşılaşmalarıyla devam ediliyor.

Doğu Konferansı play-off serisi ikinci turunda Chicago Bulls'un rakibi olan Detroit Pistons, rakibini yedi maçlık serinin ikinci maçında da devirerek durumu 2-0 yaptı. Palace of Auburn Hills'te oynanan 22 binden fazla seyircinin izlediği maçta, Detroit salondan 108-87'lik skorla ayrıldı. Maçtan sonra bir açıklama yapan Chicago koçu Scott Skiles'in iki maçtaki kötü oyunlarını ve yenilgilerini büyük bir sürpriz olarak değerlendirmesi dikkat çekti. Detroit Pistons koçu Flip Saunders de meslektaşı gibi şaşkınlığını dile getirmekten kaçınmadı. Saunders, açıklamasında, bunu hayal etmediğini belirterek "Chicago'ya çok saygımız var. Onlar bizi normal sezonda dört maçın üçünde yendiler. Sezonun son maçında onlarla kendi sahamızda oynadık ve Chicago bizi yıktı. Ancak play-off'larda bizim oyuncularımız daha farklı oynuyorlar" dedi.

Maçın ilk çeyreğinde 10 sayı atarak dikkat çeken Chris Webber, mücadeleyi 22 sayı 7 ribaunt ve 3 asistle tamamlayarak takımının galibiyetinde başrol oynadı. Tayshaun Prince 25 sayı üretirken, Rasheed Wallece bitime 18 dakika kala faul limitini doldurmasına karşın 10 sayı, 7 ribauntla galibiyetine katkı sağladı. Detroit'in All-star yıldızlarından Richard Hamilton, 24 sayı, Chauncey Billups ise 14 sayı 10 asistle mücadele ettiler.

Maç boyunca yüzde 34 gibi düşük bir şut ortalamasıyla oynayan ve Detroit karşısında ciddi bir tehlike oluşturmayan Chicago'da ise, çaylak oyuncu Tyrus Thomas 18 sayı üreterek takımının en skorer ismi oldu. Kirk Hinrich, yedi kez kullandığı şutların hiçbirinde isabet bulamayarak gecenin Chicago adına en büyük hayal kırıklıklarından birini yaşatan isim oldu. Hinrich, maç boyunca sadece 2 sayı üretirken bunları da serbest atıştan kaydetti. Ben Gordon, üst üste ikinci maçında da erken faul problemine girerken maçı 13 sayıyla noktaladı.

İki takım arasında serinin üçüncü maçı Chicago'da oynanacak..

Oh be Memo!
NBA'de play-off heyecanı devam ediyor. Temsilcimiz Mehmet Okur'un ekibi Utah Jazz evinde, Batı konferansı yarı final ilk maçında Golden State Warriors'u zevkli geçen bir mücadele sonunda 116-112 mağlup etti ve seride 1-0 öne geçti. Salt Lake City'de EnergySolutions Arena'da Utah adına gecenin parlayan isimleri Deron Williams, Carlos Boozer ve Mehmet Okur'du.

Bitime 17 saniye Mehmet Okur'un kaçırdığı üçlüğün ardından hucüm ribaundunu alarak sayıyı kaydeden C.Boozer maçta anahtarı açan isimdi. Mehmet Okur geceyi 21 sayı 11 ribaund ile double-double yaparak bitirirken, Carlos Boozer 17 sayı, 20 ribaund, D. Williams ise 31 sayı 5 ribaundluk performans ile geceyi kapadılar.
Golden State Warriors'da 5 oyuncu çift haneli sayılara ulaşırken, bir önceki turda Dallas Mavericks'i eleyerek sükse yaratan ve son 13 yıldan beri ilk kez play-offlara giren ekip Jazz'ı salladı ama yıkamadı. Serinin bir sonraki maçı 9 Mayıs Çarşamba günü yine Utah Jazz'ın sahasında oynanacak.

NBA'de gecenin diğer maçı:
Chicago 87
Detroit 108
(0-2)

Zorlu maç F.Bahçe Ülker'in: 71-75
Beko Basketbol Ligi'nde, play-off çeyrek final serisinde Fenerbahçe Ülker, ilk maçta yenildiği Darüşşafaka'yı deplasmanda 75-71 mağlup ederek seride 2-1 öne geçti.

Karşılaşmaya iyi başlayan Darüşşafaka, Polat'ın 3 sayılık basketleriyle skorda üstünlüğü ele geçirdi. Fenerbahçe Ülker, rakibine Solomon ile karşılık verirken, 5. dakika 11-7 Darüşşafaka'nın üstünlüğü ile geçildi. İyi savunma yapan ev sahibi ekip, Jones'un basketleriyle oyunda üstünlüğünü sürdürdü. Fenerbahçe Ülker ise pota altında topu buluşturduğu Semih ile sayılar buldu. Darüşşafaka, 1. periyotu 17-14 üstün tamamladı.

İkinci periyota daha sert savunma ile başlayan Fenerbahçe Ülker, Solomon'un sayılarıyla 12. dakikada 19-19'luk skorla oyunda eşitliği sağladı. Bu dakikadan sonra maçta büyük çekişme yaşanırken, iki takım da sayı bulmakta zorluk yaşadı. Darüşşafaka, alan savunması yapan Fenerbahçe Ülker karşısında dış atışlarda isabet kaydedemezken, sarı-lacivertli ekip 16. dakikada Basden'in basketiyle 23-21'lik skorla ilk kez öne geçti.

Fenerbahçe Ülker, Clark'la, Darüşşafaka da Dobie ve Erdem ile sayı bulurken, ev sahibi ekip, Polat'ın son saniyedeki 3 sayılık basketiyle Fenerbahçe Ülker karşısında devreyi 32-30 önde kapattı.

Fenerbahçe ilk yarıda ribaundlarda rakibine 17-8 üstünlük kurmasına rağmen, rakibinden daha fazla (10-6) top kaybı yaptı.

İkinci yarıya daha organize başlayan Fenerbahçe Ülker, İbrahim ile basketler bularak 24. dakikada, maçta ilk kez 5 sayılık fark (39-34) yakaladı. Rakibini hataya zorlayan konuk ekip, hücumda ise etkinliğini Solomon ile arttırarak, 28. dakikada farkı 10 sayıya (46-36) çıkardı. Darüşşafaka, savunmada ve hücumda tüm gayretiyle farkı kapatmaya çalışmasına rağmen, konuk ekip üst üste bulduğu 3 sayılık basketlerle 3. periyotu 57-45 önde tamamladı.

Son periyotta Darüşşafaka oyundan tamamen koparken, Fenerbahçe Ülker rakip potayı İbrahim, Mirsad ve Solomon ile adeta 3'lük yağmuruna tuttu. 33. dakikada farkı 19 sayıya kadar (66-47) çıkaran Fenerbahçe Ülker, son dakikalarda oyunda sıkıntı yaşadı. Konuk ekip, maçı kazandığını düşününce, tüm hatlarıyla canını dişine takan Dürüşşafaka, Kadir ve Polat ile 3 sayılık basketler bularak bitime 1 dakika 12 saniye kala farkı 4 sayıya (72-68) indirdi. Son dakikası büyük çekişme içinde geçen karşılaşmada Darüşşafaka, bitime 36 saniye kala farkı 2 sayıya (72-70) indirdi. Maçın son 7.2 saniyesine Fenerbahçe Ülker'in 73-71 üstünlüğüyle girilirken, Solomon önce 3 sayılık atış kullanan Ceyhun'a blok yaptı, daha sonra da kendisine yapılan faul atışlarını sayıya çevirerek skoru takımı lehine ilan etti: 75-71

Serinin 3. maçı perşembe günü yine Ayhan Şahenk Spor Salonu'nda yapılacak.

DARÜŞŞAFAKA: 71 - FENERBAHÇE ÜLKER: 75
Salon: Ayhan Şahenk
Hakemler: Mehmet Keseratar, Serkan Emlek, Kaan Büyükcil
Darüşşafaka: Dobie, Jones, Erdem, Polat, Oktay, Enver, Soner, Sinan, Caner, Kadir
Fenerbahçe: Solomon, Ömer, İbrahim, Mirsad, Semih, Mrsic, Clark, Oğuz, Basden, Rasim
1. periyot: 17-14
İlk yarı: 32-30 (Darüşşafaka lehine)
3. periyot: 45-57
5 faul alan: Dk. 36.36 Erdem (Darüşşafaka)

G.Saray yarı finalde: 81-89
Beko Basketbol Ligi play-off çeyrek final üçüncü maçında Galatasaray Cafe Crown, Beşiktaş Cola Turka'yı 89-81 yenerek seride durumu 3-0'a getirdi ve yarı finale yükseldi.

Karşılaşma karşılıklı basketlerle başlarken, sonraki dakikalarda oyuna ağırlığını koyan Beşiktaş Cola Turka, Barış Özcan, Barış Güney ve Cevher'in basketleriyle 8. dakikada 12 sayılık üstünlük (25-13) kurdu. Galatasaray Cafe Crown, sakatlığı nedeniyle bu karşılaşmada forma giyemeyen ABD'li skorer oyuncusu Fitch'in yokluğunda Brown'ın basketleriyle farkı indirmeye çalıştıysa da ilk periyot Beşiktaş Cola Turka'nın 27-19 üstünlüğü ile sona erdi.

İkinci periyotta pota altında Graves'i iyi kullanan sarı-kırmızılılar, 14. dakikada farkı 3 sayıya (33-30) indirdi. Galatasaray, 19. dakikada Tolga'nın 3 sayılık basketiyle de karşılaşmada 44-44 eşitliği sağladı ve ilk yarı bu skorla sonuçlandı.

İkinci yarıya hızlı başlayan Galatasaray, 24. dakikada Tolga'nın 3 sayılık basketiyle 50-47 öne geçerken, Beşiktaş, Erkan'ın üst üste bulduğu 3'er sayılık basketlerle 53-50 öne geçmeyi başardı. Sarı-kırmızılılar, özellikle dış atışlardan ürettikleri basketlerle 28. dakikada 65-58'lik skorla 7 sayılık üstünlük kurdu. Beşiktaş Cola Turka, iyi savunma yapıp, Barış Özcan'ın basketleriyle periyotun son dakikası içinde farkı 2 sayıya (65-63) indirmesine rağmen, Galatasaray, Graves'in 2 serbest atıştan kazandırdığı sayılarla 3. periyotu 67-63 önde kapadı.

Son periyota da iyi başlayan Galatasaray, 2 dakikada rakibine sayı attırmayıp, 4 sayı bularak 32. dakikada farkı 8 sayıya (71-63) çıkardı. Hücumda sayı bulmakta zorlanan Beşiktaş Cola Turka karşısında farkı giderek açan sarı-kırmızılılar, 36. dakikayı 80-68 önde geçti. Karşılaşmanın kalan dakikalarında Beşiktaş'ın farkı indirme çabaları sonuç vermedi ve Galatasaray sahadan 89-81 galip ayrılarak, play-off'ta yarı finale çıktı.

BEŞİKTAŞ COLA TURKA: 81 - GALATASARAY CAFE CROWN: 89
Salon: Akatlar
Hakemler: Fatih Dalay, Özlem Yalman, Uğur Özen
Beşiktaş Cola Turka: Barış Özcan, Barış Güney, Erkan, Cevher, Mc Farlin, Erdal, Levent, Arda, Azmi, Arın
Galatasaray Cafe Crown: Mitchell, Tufan, Tolga, Brown, Fatih, Graves, Mithat, Murat, Burak, Cemal
1. periyot: 27-19
İlk yarı: 44-44
3. periyot: 63-67
Beş faul alan: Dk. 39.44 Barış Güney (Beşiktaş Cola Turka)

İlk 5'te Phoenix Suns'tan 2 oyuncu Steve Nash ve Amare Stoudemire yer alırken, diğer 3 isim LA Lakers'tan Kobe Bryant, Dallas Mavericks'ten Dirk Nowitzki ve San Antonio Spurs'ten Tim Duncan oldu.


2006-07 sezonunda NBA'in en iyi 5'leri açıklanırken, Phoenix Suns'ın yıldız oyuncuları Steve Nash ve Amare Stoudemire ilk 5 içinde yer almayı başardı.

Geçtiğimiz son 2 sezonun MVP'si Steve Nash ve Phoenix Suns'ın pota altındaki yıldızı Amare Stoudemire, NBA'in ilk 5'ine seçilen 2 takım arkadaşı olarak, 2003-04 sezonunda bunu gerçekleştiren Kobe Bryant ve Shaquille O'Neal'ın ardından bu başarıyı gösteren ilk oyuncular oldular.

NBA'in ilk 5'inde, Suns'ın 2 yıldızı ile birlikte normal sezonun sayı kralı olmayı başaran Los Angeles Lakers'lı Kobe Bryant, savunma ilk 5'ine seçilen San Antonio Spurs'ün yıldızı Tim Duncan ve ligin en çok galibiyet alan takımı Dallas Mavericks'in Alman yıldızı Dirk Nowitzki yer aldı.

Kanadalı yıldız Steve Nash, NBA'in ilk 5'ine seçilme onurunu 3. kez ard arda yaşarken, maç başına 11.6 asist ile ligin en çok asist yapan oyuncusu oldu.

Bir diğer Suns'lı Amare Stoudemire ise, maç başına 20.4 sayı ve 9.6 ribauntla kariyerinin en yüksek ribaunt ortalamasına ulaştı.

3. kez üst üste NBA'in ilk 5'inde yer almayı başaran Dallas Mavericks'in Alman yıldızı Dirk Nowitzki, 24.6 sayı – 8.9 ribaunt – 3.4 asist ortalamalarıyla normal sezonu tamamladı ve takımının 67 galibiyete ulaşmasında büyük pay sahibi oldu.

NBA'in ilk 5'inde 2. kez ard arda yer alma başarısını gösteren Los Angeles Lakers'ın yıldızı Kobe Bryant, maç başına 31.6 sayı – 5.7 ribaunt – 5.4 asistle oynadı ve ligin en yüksek sayı ortalaması tutturan oyuncusu oldu. Bu sezon da NBA'in ilk 5'ine seçilen Bryant, toplam 5 kez NBA'in ilk 5'ine seçilme onurunu yaşadı.

20 sayı – 10.6 ribaunt – 3.4 asist ortalamalarıyla normal sezonu bitiren San Antonio Spurs'ün yıldızı Tim Duncan, 78 maçta double-double'a ulaştı. Yıldız oyuncu, 9. kez NBA'in ilk 5'ine seçildi ve aktif oyuncular içinde bu onuru en fazla yaşayan isim oldu.

2006-07 sezonunda NBA'in 2. takımına, Washington Wizards'ın skorer yıldızı Gilbert Arenas, Houston Rockets'lı Tracy McGrady, Cleveland Cavaliers'ın genç yıldızı LeBron James, bu onuru ilk kez yaşayan Toronto Raptors'lı Chris Bosh ve Houston Rockets'ın Çinli pivotu Yao Ming seçildi.

3. takımda ise, Son şampiyon Miami Heat'in genç yıldızı Dwyane Wade, Detroit Pistons'ın tecrübeli oyuncusu Chauncey Billups, 12.8 ribaunt ortalamasıyla ligin en fazla ribaunt alan oyuncusu olan Minnesota Timberwolves'ın yıldızı Kevin Garnett, Denver Nuggest'lı Carmelo Anthony ve Orlando Magic'in genç yıldızı Dwight Howard yer aldı.

Amerika ve Kanada çapındaki spor yazarları, medya mensupları ve NBA'de yer alan 30 takımın temsilcilerinin katıldığı oylamada toplam 129 üye yer aldı. Oyunculara, ilk 5 için alınan her oy karşılığında 5 puan, 2. takım için alınan her oy karşılığında 3 puan ve 3. takım için alınan her oy karşılığında 1 puan verildi.

Jazz'a devam ediyorlar: 127-117
NBA Play-off'ları Batı Konferansı yarı final eşleşmesinde Utah Jazz, Golden State Warriors'ı 127-117 yenerek seride durumu 2-0 yaptı.

Salt Lake City'deki EnergySolutions Arena'da oynanan maçta ev sahibi Utah Jazz uzatmalar sonunda rakibini 2 maçta da mağlup ederek seride büyük avantaj yakaladı.

Utah Jazz'da en skorer isim 30 sayı ve 13 ribaunt üreten Carlos Boozer olurken, milli basketbolcumuz Mehmet Okur karşılaşmayı 23 sayı, 18 ribauntla tamamladı. Jazz'da ayrıca guard Deron Williams attığı 17 sayı ve yaptığı 14 asistle gecenin diğer başarılı isimlerinden oldu. Rus oyuncu Kirilenko ise 20 sayı üretti.

Konuk ekip Golden State Warriors da yine en skorer isim all-star guard Baron Davis oldu. Davis maçı 36 sayı ve 7 asistle tamamlarken, Jason Richardson 27 sayı üretti. Kenardan gelen Al Harrington'ın 17 sayıyla katkı yaptığı Golden State Warriors, 2. maçta da rakibini deviremedi ve seride 2-0 geriye düşmüş oldu.

Özellikle uzatmalarda rakibine büyük üstünlük kuran Utah, karşılaşmayı kazanmasını bildi ve ilk turda sürpriz yaparak Dallas Mavericks'i eleyen Warriors'a yine acımadı. Utah Jazz uzatma dakikalarında rakibine 14-4'lük bir üstünlük kurdu.

Serinin 3. maçı Cuma günü Oakland'ta oynanacak.

Bulls şansını kullanamadı
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur maçlarıyla devam ediliyor.

Doğu Konferansı play-off'ları ikinci turunda Chicago Bulls'la kendi sahasında yaptığı iki maçı da kazanan Detroit Pistons, rakibini deplasmanda da mağlup ederek seride durumu 3-0'a getirdi.

United Center'da 24 binden fazla seyircinin izlediği karşılaşmada Chicago'ya konuk olan Pistons, rakibini 81-74 mağlup etti. Pistons, bir ara 19 sayı geriye düşmesine rağmen yıldız oyuncuları Chauncey Billups ve Tayshaun Prince'ın etkili oyunlarıyla sonuca gitmesini bildi. Tayshaun Prince karşılaşmayı 23 sayıyla tamamlayarak hem takımının hem de maçın en skorer ismi oldu. Prince, maç boyunca 11'de ribaunt topladı. Chauncey Billups, 21 sayıyla karşılaşmayı noktalarken, attığı sayıların 17'sini maçın ikinci yarısında kaydetti ve takımın geriden gelmesine büyük katkı sağladı.

Richard Hamilton 16 sayı, 7 asist, Rasheed Wallece ise 16 sayı, 11 ribauntluk başarımlarıyla Detroit adına galibiyetin mimarlarından oldular. Birinci turda milli basketbolcu Hidayet Türkoğlu'nun formasını giydiği Orlando Magic karşısında 4 maçtan da galibiyetle ayrılarak rakibine şans tanımayan Detroit, Bulls karşısında da ilk 3 maçını kazanarak üst üste yedinci play-off maçından galibiyetle ayrılmasını bildi.

Maçın ilk yarısını 44-28 önde kapamasına rağmen bu üstünlüğünü koruyamayan ve rakibine kendi evinde teslim olarak tur şansını zora sokan Chicago, 1981 yılından beri ilk kez bir play-off serisinde 3-0 geriye düştü. Chicago'yu 3-0 geriye düşüren son takım, o tarihte Boston Celtics olmuştu.

Chicago'da Luol Deng, 21 sayı 14 ribauntluk başarımıyla galibiyet için çabalarken, Ben Gordon 16 ve Kirk Hinrich de 13 sayı atarak skora katkı sağlayan isimler oldu.

İki takım arasında serinin dördüncü maçı pazar gecesi Chicago'da oynanacak. Detroit bu karşılaşmadan da galibiyetle ayrılması halinde Doğu Konferansı finaline adını yazdıracak. Chicago'nun ise şansını devam ettirmesi için bu maçı mutlaka kazanması gerekiyor. Ancak, bugüne kadar hiçbir NBA takımı 3-0 geriye düştükten sonra turu geçme başarısı gösteremedi.

MVP belli oldu gibi
NBA'de sezonun oscarları dağıtılmaya devam ederken en merak edilen ödül olan normal sezonun "en değerli oyuncusu" ödülünün sahibinin büyük bir sürpriz olmazsa belli olduğu ifade ediliyor.

ABD'nin önde gelen medya organlarından ESPN, gelecek hafta açıklanacak olan 2006-2007 sezonunun MVP'sinin Dallas Mavericks'li Dirk Nowitzki olacağını açıkladı. Böylece yıldız forvet NBA tarihinde ilk kez MVP ödülü kazanmış Avrupa doğumlu oyuncu olacak. Nowitzki dün açıklanan sezonun en iyi ilk beşlerinde ise birinci takıma girme başarısını göstermişti.

Böylece NBA yönetimi son üç sezonda Steve Nash ve Kevin Garnett'in MVP seçileceklerinin basına sızmasını engelleyemedikten sonra bu sezon da aynı durumu yaşamış oldu. NBA yönetiminin ayrıca, Golden State Warriors'a ilk turda elenerek sezonu beklenenden kapattığı için Nowitzki için düşünülen ödül töreninin aradan biraz zaman geçtikten sonra yapmayı düşündüğü öğrenildi.

Konuyla ilgili olarak konuşan Alman yıldız, bir süredir medyada kendisinin MVP seçileceğinin söylendiğini ancak henüz ortada alınan kesin bir karar olmadığı için bekleyip olan biteni izlediğini ancak Golden State Warriors serisinde yaşadıklarının çok taze olduğunu ve bu zor dönemi atlatmak için zamana ihtiyaç duyduklarını ifade etti.

Arizona Republic gazetesinin, MVP ödülü için oy verecek 132 jüri üyesinin 96'sı arasında yaptığı oylamada Nowitzki'nin 57, Steve Nash'in 37 ve Kobe Bryant'ın ise 2 oy alması da ödülün sahibinin Nowitzki olacağı şeklinde yorumlandı.

Eğer Nowitzki MVP seçilirse Houston'lı Moses Malone ve Baltimore'lu Wes Unseld'den sonra normal sezonun MVP'si seçilip playoff ilk turunda elenen üçüncü oyuncu olacak. 1976'da ise Kareem Abdul-Jabbar normal sezonun MVP'si seçilmiş ancak ilk sezonunu geçirdiği Los Angeles Lakers playoff'lara kalamayarak sezonu tamamlamıştı.

Ligde sekizinci sezonunu geride bırakan Mavericks kaptanı Nowitzki, 67 galibiyetle normal sezonun en galibiyet alan takımı olan Dallas'a 78 maçta 36,2 dakika, %50,2 saha içi yüzdesi, % 41,6 üç sayı yüzdesi, % 90,4 serbest atış ile 24,6 sayı, 8,9 ribaunt ve 3,4 asist ortalamalarıyla katkıda bulundu.

MVP Nowitzki'ye yakın!
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi (NBA) ekiplerinden Dallas Mavericks'te forma giyen Alman yıldız Dirk Nowitzki'nin En Değerli Oyuncu ödülünün en güçlü adayı olduğu bildiriliyor.

Amerikan medyasına yer alan haberlerde, NBA'de sezonun en prestijli ödülü olan 'En Değerli Oyuncu (MVP)' ödülüne Dallas Mavericks'ın yıldızı Dirk Nowitzki'nin layık görüleceği ifade ediliyor. Dallas Morining News ve ESPN'in lig kaynaklarına dayandırarak verdikleri haberlerinde, Nowitzki'nin ödülü almasına kesin gözüyle bakılıyor. MVP ödülünün NBA tarafından resmi olarak Salı günü açıklanacağı tahmin ediliyor.

Nowitzki'nin liderliğindeki Dallas Mavericks, NBA'de normal sezonu 67 galibiyet alarak ve rekorlar kırarak tamamlamıştı. Ancak, Mavericks, Batı Konferansı play-off'lar ilk turunda konferans sekizincisi Golden State Warriors'a sürpriz bir şekilde elenerek play-off'lara veda etmişti.

Golden State Davis'le
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur maçlarıyla devam ediliyor. Oakland'daki Oracle Arena'da, Golden State Warriors'la, Batı Konferansı yarı final serisi üçüncü maçına çıkan Utah Jazz, rakibine 125-105 yenildi. Milli basketbolcu Mehmet Okur'un formasını giydiği Utah, deplasmanda aldığı bu yenilgiyle seride durumun 2-1'e gelmesini engelleyemedi. Golden State Warriors, 20 binden fazla seyircisinin de desteğiyle maç boyunca özellikle ilk iki çeyrekte oldukça etkili bir oyun ortaya koyarken, Baron Davis, 32 sayı, 9 asist ve bir play-off rekoru olan 6 top çalmalık başarımıyla geceye damgasını vurdu. Jason Richardson 25 sayı üretirken, 3 sayılık alandan 5 isabetli şut bularak dikkat çekti. Al Harrington 15 sayıyla skora katkı sağlarken, Andris Biedrins 13 sayı, 13 ribauntluk başarımıyla dikkat çekti. Golden State'in yedeği Mickael Pietrus ise 14 sayı üreterek galibiyete katkı yaptı.

Maç boyunca yüzde 52.6 gibi yüksek bir şut oranıyla oynayan Golden State, maçın ilk yarısında tam 11 adet üç sayılık basket kaydederek bu alandaki NBA rekoruna ortak oldular. NBA tarihinde bunu başaran son takım 8 Mayıs 2003 tarihinde, -Sacramento'ya karşı-, Dallas Mavericks olmuştu.

Maçın ilk çeyreğinde Utah Jazz, Golden State'le başa baş bir oyun sergiledi. Hatta rakibinin 15-0'lık bir serisine iyi direnen Jazz, bu kez 20-7'lik bir seri yakalayarak, Andrei Kirilenko ve Deron Williams'ın da katkılarıyla 27-26'lık üstünlüğü sağladı. Çeyreğin sonlarına doğru Richardson'ın kaydettiği 3 sayılık basket takımına 30-27'lik üstünlüğü getirdi ve periyor bu skorla noktalandı. Bu çeyrekte, Davis 9, Richardson ise 8 sayı üreterek dikkat çektiler.

Golden State ikinci çeyreğe de fırtına gibi başladı. Bir ara 17-6'lık bir seri yakalayan Warriors, devrenin tamamlanmasına 4 dakika, 58 saniye kala 47-33'lük üstünlüğe ulaştı. Carlos Boozer'ın sayılarıyla rakibine direnmeye çalışan Utah bunda başarılı olamadı ve devrenin bitimine 2 dakika 39 saniye kala farkı 20 sayıya kadar çıkaran Warriors, skoru 60-40'a taşıdı. Matt Barnes ve Richardson'n üçlükleri devrenin sonunda Golden State'e 70-69 gibi bir skor üstünlüğü sağladı.

Üçüncü çeyrekte de taraftarlarını mest etmeyi sürdüren Golden State, bir ara skoru 92-62 yaparak 30 sayıyla rakibi karşısında maçın en farklı anını yakaladı. Maçın bu bölümlerinden sonra oyunu dengede tutan Golden State, rakibinin farkı kapatmasına izin vermedi ve salondan 125-105 üstünlükle ayrıldı.

Aldığı ağır yenilgiye rağmen seride 2-1 üstün durumda bulunan Utah Jazz'de, Carlos Boozer, 19 sayı, 11 ribauntluk başarımıyla takımının en etkili ismi oldu. Milli basketbolcu Mehmet Okur ise, ilk 5'te başladığı karşılaşmada yaklaşık 36 dakika süre aldı ve maçı 15 sayıyla noktaladı. 12'de 5 genel şut ortalamasıyla oynayan Okur, üç sayılık atışlarda 4'te 2, serbest atışlarda ise 3'te 3 yaptı. Maç boyunca 6 ribaunt toplayan Okur, 2 asist yaparken, 1 kez de top çaldı. Mehmet Okur gibi Utah'ın Rus yıldızı Andrei Kirilenko da 15 sayıyla takımı adına skora katkı sağlarken, Deron Williams 14 ve son maçın yıldızı Derek Fisher ise 9 sayı ürettiler.

Utah Jazz, aldığı yenilgiyle dört maçlık play-off galibiyet serisini sona erdirdi. Jazz ayrıca, bu sezonki play-off'larda deplasmanda oynadığı 5. maçta dördüncü yenilgisini aldı. İki takım arasında serinin dördüncü karşılaşması Pazar günü yine Oakland'da oynanacak.

Chicago Bulls pes etmiyor
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur maçlarıyla devam ediliyor.

Doğu Konferansı'nda play-off'lara damgasını vuran takım olan Detroit Pistons karşısında yarı final serisinin ilk üç maçını kaybeden Chicago Bulls, rakibin dördüncü maçta devirerek konferans finali umudunu sürdürdü. United Center'da oynanan 23 bine yakın seyircinin izlediği karşılaşmada serinin en iyi maçlarından birini çıkaran Chicago Bulls, rakibini 102-87 mağlup ederek seride durumu 3-1'e getirdi. Luol Deng, Ben Wallace, Kirk Hinrich ve Ben Gordon oynadıkları başarılı basketbolla Chicago'yu galibiyete taşıyan isimler oldu. Luol Deng, attığı 25 sayıyla hem takımının hem de maçın en skorer oyuncusu olurken, maç boyunca 13'de ribaunt toplayarak 'double-double' yaptı. Kirk Hinrich 19 sayı, 10 asistle karşılaşmayı tamamlarken, Ben Gordon da attığı 19 sayıyla skora katkı sağladı. Ben Wallece ise, attığı 11 sayısının yanı sıra 17 ribaunt toplayarak pota altında etkinliğini gösterdi.

Üst üste dördüncü maçını da kazanarak kulüp tarihinin play-off rekorunu kırmayı hedefleyen ancak başarılı olamayan Detroit Pistons'ta ise Chauncey Billups, 23 sayı, 8 asistle oynamasına karşın yenilgiyi engelleyemedi. Tayshaun Prince 18 sayıyla takımı adına skora katkı sağlarken, Rasheed Wallece ise 14 sayıyla maçı tamamladı.

İki takım arasında serinin beşinci karşılaşması Çarşamba gecesi Detroit'in sahasında oynanacak. Detroit'i 3-0'lık geriye düştüğü seriden sonra devirmenin hesaplarını yapan Chicago bunu başarırsa NBA tarihine geçecek. Çünkü bugüne kadar hiçbir takım 3-0 geriden gelerek bir play-off serisini kazanma başarısı gösteremedi.

Jazz avantaj yakaladı: 115-101
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur maçlarıyla devam ediliyor.

Oracle Arena'da Golden State Warriors'a konuk olan milli basketbolcu Mehmet Okur'un formasını giydiği Utah Jazz, rakibini 115-101 yenerek konferans finali yolunda büyük avantaj yakaladı. Batı Konferansı play-off yarı final serisi dördüncü maçında Golden State'le karşılaşan Utah Jazz, rakibini deplasmanda 20 binden fazla seyircisinin önünde devirerek seride 3-1 öne geçti. Derek Fisher, maç boyunca attığı 21 sayısının 14'ünü son çeyrekte kaydederek Utah'ın galibiyetinde büyük pay sahibi oldu.

Başa baş geçen karşılaşmanın ilk çeyreğini Utah Jazz, 25-23 önde kapatırken, ikinci çeyrekte de takımlar birbirlerine üstünlük sağlamakta zorlandılar ve devre 50-49 Jazz'in üstünlüğüyle sonuçlandı. Üçüncü çeyrekte biraz daha etkili bir oyun ortaya koyan Golden State, periyodu 29-25 önde tamamlayarak son çeyreğe 78-75 önde girdi.

Maçın son çeyreğinde ise bambaşka bir Jazz vardı. Periyoda 11-4'lük bir seri yakalayarak giren Jazz, skoru 86-82'ye getirerek maça ortak olduğunu gösterdi. Al Harrington'ın üç sayılık basketi Golden State adına farkı bir sayıya indirirken (86-85), Matt Barnes'in sayısı son çeyrekte Golden State'e ilk kez skor üstünlüğü getirdi (87-86). Pozisyonun hemen sonrasında bu kez Utah'tan Matt Harpring, köşede Derek Fisher'i gördü ve Fisher attığı 3 sayılık basketle takımı 89-87'lik üstünlüğe taşıdı. Ve bu andan

sonra Golden State bir daha skor olarak rakibini yakalama şansı bulamadı.

Geçtiğimiz Cuma gecesi yine Oakland'da oynanan Utah'ın 125-105 kaybettiği maçta sadece 10 şut atabilen yıldız oyuncu Carlos Boozer, bu kez 34 sayıyla maça damgasını vurarak kendini affettirdi. Boozer, 12'de ribaunt toplayarak maçı 'double-double' yaparak noktaladı. Utah'ta gecenin bir başka etkili ismi de Deron Williams oldu. Williams, attığı 20 sayının yanı sıra 13'te asist yaparak galibiyetin mimarları arasına adını yazdırdı.

Maç boyunca yüzde 51 şut oranıyla oynayan Utah Jazz'de milli basketbolcu Mehmet Okur ve Rus yıldız Andrei Kirilenko erken faul problemi yaşamaları nedeniyle uzun süre kenarda oturmak zorunda kaldılar. Milli yıldız Mehmet Okur, 26 dakika 22 saniye oyunda kaldığı süre içerisinde 14 sayı üretirken, 7'de ribaunt topladı. 4'te 3 genel şut ortalamasıyla oynayan Okur, 1 kez denediği üç sayılık baskette başarı bulurken 8 kez geldiği serbest atış çizgisinde ise takımına 7 sayı kazandırdı.

Geceyi kendi evinde aldığı mağlubiyetle kapatan ve tur şansını ateşe atan Golden State Warriors'ta ise serinin yıldızı Baron Davis'in tutuk oyunu belki de mağlubiyeti getiren en önemli etkendi. Son maçta 32 sayı atarak takımı farka taşıyan Davis, bu maçta yalnızca 15 sayı üreterek hayal kırıklığı yaşattı. Bu sezon play-off'larda en kötü başarımını sergileyen Davis 16'da 6 şut oranıyla mücadele etti.

Bu sezon normal sezon sonrası evinde oynadığı beşinci maçta ilk yenilgisini alan Golden State'de Al Harrington ve Stephen Jackson attıkları 24 sayıyla takımlarının en skorer ismi oldular.

İki takım arasında serinin beşinci maçı Salı gecesi Utah'ın sahası Salt Lake City'deki EnergySolutions Arena'da oynanacak. Utah, bu maçı da kazanması halinde Batı Konferansı'nda finale yükselecek.

Cleveland çok yaklaştı
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur karşılaşmalarıyla devam ediliyor.

Doğu Konferansı play-off'ları ikinci tur dördüncü maçında deplasmanda New Jersey Nets'le karşılaşan Cleveland Cavaliers, rakibini 87-85 yenerek seride durumu 3-1 yaptı ve konferans finali yolunda büyük avantaj sağladı. Continental Airlines Arena'da yaklaşık 20 bin basketbolseverin önünde oynanan maçta, Cleveland adına LeBron James oynadığı basketbolla geceye damgasını vuran isim oldu. LeBron James, maçı 30 sayı 9 ribaunt ve 7 asistlik başarımla tamamlayarak takımını galibiyete taşıdı ancak 'triple-double' yapma şansını ise kıl payı kaçırdı. James, 16'da 9 genel şut ortalamasıyla oynarken, serbest atışlarda 15'de 10'luk isabet sağladı. LeBron James, maçın bitimine 10.3 saniye kala serbest atışlardan bulduğu sayılarla takımını 87-85'lik üstünlüğe taşıdı ve New Jersey'nin de son hücumdan yararlanamamasıyla maç bu skorla sona erdi. Cleveland adına 19 sayı atan Larry Hughes da galibiyete önemli katkı sağlarken, Zydrunas Ilgauskas ise 13 sayı 11 ribauntlık başarımıyla göz doldurdu.

New Jersey Nets'te ise, Cleveland Cavaliers karşısında kendi sahalarında alınan mağlubiyetin şaşkınlığı yaşanıyor. Son çeyreğin yaklaşık son yedi dakikalık bölümünde serbest atışlar haricinde sayı bulamayan New Jersey Nets, kendi elleriyle galibiyeti rakibine armağan etmiş oldu. New Jersey'nin sürpriz forveti Mikki Moore, attığı 25 sayıyla play-off rekoru kırdı. 14'te 11 genel şut ortalamasıyla oynayan Moore, takımının da en skorer isimlerinden biri oldu. Moore'un ayrıca, karşılaşmada son yedi dakikaya girilirken kaydettiği üç sayılık basket, takımının da serbest atışlar dışında son sayıları oldu. New Jersey'nin tecrübeli ismi Vince Carter 25 sayı 9 ribaunt ve 9 asistlik başarımıyla 'triple-double' yapma şansını kıl payı kaçıran bir başka isim olurken, Richard Jefferson 15 sayıyla maçı tamamladı ve takımı adına skora katkı sağladı.

İki takım arasında serinin beşinci karşılaşması Cleveland'ın sahasında oynanacak. Cleveland Cavaliers bu karşılaşmayı kazanması halinde 15 yıl sonra ilk kez Batı Konferansı'nda final oynama hakkını elde etmiş olacak.

Suns Teksas'ta parladı
NBA play-off'larında, Batı Konferansı yarı final maçında Phoenix Suns, deplasmanda San Antonio Spurs'ü 104-98 yenerek seride durumu 2-2 yaptı.

San Antonio'nun sahası Alamodome'da oynanan karşılaşmaya, Phoenix Suns'ın yıldız oyuncusu Steve Nash damgasını vurdu. Kanadalı guard 24 sayı, 15 asistle takımını sırtlarken, Amare Stoudemire da 26 sayı, 9 ribauntluk performansıyla Suns'a katkı yaptı. Phoenix'te ayrıca Kurt Thomas 14, Raja Bell ve Shawh Marion da 12'şer sayı kaydetti. NBA'in en iyi altıncı adamı seçilen Brezilyalı Leandro Barbosa da kenardan gelip takımına 10 sayılık bir katkı yaptı.

Ev sahibi San Antonio Spurs'te ise Fransız guard Tony Parker attığı 23 sayıyla takımının en skorer ismi oldu. Parker ayrıca 7 asist ve 6 ribaunt yaparak triple-double'a yaklaştı. Spurs'un yıldızı Tim Duncan ise karşılaşmayı 21 sayı, 11 ribauntla tamamladı. Yaşlı kurt Michael Finley'nin de 17 sayısı galibiyete yetmedi ve San Antonio, serinin 4. maçında rakibine yenilerek avantajını kaybetti.

Bu arada maçın 3. periyotunda gergin anlar yaşandı. San Antonio Spurs'lü Robert Horry, Steve Nash'e yaptığı centilmenlik dışı faulden dolayı oyundan ihraç edilirken, Raja Bell ve Steve Nash, Horry'nin üstüne yürüdü. Araya giren hakemler tartışmayı büyümeden önledi.

Phoenix'in bu galibiyeti sonunda, her iki takım da deplasmanda 1'er maç kazanmış oldular. Serinin 5. maçı, Çarşamba günü Phoenix'in sahası US Airways Center'da oynanacak.

Gecenin bir diğer maçında, Doğu Konferansı yarı finali'nde Cleveland Cavaliers, deplasmanda New Jersey Nets'i 87-85 mağlup etti ve seride 3-1 öne geçti.

türkiyede oynanan playyaof maçlarından bilgiler yokmu.sadece yabancı takımlarmı var.ben basketi severim ve çok oynarım.

MVP= Dirk Nowitzki
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) Dallas Mavericks forması giyen Alman oyuncu Dirk Nowitzki, 2006/2007 sezonunun 'En Değerli Oyuncusu (MVP) ödülüne layık görüldü.

Ödülü almasına kesin gözüyle bakılan Dirk Nowitzki beklentileri boşa çıkarmadı ve NBA'in en değerli oyuncusu seçildi. Alman yıldız, takımı Dallas Mavericks'in play-off'lara henüz birinci turda veda etmesine karşın bu ödüle layık görüldü. Nowitzki bu ödülü alan ilk Avrupalı basketbolcu olurken, 1982 yılında Houston'dan Moses Malone'un takımının birinci turda elenmesine karşın aldığı ödülden sonra da ilk kez yine birinci turda elenen bir takımın oyuncusu olarak ödüle layık görüldü. Dallas Mavericks, sezonu

67 galibiyet, 15 mağlubiyetle zirvede tamamlamasına karşın, Batı Konferansı play-off'ları ilk turunda Golden State Warriors'a elenmişti.

Nowitzki NBA yönetimi tarafından ödülün resmi olarak açıklanmasının ardından yaptığı açıklamada, "Elendikten sonra bu ödülü almam çok heyecan vericiydi, zor oldu. Ödül, normal sezon için verilmiş bir ödüldür. Ben, bunu böyle görüyorum. Normal sezonda 67 galibiyet elde ederek çok özel bir dönem geçirdik" dedi.

Nowitzki, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Kanadalı gazetecilerin oylarının bin 138'ini alırken, 83 adet de ilk sıra oyunun sahibi oldu. Oylama normal sezonun bitimiyle başladı ve henüz Dallas elenmemişken sona erdi.

Nowitzki, Nijerya doğumlu Houston'dan Hakeem Olajuwon, Birleşik Amerika Virgin Adaları'ndan Tim Duncan ve Kanadalı Steve Nash'ten sonra ödüle layık görülen bir başka Amerikalı olmayan basketbolcu ünvanını da elde etti.

Sezonu, 24.6 sayı 8.9 ribaunt ve kariyer yükseği 3.4 asist ortalamalarıyla tamamlayan Nowitzki, normal sezonu sayı krallığında 10., ribaunt krallığında ise 12. sırada tamamlamıştı.

Alman yıldız ayrıca, NBA All-star maçının ilk 5'ine seçilen ilk Dallas Mavericks oyuncusu olarak tarihe geçmişti.

NBA'de son iki sezonun MVP'si ise Phoenix Suns'ın Kanadalı yıldızı Steve Nash seçilmişti. Bu sezon yaptığı asistlerle NBA'de bu alanda liderliği kimseye kaptırmayan Nash ise, Nowitzki'nin ardından bin 13 puanla ikinci sırada kaldı. Nash'e toplam 44 adet ilk sıra oyu çıktı.

Los Angeles Lakers'ın yıldız Kobe Bryant, 521 puan ve iki adet ilk sıra oyuyla üçüncü sıranın sahibi olurken, San Antonio Spurs'ten Tim Duncan 286, Cleveland Cavaliers'tan LeBron James 183 puanla dördüncü sırayı elde ettiler.


2006-07 EN DEĞERLİ OYUNCU ÖDÜLÜ OY SONUÇLARI

Oyuncu Takım Puan

Dirk Nowitzki, Dallas - 1138
Steve Nash, Phoenix - 1013
Kobe Bryant, L.A. Lakers - 521
Tim Duncan, San Antonio - 286
LeBron James, Cleveland - 183
Tracy McGrady, Houston - 110
Chris Bosh, Toronto - 43
Gilbert Arenas, Washington - 31
Kevin Garnett, Minnesota - 7
Carlos Boozer, Utah - 7
Chauncey Billups, Detroit - 4
Dwyane Wade, Miami - 3
Shaquille O’Neal, Miami - 3
Amaré Stoudemire, Phoenix - 2
Carmelo Anthony, Denver - 1
Baron Davis, Golden State - 1
Tony Parker, San Antonio - 1


TÜM ZAMANLARDA NBA'DE EN DEĞERLİ OYUNCU SEÇİLMİŞ OYUNCULAR

1955-56: Bob Pettit, St. Louis
1956-57: Bob Cousy, Boston
1957-58: Bill Russell, Boston
1958-59: Bob Pettit, St. Louis
1959-60: Wilt Chamberlain, Philadelphia
1960-61: Bill Russell, Boston
1961-62: Bill Russell, Boston
1962-63: Bill Russell, Boston
1963-64: Oscar Robertson, Cincinnati
1964-65: Bill Russell, Boston
1965-66: Wilt Chamberlain, Philadelphia
1966-67: Wilt Chamberlain, Philadelphia
1967-68: Wilt Chamberlain, Philadelphia
1968-69: Wes Unseld, Baltimore
1969-70: Willis Reed, New York
1970-71: Kareem Abdul-Jabbar, Milwaukee
1971-72: Kareem Abdul-Jabbar, Milwaukee
1972-73: Dave Cowens, Boston
1973-74: Kareem Abdul-Jabbar, Milwaukee
1974-75: Bob McAdoo, Buffalo
1975-76: Kareem Abdul-Jabbar, Los Angeles
1976-77: Kareem Abdul-Jabbar, Los Angeles
1977-78: Bill Walton, Portland
1978-79: Moses Malone, Houston
1979-80: Kareem Abdul-Jabbar, Los Angeles
1980-81: Julius Erving, Philadelphia
1981-82: Moses Malone, Houston
1982-83: Moses Malone, Philadelphia
1983-84: Larry Bird, Boston
1984-85: Larry Bird, Boston
1985-86: Larry Bird, Boston
1986-87: Magic Johnson, LA Lakers
1987-88: Michael Jordan, Chicago
1988-89: Magic Johnson, LA Lakers
1989-90: Magic Johnson, LA Lakers
1990-91: Michael Jordan, Chicago
1991-92: Michael Jordan, Chicago
1992-93: Charles Barkley, Phoenix
1993-94: Hakeem Olajuwon, Houston
1994-95: David Robinson, San Antonio
1995-96: Michael Jordan, Chicago
1996-97: Karl Malone, Utah
1997-98: Michael Jordan, Chicago
1998-99: Karl Malone, Utah
1999-00: Shaquille O'Neal, LA Lakers
2000-01: Allen Iverson, Philadelphia
2001-02: Tim Duncan, San Antonio
2002-03: Tim Duncan, San Antonio
2003-04: Kevin Garnett, Minnesota
2004-05: Steve Nash, Phoenix
2005-06: Steve Nash, Phoenix
2006-07: Dirk Nowitzki, Dallas

Bulls direniyor: 108-92
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur maçlarıyla devam ediliyor.

Palace of Auburn Hills'te yaklaşık 22 bin basketbolseverin izlediği maçta Detroit Pistons'a konuk olan Chicago Bulls rakibine tur şansı tanımadı ve 108-92'lik galibiyetle durumu 3-2'ye getirdi. Play-off serilerine fırtına gibi başlayan ve ilk turda Orlando Magic'i 4-0 yendikten sonra ikinci turda Chicago'ya 3-0 üstünlük sağlayan Detroit Pistons, Bulls'un yeniden kendine gelmesiyle son iki maçını kaybetti. Chicago umutların bittiği anda rakibini önce kendi sahasında ardından da deplasmanda yenerek tur şansını sürdürdü. Doğu Konferansı'nda finale yükselme mücadelesi veren Chicago Bulls, eğer 3-0'lık yenilgiden gelip Detroit'i elemeyi başarırsa bunu elde eden ilk NBA takımı olarak tarihe geçecek.

Chicago'da Kirk Hinrich, 17 sayı 13 asistlik başarımıyla etkili bir oyun ortaya koyarken, Ben Gordon attığı 28 sayıyla hem takımının hem de maçın en skorer ismi oldu. Luol Deng ise 20 sayı üreterek skora katkı sağladı.

Karşılaşmayı yüzde 42 genel şut ortalamasıyla tamamlayan Detroit Psitons'ta ise Chauncey Billups attığı 17 sayıyla takımının en skorer ismi oldu. Rcihard Hamilton 16, Rasheed Wallace 15, Tayshaun Prince 11 ve oyuna sonradan dahil olan Antonio McDyess 12 sayıyla takımları adına skora katkı sağlayan isim oldular.

İki takım arasında serinin altıncı maçı Chicago'nun sahasında oynanacak. Detroit Pistons bu maçtan galibiyetle ayrılması halinde Doğu Konferansı'nda finale yükselecek.

Jazz finale göz kırptı
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur maçlarıyla devam edilirken, milli basketbolcu Mehmet Okur'un formasını giydiği Utah Jazz, Golden State'i bir kez daha devirerek Batı Konferansı play-off'larında finale yükselme başarısını gösterdi.

Play-off'lar birinci turunda Tracy McGrady ve Yao Ming'in formasını giydiği Houston Rockets'la eşleşen ve şans tanınmamasına rağmen rakibini zorlu bir serinin ardından 4-3 mağlup eden Utah Jazz, Golden State engelini de aştı. Bir önceki turda NBA şampiyonluğunun favorisi normal sezon lideri Dallas Mavericks'i eleyerek dikkatleri üzerine çeken Golden State karşısında Utah Jazz, sadece 1 maç kaybetti ve rakibini 4-1'lik seri sonunda mağlup ederek Batı Konferansı finaline adını yazdırdı.

Serinin beşinci maçında rakibini Salt Lake City'deki EnergySolutions Arena'da ağırlayan Utah Jazz, yaklaşık 20 bin seyircinin izlediği maçta rakibini 100-87 yenmeyi başardı. Utah'ta dört farklı oyuncunun karşılaşmayı çift haneli ribaunt toplayarak noktalaması dikkat çekti. Rus yıldız Andrei Kirilenko 15 ribauntla bu alanda takım lideri olurken,Carlos Boozer 14, çaylak oyuncu Paul Milsap 12 ve milli yıldız Mehmet Okur ise 10 ribaunt toplayarak Golden State'i yıkan isimler oldu.

Kirilenko topladığı 15 ribaundun yanı sıra 21 sayı üretti ve 3 kez de top çalarak galibiyetin mimarı oldu. Derek Fisher ise 20 sayıyla galibiyete büyük katkı sağladı.

İlk çeyrekte rakibinden tam 32 sayı yiyen Utah Jazz, Golden State'e maçın son çeyreğinde yalnızca 14 sayı atma imkanı tanıdı. Utah, karşılaşma boyunca 59 ribaunt toplarken, rakibi ise yalnızca 35 ribaunt toplayabildi. Utah'ta üç oyuncunun mücadeleyi 'double-double' yaparak noktalaması dikkat çekti. Utah, evinde yaptığı üst üste altıncı play-off maçından da galibiyetle ayrıldı.

Karşılaşmaya ilk 5'te başlayan ve 35 dakikayı aşkın süre alan milli yıldız Mehmet Okur, karşılaşma boyunca 14 sayı üretti ve 10'da ribaunt toplayarak 'double-double' yaptı. 10'da 4'lük genel şut ortalamasıyla oynayan Okur, üç sayılık atışlarda 5'te 1, serbest atışlarda ise 6'da 5 isabet sağladı. Okur, 2 asist yaparken 1 kez de blok yaptı.

Dallas Mavericks'i eleyerek tüm dikkatleri üzerine çeken Golden State Warriors ise, Utah'a yaptığı beş maçın dördünü kaybederek büyük bir hayal kırıklığı yaşattı. Baron Davis, 21 sayı 8 asistlik başarımıyla takımının en etkili ismi olurken, Stephen Jackson 16 sayıyla takımı adına skora katkı sağladı.

Son olarak 1998 yılında Karl Malone ve John Stockton'lu kadrosuyla konferans finaline yükselen Utah Jazz, Batı Konferansı final serisinde San Antonio Spurs-Phoenix Suns mücadelesinin galibiyle eşleşecek.

Efes Nicholas'la güzel
Beko Basketbol Ligi'nde play-off yarı final serisinin 2. maçında, Türk Telekomspor'u 88-85 yenen Efes Pilsen, seride 1-1 beraberliği yakaladı. Efes Pilsen, Nicholas, Prkacin ve Haislip'in basketleriyle 3. dakikayı 6-2 önde geçti, ancak 2 dakikada 9-0'lık bir seri yakalayan Türk Telekomspor, 5. dakikada 11-6'lık skorla üstünlüğü ele geçirdi. Konuk ekip, Jagla ve Tutku'nun basketleriyle 1. periyotu 26-21 önde kapadı.

İkinci yarıya iyi başlayan Efes Pilsen, 12. dakikada Ermal'in basketiyle 28-28 beraberliği yakaladı ve Haislip'in basketleriyle de 13. dakikada 31-28'lik skorla öne geçti. Bu dakikadan sonra Jagla ile arka arkaya 3 sayılık basketler bulan Ankara ekibi, farkı kapatıp 17. dakikada 6 sayılık üstünlük (44-38) yakaladı. Nicholas ile etkili olan Efes Pilsen, beraberliği sağladı ve Granger'in basketiyle ilk yarıyı 48-46 önde tamamladı.

İkinci yarıya Muratcan'ın basketleriyle başlayan Türk Telekomspor karşısında Nicholas ve Haislip ile sayılar bulan Efes Pilsen, 27. dakikayı 65-56 önde geçti. Lacivert-beyazlılar, periyotun bitimine 1 dakika 26 saniye kala Nicholas'ın basketiyle farkı 12 sayıya (72-60) çıkardı ve 3. periyotu da 72-63 önde kapadı.

Son periyotta da Jagla ile 3 sayılık basketler bulan Ankara temsilcisi, 38. dakikada Dudley'in basketiyle farkı 2 sayıya (79-77) indirdi, ancak Efes Pilsen, maçtan 88-85 galip ayrılmasını bildi.

Serinin ilk maçında rakibine yenilerek 1-0 geriye düşen lacivert-beyazlılar, bu galibiyetle 1-1 eşitliği sağladı. Seride 3. maç, 19 Mayıs Cumartesi günü Ankara Atatürk Spor Salonu'nda yapılacak.

Bu arada, Efes Pilsen'de ilk maçta sakatlanan Kerem Gönlüm, bu akşam forma giyemedi. Kerem'in sakatlığı nedeniyle yabancı tercihini Haislip'ten yana kullanan antrenör Oktay Mahmuti, Rasic'i kadroya almadı.

EFES PİLSEN: 88 - TÜRK TELEKOMSPOR: 85
Salon: Abdi İpekçi
Hakemler: Fatih Dalay, Halil Baldemir, Turgut Işık
Efes Pilsen: Cüneyt, Mustafa, Nicholas, Prkacin, Haislip, Granger, Ermal, Can, Cenk
Türk Telekomspor: Muratcan, Mutlu, Tutku, Dudley, Alston, Jagla, Umut, Barış, Haluk, Milcic, Alper
1. periyot: 21-26
İlk yarı: 48-46 (Efes Pilsen lehine)
3. periyot: 72-63
5 Faul alanlar: Dk. 38.36 Prkacin (Efes Pilsen), Dk. 39.53 Haluk (Türk Telekomspor)

Telekomspor hakeme tepkili
Beko Basketbol Ligi play-off yarı final 2. maçında Efes Pilsen'e mağlup olan Türk Telekomspor'da maçın hakemlerine tepki var.

Play-off yarı finalinin ilk maçında deplasmanda Efes Pilsen'i mağlup ederek seride 1-0 öne geçen Türk Telekomspor, 3 sayı farkla kaybettiği 2. maçın ardından faturayı hakemlere kesti. Türk Telekomspor Basketbol Şubesi Sorumlusu Ersin Eroğlu, centilmence mücadelelerinin karşılığında haksızlığa uğradıklarını ve bundan sonra sessiz kalmayacaklarını söyledi. Eroğlu, Türk basketbolunun gelişmesi ve yurtdışında daha iyi temsil edilmesi için 2 takımın hegamonyasından kurtulması gerektiğini savundu. Eroğlu, Efes Pilsen ile İstanbul'da oynadıkları 2. maçı kazanmalarını hakemlerin engellediğini iddia ederek, "Dün oynanan Efes Pilsen maçında seriyi 2-0 yapıp finale çok yaklaşmamıza izin vermediler. Sadece son periyotta 4 tane yanlış ve hatalı karar vardı. Bunu hakemlerimiz de, sonradan televizyondan seyreden herkes gördü. Artık yeter. Ankara'nın hakkını ve oyuncularımızın emeğini, kimseye heba ettirtmeyiz. Centilmenliğimiz saha içinde ve saha dışında hep olacak. Ama haksızlıklara da artık suskun kalmayacağız. Sezon içinde başımızdan geçen pek çok hatalı ve yanlış kararlarda sessiz kaldık. Göz göre göre galibiyetimizin elimizden alınmasına isyan ediyoruz. Yine hatalı kararlarla bu seneki ilk mağlubiyetimizi aldıran bu hakemlerin, bundan sonraki kritik ve final maçlarında istemiyoruz" diye konuştu. Eroğlu, bu tür hataların morallerini bozmadığını, aksine motive olmalarına yardımcı olduğunu kaydetti. Ankara'nın haykırışı ve çığlığı olacaklarını belirten Eroğlu, "Bugün Türkiye'nin vergi şampiyonu olan Türk Telekom, yarın da basketbolda şampiyon olacak. Başkentin gururu olmaya devam edeceğiz. Bunu hak etmek için daha çok çalışacağız. Ankara'nın haykırışı ve çığlığı olacağız. Başkentli taraftarımızın, basketbolseverlerin ve Türk Telekom'a gönül vermiş yurt çapındaki çalışanlarımızın desteği en büyük sermayemiz ve gücümüzdür" şeklinde konuştu.

Türk basketbolunun geleceğinin Türk Telekom olduğunu savunan Eroğlu, "Seneye ULEB Ligi'ne katılıyoruz, ama aslında Euroleague'e katılmak için girişimlerimiz sürüyor. İsminde 'Türk' kimliğini taşıyan tek takım olarak bu ligde ülkemizi temsil etmek için her şeyi yapacağız. Bu hedef için rakiplerimizden hep bir adım önde olacak mali güce ve moral gücüne sahibiz. Artık rekabet her yerde olacak. 57 ilde örgütlenmiş spor kulüplerimiz ile 5750 lisanslı sporcusu ve 12 branşıyla sporda 'Türk Telekom' markasını yaratmaya kararlıyız. Biz Türk basketbolunun geleceğiyiz. Bizi takip edenler ne demek istediğimizi anlayacaklar" dedi.

Ersin Eroğlu, Ankaralı basketbolseverleri Cumartesi günü oynanacak Efes Pilsen maçına davet ederek, "Cumartesi günü Atatürk Spor Salonu'nda Türk Telekom önce Efes'i sonra da İstanbul hegomanyasını yenecek. Oyuncularımız ve teknik heyetimizin elinden alınmaya kalkışılan kupamıza daha sıkı sarılmak için Ankaralılar'a çok büyük görev düşüyor. Herkesi bu göreve çağırıyoruz. Haydi Ankara bir kez daha salona" ifadelerini kullandı.

Cleveland'ın ilk yenilgisi: 83-72
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur karşılaşmalarıyla devam ediliyor.

Quicken Loans Arena'da 20 binden fazla basketbolseverin izlediği karşılaşmada Cleveland Cavaliers'a konuk olan New Jersey Nets, rakibini 83-72 devirmeyi başararak yedi maçlık seride durumu 3-2'ye getirdi.

Doğu Konferansı'nda final arayan iki takımın mücadelesinde New Jersey adına karşılaşmayı 20 sayı, 9 ribaunt ve 6 asistlik başarımla noktalayan Jason Kidd takımının galibiyetinde büyük pay sahibi oldu. Richard Jefferson attığı 15 sayıyla skora katkı sağlarken, Mikki Moore 14, Bostjan Nachbar 13 sayı üretti. New Jersey'nin tecrübeli isimlerinden Vince Carter ise 12 sayı, 10 asistlik başarımıyla göz doldurdu. New Jersey, turu geçmesi halinde 3-1 geriden gelerek tur atlayan NBA tarihinde dokuzuncu takım olacak. New Jersey benzer bir durumla 2006 play-off'larında karşılaşmış ancak istediğini elde edememişti. Nets, son şampiyon Miami Heat karşısında 3-1 geriye düşmüş ancak beşinci maçı 106-105 kaybederek play-off'lara veda etmişti.

Nets, karşılaşmanın son çeyreğinde 15'de 1 gibi oldukça düşük bir şut oranıyla mücadele ederken, serbest atışlarda da 10'da 4 isabet sağladı. Jason Kidd, son dakika beş şut kaçırarak dikkat çekti. Ama kötü olan sadece New Jersey değildi. Ev sahibi Cleveland Cavaliers son çeyrekte 17'de 3 genel şut ortalamasıyla oynayarak dikkat çekti. Her iki takım da karşılaşmanın dördüncü çeyreğinin ilk 6 dakika 57 saniyelik bölümünde 17'de 0 şut oranıyla oynadı.

Cleveland Cavaliers'ta LeBron James attığı 20 sayıyla takımının en skorer ismi olurken, Zydrunas Ilgauskas 15 sayı üretti. İki takım arasında serinin altıncı karşılaşması Cuma gecesi seride 3-2 geride olan New Jersey Nets'in sahasında oynanacak.

Spurs uçuyor!
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) sezona, play-off ikinci tur karşılaşmalarıyla devam ediliyor. San Antonio Spurs, eksik Phoenix Suns'ı deplasmanda devirerek play-off serisinde 3-2 öne geçti.

Batı Konferansı play-off'ları yarı final mücadelesinde karşı karşıya gelen iki güçlü takımın mücadelesinde gülen taraf Phoenix'i 88-85 yenen San Antonio Spurs oldu. US Airways Center'da oynanan 19 bine yakın basketbolseverin izlediği karşılaşmada, San Antonio adına 26 sayı, 10 ribauntla oynayan Manu Ginobili takımının galibiyetinde başrol oynadı. Karşılaşmanın ilk yarısını 44-33 geride kapatan, son çeyreğe ise 6 sayı farkla geride giren San Antonio'da Tim Duncan 21 sayı 12 ribaunt, 5 blokluk başarımıyla dikkat çekti.

Michael Finley 13, Tony Parker ise 11 sayı ürettiler. Ginobili maçtan sonra yaptığı açıklamada, "Gerçekten çok zor ve hem defans hem de hücum anlamında farklı bir seri oluyor. Serinin dördüncü maçında biz 42 dakika çok iyi oynamıştık ama sonra onlar geriden gelip bizi durdurmuş ve maçı kazanmışlardı. Bu maçta ise tam tersi oldu. Onlar 42 dakika çok iyi oynadılar, biz geriden gelip son çeyrekte onları devirdik" dedi.

Pazartesi gecesi oynanan serinin dördüncü maçında saha içerisindeki kavgaya müdahale etmek için yedek alanından maç salonuna giren ve bu nedenle birer maç ceza alan Pheonix'in yıldızları Amare Stoudemire ve Boris Diaw'ın yoklukları, Suns'ta fazlasıyla hissedildi.

Phoenix'de sahaya ilk 5'te çıkan Shawn Marion, 24 sayı 17 ribauntluk başarımıyla 'double-double' yaptı ve takımının en etkili ismi olarak dikkat çekti. Maç sonunda yüzde 40'lık genel şut oranı tutturan ve 15 top kaybı yapan Phoenix'te, Steve Nash ise 19 sayı, 12 asistle mücadele etmesine rağmen takımını galibiyete taşıyamadı. Suns'ta Kurt Thomas da 15 sayı, 12 ribauntluk başarımıyla göz doldurdu.

Efes Pilsen'den Telekom'a tepki
Efes Pilsen Kulübü, Beko Basketbol Ligi play-off yarı final serisinin ikinci maçı sonrası Türk Telekomsporlu yöneticilerin yaptığı eleştirilere tepki gösterdi.
Efes Pilsen Kulübü'nden yapılan açıklamada, önceki gün oynanan ve Efes Pilsen'in 88-85 kazandığı karşılaşma sonrası Türk Telekomsporlu bir yetkili tarafından yapılan açıklamanın, şaşkınlık ve hayretle karşılandığı belirtilerek, ''Tüm basketbol otoritelerinin vurguladığı gibi, maç genelinde hakemlerin yönetimi, tıpkı serinin ilk maçında olduğu gibi Efes Pilsen aleyhine olmasına karşın, hakemler için ne ilk maç, ne de ikinci maç sonrası bir tek söz bile etmekten kaçındık'' denildi.

Tüm bunların, kasıtlı olmayan hakem hataları diye değerlendirildiği dile getirilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

''İkinci maçta Türk Telekomsporluların en fazla itiraz ettikleri iki pozisyon öncesinde, oyuncularının ayağının çizgiye bastığını ve yaptığı kasti faulü görmeyip, devamında yaşananları ön plana çıkarma çabasının, açıklamayı yapan kişinin basketbol bilgisi ile doğru orantılı olduğuna inanıyoruz.

Öte yandan, yayıncı kuruluşun da aynı doğrultuda hareket edip, ilk pozisyonları kaçırıp, devamındaki pozisyonu büyük bir iştahla yorumlaması da ayrı değerlendirilmesi gereken tuhaf bir durumdur.

Bu arada, ''Ankara, Efes'i ve peşindekileri bekliyor olacak'' cümlesinin ardında ne yattığını, Efes Pilsen'in peşindekilerin kim olduğunu ve bizi neyi beklediğinin belirtilmemesini anlamış değiliz. Uzun yıllardır çok iyi ilişkiler içinde olduğumuz Türk Telekomspor Kulübü'nden bu yaklaşımı daha önceki sezonlarda hiç duymadık. Her sezon peşimizde kimse olmadan gittiğimiz Ankara'ya, arkamızda bıraktığımız 30 onurlu sezon ve kazandığımız 2 Avrupa Ligi üçüncülüğü, 1 Avrupa Kupası ikinciliği, 1 Avrupa Koraç Kupası Şampiyonluğu, 12 Türkiye Ligi şampiyonluğu, 8 Türkiye Kupası, 7 Cumhurbaşkanlığı Kupası birikimimiz, görgü ve terbiyemizle gideceğimizin herkes tarafından bilinmesini isteriz.

Bu gerçeği yaşayıp, bilmeyenlerin de yukarıda sayılan başarıların bir bölümünde pay sahibi olan eski oyuncularımız Alper Yılmaz, Barış Ermiş ve Derrick Alston'dan öğrenebileceklerini belirtiriz.''

Pistons daha uzatmadı
Chicago Bulls, son 2 karşılaşmadan galibiyetle ayrılarak seriyi, 3-0'dan 3-2'ye getirirken, Detroit Pistons, aldığı 95-85'lik galibiyetle, seriyi 7. maçın taşınmasına izin vermedi.

Richard Hamilton 23 sayı ile oynadığı karşılaşmada, Rasheed Wallace 16 sayı ve 13 ribaundla, Tayshaun Princ ise 17 sayı ve 9 da ribaundla mücadeleyi tamamladı.

Bulls ilk yarıyı 48-43 önde kapatırken, maçın ardından konuşan Prince, ilk yarıda topu iyi çeviremediklerileri, devre arasında eksik yanlarını belirleyip, ikinci yarıda kazanmayı bildiklerini belirtti.

Bulls'ta ise P.J. Brown, 20 sayı ile takımının en skoreri olurken, Ben Gordon, 19, Luol Deng de 17 sayı kaydetti.

Pistons, Chicago Bulls'u seride 4-2 yenerek, Doğu Konferansı'nda finale yükselirken, New Jersey Nets - Cleveland Cavaliers eşleşmesinin sonucunu beklemeye başladı. Geçtiğimiz gün yapılan karşılaşmada, Nets, Cleveland'ta Cavaliers'ı mağlup ederek seriyi 3-1'den 3-2'ye getirmişti.

Maç kurallara aykırı oynandı
Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu, Türkiye Bayanlar Basketbol Ligi'nde Fenerbahçe ile oynanan play-off final maçında, Beşiktaş Cola Turkalı sporculara yapılanları kınadı.

Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu'ndan yapılan açıklamada, 15 Mayıs'ta Caferağa Spor Salonu'nda oynanan maçta, sarı-lacivertli taraftarların, Beşiktaşlı oyunculara yönelik galiz küfür ve hakaretlerde bulunduğu, sporcuların üzerine her türlü yabancı maddenin de atıldığı kaydedildi.

Bu durumun, iki takımın oyuncuları arasındaki moral denge ve motivasyonu, Beşiktaş Cola Turkalı oyuncuların aleyhine bozduğu vurgulanan açıklamada, şöyle denildi:

''Fenerbahçe Kulübü Başkanı Sayın Aziz Yıldırım ve bazı yöneticilerin gözleri önünde yaşanan, spor etiğine aykırı davranışlar giderek dozunu artırmış, maç sonunda ikincilik şildini alacak sporcularımıza atılan gazoz şişelerinin, bazılarına isabet etmesi sonucu kollarında ödem oluşmasına sebebiyet vermiştir.

Can güvenliğinin tartışılır hale geldiği bu ortamda, basketbolcu kızlarımız, ikincilik şiltlerini alamadan soyunma odalarına gitmek zorunda bırakılmışlardır. Ayrıca takımımız hücum ettiği pota altındaki 24 saniye göstergesi ve skorbord, maç boyunca pek çok kere çalışmaz halde iken oyun devam ettirilmiş, oyuncularımızın, süreleri görmeden maç yapmalarına sebebiyet verilmiştir. Kurallara aykırı oynanan final maçı, ne yazık ki Basketbol Federasyonu Başkanı Sayın Turgay Demirel tarafından da baştan sona izlenmiştir.''

Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu açıklamasında, ''2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'nın yapılacağı ülkemizde, üstelik bayan basketbol takımları arasındaki final maçında, tüm yetkili ve sorumluların gözleri önünde yaşanan, spordan, etik değerlerden yoksun bu tür tutum ve davranışların meydana gelmesini şiddetle kınıyoruz'' ifadelerine yer verildi.

Potada derbi serisi bugün başlıyor
Beko Basketbol Ligi'nde Galatasaray Cafe Crown ile Fenerbahçe Ülker takımları arasındaki play-off yarı final serisinin ikinci maçı bugün yapılacak.
Ahmet Cömert Spor Salonu'nda saat 20.00'de başlayacak ve NTV'den naklen yayınlanacak maçı Mehmet Keseratar, Zafer Yılmaz, Özlem Yalman hakem üçlüsü yönetecek.

1-0 önde başladığı serideki ilk maçı 76-70 kazanan Fenerbahçe Ülker, yarınki karşılaşmadan da galip ayrılması durumunda finale yükselecek. Galatasaray Cafe Crown'ın galibiyeti halinde ise seriye 22 Mayıs Salı günü yine Ahmet Cömert Spor Salonu'nda yapılacak üçüncü maçla devam edilecek.

Cleveland 15 yıl sonra...
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA), konferans yarı finalleri play-off karşılaşmaları TSİ sabaha karşı oynanan iki karşılaşmayla tamamlandı ve NBA yarı finallerinde eşleşmeler belli oldu.

Continental Airlines Arena'da New Jersey Nets'in konuğu olan Cleveland Cavaliers, rakibini yıldız basketbolcusu LeBron James'in etkili oyunuyla 88-72 yenerek Doğu Konferansı'nda adını finale yazdırdı. Serinin altıncı maçında rakibiyle deplasmanda karşılaşan Cavaliers, elde ettiği galibiyetle seride durumu 4-2 yaptı ve NBA yarı finallerine yükseldi. Attığı 23 sayı ve topladığı 8 ribauntla takımını galibiyete taşıyan isim olan LeBron James, maçtan sonra yaptığı açıklamada, "Ben bu takımın lideriyim. Bu, bizim için büyük bir zafer" dedi.

Donyell Marshall, maç boyunca kaydettiği 18 sayısının 9'unu New Jersey potasına dördüncü çeyrekte bırakarak, Cleveland'ın galibiyetinde kilit rol oynayan bir başka isim oldu. Cavaliers'ta Drew Gooden da 16 sayı üreterek galibiyete katkı sağladı.

Maç boyunca rahat bir oyun ortaya koyan Cleveland özellikle ilk yarıda James'in etkili oyunuyla rakibi karşısında ilk çeyreği 32-15, devreyi de 53-38 önde tamamladı. Cavaliers, ilk yarıda bir ara rakibi karşısında farkı 22 sayıya kadar çıkarmasını bildi.

İlk çeyreğin ilk 12 dakikasında 21'de 7 şut ortalamasıyla sadece 15 sayı üretebilen New Jersey, maçın ikinci yarısında Lebron James'in faul problemine girmesiyle, üçüncü çeyrekte rakibine 22-8 üstünlük sağladı ve farkı eritti. Bu periyotta, Cleveland, sezon sonundan itibaren bir çeyrekteki en düşük sayı oranını yaptı. Dördüncü çeyreğin bitimine 9 dakika, 38 saniye kala Mikki Moore'un üç sayılık basketiyle New Jersey farkı bir sayıya kadar indirdi ve skoru 64-63'e getirdi. Ancak bu andan itibaren toparlanan Cavaliers tekrar oyuna ağırlığını koydu ve son çeyreği 27-12 maçı da 88-72 kazanarak finale adını yazdırdı.

Serinin beşinci maçını kazanarak tur için umutlanan New Jersey Nets'te ise Jason Kidd, 19 sayı, 12 ribaunt ve 8 asistlik başarımıyla yine çok yönlü bir oyun koyarken, Richard Jefferson 16, Mikki Moore ise 14 sayıyla skora katkı sağlayan isimler oldular. New Jersey'le sözleşme yenilemeyeceği tahmin edilen ve belki de son maçın çıktığı ifade edilen takımın tecrübeli ismi Vince Carter ise 11'de 4 genel şut ortalamasıyla mücadele etti ve karşılaşmayı 11 sayıyla tamamladı.

Cleveland Cavaliers, Doğu Konferansı finalinde önce milli basketbolcu Hidayet Türkoğlu'nun formasını giydiği Orlando Magic'i ardından da Chicago Bulls'u saf dışı bırakan Detroit Pistons'la karşılaşacak. Cleveland geçtiğimiz sezon ikinci turda Detroit Pistons'la karşılaşmış ancak rakibine yedi maç sonunda elenmekten kurtulamamıştı.

Memo'nun rakibi Spurs
Batı Konferansı'nın iki güçlü takımı San Antonio Spurs ve Phoenix Suns'ı karşı karşıya getiren konferans yarı final serisinde gülen taraf San Antonio oldu. Seride 3-2 önde bulunan Spurs, rakibini altıncı maçta, kendi sahası olan AT& T Center'da 114-106 yenerek konferans finaline adını yazdırdı. Normal sezonu, Phoenix Suns'ın ardından üçüncü olarak tamamlayan San Antonio'da oyuna sonradan dahil olan Manu Ginobili attığı 33 sayı ve topladığı 11 ribauntla, geceye damgasını vuran isimdi. Takımı hem galibiyete hem de konferans finaline taşıyan Ginobili, 17'de 11'lik genel şut ortalamasıyla oynayarak göz doldurdu. Spurs'te, 30 sayı üreten Tony Parker galibiyetin mimarlarından olurken, Tim Duncan da 24 sayıyla takımına katkı sağladı.

Geceyi mağlubiyetle kapatarak play-off'lara veda eden Phoenix Suns'ta ise, bir önceki maçta cezası nedeniyle oynayamayan Amare Stoudemire'in 38 sayı, 12 ribauntluk başarımı galibiyet için yeterli olmadı. Suns'ta, Steve Nash ise 18 sayı, 14 asistlik başarımıyla yine etkili bir oyun ortaya koyarken, Raja Bell ve Leandro Barbosa attıkları 13'er sayıyla takımları adına skora katkı sağladılar.

San Antonio Spurs, Batı Konferansı final serisinde, önce Houston Rockets'ı ardından da Golden State Warriors'u eleyerek dikkatleri üzerine çeken, milli basketbolcu Mehmet Okur'un formasını giydiği Utah Jazz'le mücadele edecek. İki takım arasında serinin ilk maçı Pazar günü San Antonio'nun sahasında oynanacak.

NBA'de gecenin bir diğer maçında ise, New Jersey Nets'i 88-72 yenen Cleveland Cavaliers, Doğu Konferansı'nda finale yükselen son takım oldu. Cavaliers, konferans finalinde Detroit Pistons'la karşılaşacak.

NBA'de konferans finalleri eşleşmeleri ise şöyle:

Doğu Konferansı: Detroit Pistons - Cleveland Cavaliers
Batı Konferansı: Utah Jazz - San Antonio Spurs

LOS ANGELES LAKERS NBA DE SEVDİĞİM TAKIM AMA ARTIK SADECE BRYANTLA MAÇ ALABİLİOLAR

Memo'nun rakibi Spurs
Batı Konferansı'nın iki güçlü takımı San Antonio Spurs ve Phoenix Suns'ı karşı karşıya getiren konferans yarı final serisinde gülen taraf San Antonio oldu. Seride 3-2 önde bulunan Spurs, rakibini altıncı maçta, kendi sahası olan AT& T Center'da 114-106 yenerek konferans finaline adını yazdırdı. Normal sezonu, Phoenix Suns'ın ardından üçüncü olarak tamamlayan San Antonio'da oyuna sonradan dahil olan Manu Ginobili attığı 33 sayı ve topladığı 11 ribauntla, geceye damgasını vuran isimdi. Takımı hem galibiyete hem de konferans finaline taşıyan Ginobili, 17'de 11'lik genel şut ortalamasıyla oynayarak göz doldurdu. Spurs'te, 30 sayı üreten Tony Parker galibiyetin mimarlarından olurken, Tim Duncan da 24 sayıyla takımına katkı sağladı.

Geceyi mağlubiyetle kapatarak play-off'lara veda eden Phoenix Suns'ta ise, bir önceki maçta cezası nedeniyle oynayamayan Amare Stoudemire'in 38 sayı, 12 ribauntluk başarımı galibiyet için yeterli olmadı. Suns'ta, Steve Nash ise 18 sayı, 14 asistlik başarımıyla yine etkili bir oyun ortaya koyarken, Raja Bell ve Leandro Barbosa attıkları 13'er sayıyla takımları adına skora katkı sağladılar.

San Antonio Spurs, Batı Konferansı final serisinde, önce Houston Rockets'ı ardından da Golden State Warriors'u eleyerek dikkatleri üzerine çeken, milli basketbolcu Mehmet Okur'un formasını giydiği Utah Jazz'le mücadele edecek. İki takım arasında serinin ilk maçı Pazar günü San Antonio'nun sahasında oynanacak.

NBA'de gecenin bir diğer maçında ise, New Jersey Nets'i 88-72 yenen Cleveland Cavaliers, Doğu Konferansı'nda finale yükselen son takım oldu. Cavaliers, konferans finalinde Detroit Pistons'la karşılaşacak.

NBA'de konferans finalleri eşleşmeleri ise şöyle:

Doğu Konferansı: Detroit Pistons - Cleveland Cavaliers
Batı Konferansı: Utah Jazz - San Antonio Spurs



HAYIRLISI OLSUN.............;)

````Memoya ßaşarılar Diliyorum
..............

t-mac utah spurs serisinde saha avantajı kimde ???

Arkadaşlar basketbolla ilgilenmeniz çok güzel.Cumhuriyet Üniversitesi Spor Klübü geçen yıl bir ilk gerçekleştirdi ve bölgesel ligde oynamak üzere bayan basketbol takımı kurdu.İlk defa bölgesel ligde oynamamıza rağmen iyi işler başardığımızı düşünüyorum.Eğer sizde bu takıma destek verir,en azından maçlarımızı izlemeye gelirseniz gelecek sezon daha ileriye gitme şansımız olur.DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUM...

arkadaşlar basketbolla ilgilenmeniz çok güzel.Cumhuriyet Üniversitesi Spor Klübü geçen yıl bir ilk gerçekleştirdi ve bölgesel ligde oynamak üzere bayan basketbol takımı kurdu.İlk defa bölgesel ligde oynamamıza rağmen iyi işle başardığımızı düşünüyorum.Eğer sizde bu takıma destek verir,en azından maçlarımızı izlemeye gelirseniz gelecek sezon daha ileriye gitme şansımız olur.DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUM...

Gerçekten kutlamak lazım.Umarım üniversiteden ve Sivas halkından hakettğiniz desteği görürsünüz .Şimdiden oynayacağınız karşılaşmalarda başarılar.;)

Arkadaşlar basketbolla ilgilenmeniz çok güzel.Cumhuriyet Üniversitesi Spor Klübü geçen yıl bir ilk gerçekleştirdi ve bölgesel ligde oynamak üzere bayan basketbol takımı kurdu.İlk defa bölgesel ligde oynamamıza rağmen iyi işler başardığımızı düşünüyorum.Eğer sizde bu takıma destek verir,en azından maçlarımızı izlemeye gelirseniz gelecek sezon daha ileriye gitme şansımız olur.DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUM...
ama bizim hiç haberimiz olmuyo ki :) hatta böyle bi takımımız olduğunu dahi yeni duydum, bilmiyorum problem bende mi yoksa bi takım eksiklikler mi var :confused: yoksa kesin her maça geliriz :rolleyes: galiba ...

Teşekkürler.İnşallah bizimde umudumuz bu.İnanın bu her spor dalı için geçerli.Futbol,basketbol,voley bol... vs.farketmiyor.Sivasımızı ve üniversitemizi en iyi tanıtmanın yolu sportif faaliyetler ve burada elde edilen başarılardır.Eğer takımlarımıza gereken destek verilirse (maddi-manevi)tanıtım işi daha kolay olur.BURADAN SİVAS KARLI ÇIKAR.BU ASLA UNUTULMAMALI..

Arkadaşlar Sivas basını gazete-internet-tv aracılığıyla maçlarımızı ilan ettiler ve eminim devam da edecekler.Çünkü biz ciddi anlamda başladık bu işe.Bende buradan ilan edicem.Gelecek sezon taraftar desteğine çok ihtiyacımız olacak çünkü.

Arkadaşlar Sivas basını gazete-internet-tv aracılığıyla maçlarımızı ilan ettiler ve eminim devam da edecekler.Çünkü biz ciddi anlamda başladık bu işe.Bende buradan ilan edicem.Gelecek sezon taraftar desteğine çok ihtiyacımız olacak çünkü.

````ßacım Sen Meraklanma Desteğimiz Sonsuzzzzzzzz

Zor da olsa Detroit: 79-76
NBA'de playoff'larda her geçen gün sona yaklaşılırken, Doğu Konferansı Final Serisi ilk maçında Detroit Pistons, kendi sahasında konuk ettiği Cleveland Cavaliers'ı 79-76 mağlup etti.

Karşılaşmanın tamamlanmasına 5.9 saniye kala, LeBron James'in pasında, Donyell Marshall'ın 3 sayılık atışı kaçırması, maçın skorunu belirledi.

LeBron James, Detroit Pistons karşısında sadece 10 sayıda kalırken, Detroit de Richard Hamilton, 24 sayı ile maçın en skorer ismi oldu, Detroit'de diğer isimlerden Rasheed Wallace, 15 sayı, Chauncey Billups ise 13 sayı kaydetti.

Cavaliers'ta Zydrunas Ilgauskas, 22 sayı ile takımının en skoreri olurken, Anderson Varejo ve Larry Hughes 13'er sayı kaydetti. Detroit aldığı galibiyetle seride 1-0 öne geçerken, ikinci karşılaşmad ayine Detroit'te cuma sabaha karşı oynanacak.

t-mac utah spurs serisinde saha avantajı kimde ???

Saha avantaji San Antonio'da.3. olarak Playofflara girdikleri icin saha avantaji onlarda

Arkadaşlar Sivas basını gazete-internet-tv aracılığıyla maçlarımızı ilan ettiler ve eminim devam da edecekler.Çünkü biz ciddi anlamda başladık bu işe.Bende buradan ilan edicem.Gelecek sezon taraftar desteğine çok ihtiyacımız olacak çünkü.

Mutlaka destek verilmesi lazim. Basketbol dalinda Sivasta aciklarimiz var, insallah sizlerin sayesinde bu acik kapanilir. Insallah taraftar destegi eksik. Simdiden bol sanslar ve basarilar

Dirk Nowitzki, takımının play-off'lara birinci turda veda etmesinin şokunu yaşamaya devam ediyor..


NBA'de en değerli oyuncu ödülüne layık görülerek bunu başaran ilk Avrupa doğumlu oyuncu olan ve tarihe geçen Dallas Mavericks'in Alman yıldızı Dirk Nowitzki, takımının başarılı geçen bir normal sezonun ardından, play-off'lara birinci turda veda etmesini kabullenemiyor. Yaz tatili nedeniyle Almanya'ya giden ve Frankfurt'ta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Nowitzki, "Gerçekten hala bir şeylerin boş olduğunu hissediyorum. Takımla birlikte kalacağımı ve bir şeyleri başarabileceğimizi ümit ediyordum" dedi. 28 yaşındaki Nowitzki, Eylül ayında İspanya düzenlenecek olan 2007 Avrupa Basketbol şampiyonası Finalleri'nde Almanya Milli Takımı adına mücadele edecek ve takımının 2008 Pekin Olimpiyatları bileti kapması için oynayacak.

Dallas Mavericks, NBA'de normal sezonu 67 galibiyet, 15 mağlubiyetle tamamlamış ve rekorlar kırmıştı. Şampiyonluğun en güçlü favorilerinden olan Dallas Mavericks, Batı konferansı play-off serisi ilk turunda, bu sezon kendisine ters gelen konferans sekizincisi rakibi Golden State Warriors'a elenerek taraftarlarını hayal kırıklığına uğratmıştı.

Milli bayanlarda aday kadro açıklandı
Avrupa Şampiyonası'na katılacak (A) Milli Bayan Basketbol Takımı'nın aday kadrosu belli oldu. İtalya'da, 24 Eylül-7 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilecek şampiyonada mücadele edecek milli takım aday kadrosuna Fenerbahçe'den 5, Beşiktaş Cola Turka'dan 4, BOTAŞ Spor ve İstanbul Üniversitesi'nden 2'şer, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Tarsus Belediyesi, Ceyhan Belediyesi, TED Kayseri Koleji ve ABD'den 1'er oyuncu davet edildi.

Şampiyona öncesi 1 Ağustos'ta toplanacak olan bayan milliler, yurt içi ve dışında yapacağı kamplarla hazırlıklarını sürdürecek. 28 Ağustos'ta Kuşadası'nda düzenlenecek olan, İtalya, Litvanya ve Sırbistan'ın da katılacağı Zafer Kupası'nda mücadele edecek milliler, 2 özel turnuvaya daha katılacak. Milli takım, 19 Eylül'de de İtalya'ya giderek Avrupa Şampiyonası hazırlıklarını burada tamamlayacak.

(A) Milli Bayan Basketbol Milli Takımı aday kadrosunda, Basketbol Federasyonu Bayan Milli Takımlar Yöneticisi Füzen Sönmez, menajer Canan Nilgün Erdoğan, antrenörler Cem Akdağ, Ömer Petorak, Fırat Okul, kondisyoner Muratcan Üner, masör Mehmet Altunörs ve ekip sorumlusu Barış Yılmaz ile şu sporcular yer alacak:

Nevriye Yılmaz, Şaziye Karslı, Nilay Yiğit, Birsel Vardarlı, Melike Bakırcıoğlu (Fenerbahçe), Yasemin Horosan, Esmeral Tunçluer, Şebnem Kimyacıoğlu, Seda Erdoğan (Beşiktaş Cola Turka), Işıl Alben, Korel Engin (BOTAŞ Spor), Gülşah Akkaya (Mersin Büyükşehir Belediyesi), Didem Sarıca (Tarsus Belediyesi), Esra Şencebe (TED Kayseri Koleji), Bahar Çağlar (Ceyhan Belediyesi), Deniz Çolakoğlu, Mehtap Gezer (İstanbul Üniversitesi), Devran Tanaçan (ABD).

Efes üst üste 12. kez
Efes Pilsen, Beko Basketbol Ligi'nde üst üste 12. kez final oynayacak. Play-off yarı finalinde Türk Telekomspor'u eleyerek finale yükselen lacivert-beyazlılar, 1995-96 sezonundan bu yana verdiği şampiyonluk mücadelesinde, 11 sezonun 6'sını mutlu sonla kapattı. 6 şampiyonluğun 4'ünde Ülkerspor'u yenerek zirvede yer alan Efes Pilsen, bir kez Türk Telekomspor, bir kez de Beşiktaş'ı yenip şampiyon oldu.

NİCHOLAS, PLAY-OFF'UN SAYI KRALI

Efes Pilsen'in ABD'li oyuncusu Drew Nicholas, Beko Basketbol Ligi'nde finale gelinen play-off karşılaşmalarında, en skorer oyuncu durumunda bulunuyor.

Play-off çeyrek finalinde Bandırma Banvitspor'a ilk maçta 18, ikincisinde 26 sayı atan Nicholas, yarı finalde Türk Telekomspor karşısında ilk maçta 38 sayı atmayı başarırken, ikinci maçta 26, üçüncü maçta 22 ve son maçta 25 sayı atarak toplamda 155 sayı kaydetti.

Play-off'larda 25.8 sayı ortalamasıyla oynayan Nicholas'ı, Bandırma Banvitspor'un ABD'li oyuncusu Arthur Long 20 sayı ortalamasıyla, Fenerbahçe Ülker'in ABD'li sporcusu Willie Solomon da 17.6 sayı ortalamasıyla izliyor.

Memo kayboluyor
ABD Profesyonel Basketbol Ligi (NBA) play-off serisine bu sabaha karşı yapılan San Antonio Spurs-Utah Jazz maçıyla devam edildi.

Batı Konferansı final serisi 2. maçında karşı karşıya gelen iki takımın mücadelesinde sevinen taraf 105-96'lık galibiyetle ev sahibi Spurs olurken, milli basketbolcu Mehmet Okur'un takımı Jazz, final şansını zora soktu.

San Antonio'da oynanan ve 18 bin 797 basketbolseverin takip ettiği mücadelede Spurs'un sayıları yine ünlü oyuncularından gelirken, yılın en iyi 5'i içinde yer alan Tim Duncan, 26 sayı ve 14 ribauntla Jazz'ı yıkan adam oldu.

Play-off kariyerinin en iyi asist rakamına bu maçta ulaşan Fransız Tony Parker, 17 sayı ve 14 asistle ''double double'' yaptı. Oyuna sonradan giren Arjantinli Emmanuel Ginobili ise 30 dakika içinde 17 sayı atarak galibiyete katkı sağladı. Bruce Bowen 14, Michael Finley ise 11 sayıyla maçı tamamladılar.

Batıda finale gelinceye kadar Houston Rockets ve Golden State Warriors'u geçen Utah Jazz, play-offlarda Rockets'tan sonra ikinci kez seride 2-0 geriye düştü.

Konuk takım Jazz'da milli yıldız Mehmet Okur, bu maçta 41 dakika sahada kalırken, 11 sayı, 5 ribaunt ve 2 asistle oynadı. 33 sayı ve 15 ribauntluk performans sergileyen Carlos Boozer, gecenin en skorer oyuncusu olmasına karşın yenilgiyi engelleyemedi. Deron Williams, 26 sayı ve 10 asistle çift haneli sayılara ulaşan oyunculardandı. Rus forvet Andrei Kirilenko ise sahadan 15 sayıyla ayrıldı.

Maçtan sonra açıklama yapan Deron Williams, NBA finali için hala şanslarının olduğunu söyleyerek, ''Fakat, Spurs karşısında seride 2-0 geride olmak, Rockets karşısında geride olmaktan çok daha kötü. Onlar şampiyon takım ve onların oyuncuları maçı nasıl kazanacaklarını biliyorlar, ayrıca Spurs çok iyi bir deplasman takımı'' dedi.

Hido'nun hocası kovuldu
NBA'de doğu konferansı playoff ilk turunda Detroit Pistons'a süpürülerek sezonu kapatan Orlando Magic'de coach Brian Hill'in görevine son verildiği açıklandı.

Magic'i dört sezon sonra tekrar playoff'a taşıyan ve Magic tarihinin en çok maç kazanan coachu olan Hill yönetiminde Magic bu sezonu 40 galibiyet, 42 yenilgi ile kapatarak konferans sekizincisi olmuştu.

Orlando Magic başkanı Bob Vander Weide, Hill'in takıma katkılarını övdü ve Magic organizasyonunda kalmasını umut ettiğini ifade etti.

Genel Menajer Otis Smith ise Hill'in disiplinli ve detaylara önem veren çalışma sisteminin altını çizdi ve artık şampiyonluğu hedefleyen bir takım kurmak istediklerini ifade etti.

Takım opsiyonlu bir sezon daha kontratı bulunan 59 yaşındaki coach sezon boyunca, J.J. Reddick ve Darko Milicic'e yeterince sorumluluk vermediği için eleştirilmişti. Hill ayrıca All-Star forvet Dwight Howard'ın hücumdaki gelişimine katkıda bulunamadığı için eleştiri oklarının hedefi olmuştu.

Basketbol erkekler ligi play-off final serisi yarın Fenerbahçe Ülker-Efes Pilsen maçıyla başlayacak.Bakalım Fenerbahçe erkek basketbol takımıda 100.yılda potada şampiyonluğa ulaşabilecek mi?Sonuç ne olursa olsun barış,sevgi ve kardeşlik kazansın.Ülkemizin birlik ve bütünlüğe her zamankinden çok ihtiyacı var çünkü.Ne olur bu unutulmasın...

Cavaliers farkı koruyamadı
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) heyecan, konferans final serisi maçlarıyla devam ediyor.Doğu Konferansı final serisi ikinci maçında kendi evinde Cleveland Cavaliers'ı ağırlayan Detroit Pistons, rakibinin etkili ismi LeBron James'i ikinci maçta da düşük sayıda tuttu ve salondan 79-76'lık galibiyetle ayrılarak seride durumu 2-0 yaptı. Palace of Auburn Hills'te oynanan ve toplam 22 bin 76 basketbolseverin izlediği karşılaşmada, Detroit adına 16 sayı, 11 ribauntluk başarım sergileyen Rasheed Wallece, takımının en etkili ismi olarak galibiyetin mimarlarından oldu. Pistons'ta Richard Hamilton ve

Chauncey Billups 13'er sayıyla skora katkı sağlayan isimler olurken, oyuna sonradan dahil olan James Maxiell ise 15 sayı üreterek dikkat çekti.

Cleveland Cavaliers'ın yıldız ismi LeBron James, serinin ikinci karşılaşmasında da Detroit savunması karşısında oldukça zorlandı. James, 19'da 7 genel şut ortalamasıyla maçı tamamlarken, attığı 19 sayıyla hem takımının hem de maçın en skorer ismi oldu ancak yenilgiyi önleyemedi. Cavaliers'ta Aleksander Pavlovic ve Anderson Varejao, 14'er sayıyla skora katkı sağlayan isimler oldu.

İki takım arasında serinin üçüncü karşılaşması pazar günü Cleveland Cavaliers sahasında oynanacak.

Basketbol erkekler ligi play-off final serisi yarın Fenerbahçe Ülker-Efes Pilsen maçıyla başlayacak.Bakalım Fenerbahçe erkek basketbol takımıda 100.yılda potada şampiyonluğa ulaşabilecek mi?Sonuç ne olursa olsun barış,sevgi ve kardeşlik kazansın.Ülkemizin birlik ve bütünlüğe her zamankinden çok ihtiyacı var çünkü.Ne olur bu unutulmasın...


Heyecanli bir seri olacak, o kesin ama benim favorim Efes. Efes böylesi maclara aliskin bir takim, tecrübe farki büyük bir rol oynayacaktir. Her ne olursa olsun senin dedigin gibi baris, sevgi ve kardeslik ön planda olmasi lazim

Fenerbahce Efes Pilseni pis süpürüyor :D

F.Bahçe'den Efes'e fark
Beko Basketbol Ligi play-off final serisi ilk maçında Fenerbahçe Ülker, Mrsiç ve Solomon'un skorer oyunuyla ve yaptığı iyi savunmayla Efes Pilsen'i 30 sayı farkla 82-52 yenerek 0-0 başlayan seride 1-0 öne geçti.

Yarı final serisinin en skorer ismi Nicholas'ın 3 sayılık basketiyle maça başlayan Efes Pilsen, bu oyuncunun yanısıra Ermal ile basketler buldu ve 3. dakikada 8-0'lık üstünlük yakaladı. İlk dakikalarda hücumlardan boş dönen Fenerbahçe Ülker, ilk basketini Solomon ile üretti. Alan savunmasıyla rakibini durdurmaya çalışan sarı-lacivertliler, Solomon ile basketler bulmasına karşın Ermal'in 3 sayılık basketine engel olamadı ve Efes Pilsen, 6. dakikada farkı 9 sayıya (15-6) çıkardı. Savunmasını sertleştiren evsahibi takım, rakibinin farkı daha da açmasına izin vermedi ve Solomon'un basketiyle ilk periyodun sonunda farkı 3 sayıya (17-14) indirdi.

Karşılaşmanın 2. periyoduna Clark'ın 3 sayılık basketiyle başlayan Fenerbahçe Ülker, 11. dakika içinde 17-17 beraberliği sağladı. Çabuk toparlanan ve Granger ile sayılar bulan Efes Pilsen, 14. dakikayı 24-18 önde geçmesine rağmen Mrsiç rüzgarını dindiremedi. Mrsiç ile üstüste 9 sayı üreten Fenerbahçe Ülker, aynı dakika içinde yeniden beraberliği (24-24) sağladı. Tam saha presle rakibinin hücumda organize olmasını engelleyen sarı-lacivertli takım, hücum ribauntlarında da Semih ile etkili oldu ve yine Mrsiç'in basketiyle 15. dakikada ilk kez 27-26'lık skorla öne geçti. İyi oyununu sürdüren evsahibi takım, Solomon'un 3 sayılık basketiyle ilk yarıyı 36-28 önde kapadı.

Mücadelenin 3. periyodunda Solomon, Mrsiç ve Ömer şov vardı. Bu oyuncularla üstüste 3 sayılık basketler bulan Fenerbahçe Ülker, farkı giderek açtı. 3 oyuncuyla 3 sayılık basketlerde 18 sayı bulan sarı-lacivertli takım, 28. dakikada farkı 19 sayıya (58-39) çıkardı. İlk periyodun sonrası hücumda giderek etkisini yitiren Efes Pilsen, potaaltı mücadelesinde de rakibi altında ezildi ve 3. periyodu 60-43 geride geçti.

Taraftarının da büyük desteğini sürekli arkasında hisseden sarı-lacivertli takım, sahanın yıldızlarından Mrsiç ve Solomon ile basketler bularak 33. dakikada farkı 24 sayıya (69-45) çıkardı. Sarı-lacivertli takım, oyun disiplininden kopan rakibi karşısında son dakikalar içinde rahat oynadı ve karşılaşmayı 30 farkla 82-52 kazanarak seride 1-0 öne geçti.

Fenerbahçe Ülker, Solomon ve Mrsiç ile toplam 44 sayı üretti.

FENERBAHÇE ÜLKER: 82 - EFES PİLSEN: 52
Salon: Abdi İpekçi
Hakemler: Recep Ankaralı, Ersan Ergüler, Altuğ Köselerli
Fenerbahçe Ülker: Solomon 22, Ömer 7, İbrahim 2, Mirsad 7, Semih 8, Oğuz 6, Clark 5, Mrsiç 22, Basden, Hakan 3, Rasim
Efes Pilsen: Cüneyt 1, Nicholas 11, Granger 7, Ermal 12, Haislip 8, Kerem, Can 2, Mustafa, Prkacin 9, Cenk, Barış, Bora 2
1. Periyot: 14-17
Devre: 36-28 (Fenerbahçe Ülker lehine)
3. Periyot: 60-43

Utah sahasında çok farklı
ABD Profesyonel Basketbol Ligi NBA'de bu sabaha karşı oynanan play-off serisinin 3. maçında San Antonio Spurs'ü 109-83 yenen Utah Jazz, durumu 2-1'e getirdi.

Utah'ın Energy Solutions Arena Salonu'nda oynanan maçı 19 bin 911 kişi izledi. Maçın en skorer ismi 31 sayı atan Utah Jazz oyuncusu Deron Williams oldu.

Utah Jazz'da, oyunda kaldığı 21.05 dakikada hiç sayı kaydedemeyen Mehmet Okur, 2'si hücum toplam 4 ribaunt aldı, 2 asist yaptı. Okur, yaptığı savunmayla Spurs'ün yıldız oyuncusu Tim Duncan'ın oyun dengesini bozdu ve takımının galibiyetinde önemli rol oynadı. Mehmet Okur'un Duncan'a yaptığı blok, NBA'in internet sitesinde de günün en iyi hareketlerinden biri olarak yer aldı.

Günün skorer ismi Deron Williams, 31 sayının yanı sıra 1 ribaunt aldı, 8 asist yaptı. Utah'ta en skorer ikinci isim, 27 sayıyla Carlos Boozer oldu.

Serinin 3. maçına 2-0 önde başlayan ve Utah'ta yerini garantilemek için gelen San Antonio Spurs'da ise en çok sayı atan basketbolcu 25 sayıyla Tony Parker oldu. Duncan 16, Manu Ginobili 14 sayıda kaldı.

Utah Jazz'ın tekrar umutlandığı Batı Konferansı final serisinde 4. maç salı günü sabaha karşı Utah'ta oynanacak.

Beko Basketbol ligi Play- off final serisinde Fenerbahçe Ülker durumu 2- 0 yaparak büyük avantaj sağladı.İlk maça rakibi karşısında 30 sayı atarak farklı bir galibiyet alan Fenerbahçe Ülker 2.maçında da 16 sayı atarak üstünlüğünü devam ettirdi.Ama şunu da belirtmeden geçemeyeceğim:Fenerbahçe Ülker taraftarı muhteşemdi.Salonu tamamen doldurmalarının yanı sıra takımlarına çok iyi destek vererek galibiyete katkıda bulundular.Serinin 3.maçı 30 Mayıs Çarşamba günü oynanacak.Bakalım Fenerbahçe Ülker takımı durumu 3-0 a taşıyabilecek mi yada Efes Pilsen İlk galibiyetini alabilecek mi?merakla bekliyoruz.(en azından ben)...

Beko Basketbol ligi Play- off final serisinde Fenerbahçe Ülker durumu 2- 0 yaparak büyük avantaj sağladı.İlk maça rakibi karşısında 30 sayı atarak farklı bir galibiyet alan Fenerbahçe Ülker 2.maçında da 16 sayı atarak üstünlüğünü devam ettirdi.Ama şunu da belirtmeden geçemeyeceğim:Fenerbahçe Ülker taraftarı muhteşemdi.Salonu tamamen doldurmalarının yanı sıra takımlarına çok iyi destek vererek galibiyete katkıda bulundular.Serinin 3.maçı 30 Mayıs Çarşamba günü oynanacak.Bakalım Fenerbahçe Ülker takımı durumu 3-0 a taşıyabilecek mi yada Efes Pilsen İlk galibiyetini alabilecek mi?merakla bekliyoruz.(en azından ben)...

Seyirci mükemmeldi.Karşılaşma mükemmeldi.Fenerbahçe uzun süre önde götürdükten sonra Efes pilsen bir ara 46-41 öne geçti...

İşte bu dakikadan sonra willie solomon ipleri eline aldı ..Hemen hemen her hucumu kendi kullandı.Getirdiği topu ya 3 lükle sonuçlandırdı. Ya süper bir asistle ,yada turnikeyle sonuçlandırdı.Gerçekten büyük bir yürekle oynuyor bu willie solomon maçın yıldızıydı....

Geçen maçın etkili ismi damir mrsic bu maç 4 sayıda kaldı .Ama maçtan sonra formasını aziz yıldırıma götürmesi büyük jestti:)

ömer onan adeta kelepçe görevi gördü. Geçen sezonun euroleague sayı kralı nicholas2ı ilk maçta 10 2. maçta da 9 sayıda tuttu.... Maçtan sonraki açıklaması da güzeldi.Telekoma attı sayıları ama burda atamaz ben varım :) dedi....

oğuz savaş pota altının durdurulmaz ismi prkacin e geçit vermedi...
kısacası Fenerbahçeli basketbolcular Efes pilsenden daha istekli ve arzulular.


Geçen yıl 4-0 la ülker efesi süpürmüştü finalde.

Bu yılda tahminim o muhteşem seyircisiyle Fenerbahçe Efesi 4-0 la süpürecek.
Serinin 3. maçı çarşamba günü oynanacak. Ntv ekranlarında;)

arkadaşlar şu takıma lütfen fenerbahçe demeyin ya, çok sevdiğim takım hiç sevmediğim takımla birleşti yazık ama bana :( o takım benim için hala ÜLKERSPOR

arkadaşlar şu takıma lütfen fenerbahçe demeyin ya, çok sevdiğim takım hiç sevmediğim takımla birleşti yazık ama bana :( o takım benim için hala ÜLKERSPOR

Valla tribünlerde ülker formalı kimseyi göremedim.Herkesde fener forması vardı:).
O yüzden yani kusura bakma:)

Çok üzgünüm ama gerçekler acıdır.Şu unutulmasın elbette Ülker in kendine göre bir taraftar grubu vardı ama Fenerbahçe'yle birleştikten sonra inanılmaz bir taraftar potansiyeline sahip oldu.Sen daha önce hiç Abdi İpekçi Spor Salonunun öylesine dolduğunu gördün mü?

Valla tribünlerde ülker formalı kimseyi göremedim.Herkesde fener forması vardı:).
O yüzden yani kusura bakma:)
ben kusura bakarım arkadaş :) o takım ÜLKERSPOR

Çok üzgünüm ama gerçekler acıdır.Şu unutulmasın elbette Ülker in kendine göre bir taraftar grubu vardı ama Fenerbahçe'yle birleştikten sonra inanılmaz bir taraftar potansiyeline sahip oldu.Sen daha önce hiç Abdi İpekçi Spor Salonunun öylesine dolduğunu gördün mü?
önemli olan çok taraftarının olması değil kendine özgü taraftarının olmasıdır.. belki çok taraftarı oldu ama ülkersporu gerçekten seven bizleri çok üzdü.. önceden çok heyecenla takip ederdim ülker-efes maçlarını ama şimdi nerdeyse haberim olmuyor.. neyse onlar düşünsün benim gibi bi taraftarı kaybettikleri için:D forza ÜLKERSPOR

Valla senin şu sözlerin bana garip geliyor.1 yıl oldu o takım Fenerbahçe Ülker adıyla anılıyor.Ve alınan galibiyetler o takım ismiyle alınıyor.Yine şampiyon olurlarsa(inşallah)Fenerbahçe Ülker adıyla olacaklar.Saygı duymak lazım..ÖYLE DEĞİL Mİ....

ben kusura bakarım arkadaş :) o takım ÜLKERSPOR
yok 100. yılını kutlayan takım ülkerspor değil:)

neyse benim sınavım var kaçıyorum:D

Valla senin şu sözlerin bana garip geliyor.1 yıl oldu o takım Fenerbahçe Ülker adıyla anılıyor.Ve alınan galibiyetler o takım ismiyle alınıyor.Yine şampiyon olurlarsa(inşallah)Fenerbahçe Ülker adıyla olacaklar.Saygı duymak lazım..ÖYLE DEĞİL Mİ....

kesinlikle öyle :) Fenerbahçe Ülkerspora başarılar. ,İnşallah 4-0 la süpürecekler:)

Yine şampiyon olurlarsa(inşallah)Fenerbahçe Ülker adıyla olacaklar.Saygı duymak lazım..ÖYLE DEĞİL Mİ....
duymuyorum saygı filan zorla mı.. :) :) :)

Valla ben hemen hemen bütün takımların maçlarını takip ediyorum.Büyük bir keyiflede izliyorum.Önemli olan bana basketbol zevkini tattırması.Yoksa A takımıymış B takımıymış ben yormam kafamı bunlara.

yok 100. yılını kutlayan takım ülkerspor değil:)

neyse benim sınavım var kaçıyorum:D
bundan sonra bu takımın ismini ülkerspor olarak anarsan sınavın için dua ederim :) :) genelde kabul olur dualarım :)

Valla ben hemen hemen bütün takımların maçlarını takip ediyorum.Büyük bir keyiflede izliyorum.Önemli olan bana basketbol zevkini tattırması.Yoksa A takımıymış B takımıymış ben yormam kafamı bunlara.
o vakit insan nasıl zevk alır ki :confused: şöyle desteklediğin takımın basketleriyle coşmadan sıkıcı glir sanki maçlar :)

Tabiki tuttuğum takımın maçlarından keyif alıyorum.Bu futbolda da aynı basketbolda da vs.diğer sporlarda da.Ama Gs-Bjk maçı da bana keyif verebiliyor yeri geldiğinde.Ben basketbolu sadece taraftarı olduğum takım olarak görmedim hiçbir zaman.Ben her şeyden önce izlediğim maçın keyif vermesini beklerim.Keyif alabiliyorsam bu bana yeter.Takımın isminin farklı olması önemli değil...Belki ben besyo da okuduğum için daha objektif bakmasını biliyorum.Fanatiklik yapmıyorum.En azından O düşünceye sahip değilim....

valla ben öyle yapamıyom, bi maç izlerken mutlaka gönlüm bi tarafın kazanmsını istiyor.. mesela barça-real maçını bile tarafsız izleyemem her zaman forza BARÇA :)

İşte senin yapamadığın şeyi ben yapıyorum.GÖRÜŞÜNE SAYGI DUYUYORUM...

arkadaşlar şu takıma lütfen fenerbahçe demeyin ya, çok sevdiğim takım hiç sevmediğim takımla birleşti yazık ama bana :( o takım benim için hala ÜLKERSPOR

ahh ahh sorma,
Bende basketbolda koyu bir Ülker taraftarıydım, ne yazıkki fenerbahçe ile birleşti ve benim gibi birçok taraftarınıda kaybetti, sadece fenerbahcenin egemenliği altına girdi bence yazık oldu...
netice küçük ve bütçe sorunu çeken bir takım değildi...
Bundan sonra Ülker ismi sadece göstermelik olarak devam edecek, ne renklerde nede taraftarla yaşanmıyacak :mad: :mad:

bundan sonra bu takımın ismini ülkerspor olarak anarsan sınavın için dua ederim :) :) genelde kabul olur dualarım :)

Tühhh bu mesajını keşke sınava gitmeden önce okusaydım.Baya işe yarardı...:rolleyes:
Ama sen de çok zor şey istemişsin be jaco:D

Fenerbahçe ülker desen hadi neyse:) :)

ahh ahh sorma,
Bende basketbolda koyu bir Ülker taraftarıydım, ne yazıkki fenerbahçe ile birleşti ve benim gibi birçok taraftarınıda kaybetti
ne yapalım artık sivasspor basketbol takımının 1.lige çıkmasını bekleyeceğiz (varsa tabii böyle bi takım:) )..

Tühhh bu mesajını keşke sınava gitmeden önce okusaydım.Baya işe yarardı...:rolleyes:
Ama sen de çok zor şey istemişsin be jaco:D

Fenerbahçe ülker desen hadi neyse:) :)
bu sınav için hakkını kaybettin ama önümüzdeki sınavlarda dualarım senle :)
bu arada 'jaco' demenin özel bi anlamı var mı ...?

Arkadaşlar belki Sivassporun basketbol takımı yok ama Demirspor ve Cumhuriyet Üniversitesinin takımları var.Bence bu takımlarada destek olabilirsiniz.En azından Sivas bölgesi takımları....

peki kaçıncı ligde oynuyoz bu takımlarla.. 1. lige ne zaman çıkacağız inşallah :)

bu sınav için hakkını kaybettin ama önümüzdeki sınavlarda dualarım senle :)
bu arada 'jaco' demenin özel bi anlamı var mı ...?

nickinin kısaltması işte:)
ilginçtir başka forumlarda genelde jacobienn nickinin kullanırım ordan biliyorum:)
severim jacobien amcayı:)
matematikçisin galiba?

nickinin kısaltması işte:)
ilginçtir başka forumlarda genelde jacobienn nickinin kullanırım ordan biliyorum:)
severim jacobien amcayı:)
matematikçisin galiba?

evet matematikçiyim ama benim pek sevdiğim söylenemez jaco amcayı :).. buradan anlaşılıyorki sende matematik belasına bulaşmışın heralde :)

evet matematikçiyim ama benim pek sevdiğim söylenemez jaco amcayı :).. buradan anlaşılıyorki sende matematik belasına bulaşmışın heralde :)

bulaştım ama severim ben matemaiği ve jaco amcayı elk müh.okuyorum.
neyse basketbol konusunu dağıtmayalım:)

Utah evinde ilk kez kaybetti: 79-91
San Antonio Spurs'e 91-79 yenilen Utah Jazz, Batı Konferansı final serisinde 3-1 geriye düştü. Jazz bu sezon evinde oynadığı play-off maçlarındaki ilk mağlubiyetini aldı.




San Antonio Spurs, Batı Konfrenası final serisnin 4. maçında Utah Jazz'ı deplasmanda 91-79 yenerek seride 3-1 öne geçti. Bu sezon evinde oynadığı 7 play-off maçını kazanan Jazz, kendi seyircisi önündeki ilk mağlubiyetini aldı. Jazz'ın seriyi 6. maça taşıyabilmesi için 1999 yılından bu yana deplasmanda yenemediği Spurs'ü evi AT&T Center'da mağlup etmesi gerekiyor.



Serinin 3. maçında Tim Duncan'a yaptığı savunma ile dikkat çeken Mehmet Okur, 4. maçta 7 sayı – 5 ribaunt üretti. Maçın son bölümünde 6. faulünü alarak oyun dışında kalan temsilcimiz, 36 dakika görev yaptı ve kullandığı 7 şutun 3'ünde isabet kaydetti. 3 sayı çizgisinin gerisinden 2/1 ile oynayan Mehmet, Tim Duncan'la pota altında büyük bir mücadele verdiği maçta 1 asist – 1 top çalma yaptı; ancak Jazz'ın serideki 2. galibiyetine ulaşmasını sağlayamadı.



Jazz'dan 21 serbest atış daha fazla kullanan Spurs'ün en skorer oyuncusu, kenardan gelerek 22 sayı – 6 ribaunt üreten Manu Ginobili oldu. 22 sayısının 12'sini serbest atış çizgisinden bulan Arjantinli oyuncu, 10/4 saha içi isabet oranı ile geceyi tamamladı. 3 sayı çizgisinin gerisinden kullandığı 4 şutun 2'sini sayıya çeviren Ginobili, skorer oyununa 3 top çalma - 1 asist eklemeyi bildi. 16 sayısını son çeyrekte üreten yıldız oyuncu, Spurs'e galibiyeti getiren kilit oyuncu oldu..



Jazz'ın özellikle de Mehmet Okur'un pota altındaki sert savunmasını aşmakta zorlanan Tim Duncan, geceyi 5 top kaybı ile noktalayarak Spurs'ün en fazla top kaybeden oyuncusu oldu. 13/6 saha içi isabetiyle Jazz'ın potasına 19 sayı bırakan yıldız oyuncu, 9 da ribaunt aldı. 12 kez serbest atış çizgisine giden Duncan, kullandığı serbest atışların 7'isini sayıya çevirdi. Pota altındaki etkili savunmasıyla ön plana çıkan tecrübeli oyuncu, yaptığı 5 blokla sahanın en fazla blok yapan oyuncusu olmayı başardı. 38 dakika süre alan Duncan, takımına büyük katkı yaptı.



Fransız yıldız Tony Parker, 19/6 saha içi isabetiyle 17 sayı üretti. Serbest atış çizgisinden kullandığı 7 şutun 5'ini sayıya çeviren genç oyuncu, 37 dakika oyunda kaldı ve hanesine 3 ribaunt – 2 asist – 2 top çalma yazdırdı.



Energy Solutions Arena'da oynan serinin 3. maçında yalnızca 3 sayı atabilen Michael Finley, 4. maçta 13 sayı üreterek çift haneli sayılara ulaşmayı başardı. 10/4 saha içi isabetiyle hücum eden tecrübeli oyuncu, 3 sayılık atışlarda 6/2 ile oynadı. 30 dakika mücadele eden Finley, kullandığı 3 serbest atışı da sayıya çevirmeyi başardı.



11 sayı – 11 ribauntla double-double yapan Fabricio Oberto, aldığı 6 hücum ribauntu ile sahanın en fazla hücum ribauntu alan oyuncusu oldu. 8/4 saha içi isabetiyle oynayan Arjantinli oyuncu, 38 dakika süre aldı ve Spurs'e pota altında önemli katkı sağladı.

Spurs'ün tecrübeli oyuncusu Bruce Bowen 7 sayıda kalırken, bir diğer tecrübeli oyuncu Robert Horry'de yalınzca 2 sayı üretebildi.



Grip olmasına rağmen maça ilk 5'te başlayan Jazz'ın genç yıldızı Deron Williams, 27 sayı – 10 asistle double-double yaptı. Maçın en skorer oyuncusu olan Williams, 21/11 saha içi isabetiyle geceyi tamamladı. 39 dakika görev yapan genç oyuncu, kullandığı 7 serbest atışın 5'ini sayıya çevirdi. İstatistiklerine 3 ribaunt – 3 top çalma – 1 blok ekleyen Williams, Jazz'ın en etkili oyuncusu oldu.



18 sayı – 9 ribauntla double-double'a çok yaklaşan Carlos Boozer, Jazz'ın en skorer 2. oyuncusu olmayı başardı. 16/9 saha içi isabetiyle hücum eden yıldız oyuncu, 39 dakikada 1 asist ve 1 blok yaptı.



3 sayılık atışlarda yüzde 14.3'te kalan Jazz'da Andrei Kirilenko ve Derek Fisher 9'ar sayı üretirken, istatistiklerine 4 blok ekleyen Rus oyuncu, takımının en fazla blok yapan oyuncusu olmayı bildi. Yedeklerinden toplam 9 sayı katkı alabilen Jazz'ın en skorer yedeği ise, 4 sayı üreten Gordan Giricek oldu.

forza utah :) :)
.............................

Kobe'den takas tehdidi
Son iki sezonda aldığı başarısız sonuçlarla eski günlerini adeta mumla aratan Los Angeles Lakers'da yıldız oyuncu Kobe Bryant'ın, mevcut durumdan duyduğu rahatsızlığı dile getirmesi Kaliforniya ekibinde hareketli günlerin yaşanacağının işaretlerini veriyor.

Yeni sezonda şampiyonluk için iddialı bir takım kurulmasını isteyen Kobe her şeyden önce, 1 Temmuz'da Memphis Grizzlies'daki görevini bırakacak olan takımın eski Genel Menajeri Jerry West'in geri dönmesini istiyor. Tam yetkiyle göreve gelmiş bir Jerry West'in takımı eski günlerine taşıyacağına inandığını ifade eden yıldız oyuncu eğer bu adımın atılmaması durumunda takas edilmeyi isteyeceği ifade ediliyor.

Bu arada konuyla ilgili olarak konuşan West, Lakers'la adının anılışının Kobe'nin verdiği demeçten sonra ortaya çıktığını söyleyerek öncelikle 1 Temmuz'a kadar Memphis'deki görevini layıkıyla yerine getirmek istediğini ardından yaşanacakları zamanın göstereceğini ifade etti.

İşte LeBron James
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) heyecan konferans final serisi maçlarıyla devam ediyor.

Doğu Konferansı final serisi 3. maçında Detroit Pistons'ı ağırlayan Cleveland Cavaliers, rakibini 88-82 yenmeyi başararak 2-0 geride olduğu seride durumu 2-1'e getirdi. Deplasmanda oynadığı ilk iki maçı kaybeden Cavaliers, üçüncü maçı kazanarak yedi maçlık seride umudunu sürdürdü. Quicken Loans Arena'da oynanan ve 20 binden basketbolseveriz izlediği karşılaşmada, Cleveland adına 32 sayı üreten LeBron James maçın yıldızıydı. Serinin ilk iki maçında Detroit savunması arasında pek varlık gösteremeyen James, üçüncü maçta gerçek kimliğini bularak 21'de 12 genel şut ortalaması tutturdu ve hem takımının hem de maçın en skorer ismi oldu. İlk yarıda 19 sayı üreten LeBron James, ikinci yarıda da 12 sayıyla mücadele etti. James, maç boyunca 9 ribaunt toplarken, 9 kez de asist yaptı ve 'triple-double' yapma şansını kıl payı kaçırdı.

Cleveland Cavaliers'ta Litvanyalı oyuncu Zydrunas Ilgauskas 16 sayıyla galibiyete katkı sağlarken, Aleksander Pavlovic 13, Drew Gooden ise 12 sayıyla maçı tamamladı.

Geceyi deplasmanda aldığı yenilgiyle kapatan Detroit Pistons'ta ise, Rasheed Wallece attığı 16 sayıyla takımının en skorer ismi olurken, Chris Webber 15 sayıyla skora katkı sağladı. Chauncey Billups ve Tayshaun Prince ise 13'er sayıyla karşılaşmayı tamamladı.

İki takım arasında Doğu Konferansı final serisinin 4. maçı Salı gecesi yine Quicken Loans Arena'da oynanacak.

Ve Lewis Sonics'den ayrılıyor!
Yaz döneminin gözde free agentları arasında olması beklenen Seattle SuperSonics forveti Rashard Lewis’in menajeri Tony Dutt, kontratının bitimine iki sezon kala kontratındaki “player option” hakkını kullanarak free agent olacağını açıkladı.

1 Temmuz’dan itibaren takımlarla resmen görüşmelere başlayacak olan Lewis için Sonics’den başka hiçbir takımın 6 senelik kontrat yapamayacak olması eski takımının Lewis’i tekrar geri alabilmesi yolunda en büyük avantajı olarak göze çarpıyor.

28 yaşındaki oyuncu draft edildiği 1998 yılından bu yana Sonics forması giyiyor.

Final serisinde 3. maç heyecanı!
Beko Basketbol Ligi play-off final serisinde mücadele eden Efes Pilsen ile Fenerbahçe Ülker arasındaki serinin 3. maçı yarın yapılacak.
Abdi İpekçi Spor Salonu'nda yapılacak karşılaşma saat 18.00'de başlayacak ve NTV'den naklen yayınlanacak.

Serinin ilk iki karşılaşmasında Efes Pilsen'i 82-52 ve 66-53 yenen Fenerbahçe Ülker, rakibi karşısında seride 2-0 önde bulunuyor.

Sarı-lacivertli takım, yarınki maçı kazanırsa seride 3-0 öne geçecek ve şampiyonluk için 2 Haziran Cuma günkü maçı bekleyecek.

Efes Pilsen'in galibiyeti halinde ise seride durum 2-1 olacak ve lacivert-beyazlılar, şampiyonluk umutlarını diğer mücadelelere taşıyacak.

Bu arada Efes Pilsen'in ev sahibi konuma geçtiği yarınki maçta, isteyen Fenerbahçe Ülkerli taraftar maçı izleyebilecek. Lacivert-beyazlı kulübün Fenerbahçe Ülker taraftarlarına herhangi bir kontenjan uygulamayacağı ve bütün taraftarların Biletix'ten karşılaşmanın biletini temin edebileceği öğrenildi.

Bu arada Efes Pilsen'in ev sahibi konuma geçtiği yarınki maçta, isteyen Fenerbahçe Ülkerli taraftar maçı izleyebilecek. Lacivert-beyazlı kulübün Fenerbahçe Ülker taraftarlarına herhangi bir kontenjan uygulamayacağı ve bütün taraftarların Biletix'ten karşılaşmanın biletini temin edebileceği öğrenildi.

İşte bu güzel haber . Demek ki yine dolu tribünleri izleyeceğiz. Fenerbahçe ülker efesi süpürecek...
4-0;)

İşte bu güzel haber . Demek ki yine dolu tribünleri izleyeceğiz. Fenerbahçe ülker efesi süpürecek...
4-0;)

Sen su 4-0 hele bi birak :D. Seri yarin 2-1 olacak :D

Sen su 4-0 hele bi birak :D. Seri yarin 2-1 olacak :D

Mümkünatı yok o seri 4-0 aynı geçen seneki gibi:).Fenerbahçe Ülker o müthiş taraftarı varken.ibrahim kutluay ve willie solomon gibi yürekli oyuncuları varken efese maç kaybetmez;)

Sana katılıyorum.Bencede Fenerbahçe Ülker 4-0 yaparak şampiyonluğa ulaşan takım olacak...

Sana katılıyorum.Bencede Fenerbahçe Ülker 4-0 yaparak şampiyonluğa ulaşan takım olacak...

keslikle bencede .....................

Sana katılıyorum.Bencede Fenerbahçe Ülker 4-0 yaparak şampiyonluğa ulaşan takım olacak...

Sampiyon olabilirler ama 4-0 olmiyacak :D

Cavaliers final için!
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) heyecan, konferans final serisi maçlarıyla devam ediyor.

Doğu Konferansı final serisi dördüncü maçında Detroit Pistons'la karşılaşan Cleveland Cavaliers, rakibini 91-87 yendi ve 2-0 geriden geldiği seride durumu 2-2 yapmayı başardı. Quicken Loans Arena'da oynanan ve 20 binden fazla basketbolseverin izlediği karşılaşmada Cleveland adına 25 sayı atan LeBron James, takımının galibiyetinde yine başrol oynadı. 11 de asist yapan James, maçı kopardıkları dördüncü çeyrekte 13 sayı atarak dikkatleri üzerine çekti. James, bu periyotta kullandığı 6 şutun 4'ünde isabet sağladı. Cleveland'ın çaylak oyuncusu Daniel Gibson attığı 21 sayıyla kariyer rekoru kırdı ve galibiyetin mimarlarından oldu. Drew Gooden ise 19 sayı üreterek dikkat çekti.

Geceyi mağlubiyetle kapatan ve deplasmanda aldığı iki yenilgiyle 2-0'lık avantajını koruyamayan Detroit Pistons'ta ise Chauncey Billups 22 sayı atarak takımının en skorer ismi oldu. Ancak Billups, maçın kritik bölümlerinde kaçırdığı basketlerle takımını olası bir galibiyetten eden isimdi. Pistons'ta Richard Hamilton 19 sayıyla mücadele ederken, Tayshaun Prince 15, oyuna sonradan dahil olan Antonio McDyess 12 sayıyla skora katkı sağladılar. Detroit'te Chris Webber'in, oyunda kaldığı yaklaşık 20 dakikalık süre içerisinde yalnızca 2 sayı üretmesi dikkat çekti.

İki takım arasında serinin beşinci karşılaşması Detroit Pistons'ın sahasında oynanacak.

Lakers'ın sahibi tutuklandı
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi (NBA) ekiplerinden Los Angeles Lakers'ın sahibi Jerry Buss, San Diego polisi tarafından alkollü araç kullandığı gerekçesiyle tutuklandı.

Konuyla ilgili olarak yetkililerden yapılan açıklamada, Jerry Buss'un (74) alkollü olarak, 2005 model Mercedes E320 marka otomobiliyle trafikte seyrettiği vurgulandı. Polis yetkilileri ise, Buss'un geceyarısı yerel saatte 01.00 sıralarında durdurulduğunu ve yapılan alkol testini geçemediği ifade edildi. Buss'un yanında 23 yaşında ismi açıklanmayan bir de bayanın bulunduğu ancak tutuklanmadığı belirtildi.

LA Lakers'ın da sahibi olan Buss, daha sonra kefaletle serbest bırakıldı.

Beklenen oldu ve Fenerbahçe Ülker Play off final serisinde durumu 3-0 a getirdi.Efes Pilsen karşısında iyi savuma yapan ve dış atışlarıylada sayı bulan Fenerbahçe Ülker sahadan galip ayrılmasını bildi.Aydın Örs bu maçta İbrahim Kutluay'ı dinlendirmeyi tercih etti.4.maç Cuma günü oynanacak.Eğer Fenerbahçe Ülker bu maçı alırsa 100.yılında şampiyonluğa uzanan takım olacak.Bence bu görüntüyle en önemlisi taraftar desteğiyle Cuma günü şampiyonluk kupasını kaldıracak olan takım Fenerbahçe Ülker görüşündeyim...

Beklenen oldu ve Fenerbahçe Ülker Play off final serisinde durumu 3-0 a getirdi.Efes Pilsen karşısında iyi savuma yapan ve dış atışlarıylada sayı bulan Fenerbahçe Ülker sahadan galip ayrılmasını bildi.Aydın Örs bu maçta İbrahim Kutluay'ı dinlendirmeyi tercih etti.4.maç Cuma günü oynanacak.Eğer Fenerbahçe Ülker bu maçı alırsa 100.yılında şampiyonluğa uzanan takım olacak.Bence bu görüntüyle en önemlisi taraftar desteğiyle Cuma günü şampiyonluk kupasını kaldıracak olan takım Fenerbahçe Ülker görüşündeyim...

Evet baştan beri dediğimiz gibi seri 4-0 a doğru koşuyor..Efes pilsen süpürülmek üzere:)
Fenerbahçe ülker 78-66 kazanarak seriyi 3-0 a getirdi..
Bu maçın yıldızları damir mrsic ve mirsad türkcan dı şüphesiz. Mirsadın pota altı savunması ve süpriz üçlükleri.Yine damir mrsicin müthiş 3lükleriyle fenerbahçe ülker sonuca gitmesini bildi;)
Solomon etkisizdi çok fazla gereksiz şutt kullanıp Aydın Örsü çıldırttı:)
Ayrıca maçın bir de gizli kahramanı var. O da ediie basdden ..
Adeta cin gbi aralara girip top çaldı, hızlı hucumları kesti.. vs vs.....
Kısacası şampiyonluğu hakeden taraf seriyi 3-0 a getiren taraf oldu..

Cuma gününü bekliyoruz şimdi:)

efes 4-0 izin vermez kendi evinde galip gelir2007 most impressive screensavers

myscreensavers.info

efes 4-0 izin vermez kendi evinde galip gelir2007 most impressive screensavers

myscreensavers.info

Efesin evi yok ki salon tamamen fenerbahçe ülkerli basketbolseverler tarafından doluyor:)
Üç maç böyleydi.4. de böyle olcak;)

Efesin evi yok ki salon tamamen fenerbahçe ülkerli basketbolseverler tarafından doluyor:)
Üç maç böyleydi.4. de böyle olcak;)


Bu gidisle 4-0 olacak galiba :D. Efes 4-3 alacak :D

Bu gidisle 4-0 olacak galiba :D. Efes 4-3 alacak :D

Karar ver sende 4-0 mı 4-3 mü:).
O seyirci ve o yürekle Fenerbahçe ülkerin maç kaybetmesi mümkün görükmemektedir:)
4-0 da ısrarcıyım:)
Bu arada utah a yazık oldu:(

Fenerbahçe Ülker-Efes Pilsen için şu yorumu yapmak çok doğru:ŞAMPİYON BELLİ ikinci kim!!!

Memo 'the end'


NBA'de playoff mücadeleleri devam ederken, kendi sahasında konuk ettiği Utah Jazz'ı 109-84 yenen San Antonio Spurs, seriyi 4-1'e taşıyarak NBA finaline yükseldi.

5 maçın ardından rakibini eleyen San Antonio Spurs, finalde Detroit Pistons - Cleveland Cavaliers serisinin galibi ile karşılaşacak. Cleveland kendi sahasında yaptığı 2 karşılaşmayı da kazanarak seriyi 2-2'ye taşımıştı.

İlk çeyrekte rakibine büyük bir üstünlük sağlayan Spurs, ilk çeyrek sona erdiğinde skor tabelası Spurs'un 34-15'lik üstünlüğünü gösteriyordu.

Spurs'ta Tim Duncan ve Tony Parker 21'er sayı ile mücadeleden ayrılırken, Manu Ginobili sadece 12 sayı kaydetti. 3 de son çeyrekte forma giymezken, Utah Jazz son çeyreği 28-26 önde tamamladı.

Tim Duncan'ın, 1997-98 sezonunda transfer olmasının ardından tek sayılı yıllarda rakiplerine üstünlük kuran ve 1999, 2003 ve 2005'te şampiyonluğa ulaşan Spurs, sona bir kez daha yaklaştı ve Pistons - Cavaliers serisinin galibini beklemeye başladı.

Playofflara 51 galibiyetle yükselen ama kötü başlangıç yapan Utah Jazz, ilk 2 maçını kaybederken, sonraki maçlarda yüzü gülmüş ve batı yakası finalinde Spurs'la eşleşmişti.

NBA'de forma giyen temsilcilerimizden Mehmet Okur, bu karşılaşmada da 10 sayının altında kalırken, mücadeleden 8 sayı ve 3 ribaundla ayrıldı. Jazz'da Andrei Kirilenko, 13 sayı ile takımının en skorer ismi olurken Deron Williams ve Matt Harpring 11'er sayı kaydetti.
31.05.2007

Kaynak : Sporx.com dış haberler

Karar ver sende 4-0 mı 4-3 mü:).
O seyirci ve o yürekle Fenerbahçe ülkerin maç kaybetmesi mümkün görükmemektedir:)

bırakında efes bi kaç maç alsın seriye biraz heyecan gelsin daaa :)
bu arada YÜZ YAŞINDA MUTLU OL fenerbahçeÜLKER :D

Fenerbahçe Ülker-Efes Pilsen için şu yorumu yapmak çok doğru:ŞAMPİYON BELLİ ikinci kim!!!
efes :)
.....................

Memo'yu mu kastetti?
NBA batı konferansı playoff final serisinde San Antonio Spurs'e 4-1 ile elenerek sezonu kapatan Utah Jazz'da oyun kurucu Deron Williams'ın maç sonrası yaptığı açıklama kafaları karıştırdı.

"Bazı oyuncular şimdiden tatile çıkmışlardı." diyerek bazı takım arkadaşlarına göndermede bulunan genç oyuncunun, seri boyunca bir türlü takıma beklenen katkıyı yapamayan Mehmet Okur ve Andrei Kirilenko başta olmak üzere bazı oyuncuları kastettiği iddia ediliyor.

Memo, Spurs serisinde 30,0 dakika, 7,2 sayı, 4,6 ribaunt ortalamalarıyla mücadele ederken Kirilenko 32,4 dakika, 9,2 sayı, 4,6 ribaunt, 2,2 asist, 1,6 blok ortalamalarıyla oynadı.

bırakında efes bi kaç maç alsın seriye biraz heyecan gelsin daaa :)
bu arada YÜZ YAŞINDA MUTLU OL fenerbahçeÜLKER :D

100 yıl önce doğdu şanlı efsaneee
100 yaşında mutlu ol feenrbahçe ülkeeeeR:D

şampiyonluk hayırlı uğurlu olsun;)

şampiyonluk hayırlı uğurlu olsun;)
du bakalım orası belli olmaz :) dünde altay için şampiyonluk hayırlı olsun diyordun ama :) :)

du bakalım orası belli olmaz :) dünde altay için şampiyonluk hayırlı olsun diyordun ama :) :)

Yok o yanılgı bi kere olur:)
hem altay ı sevdiğimden istemedim.
Sadece bir izmir takımı olsun da maçlara gidelim diye:)
Yoksa Altaydan banane ....
Artık 100 yıl çıkmasınlar....istemiyorumm
milleti bu kadar üzdükten sonra....
karşıyakayı tutucam seneye....
ama fenerbahçe ülker desen seviyorum ve şampiyon da olcak;)

Fenerbahçe üker- efes pilsen açı bu akşam saat 20.00 da ntv de ..

Belkide final serisinin son maçı ve şampiyon belli olcak:)

LeBron kazandırıyor
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA), Doğu Konferansı şampiyonunun belirleneceği serinin beşinci maçında Detroit Pistons, Cleveland Cavaliers'ı konuk etti.


Palace of Auburn Hills'te oynanan ve 22 binden fazla basketbolseverin izlediği karşılaşmada Detroit Pistons'a konuk olan Cleveland Cavaliers, 'kral' lakaplı yıldız basketbolcusu LeBron James'in muhteşem oyunuyla rakibini, iki uzatma sonunda 109-107 mağlup etti ve yedi maçlık seride 3-2 öne geçti. LeBron James, Detroit Pistons potasına tam 48 sayı bırakarak, NBA tarihinin en iyi play-off başarımlarından birisini sergilemiş odu. Takımının son 25 sayısına imzasını atan LeBron James, mükemmel oyunuyla, NBA'in efsane isimlerinden Michael Jordan'ı hatırlattı.

James, maçtan sonra yaptığı açıklamada, "Ben sadece denemek ve agresif olmak istedim. Kesinlikle çok yoruldum. Tüm gün dinleneceğim. Bu takımımızın tümüne ait mükemmel bir başarıdır" dedi. 'Kral James' gerçekten de lakabına yakışır şekilde mücadeleye damgasını vurmasını bildi. Cavaliers'ın son 30 sayısının 29'una imzasını atan James, maçın tansiyonu oldukça yüksek olan son 16 dakikalık bölümünde, -ki bu bölüm Cavaliers tarihinin en uzun play-off maçının olduğu bölüm oldu- takımını sırtladı. Cleveland Cavaliers, tarihinin en önemli zaferlerinden birisine imzasını attı.

Eski NBA yıldızlarından televizyon yorumcusu Charles Barkley ise, LeBron James'i anlatırken, James'in Michael Jordan'ı hatırlattığını ifade etti ve, "Bugüne kadar gördüğünüz en iyi başarımlarda birisi. Muhteşemdi" diye konuştu.

James, ilk beşte sahaya çıktığı karşılaşmada toplam 50 dakika, 17 saniye süre aldı. 33'te 18 genel şut ortalamasıyla oynayan James, serbest atışlarda ise 14'te 10 yaptı. Karşılaşma boyunca 9 ribaunt toplayan James, 7 kez de asist yaptı.

Cleveland'da Zydrunas Ilgauskas 16, Daniel Gibson ise 11 sayı üreterek takımları adına galibiyete katkı sağladılar. Drew Gooden'ın normal sürenin sonlarına doğru attığı serbest atışların dışında ise, maçın son 16 dakikalık bölümünde James'in dışında Cavaliers adına sayı üreten hiç kimse olmadı.

Seride 2-0 öne geçmesine karşın üst üste üç maçı da kaybederek NBA finaline yükselme şansını ateşe atan Detroit Pistons'ta ise, 26 sayı üreten Richard Hamilton takımının en skorer ismi oldu. Chauncey Billups'ın 21 sayıyla oynadığı maçta Chris Webber de 20 sayı üretti. Maç sona erdiğinde Detroit Pistons'lı oyuncuların şaşkınlığı yüzlerine yansıyordu.

Cleveland Cavaliers, Cumartesi gecesi kendi sahalarında oynayacakları serinin altıncı maçını da kazanması halinde tarihinde ilk kez NBA finaline yükselmiş olacak. Aksi halde, iki takım serinin yedinci ve son maçında karşılaşacaklar ve kazanan takım finalde, San Antonio Spurs'ün rakibi olacak.

Hido'ya şampiyon coach!
Brian Hill'in görevine son verdikten sonra coach arayışına giren Orlando Magic, Billy Donovan ile anlaşarak bu arayışını noktaladı. Yıllık 5,5 milyon dolara beş yıllık kontrat için anlaşılan Donovan NCAA'de son iki sezonun şampiyonu olan Florida Gators'un coachluğunu yapmaktaydı.

Adı Memphis Grizzlies ve Kentucky ile de anılan Donovan için "Gerçek bir winner coach" diyen Magic Genel Menajeri Otis Smith, başarılı coachun takımı bir üst seviyeye çıkarmasını dört gözle beklkediklerini ifade etti.

2007 draftında ilk turda seçim hakkı olmayan Magic'in, Billy Donovan'ın gelişi sonrasında nasıl bir takım kuracağı merak ediliyor.

Phoenix Suns'da büyük operasyon
2006-2007 sezonunu da şampiyonluk göremeden kapatan Phoenix Suns'da takım sahibi Robert Sarver yeni sezon öncesi çok önemli bir karar alarak eski NBA oyuncusu olan yakın arkadaşı Steve Kerr'i takım başkanlığı ve genel menajerliğine getirmeye hazırlandığı öğrenildi.

TNT televizyonunda analistlik yapan Kerr, bu görevinin biteceği NBA playoff'larının bitimine kadar resmen Suns'ın başına geçemese de gelecek hafta bu konuda bir basın toplantısı düzenlemeyi düşündüğü belirtildi.

Böylece hem takım genel menajeri hem de head coachu olan Mike D'Antoni sadece head coach olarak takımdaki görevini sürdürecek.

Lübnan doğumlu olan 41 yaşındaki Steve Kerr, NBA'de 90'lı yıllarda fıtına gibi esen Chicago Bulls ve daha sonra San Antonio Spurs ile şampiyonluklar kazanıp 15 yıllık oyunculuk hayatını 2003 yılında noktalamıştı.

Kobe için Nowitzki mi!
NBA'de müthiş bir takas söylentisi dolaşıyor. Bu dedikoduların başrollerinde ise iki süper isim Dirk Nowitzki ve Kobe Bryant var. Her şey, Dallas Mavericks takımında yetkili isimlerden birinin, Lakers genel menajeri Mitch Kupchak'ı arayıp, 'Kobe Bryant'ı almak için ne yapmamız gerekiyor?' sorusu ile başlıyor...
Gelen cevabın ise 'Dirk Nowitzki'yi vermek' olduğu iddia ediliyor...

Dallas kentinin yerel gazetelerinden Morning News'te köşe yazarı olan Jean Taylor'ın belirttiğine göre, bu yetkili kişinin Kobe'ye karşılık önce Jason Terry, Greg Buckner ve Diop'u teklif ettiği ancak bunun reddedildiği söyleniyor. Bunun üzerine, yıllık 18 milyon dolar alan Kobe Bryant ile, 15 milyon dolar alan Dirk Nowitzki'nin kafa kafaya takas edilmesi gündeme geldi.

MVP seçilen ve NBA'in en iyi oyuncularından biri olan Nowitzki, play-off'ta takımının ilk turda elenmesini engelleyemeyerek hayalkırıklığı yaratmıştı.

Kobe'nin takımı Lakers ise İlk turda Phoenix Suns'a elenmişti. Geçtiğimiz günlerde yıldız bir oyuncu alınmaması halinde Lakers'tan ayrılabileceğinin sinyallerini veren Kobe Bryant Dallas'a giderse ne olur bilinmez ama bu takasla NBA'in tüm dengelerinin değişeceği bir gerçek.

Şimdi tüm basketbol severler bu söylentinin gerçek olup olmadığını merakla bekliyor... Bekleyip hep birlikte göreceğiz...

Kobe Bryant 2006-07 İstatistikleri

Sayı 32.8
Ribaunt 5.20
Asist 4.4
Yaş: 29
Boy: 1,98
Kilo: 99,8 kg.
Lise: Lower Merion HS (PA)
Ülkesi: ABD
Yıl: 10

Dirk Nowitzki 2006-07 İstatistikleri

Sayı 24.6
Ribaunt 8.90
Asist 3.4
Yaş: 29
Boy: 2,13
Kilo: 111,1 kg.
Ülkesi: Germany
Yıl: 8

Fenerbahçe üker- efes pilsen açı bu akşam saat 20.00 da ntv de ..

Belkide final serisinin son maçı ve şampiyon belli olcak:)
yüz yaşında mutlu ol fenerbahçeÜLKER :) :)

Beko Basketbol Ligi play-off final serisi 4. maçında Fenerbahçe Ülker, Efes Pilsen'i 98-76 yenerek, seride 4-0 öne geçti ve şampiyonluğunu ilan etti.


Beko Basketbol Ligi'nin şampiyonu Fenerbahçe Ülker

Fenerbahçe, 100. yıl kupalarına bir yenisini daha ekledi. Turkcell Süper Lig ve Türkiye Bayanlar Basketbol Ligi başta olmak üzere birçok branşta mutlu sona ulaşan sarı-lacivertliler, Beko Basketbol Ligi'ni de şampiyon tamamladı.


Fenerbahçe Ülker, final serisi 4. maçında Efes Pilsen'i 98-76 yenerek, seride durumu 4-0 yaptı ve şampiyonluğunu ilan etti. Diğer 3 maçta olduğu gibi baştan sona üstün oynayan Fenerbahçe Ülker, 16 yıllık özlemine son verdi.

NOTLAR
Beko Basketbol Ligi play-off final serisinin 4. maçında, ilk 3 maçta olduğu gibi Fenerbahçeli taraftarlar salonu doldurdu.

Karşılaşmada ev sahibi olan Efes Pilsen, sarı-lacivertli taraftarlara sınırlama getirmezken, Fenerbahçeliler Abdi İpekçi Spor Salonu'nu tıklım tıklım doldurdu.

Fenerbahçe Ülker'in, ilk 3 maçın ardından Efes Pilsen'e 3-0 üstünlük kurduğu seride, sarı-lacivertlilerin bugünkü maçı kazanması halinde şampiyonluğa ulaşacağı gecede, formalarıyla tribündeki yerlerini alan Fenerbahçeli taraftarlar, takımlarını coşkuyla destekledi.

Fenerbahçe Ülkerli basketbolcuların eşleri, çocukları ve yakınları da formalarıyla salonda yer aldı.

Az sayıdaki Efes Pilsen taraftarı da Fenerbahçeli taraftarlarla aynı tribünlerde oturarak, takımlarına destek verdi.

Fenerbahçeli basketbolcular, sahaya Engelliler Enstitüsü Derneği ve Spor Kulübü'nden gelen engelli çocuklarla birlikte çıktı.

Karşılaşmayı yaklaşık 12 bin taraftar izledi.


PROTOKOL TRİBÜNÜ DOLDU

Serinin 4. maçında protokol tribünü de tamamen doldu.

Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ve bazı yöneticiler, karşılaşmayı protokol tribününden izledi.


SOLOMON YILIN OYUNCUSU SEÇİLDİ

Beko Basketbol Ligi'nde 2006-2007 sezonunda yılın oyuncusu, Fenerbahçe Ülker'den Willie Solomon seçildi.

Solomon, karşılaşmadan önce yapılan törenle kupasını alarak, kendisini alkışlayan seyircileri selamladı.


EFES PİLSEN'DE GRANGER'İN YERİNE RASİC

Efes Pilsen'de antrenör Oktay Mahmuti, serinin 4. maçında, kadrodaki yabancılarda bir değişiklik yaptı.

Serinin ilk 3 maçında Antonio Granger'ı oynatan Mahmuti, bu akşam ABD'li oyuncuyu tribüne gönderirken, 4. yabancı oyuncu tercihini Aleksander Rasic'ten yana kullandı.

yüz yaşında mutlu ol fenerbahçeÜLKER :) :)

Serinin son maçında Fenerbahçe-ülker karşılaşmadan 98-76 lık skorla galip ayrılarak 16 yıllık şampiyonluk özlemine 100. yılında son verdi.
Karşılaşmayı 12 bin taraftar izledi ve çok sayıda üst düzeyde basketbol camiasından yöneticide karşılaşmada bulundu.
Geniş bir kadro ile basketbol ligindeüst düzeyde maçlar yapan fenerbahçe basketbol takımından,uzun yıllar euroligdeki sessizliği bozmasını ve TÜRK basketbolu adına bir atılım yapmasını bekliyoruz.

fenerbahçe basketbol takımından,uzun yıllar euroligdeki sessizliği bozmasını ve TÜRK basketbolu adına bir atılım yapmasını bekliyoruz.
fenerbahçeÜLKERDEN bu sene şampiyonlar liginde pardon euroligde en az bi yarı final yani finalfour bekliyuoruz artık :) :)

100.yılda gelen bir şampiyonluk daha.Fenerbahçe Ülker play off final serisinde Efes Pilsen karşısında son maçı da alarak şampiyonluğa ulaşan taraf oldu.Oynanan mükemmel oyunun yanı sıra tribündeki taraftar desteğide mükemmeldi.Finale yakışır bir şekilde centilmence destekledi Fenerbahçe taraftarı takımını.En önemlisi Efes Pilsen takım kaptanına şilt verilirken bütün taraftarların Efes Pilsen takımını alkışlaması çok güzeldi.Eminim bu davranışlarıyla örnek olmuşlardır...

En önemlisi Efes Pilsen takım kaptanına şilt verilirken bütün taraftarların Efes Pilsen takımını alkışlaması çok güzeldi.Eminim bu davranışlarıyla örnek olmuşlardır...
kupayı efes alsaydı görürdüm o taraftarı ya neyse ...

Solomon en iyisi
Beko Basketbol Ligi'nin en değerli basketbolcusu yapılan oylama sonucunda Fenerbahçe Ülker Basketbol Takımı oyuncusu Willie Solomon oldu. Oyuncuya ödülü Fenerbahçe Ülker – Efes Pilsen maçı öncesinde verildi.

Willie Solomon, basketbol severlerin, basın mensuplarının ve antrenörlerin oyları ile belirlenen 2006-07 sezonu "Yılın Oyuncusu" ödülüne layık görüldü. Solomon ödülünü Arçelik Genel Müdür Yardımcısı Şirzat Şubası'nın elinden aldı.

Cleveland'ta iş biter mi?
NBA'de bu sezon şampiyonluğun belirlenmesine kısa bir süre kalırken, cumartesi sabahı bir karşılaşma yoktu.

Utah Jazz'ı Batı Konferansı Final Serisi'nde 4-1 yenen San Antonio Spurs, Detroit Pistons - Cleveland Cavaliers karşılaşmasının neticesini bekliyor.

Cleveland, 2-0 geriye düştüğü seride, üst üste 3 maçı da kazanarak, seride 3-2 üstün duruma geçerken, pazar sabahı kendi sahasında Detroit Pistons'ı konuk edecek.

Serkan Erdoğan maçın yıldızı!
İspanya Birinci Basketbol Ligi'nde (ACB) Play-Off Yarı Final ilk maçında Winterthur Barcelona'yı 81-73 yenen TAU Ceramica Vitoria'da, Serkan Erdoğan maçın yıldızı oldu.
TAU'nun kendi saha ve seyircisi önünde oynadığı maçta oyuna sonradan girerek 22 dakika oyunda kalan Erdoğan 20 sayı, 3 ribaunt ile sahanın en skorer oyuncusu olarak ön plana çıktı.

İspanyol basını TAU'da tek 3 yıldızı Erdoğan'a verirken, Türk basketbolcuya övgüler yağdırdı. Marca ''Erdoğan'ın hücumu ve becerisi Bask takımı için Barcelona'yı açmakta anahtar oldu ve TAU için avantaj sağladı'' görüşlerine yer verirken, As da ''Serkan Erdoğan üçlükleriyle TAU'ya ilk puanını kazandırdı'' ifadelerini kullandı.

Bu arada, TAU'daki diğer Türk basketbolcu Kaya Peker ise sakatlıktan yeni kurtulması ve formsuz olması nedeniyle forma şansını bulamadı.

TAU, aldığı galibiyetle Barcelona önünde 1-0'lık avantaj sağladı. Öte yandan, Play-Off'un diğer yarı finalinde Kerem Tunçeri'nin formasını giydiği Real Madrid ise DKV Juventut önünde 5 maçlık seriyi 1-0 önde götürüyor.

Finalin adı belli oldu
ABD Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) finalin adı ''Cavaliers-Spurs'' oldu. Doğu Konferansı final serisi altıncı, sahasında Detroit Pistons'ı 98-82 yenen Cleveland Cavaliers, seriyi 4-2 kazandı ve lig finalinde Batı Konferansı şampiyonu San Antonio Spurs'ün rakibi oldu. Böylece Cavaliers tarihinde ilk kez NBA finaline yükselme başarısını göstermiş oldu. Cavs en son 1992 yılında Chicago Bulls ile doğu konferansı final serisinde mücadele ederek Haziran ayında maç oynamıştı.

Cleveland'daki Quicken Loans Arena'da yapılan ve 20 bin 562 kişinin izlediği karşılaşmada, takımını 31 sayıyla galibiyete taşıyan Daniel Gibson, maçın en skorer ismi oldu. 'Double-double'' yapan oyunculardan Lebron James 20 sayı ve 14 ribaunt, Zydrunas Ilgauskas da 11 sayı ve 12 ribauntla galibiyete katkıda bulundu.

Eski şampiyonlardan Detroit Pistons'da ise Richard Hamilton'ın 29, Chris Webber'ın 13, Rasheed Wallace'ın da 11 sayısı yenilgiyi engelleyemedi. NBA'de final karşılaşmalarının ilki, 7 Haziran Perşembe günü TSİ sabaha karşı San Antonio'da yapılacak.

ABD Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) finalin adı ''Cavaliers-Spurs'' oldu.


Doğu Konferansı final serisi son maçında, sahasında Detroit Pistons'ı 98-82 yenen Cleveland Cavaliers, seriyi 4-2 kazandı ve lig finalinde Batı Konferansı lideri San Antonio Spurs'ün rakibi oldu. Son 15 yıldır final yüzü göremeyen Cavaliers, böylece bu özlemine de son verdi.

Cleveland'daki Quicken Loans Arena'da yapılan ve 20 bin 562 kişinin izlediği karşılaşmada, takımını 31 sayıyla galibiyete taşıyan Daniel Gibson, maçın en skorer ismi oldu.

''Double-double'' yapan oyunculardan Lebron James 20 sayı ve 14 ribaunt, Zydrunas Ilgauskas da 11 sayı ve 12 ribauntla galibiyete katkıda bulundu.Eski şampiyonlardan Detroit Pistons'da ise Richard Hamilton'ın 29, Chris Webber'ın 13, Rasheed Wallace'ın da 11 sayısı yenilgiyi engelleyemedi.NBA'de final karşılaşmalarının ilki, 7 Haziran Perşembe günü TSİ sabaha karşı San Antonio'da yapılacak.

silinnnnnnn :D

Örs: "En anlamlı kupa"
Fenerbahçe Ülker ile kulübün 100. yılında şampiyonluk sevinci yaşayan tecrübeli coach Aydın Örs, "Bu, Türkiye'de kazandığım şampiyonlukların en anlamlısı" dedi.

Efes Pilsen'de çalıştığı dönemde beş kez Türkiye şampiyonluğu kazanan Örs, şampiyonluğun nerede olursa olsun çok önemli ve mutluluk verici bir şey olduğunu belirterek, "Şampiyonlukla bütün bir senenin emeğinin karşılığını alıyorsunuz. Müthiş bir duygu. Efes'te de çok şampiyonluk kazandım. Ama gerçeği söylemek gerekirse Fenerbahçe'de şampiyonluğu kazanmak bambaşka bir duygu. Fenerbahçe seyircisinin coşkulu duygusallığı hiçbir yerde yok. Çünkü devamlı bu mutluluğu paylaşacak insanlar bulabiliyorsunuz" dedi.

'Hedef Euroleague'de başarı'

Örs, Türkiye'de şampiyonluğun her zaman kazanılabileceğini, asıl önemli olanın Avrupa'da başarı olduğuna dikkati çekerek şunları söyledi:

"Euroleague'de geçen sene bazı şanssızlıklar yaşadık. Bizim daha kalıcı, ses getirici bir takım haline gelmemiz gerekiyor. Euroleague'de ne kadar iyi hücum yaparsan yap bir yerde seni durduruyorlar. Bütçesi 30 - 40 milyon dolar olan takımlarla boy ölçüşmek kolay değil. Bu yüzden gelecek yıl bu takımın ilk sekizi zorlaması lazım.

Çok açık konuşmak gerekirse takımda radikal bir değişiklik yapmayacağız. Elimizdeki oyuncular kaliteli oyuncular. Hep beraber oynadıkları zaman ortaya verimli birşey koyabildiklerini gösterdiler. Belirli pozisyonlara takviyeler yapılabilir. Ama henüz bunun için düşünme fırsatı bulamadık. Şimdi oturup, birkaç gün sonra bu konuya yoğunlaşacağız."

Fenerbahçe Ülker takımı bu sezon çok iyi maçlar çıkardı.Özellikle play off serisinde gösterdiği performans çok üst düzeydeydi.Fenerbahçe taraftarıda buna katkıda bulundu.Aydın Örs'ün de dediği gibi Türkiyede başarı nasılsa geliyor önemli olan Avrupada da başarı elde edebilmek.Bence bu müthiş taraftar bunu hakediyor.Herşeyden önemlisi Türk halkı hakediyor.Bizi Avrupada temsil eden takımlarımızı renk ayrımı yapmadan destekliyoruz.Destekleyeceğizd e...

Cavaliers başarabilecek mi?
NBA'de artık Doğu ve Batı Konferansı'nın galipleri belirlenirken, NBA Finali'nde mücadele edecek olan Cleveland Cavaliers ve San Antonio Spurs, cuma sabahı oynanacak karşılaşmayı beklemeye başladı.

Cleveland Cavaliers'ın sahibi olan Texaslı Dan Gilbert, aslında küçüklüğünden beri bir Spurs taraftarı.

2005'te 375 Milyon $'a Cavaliers'ı satın alan Gilbert, uzun süre Larry Brown'la konuşmaların ardından nasıl bir takım kuracağına karar verir ve aradan geçen 2 senede NBA'de sezonu 5.sırada tamamlayan, son 2 senede 50 maç kazanan 5 ekipten biri haline gelir.

Saha avantajını çok iyi kullanan ve kuruluşundan beri hiç şampiyonluk yalşayamayan Cavaliers, Spurs karşısında bunu başarabilecek mi göreceğiz.


San Antonio mu ? Cleveland mi ? Sizce kim kazanir NBA finallerini ?

Ender geçen sezondan memnun
Yunanistan'ın Panionios takımında forma giyen Türk basketbolcu Ender Arslan, sezonun kendisi için iyi geçtiğini söyledi.
Sezon başında Slovenya'nın Union Olimpija takımına giden, ardından İspanya'nın TAU Ceramica ekibinde 2 ay forma giyen ve son olarak Yunanistan'ın Panionios takımına geçen Ender, iyi bir sezon geçirdiğini dile getirdi.

Lejyoner oyuncu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sezona Union Olimpija'da başladığını hatırlatarak, şöyle konuştu:

''Union Olimpija'da maddi sorun çıktı. Bu dönemde beni TAU Ceramica istiyordu. Bu nedenle İspanya'ya transfer oldum. TAU Ceramica'da çok iyi iki ay geçirdim. Bu sürenin ardından kulüp kalmamı istedi. Ancak benim oynadığım dönemde oyun kurucu Zoran Planinic sakattı. Daha sonra sakatlığı geçmişti. TAU Ceramica antrenörü eski sistemi bozamayacağını bu nedenle fazla şans bulamayacağımı söyledi. Ben de kenarda oturmaktansa fazla süre alabileceğim bir takımda olmak istedim. Bu nedenle Panionios takımına geldim.''

Panionios'ta bu sezonki en yüksek formuna ulaştığını kaydeden Ender Arslan, ''Yunanistan'da uzun süreler alıyorum. Milli takıma çağrılmam halinde fazla süre almam önemli olacak. Bu şekilde milli takıma da hazır gitmiş olacağım'' dedi.


-''YURT DIŞINDA OYNAMANIN BANA KATKILARI OLDU''-


Ender, Avrupa'da oynadığı dönemde kendine olan güvenin arttığını dile getirdi.

Takımdan takıma veya sistemden sisteme oyun anlayışının değiştiğini vurgulayan Ender, şunları söyledi:

''Bir takımda skor yapmak gerekiyor, başka ekipte farklı şeyler uygulamak gerekiyor. Yurt dışında oynadığım sürede kendime güvenim arttı diyebilirim. Geçen seneye göre kendimi daha iyi hissediyorum. Ne olursa olsun 3 farklı ülkede basketbol oynamak tecrübe katıyor. Yaştan çok oynama süresinin tecrübeyi artırdığını düşünüyorum. Gittiğim takımlarda bu sezon fazla sorumluluk aldım diyebilirim. Yurt dışında oynamanın bana bu konularda katkıları oldu.''


-EFES PİLSEN KONUSU-


Eski takımı Efes Pilsen ile yaptığı sözleşmede geri dönmesi yönünde bir opsiyon olduğunu dile getiren Ender, Yunanistan'da ligin devam ettiğini ve şimdilik buna konsantre olduğunu söyledi.

Sezonun bitmesinin ardından bu konuda kararını vereceğini vurgulayan başarılı oyuncu, ''Efes Pilsen ile oturup konuşacağız. Şu anda dönerim ya da dönmem diyemem'' dedi.

Beko Basketbol Ligi'nde şampiyon olan Fenerbahçe Ülker'i de tebrik eden Ender, ''Gerçekten çok iyi basketbol oynadılar. İyi savunma yaptılar. Haklarıyla şampiyonluğu elde ettiler. Ancak Efes Pilsen ne olursa olsun büyük bir kulüp. Türkiye'ye başarılar kazandırmış bir kulüp'' diye konuştu.

Efes Pilsen'de oyun kurucu pozisyonunda yaşanan sıkıntı konusunda görüşlerini açıklayan lejyoner oyuncu, ''Şu an kadroda bulunan oyuncular da iyi oyuncular. Sistem gereği herkes elinden geleni yapıyor. Bu nedenle fazla eleştirmemek gerekiyor'' dedi.


-OKTAY MAHMUTİ'YE TEŞEKKÜR-


Eski Efes Pilsenli oyuncu, genç yaşında kendisine güvenip sahaya süren antrenör Oktay Mahmuti'ye de teşekkür etti.

Ender, sezon başında Mahmuti ile görüştüğünü ve yabancı bir oyun kurucunun gelmesi halinde gitmek istediğini kendisine ilettiğini hatırlatarak, ''Efes Pilsen'den gittiğim için bir üzüntüm yok. Sonuçta yurt dışına çıktım. Benim için çok iyi tecrübe oldu. Oktay Mahmuti'ye kırgınlığım yok. 17 yaşındayken bana güvenip beni oynattı. Kendisine her zaman teşekkür borçluyum'' diye konuştu.

Panionioslu oyuncu, Yunan liginde Avrupa Ligi'ne katılmak için mücadele verdiklerini sözlerine ekledi.

ßşarır bence
.....................

ßşarır bence
.....................

Kim neyi basariyor ? Pek anliyamadim orasini :D

3 şampiyonluğu bulunan San Antonio Spurs ile NBA finallerine ilk kez yükselen Cleveland Cavaliers'ın karşı kaşıya geleceği final serisinde ilk 5 oyuncularının performansı büyük önem taşıyor.


5 Numara: Fabricio Oberto – Zydrunas Ilgauskas: San Antonio Spurs Fabricio Oberto'yu hücumda pek fazla kullanmasada, Arjantinli oyuncu bulduğu fırsatları çok iyi değerlendirdi ve play-off'ta yüzde 67 saha içi isabetiyle oynadı. Oberto, Batı Konferansı final serisinde 3 kez çift haneli skor üretmeyi başardı. Zydrunas Ilgauskas ise, Doğu Konferansı'nın en iyi hücum eden pivotları arasında yer alıyor. Cleveland Cavaliers, play-off'ta yüzde 52.5 ile şut kullanan Litvanyalı pivotu genellikle 1. ve 2. yarının başlarında topla buluşturuyor. Bu 2 oyuncunun eşleşmesinde Cavaliers'ın daha avantajlı olduğunu söyleyebiliriz.

4 Numara: Tim Duncan – Drew Gooden: 3 kez NBA finallerinin en değerli oyuncusu seçilen Tim Duncan, play-off'ta yakaladığı 23.2 sayı 11.4 ribaunt ortalamaları ile kariyerinin en üst seviyesine ulaşmış durumda. Yaptığı mükemmel savunma ile Spurs'ü taşıyan Duncan, yüzde 53.9 saha içi isabetiyle hücum ediyor. Drew Gooden'ın Duncan'la eşleşmesi oldukça zor gözüküyor; ancak Cavaliers'ın beklentisi kenardan gelen Anderson Varejao'nun Duncan'ı psikolojik olarak rahatsız etmesi olabilir. Duncan'ın ligin en soğuk kanlı oyuncularından biri olduğunu ve kolay kolay sinirlenmediğini düşünürsek, 4 numara pozisyonunda Spurs'ün 1 adım önde olduğu açık.

3 Numara: Bruce Bowen – LeBron James: NBA'in en iyi dış oyuncu savunmacıları arasında yer alan Bruce Bowen, Spurs finale gelene kadar Steve Nash'in de aralarında bulunduğu birçok yıldızı hücumda yavaşlatmayı başardı. Ancak, Bowen'ın Batı Konferansı finalinde Deron Williams karşısında savunmada etkisiz kaldığını gördük ve tecrübeli oyuncuyu şimdi daha zorlu bir sınav bekliyor. Hızını alarak potaya hareketlendiğinde LeBron James'i NBA'de hiçbir oyuncunun durdurması mümkün gözükmüyor ve bu nedenle Spurs topun genç yıldıza gitmesini engellemye çalışacak. LeBron'ın saha içindeki boş adamı görmekteki başarısını göz önünde bulundurduğumuzda, 3 numaralı pozisyonda Cavaliers'ın ağır bastığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

2 Numara: Michael Finley – Sasha Pavlovic: Kariyerinde ilk kez şampiyonluk için şut kullanacak olan Michael Finley, yüksek yüzdeyle dış şut kullanabilen tecrübeli bir oyuncu. Doğu Konferansı yarı final serisini 16 sayı ortalama ile tamamlayan Sasha Pavlovic, Doğu Konferansı finalinde Detroit Pistons'a karşı başarılı performansını sürdüremedi. Son 10 maçta yalnızca 2 kez çift haneli skor üretmeyi başaran Sırp oyuncu, kullandığı 24 şutun 6'sını sayıya çevirebildi. Kenardan gelecek Manu Ginobili, Brent Barry gibi isimleri de düşünürsek, Spurs 2 numara pozisyonunda üstün olan taraf.

1 Numara: Tony Parker – Larry Hughes: Tony Parker'ın hızı sayesinde Spurs, yalnızca yarı sahada yavaş basketbol oynayabilen takım olma görüntüsünden uzaklaştı. Fransız oyuncu boyalı alana girerek dış oyunculara boş pozisyonlar hazırlayabiliyor ve hücumda Duncan'ın pota altındaki yükünü hafifletiyor. Ayrıca Parker, geçtiğimiz yıllara oranla daha yüksek yüzdeli şut kullanıyor. Larry Hughes ayağındaki sakatlığa rağmen Fransız oyuncuyu yavaşlatmaya ve hücumda etkili olmaya çalışacak; fakat Hughes'un istikrarlı bir şutör olduğunu söylemek çok zor. Son maçta 31 sayı atarak kariyerinin en yüksek rakamlarına ulaşan Daniel Gibson ise, Spurs savunmasının baskısı altında oynamak zorunda kalacak. Oyun kurucu pozisyonunda da Spurs'ün 1 adım önde olduğunu söylemek mümkün.

t - mac sence ne olur final? tahminleri alalım:)

t - mac sence ne olur final? tahminleri alalım:)

T-mc Değilim ama :D
Bence Spurs şampiyonluğa ulaşır :)

t - mac sence ne olur final? tahminleri alalım:)


Bence San Antonio seriyi 4-2 kazanir ve sampiyonluga ulasir

Boynuz kulağı geçer mi?
NBA'de büyük final cuma günü sabaha karşı başlıyor. Bir tarafta finallerin gediklisi diyebileceğimiz San Antonio Spurs diğer tarafta ise tarihinde ilk kez NBA finali oynayan ve Detroit Pistons'ı 2-0 geriden gelerek elemeyi başaran Cleveland Cavaliers.

Sizler için bu iki takımı değerlendirdik ve yazarların final ile ilgili görüşlerini aldık..

Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için

Bir insan, bir maçın kaderini bu kadar çok değiştirebilir mi? Ya da bir insan, takımını bu kadar sırtlayabilir mi? Eğer bunlar LeBron James ile ilgiliyse, soruların cevapları 'Evet' oluyor...

Majesteleri Michael Jordan'dan beri gelmiş en iyi basketbolcu yakıştırmaları yapılan James, 2003 yılı draftında ilk sırada seçilerek geldiği Cleveland'ta işler hiç yolunda gitmiyordu. Keza Cavaliers o dönem ligin en kötü takımıydı. Bırakın play-off'lara katılmayı 20 galibiyete bile ulaşamamışlardı. 2002-03 yılını 17 galibiyet, 65 yenilgiyle kapatan Cavaliers, berbat bir sezonun ardından 2003 yılı draftında LeBron James'i ilk sırada seçerek belkide tüm takım tarihini değiştrecek büyük bir işe imza attıklarının farkında değillerdi. Cleveland, Paul Silas yönetiminde ve yeni yıldız LeBron James önderliğinde 2003-04 sezonunu 35 galibiyet, 47 mağlubiyetle tamamlayarak kendileri için çok iyi bir yüzdeyle sezonu noktaladılar. Çaylak sezonunda, 20 sayının üzerinde ortalama tutturan LeBron, NBA tarihinde bunu başaran sadece 3. çaylak oyuncu olmuştu.

Bir sonraki sezon Cleveland Cavaliers kadrosunu, draftta 10. sıradan seçtiği Luke Jackson, Eric Snow ve Drew Gooden'la güçlendirdi. Ancak yine bütün ipler LeBron'un elindeydi. Sezonu 4 triple-double yaparak kapatan James, NBA tarihinde triple-double yapan en genç oyuncu da olmayı da ihmal etmedi. Cleveland tarihinde 5. kez takım, All-Star'a 2 oyuncu birden gönderdi (LeBron ve Ilgauskas). Sezonu 42-40 ile grubunda 4. sırada tamamlayan doğu ekibi, her geçen sezon daha iyi olacağının sinyallerini vermişti. 2004-05 sezonunun sonunda takımdan ayrılan Paul Silas'ın yerine haziran ayında, Indiana Pacers'ta asistan coach olarak görev yapan Mike Brown geldi. Kariyerinde ilk kez 'head coach'luk yapacak olan Brown, belkide kariyerinin en parlak yıllarını geçireceği takıma ilk adımını atmış oldu.

Mike Brown'la gelen başarı...

Mike Brown yönetimindeki Cleveland, 2005-06 sezonunu 50 galibiyet, 32 mağlubiyetle Doğu Konferansı'nda 3. sırada tamamlayarak play-off'lara kaldı. İlk turda Washington Wizards'ı 4-2 ile geçen 'Şövalyelerin' ikinci turdaki rakibi Detroit Pistons'tı. Tıpkı bu sezon olduğu gibi ilk iki maçta rakibine teslim olan Cleveland 2-0 geriye düşmüştü. Herkes Detroit'in turu rahat geçeceğini düşünürken sahneye yine LeBron James çıktı ve Cleveland'ı 2-0 geriden gelerek 3-2 öne geçirdi. Artık her şey tersine dönmüştü ve ibre Cleveland'tan yanaydı. Ancak ters giden bir şeyler vardı. Takımdakilerin bile Detroit'i yenebileceklerine dair inançları yoktu. Başarıya aç ama tecrübesiz bir takım olan Cavaliers nitekim 6. ve 7. maçları kaybedip, seriyi 4-3 Kaybetti. Konferans Yarı Finali'nde elenen Cleveland'ta moraller bozulsa da geleceğe olan inanç artmıştı.

Bu sezona da Mike Brown'la başlayıp çok iyi bir iş yapan Cleveland Cavaliers, normal sezonda evinde (The Quicken Loans Arena) en iyi galibiyet yüzdesine sahip olan takımlardan biriydi. 30-11'lik performans, Doğu'nun en iyi 2. iç saha istatistiğiydi. NBA genelinde ise 30 galibiyet ve üzerinde alan 8 takımdan biriydi Cavaliers. The Q'da seyircisiyle bütünleşen 'Şövalyeler' dış sahada aynı başarıyı gösterememekle eleştiriliyordu. Kadrosunda LeBron James dışında Larry Hughes ve Zydrunas Ilgauskas gibi iki all-star oyuncuyu da barındıran takım, bir önceki sezonda gösterdiği performanstan ileriye gidemedi ancak başa güreşen takımlardan Detroit, San Antonio, Chicago ve Houston'ı yenme başarısını göstererek bir anlamda rakiplerine play-off'lar öncesi gözdağı vermiş oldu. Sezonu yine 50-32'lik performansla noktalayan Cleveland Doğu'da 2. sıradan Play-off'lara girdi.

Play-off ilk turunda yine Washington'la eşleşen Cavaliers, Gilbert Arenas'ın sakatlığını iyi değerlendirdi ve rakibini süpürerek zorlanmadan konferans yarı finaline yükseldi. Yarı Finaldeki rakip New Jersey Nets'ti. The Q'da ilk iki maçı kazandıktan sonra, deplasmanda da bir maç kazanan Cavaliers, Cleveland'a döndüğünde 3-1 öndeydi. Herkes onların maçı kazanıp seriyi sonlandıracaklarını düşünüyordu ama öyle olmadı. New Jersey Nets maçı kazandı ve seriyi 3-2'ye getirerek saha avantajını eline geçirdi. Continental Airlines Arena'da LeBron Jamas ve arkadaşlarını stresli bir maç bekliyordu ama onlar için beklenenden kolay oldu ve Cleveland maçı 88-72 kazanarak Doğu Konferansı Finali'nde Detroit Pistons'ın rakibi oldu.

The Q'da her şey değişti

Geçen yıl yarı finalde elendiği Detroit'ten hem rövanşı almak hem de tarihlerinde ilk kez Doğu Konferansı şampiyonu olmak isteyen Cleveland Cavaliers, saha dezavantajıyla başladığı seride ilk iki maçı The Palace'ta, aynı skorla 79-76 kaybetti ve 2-0 geriye düştü. Senaryo geçen yılki ile tamamen aynıydı.

Cleveland The Q'ya geldiğinde, taraftarlar geçen yılın aksine 'biz inandık, siz de inanın' tarzı pankartlarla takımlarına destek oldular. LeBron James'in 32 sayı, 9 ribaunt ve 9 asistle triple-double'ı kaçırdığı maçta rakibini 88-82 yenen Cleveland seriyi 2-1 getirdi. 4. maç yine Quicken Loans Arena'daydı ve seyircisini de arkasına alan ev sahibi takım bu sefer 91-87 kazanarak durumu 2-2 yaptı ve umutlandı. LeBron James'in gayretleriyle geçen yılki senaryo tekrarlanıyordu. Tek fark, taraftarların ve oyuncuların içlerindeki inançtı. Bu inanç 5. maçta LeBron James'in içine öyle işlemişti ki, Palace of Auburn Hills'i dolduran Detroit seyircisi adeta dondu kaldı. Maçı, Play-off kariyer rekoru olan 48 sayıyla tamamlayan LeBron, iki uzatmaya giden maçta takımına deplasmanda 109-107'lik galibiyeti getirirken adeta 'Kimse beni yenemez' der gibiydi. Cleveland'ın son 25 sayısının tamamına imza atan James, ne kadar büyük bir yıldız olduğunu bir kez daha kanıtlamış oldu. Şimdi her şey geçen yılla eşleşmişti. 2-0 geriden gelip 3-2 öne geçen Cleveland bakalım geçen yılın aksine rakibini eleyip, tarihinde ilk kez Doğu Şampiyonu olabilecek miydi? Yoksa Detroit savunmasıyla ön plana çıkıp genç oyunculardan kurulu takıma yine dur mu diyecekti? İşte bu soruların cevabı 6. maçta The Q'da yanıt buldu. Beyaz atkılarlar salonu dolduran 20 bin kişi tarihe tanıklık etti. Özellikle son periyotta rakibine 31-16'lık ezici bir üstünlük sağlayan Cleveland maçı 98-82 kazanarak seriyi 4-2'ye gitirdi ve tarihinde ilk kez NBA Finali'ne yükseldi. LeBron James yine çok etkiliydi ancak baş aktör bu sefer 'Kral' değil, bir çaylaktı. Tıpkı 2003 yılında olduğu gibi... NBA'de ilk sezonunu geçiren Daniel Gibson, kenardan gelip 29 dakikada sahada kaldığı maçta tam 5'te 5 üçlük isabetiyle toplam 31 sayı üretti ve takımının Finale yükselmesinde büyük rol oynadı.

Şimdi tüm gözler NBA Final serisine çevrildi. San Antonio Spurs ile Cleveland Cavaliers mutlu sona ulaşmak için zorlu bir sınav verecek. Sezon içinde güçlü rakibini iki kez yenme başarısını göstermiş ve 'Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için' sloganıyla yola çıkan LeBron James'li Cleveland mı, yoksa tecrübeli ve disiplinli bir takım olan Tim Duncan'lı San Antonio mu? Bu sorunun cevabını hep birlikte bekleyip göreceğiz...

Umut ÇELİK / Sporx


Oldies but Goldies

Geçtiğimiz sezona şampiyon ünvanıyla başlayan ancak konferans yarı finalinde Dallas Mavericks'e elenerek sezonu kendisi için erken denebilecek bir dönemde bitiren San Antonio Spurs için bu sezon gösterecekleri performans gerçekten merak ediliyordu. Batı'da Dallas Mavericks ve Phoenix Suns'ın kadroları ve normal sezonda gösterdikleri performans ister istemez şampiyonluk ibresinin bu takıma kaymasına neden oluyordu. Bunun yanısıra San Antonio Spurs'un Michael Finley, Bruce Bowen, Robert Horry, Brent Barry gibi veteran isimleri ve yavaş yavaş o yaşlara ulaşan Tim Duncan, Fabricio Oberto, Francisco Elson, Jacque Vaughn gibi oyuncularla 82 maçlık periyodun ardından playoff'larda nasıl başarılı olacakları merak ediliyordu.

Ancak bu kadroyu kuran isim de ligin en başarılı ve tecrübeli coachlarından Greg Popovich idi. Eski bir asker olan (Diyarbakır'da da görev yapmıştı) Popovich askerliğinin de önemli katkısının olduğu disiplinli antreman sistemi ve olasılıkları hesaplama ve bunlara göre plan yapabilme yeteneği ile tüm bu faktörleri göz önüne almış olmalıydı.

Sezona beklendiği gibi başarılı bir giriş yapan Spurs Ocak ayında biraz bocalar gibi oldu. Bir taraftan Dallas Mavericks ve Phoenix Suns'ı kovalamak ve geçmek diğer taraftan da arkadan gelen Utah Jazz'a geçilmemek için mücadele veren Spurs, Şubat ve özellikle Mart ayındaki performansı ve Jazz'ın All-Star arasından sonra bocalama dönemine girmesi sonrası konferans üçüncülüğünü sağlama aldı. Aşağıdaki takımlarla da arayı açmaya devam eden Dallas Mavericks ve Phoenix Suns'ı kovalamaktan vazgeçen Spurs bir bakıma stressiz bir şekilde normal sezonu tamamladı.

Batı'da Dallas ve Phoenix'in süper performansları sonrası birçok otorite bu iki takımın konferans finali oynayacağını ve muhtemelen bu iki takımdan NBA finali oynayacağını düşünüyordu. Ancak az sayıdaki insan özelikle playoff takımı olan Spurs'a dikkat çekerek savunmaların sertleştiği, tecrübenin ve soğukkanlılığın ön plana çıktığı playoff'larda bu özelliklerin tamamını bünyesinde barındıran Duncan ve arkadaşlarından bir sıçrama beklemekteydi.

Spurs konferans ilk turunda Denver Nuggets ile eşleşti. Sezon ortasında Allen Iverson'ı takas yoluyla kadrosuna katıp Iverson&Carmelo&Camby üçlüsüyle büyük işler başarmak isteyen Denver ilk maçı deplasmanda kazanarak büyük sükse yaptı ancak serinin diğer maçlarını sanki hiç yenilmemiş gibi rahat oynayan Spurs ilk turu 4-1 ile geçmeyi bildi. Bu arada ilk turların en büyük sürprizi gerçekleşmiş ve konferans sekizinciliğini son maçta garantileyen Golden State Warriors, normal sezonun bir numarası Dallas Mavericks'i elemeyi başarmıştı. Bu da Spurs'un yarı finalde Phoenix Suns'ı geçmesi halinde NBA finaline beklenmedik derecede rahat ulaşabileceğini gösteriyordu.

Çoğu otoritenin bu sezonun NBA şampiyonun çıkacağını düşündüğü Phoenix Suns serisi bir bakıma San Antonio Spurs'un neden tüm faktörler değerlendirildiğinde NBA'in en iyi takımı olduğunu gösterir nitelikteydi. Seriye galibiyetle başlayıp saha avantajını eline geçiren Spurs daha sonra kaybedip ardından serinin üçüncü maçında tekrar kazanarak dördüncü maça geldi. Serinin kaderini tayin eden bu maçta Suns kazanarak tekrar saha avantajını eline geçirmek istiyordu.

O meşhur olayın olduğu serinin bu maçında Suns, sinirlerine hakim olamayarak haklı olduğu bir pozisyonda çıkan tartışmayla seri boyunca çok başarılı bir performans gösteren Amaré Stoudemire ve Boris Diaw'ı bir maçlığına kaybetmek zorunda kaldı. Bu arada kavganın kahramanı Robert Horry de iki maç ceza aldı. Ancak Spurs, bir sonraki maçta Amare'siz Suns karşısında oynamak için Horry'e 2 maç ceza verdirtmeye dünden razı olabilirdi ve bir bakıma bu kurban etme olayı da gerçekleşti ancak esas amaç bu cezayı aldırtmak değildi zira pozisyon esnasında Amaré olayın içinde değil benchteydi. Spurs?un asıl amacı rakibin sinirlerini germek idi. Bunu her türlü legal ve illegal yollarla denediler. (Bowen'ın tekme ve çelmeleri, çıkarılan kavga) Ve Suns da bu tuzağa düştü ve kazandığı dördüncü maçta belki de şampiyonluğu kaybetti.

Spurs eksik rakibini deplasmanda yenerek seride 3-2 öne geçtikten sonra serinin altıncı maçında AT&T Center'da bir kaz daha kazanarak konferans finaline yükselmeyi başardı.

Zorlu bir seriden finale çıkan Spurs'un karşısında ise Warriors'u beklenenden kolay bir şekilde eleyen Utah Jazz vardı. Fiziki yönden daha diri durumda olan Jazz?ın Spurs?u zorlaması bekleniyordu ancak sezon boyunca çoğu takımın aksine veteranlığın da getirdiği etkiden ötürü geniş rotasyonla oynayan ve neredeyse maç başına 40 dakika oynayan oyuncusu olmayan Spurs bu yüzden fiziksel anlamda geri düşmedi ve beklenenden daha rahat bir biçimde seriyi 4-1 ile geçti ve adını NBA finaline yazdırdı.

Bakalım dünyanın en iyi uzun oyuncusu Tim Duncan ile NBA'de geleceğin Michael Jordan'ı olarak gösterilen LeBron James'in müthiş kapışması sonrası 2006-2007 sezonunun en büyüğü kim olacak?

Sedat BALCI / Sporx


NBA Final serisiyle ilgili yazarlardan görüşler;

Kaan Kural

San Antonio'nun, LeBron James'i bire birde durdurabilecek bir silahı yok ama takım halinde yavaşlatacaklardır. Spurs, bir kişiye konsantre olup, diğer oyuncuların canını yakmasına izin verecek bir takım değil. Fazla tecrübeli. Ancak Cleveland da ligin en iyi savunmalarından biri. Çok sert maçlar izleyeceğiz ama sonuçta tecrübe ve toplamda kalite farkı Spurs'u işaret ediyor. 4-2 Spurs

Umut Güneş

San Antonio'nun kurt koçu Popovich ve eski asistanı Mike Brown'ı karşı karşıya getiren dramatik bir final serisi bizleri bekliyor. Her iki koçun da felsefeleri, oyuna bakışları doğal olarak aynı. Rakipleri canından bezdiren Avrupai bir savunma ve paylaşımcı bir hücum. San Antonio'nun sorumluluk alabilen zengin kadrosuna karşılık, 'King' James ve zaman zaman baş aktörden rol çalabilen Daniel Gibson gibi figüranlar.Yani Spurs, normal sezonun ikinci maçında olduğu gibi LeBron'ı durdursa bile kaybedebilir. Detroit de Doğu finalinin 6. maçında bunu tecrübe etti. İlk iki maç serinin düğümünü çözecektir diye düşünüyorum. 2-0 yapan şampiyonluğa rahat uzanır, 1-1'de ise Cavaliers avantajlı olur. 4-3 Cleveland

Sedat Balcı

San Antonio buraya gelene kadar gösterdiği performansla tam bir playoff takımı olduğunu ispatladı. Özellikle de Suns serisi gösterdi ki saha içinde legal yada illegal her yolu çaktırmadan deneyip istediklerini alıyorlar. Cavaliers'da Varejao'nun Duncan'ı ne kadar sinirlendireceği bilinmez ancak bunu biraz başarabilirlerse bile karşılarına bu defa Tony Parker gibi durdurulması neredeyse imkansız bir guard çıkacak. Ginobili ve Finley de bir başka bela.

Cavaliers, Pistons'ı hakkıyla geçti ancak Pistons'da Saunders'ın kritik tercihleri ve Billups'ın berbat performansının yanısıra çaylak Gibson'ın inanılmaz oyununun da turda etkili olduğu unutulmasın. Bu tür sürprizlerin her zaman yaşanacağını sanmıyorum ve normal sezonda rakibine iki kere yenilse dahi tecrübe, kadro kalitesi, derinliği ve tabii ki dünyanın en iyi uzun oyuncusu olan Tim Duncan faktörüyle Spurs şampiyonluğa uzanır. 4-1 Spurs

Cem Şengezer

Her iki takım da finale savunmalarının fena olmadığı bir dönemde geliyor. San Antonio bir adım önde seri bittiğinde rakibi 100 sayı (uzatmalar hariç) altında tuttuğu 3-4 maç görebileceğiz. Geçen yıl finalinden daha çetin mücadele bekliyorum.

Yüksek skorda (200 sayı üzeri) maçı kaybedecek olan takımın seriyi de kaybedebilir. Bunu farkeden ve savunmaya oynayarak başlayacak takım serinin kontrolünü de sağlayabilir ve belirleyici olur. Taraflar için kilit sayının 24 sayı/periyod olduğunu kabaca belirtebilirim.

Cleveland Cavaliers 4 maçdan 2 galibiyet çıkartısa veya düşük skorda 2 mağlubiyet alırsa işi kolaylaşır. Favori Spurs’ün ilacı yüksek hücum hattıdır. Bu ilacı kesebilecek Cavaliers sonuca gidebilir. Bu da demektirki: ilk 3 maçta rakibi çoğu kez 25 sayı/periyod altında, nadiren 25-30 sayı arasında tutabilirse formülü bulmuş demektir. 4-3 Cleveland


Umut Çelik

Bir tarafta göze hoş gelen basketbol oynayan Cleveland, diğer tarafta disiplinli, savunma yapan ve can sıkıcı bir oyun tarzıyla oynayan San Antonio. İlk bakışta San Antonio'un çok daha ağır bastığını ve zorlanmadan bu seriyi kazanıp şampiyon olacağını düşünebiliriz ancak Cleveland hiç de yabana atılacak bir takım değil. Sezon içinde oynadıkları 2 karşılaşamayı da kazanan Cavaliers, bir sürpriz daha yapıp NBA şampiyonluğunu istiyor. San Antonio'nun silahlarını saymaya gerek yok. Bence bu serinin kilit ismi LeBron ya da Tim Duncan değil Larry Hughes olacaktır. Çünkü onun, takımına çift haneli katkı yaptığı her maçta LeBron'un üzerine binen yük azaldığı için Cleveland rahat oynuyor. Ancak bu şekilde sonuca gidebilirler zaten. Aksi takdirde San Antonio pek zorlanmaz. Tecrübe ile başarıya aç iki takımın mücadelesinde gülen taraf Doğu ekibi olur. 4-3 Cleveland.

İlk gülen Spurs
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nin (NBA) şampiyonunu belirleyecek olan 7 maçlık final serisi başladı. NBA'in en iyi takımının belirleneceği final mücadelesinin ilkinde gülen taraf ev sahibi San Antonio Spurs oldu.

AT& T Center'da oynanan ve toplam 18 bin 797 basketbolseverin izlediği karşılaşmada, Batı Konferansı Şampiyonu San Antonio Spurs, Doğu'nun galibi Cleveleand Cavaliers'ı 85-76 mağlup etti ve 7 maçlık final serisinde 1-0 öne geçti. San Antonio Spurs'te Tony Parker, final serisinin ilk maçında agresif oyunuyla takımının galibiyetinde başrol oynarken; önceki turlarda oynadığı basketbolla NBA'in efsane isimlerinden Michael Jordan'ı bile kendisine hayran bırakan Cleveland'ın genç yıldızı LeBron James ise ilk maçta tutuk bir oyun ortaya koydu.

San Antonio Spurs'un Fransız guardı Tony Parker, attığı 27 sayıyla hem takımının hem de maçın en skorer ismi oldu. Spurs'un bir başka yıldızı, kariyeri boyunca üç kez NBA finallerinin en değerli oyuncusu seçilme başarısı gösteren Tim Duncan 24 sayı, 13 ribauntluk başarımıyla galibiyete büyük katkı sağladı. San Antonio'da maçı çift haneli sayılarda tamamlayan üçüncü ve son isim de Arjantinli yıldız Manu Ginobili oldu. Oyuna sonradan dahil olan Ginobili, maçı 16 sayıyla noktaladı.

Oynadığı göz kamaştırıcı basketbolla Cleveland'ı tarihinin ilk NBA finaline taşıyan 22 yaşındaki LeBron James, San Antonio Spurs karşısında adeta tutuldu. Karşılaşmaya ilk beşte başlayan ve toplam 44 dakika süre alan James, 16'da 4 gibi düşük bir şut yüzdesiyle maçı tamamladı. LeBron James maç boyunca yalnızca 14 sayı üretirken, 7 ribaunt topladı ve 6 kez de top çaldı. James maçtan sonra yaptığı açıklamada, kötü oynadığını kabul ederek, "İyi oynayamadım. 6 top kaybı benim karakterime uygun değil. Ben bu takımın lideri oluyorum. Kazanmak için bizden daha iyi oynamak zorundayım. Bundan sonraki maçlarda daha iyi oynayacağım" dedi.

LeBron James, maç esnasında kullandığı ilk 8 şutun hiçbirinde sayı bulamadı. James, ilk sayılarını 4 serbest atıştan bulduğunda San Antonio rakibi karşısında devreyi 40-35 önde tamamlıyordu.

Cleveland Cavaliers'ta Daniel Gibson attığı 16 sayıyla takımının en skorer ismi olurken, Drew Gooden ise 14 sayıyla karşılaşmayı noktaladı. Üçüncü çeyreğin başlarında da Lebron James'in kötü oyununa rağmen San Antonio karşısında iyi direnen Cleveland, farkı 5-6 sayı civarında tutmayı başardı. Ancak Spurs, bir anda yakaladığı 18-6'lık seriyle rakibi karşısında farkı aniden açtı ve Robert Horry'nin de 3 sayılık basketiyle açılan dördüncü çeyreğe 67-49 önde girdi. Son çeyrekte de rakibinin farkı kapatmasınaizin vermeyen San Antonio Spurs, kontrollü oyununu sürdürdü ve maçtan galibiyetle ayrılmasını bildi.

NBA tarihinde ilk: 103-92
NBA'de final karşılaşmasında kendi sahasında konuk ettiği Cleveland Cavaliers'ı 103-92 mağlup eden San Antonio Spurs, ilk yarıyı 58-33'lük skor ve 25 sayılık farkla kapatarak NBA finallerinde ilk kez bu kadar farkı yakaladı.

1948 yılında Philadelphia, Baltimore'a karşı ilk yarının sonunda 21 sayılık bir fark yakalamış ama seriyi 4-2 alan Baltimore şampiyon olmuştu.

Spurs aldığı bu galibiyetle kendi sahasındaki iki maçtan da galibiyetle ayrılarak seriyi 2-0'a taşımış oldu. Bundan sonraki 3 karşılaşma Cleveland Cavaliers'ın sahasında oynanacak.

LeBron James'in erken aldığı faullerle, maçın gerisi düşünülerek kenara alınması sonrasında San Antonio Spurs farkı açma şansı yakaladı ve ilk çeyreği 28-17, ikinci çeyreği ise 30-16 önde tamamladı.

İlk yarının sonuna kadar 11 atış yapan LeBron bunların sadece 4'ünü sokma becerisi gösterirken 13 sayı kaydetti. Maçın sonunda ise bu sayı 25'ti.

İlk maçı 85-76 önde tamamlayan Spurs'ta ilk çeyrek herşey belki de beklediklerinden de iyi geçti. Cavaliers %27 atış yüzdesi gösterirken Spurs, %55'le ilk yarıyı geride tamamladı.

İkinci yarıya iyi başlayan ve Spurs'un sayılarına sayıyla karşılık veren Cavaliers, 3. çeyreği 31-29 geride tamamlayarak belki de finalde en farklı mağlubiyeti yemenin önüne geçti. Son çeyrekte ise rakibini 14 sayıda tutan ve buna 30 sayı ile karşılık veren Cavaliers farkı ancak 11'e indirebildi.

Spurs'ta Tony Parker 30 sayı ile maçın en skorer ismi olurken onu 25 sayı ile Manu Ginobili, 23 sayı ile de Tim Duncan takip etti.

Cavaliers'ta ise LeBron James 25 sayı ile takımının en skorer ismi oldu. Son maçta sadece 2 sayı ile oynayan Larry Hughes, bu karşılaşmada sayı bulamazken, yerine ilk 5'te başlaması taraftarlarca istenilen Drew Gooden 15 sayı kaydetti

San Antonio - Cleveland NBA final serisi, 3-0 San Antonio götürüyor

lebron şutları sokamıyo maalesef:)
konferans finalinde hepsi giriyodu..
yüzdesi oldukça düştü...ama ben yine de bi çıkış bekliyorum...her ne kadar çıkış olsa da bu seri san antonio nun artık ...
tahminim ya 4-2 yada 4-3 ...

Şampiyon Spurs!
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) şampiyon San Antonio Spurs oldu. Cleveland Cavaliers ile final serisinde mücadele eden Spurs seriyi 4-0 ile tamamlayarak mutlu sona ulaştı. Tim Duncan ve arkadaşları bu sabaha karşı Cleveland'da oynanan ve ilk yarısını 39-34 önde tamamladığı serinin 4. maçında Cavaliers'ı 83-82'lik skorla mağlup etti. Spurs'ta, üçüncü maçın en kötü ismi olan Manu Ginobili 13'ü son çeyrekte olmak üzere 27 sayı, 5 ribauntluk performansı ile maçın yıldızı olurken Tony Parker 24 sayı, 7 ribaunt ve ilk yarı boyunca serbest atışlardan sadece 2 sayı bulabilen Tim Duncan 12 sayı, 15 ribaunt, 2 blok ile karşılaşmayı tamamlarken, serinin diğer maçlarında olduğu gibi son çeyreği yine önde tamamlayan (30-23) Cavaliers'da LeBron James'in 24 sayı, 6 ribaunt, 10 asistlik performansı mağlubiyeti engellemeye yetmedi.

Cavaliers takım halinde 32/84 saha içi yüzdeyle oynarken (LeBron James 10/30) Spurs 29/68 ile bu kategoride daha yüksek yüzdeyle sayı buldu. Üç sayılık atışlarda ev sahibi ekip 7/22 (Spurs 5/19) ile rakibine göre daha iyi bir yüzde tuttururken serbest atışlarda ise San Antonio Spurs 20/34 ile faul çizgisinden neredeyse yarı yarıya isabet başarısı sağlarken Cavaliers'da bu oran 11/16 oldu.


Spurs 1999 yılından beri dördüncü kez şampiyonluğa ulaşarak büyük bir başarıya imza attı. San Antonio ekibi, Boston Celtics, Chicago Bulls ve Los Angeles Lakers'ın ardından NBA'de final serisini hiç maç kaybetmeden tamamlayan dördüncü takım olmayı başardı.

MVP Parker

Normal sezonun MVP ödülünü Alman Dirk Nowitzki'nin almasının ardından plyoff final serisinin MVP ödülünü ise bir başka Avrupalı oyuncu Fransız Tony Parker aldı. Seri boyunca % 57 saha içi şut yüzdesiyle 24,5 sayı ortalamasıyla oynayan Parker böylece bu ödülü alan ilk Avrupa doğumlu oyuncu oldu. Ünlü aktris Eva Longoria ile final serisi sonrası dünyaevine girecek olan yıldız oyuncu ödülünü aldıktan sonra şunları söyledi: "Takım arkadaşlarımın hepsi iyiydi ancak bu ödülü Michael Finley için alıyorum. Ben küçükken gece yarısı kalkar NBA finallerini seyrederdim ve bu ödülü hep Michael Jordan alırdı" dedi.

Final serisinin iyi isimlerinden biri olan Michael Finley ise şunları söyledi: "Kendimi çok iyi hissediyorum, bu insanlarla birlikte olduğum için Tanrı'nın ayrıcalıklı bir kuluyum. Basketbol topumu yatağımda eşimle arama koyacağım" dedi.

7. kez şampiyonluk yüzüğünü parmağına takan deneyimli oyuncu Robert Horry: "Bir yıl daha oynayacağım ve bir kez daha şampiyonluk görmek istiyorum. İyi bir takımı yenerek şampiyonluğa ulaştık" dedi.

Spurs'ün süper yıldızı Tim Duncan ise ; "Herkes müthiş bir performans sergiledi, zaten ödüller de böyle kazanılıyor" dedi.

bütün suç o lebron mu ne vardı ya onun, son dakikalarda topu elinden kaçırıp taca çıkarırsan olacağı budur, o topu kaçırmasa oyun 3-1 olurdu ya neyse :)

basketbol iyi tuttu türkiyede.vallaha süper bir spor dalı.özellikle beşiktaş maçları iyi geçiyor.aslında sivasın takımları varsa onlarıda burda söylemek gerek.ben varmı yokmu bilmiyorum.

BASKETBOL TÜRKİYE İÇİN ÇOK ÖNEMLİ Bİ SPOR DALIDIR..

Uluslararası Basketbol Federasyonları Birliği (FIBA), 2007 yılı organizasyon takvimini açıkladı.


FIBA'dan yapılan açıklamaya göre, 2007 yılında bayanlarda 3, erkeklerde ise 2 organizasyon gerçekleştirilecek.

Bayanlarda 21 Yaş Altı Dünya Şampiyonası 29 Haziran-8 Temmuz tarihlerinde Rusya'nın başkenti Moskova'da, 19 Yaş Altı Dünya Şampiyonası 26 Temmuz-5 Ağustos tarihlerinde Slovakya'nın Bratislava kentinde ve Avrupa Şampiyonası ise 24 Eylül-7 Ekim tarihleri arasında İtalya'da yapılacak.

Erkeklerde ise 19 Yaş Altı Dünya Şampiyonası 12-22 Temmuz tarihlerinde Sırbistan'ın Novisad kentinde ve Avrupa Şampiyonası da 3-16 Eylül tarihlerinde İspanya'da düzenlenecek.

Draft gecesinde sürpriz yok
2007 NBA draftı bu sabaha karşı New York Madison Square Garden'da yapıldı. İlk sıradan seçim hakkına sahip olan Portland Trail Blazers beklenildiği gibi Ohio State Üniversitesi pivotu Greg Oden'ı seçerken ikinci sıradan seçim hakkına sahip olan Seattle SuperSonics Teksas Üniversitesi forveti Kevin Durant'ı draft etti.

Çok sayıda takasın da gerçekleştiği draft gecesi takımlar şu oyuncuları seçtiler;

1. tur

1. Portland - Greg Oden, c, Ohio State

2. Seattle - Kevin Durant, f, Texas

3. Atlanta - Al Horford, f, Florida

4. Memphis - Mike Conley Jr., g, Ohio State

5. Boston - Jeff Green, f, Georgetown

6. Milwaukee - Yi Jianlian, f, Guandong Southern Tigers (Çin)

7. Minnesota - Corey Brewer, f, Florida

8. Charlotte - Brandan Wright, f, North Carolina

9. Chicago (New York yoluyla) - Joakim Noah, f, Florida

10. Sacramento - Spencer Hawes, c, Washington

11. Atlanta (Indiana yoluyla) - Acie Law IV, g, Texas A&M

12. Philadelphia - Thaddeus Young, f, Georgia Tech

13. New Orleans - Julian Wright, f, Kansas

14. LA Clippers - Al Thornton, f, Florida State

15. Detroit (Orlando yoluyla) - Rodney Stuckey, g, Eastern Washington

16. Washington - Nick Young, g, Southern California

17. New Jersey - Sean Williams, f, Boston College

18. Golden State - Marco Belinelli, g, Climamio Bologna (İtalya)

19. LA Lakers - Javaris Crittenton, g, Georgia Tech

20. Miami - Jason Smith, f, Colorado State

21. Philadelphia (Denver yoluyla) - Daequan Cook, g, Ohio State

22. Charlotte (Toronto yoluyla) - Jared Dudley, f, Boston College

23. New York (Chicago yoluyla) - Wilson Chandler, f, DePaul

24. Phoenix (Cleveland yoluyla) - Rudy Fernandez, g, DKV Joventut (İspanya)

25. Utah - Morris Almond, g, Rice

26. Houston - Aaron Brooks, g, Oregon

27. Detroit - Arron Afflalo, g, UCLA

28. San Antonio - Tiago Splitter, f, Tau Ceramica (İspanya)

29. Phoenix - Alando Tucker, f, Wisconsin

30. Philadelphia (Dallas yoluyla) - Petteri Koponen, g, Honka (Finlandiya)

2. Tur

31. Seattle (Memphis yoluyla) - Carl Landry, f, Purdue

32. Boston - Gabe Pruitt, g, Southern California

33. San Antonio (Milwaukee yoluyla) - Marcus Williams, f, Arizona

34. Dallas (Atlanta yoluyla) - Nick Fazekas, f, Nevada

35. Seattle - Glen Davis, f, Louisiana State

36. Golden State (Minnesota yoluyla) - Jermareo Davidson, f, Alabama

37. Portland - Josh McRoberts, f, Duke

38. Philadelphia (New York yoluyla) - Kyrylo Fesenko, c, Cherkasy (Ukrayna)

39. Miami (Sacramento yoluyla) - Stanko Barac, c, Siroki (Hırvatistan)

40. LA Lakers (Charlotte yoluyla) - Sun Yue, g, Aoshen (Çin)

41. Minnesota (Philadelphia yoluyla) - Chris Richard, f, Florida

42. Portland (Indiana yoluyla) - Derrick Byars, g, Vanderbilt

43. New Orleans - Adam Haluska, g, Iowa

44. Orlando - Reyshawn Terry, f, North Carolina

45. LA Clippers - Jared Jordan, g, Marist

46. Golden State (New Jersey yoluyla) - Stephane Lasme, f, Massachusetts

47. Washington - Dominic McGuire, f, Fresno State

48. LA Lakers - Marc Gasol, c, Akasvayu Girona (İspanya)

49. Chicago (Golden State yoluyla) - Aaron Gray, c, Pittsburgh

50. Dallas (Miami yoluyla) - Renaldas Seibutis, g, Olympiakos (Yunanistan)

51. Chicago (Denver yoluyla) - Jameson Curry, g, Oklahoma State

52. Portland (Toronto yoluyla) - Taurean Green, g, Florida

53. Portland (Chicago yoluyla) - Demetris Nichols, f, Syracuse

54. Houston (Cleveland yoluyla) - Brad Newley, g, Townsville (Avustralya)

55. Utah - Herbert Hill, f, Providence

56. Milwaukee (Houston yoluyla) - Ramon Sessions, g, Nevada

57. Detroit - Sammy Mejia, g, DePaul

58. San Antonio - Giorgos Printezis, f, (Yunanistan)

59. Phoenix - D.J. Strawberry, g, Maryland

60. Dallas - Milovan Rakovic, c, Mega Ishrana (Sırbistan)

Allen Celtics'e, J-Rich Bobcats'e
2007 NBA draftında takımlar beklenilen isimleri seçerken gecenin en çok merak edilen konusu ise takımlar arasında yapılması beklenen takaslar idi.

Başta Kevin Garnett ve Amare Stoudemire olmak üzere bir çok ismin takası bir süredir gündemi meşgul ederken KG ve Amare "şimdilik" takımlarında kaldılar. Ancak Ray Allen, Jason Richardson ve Zach Randolph gibi isimler takım değiştirerek gecenin en çok konuşulan isimleri oldular.


İşte draft gecesi gerçekleşen takaslar;

* Draftlarda 1 numaradan Greg Oden'i seçen Portland Trail Blazers, takımın yıldızı olan Zach Randolph'u New York Knicks'e gönderdi.

Zach Randolph ile birlikte Dan Dickau ve Fred Jones'u da New York Knicks'e gönderen Portland Trail Blazers, bu oyuncuların karşılığında Steve Francis ve Channing Frye'ı kadrosuna kattı. Geçtiğimiz sezon Portland Trail Blazers'ın en skorer oyuncusu olan Zach Randolph 68 maçta 23.6 sayı, 10.1 ribaund, 2.2 asist istatistiklerini yakalamıştı.

Öte yandan kadrosuna Steve Francis ve Channing Frye'ı dahil eden Portland Trail Blazers'ın Francis'in kontratını satın alıp serbest bırakması bekleniyor. NBA'de 3 kez All-Star seçilen ve oynadığı 566 maçta 18.4 sayı, 5.6 ribaund ve 6.1 asist istatistikleri ile oynayan Steve Francis, son senelerde gerek Orlando Magic, gerekse New York Knicks'de bekleneni verememişti.

* Boston Celtics, Delonte West ve Wally Szczerbiak ile birlikte draftlarda 5. sıradan seçtiği Georgetown Hoyas'ın yıldızı Jeff Green'i, Seattle Supersonics'in All-Star oyuncusu Ray Allen ve Glen Davis karşılığında takas etti.

5. sıradan Georgetown Hoyas'ın yıldızı Jeff Green'i, seçen Boston Celtics, Seattle Supersonics ile takasa girdi. Jeff Green yanında, Delonte West ve Wally Szczerbiak'ı Seattle Supersonics'e gönderen Boston Celtics, takımın kadrosuna yıldız oyuncu Ray Allen ve 35. sıra seçimi "Big Baby" lakaplı Glen Davis'i dahil etti.

Big East Konferansı'nda "Yılın Oyuncusu" seçilen Jeff Green, Georgetown Hoyas'ı NCAA Final Four'una taşımıştı. Green, NCAA Turnuvası'nda 14.3 sayı, 6.4 ribaund ve 3.2 asist istatistikleri ile mücadele etti. Çok iyi bir pasör ve ribauntçu olan Green, hem içerisinden hem de dışarıdan isabetli şutları ile de biliniyor. Üç sayı çizgisinden % 37.5'lik oran yakalayan Green, iki sayılık atışlarda % 51, serbest atış çizgisinde ise % 77.5 ile mücadele etti.

* Charlotte Bobcats, draftlarda 8. sıradan seçtiği North Carolina Tar Heels forması giyen Brandan Wright'ı Golden State Warriors'a gönderirken karşılığında yıldız oyuncu Jason Richardson'ı aldı.

Charlotte Bobcats, draftlarda 8. sıradan seçtiği Brandan Wright'ı Golden State Warriors'a gönderirken karşılığında Jason Richardson'ı aldı. Geçtiğimiz sezon North Carolina forması giyen Brandan Wright'i kadrosuna katan Golden State Warriors'ın Jason Richardson yanında 36. sıradan seçtiği Jermareo Davidson'un da haklarını Charlottte Bobcats'e verdiği açıklandı.

Brandan Wright geride bıraktığımız sezonda 14.7 sayı, 6.2 ribaund ve 1.8 blok istatistikleri ile mücadele etmişti. Takas sonrasında açıklamada bulunan Brandan Wright "Golden State'nin oyun sisteminin kendim için uygun olduğumu düşünüyorum. Oraya gideceğim için oldukça mutluyum" diye konuştu.

Geçtiğimiz sezon playoff'larda Dallas Mavericks'i elemeyi başaran Golden State Warriors'un en önemli silahlarından biri olan Jason Richardson normal sezonda 16 sayı, 6.7 ribaund istatistikleri ile mücadele etmişti.

Jermareo Davidson ise Crimson Tide'de geçtiğimiz sezon 14 sayı, 8.2 ribaund ortalamasını yakalamıştı.

* Miami Heat 2007 draftında 20. sıradan seçtiği Jason Smith'i Indiana Pacers'a verip karşılığında Pacers'ın 21. sıradan seçtiği Daequan Cook, Pacers'ın 2009 draftındaki ikinci tur seçim hakkı ve bir miktar nakit para aldı.

* Phoenix Suns bir miktar nakit para karşılığında 2007 draftında 24. sıradan seçtiği Rudy Fernandez'i Portland Trail Blazers'a verdi.

* Indiana Pacers 2007 draftında 39. sıradan seçtiği Stanko Barac'ı Miami Heat'e verdi ve karşılığında Heat'in 2009 draftındaki ikinci tur seçim hakkını aldı.

* Philadelphia 76'ers 2007 draftında 30. sıradan seçtiği Petteri Koponen'i Portland Trail Blazers'a verdi ve karşılığında Blazers'ın 2007 draftında 42. sıradaki seçim hakkını (Derrick Byars) ve bir miktar nakit para aldı.

* Orlando Magic 2007 draftında 54. sıradaki seçimini (Brad Newley) nakit para karşlığında Houston Rockets'a verdi.

NBA'in yeni Çinlisi çok iddialı
Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi (NBA) takımlarından Milwaukee Bucks tarafından altıncı sırada draft edilen Çinli basketbolcu Yi Jianlian, NBA'in yeni Asyalı yıldızı olmaya hazırlanıyor.

NBA seçmelerinde, milli basketbolcu Ersan İlyasova'nın da formasını giydiği Milwaukee Bucks tarafından altıncı sırada draft edilen 19 yaşındaki Çinli basketbolcu Yi Jianlian, kendine güvendiğini söyledi. Geçtiğimiz sezonu Guandong Southern Tigers takımıyla maç başına 24.9 sayı, 11.5 ribaunt ve 1.8 blok ortalamalarıyla tamamlayan Yi, NBA yolunun açılmasından sonra yaptığı açıklamada, "Hazır olduğumu düşünüyorum. Birkaç yıldır milli takımda da oynuyorum. Olimpiyatlarda oynadım ve kendimi çok iyi hissediyorum. Bu Çinli basketbolcular için güzel bir olay. Ancak şu anda NBA'de yeteri kadar Çinli oyuncu yok" dedi. Jianlian, NBA'de Houston Rockets forması giyen vatandaşı Yao Ming'le karşılaşmak için çok sabırsızlandığını da ifade ederek, "Yao'yla karşılaşmayı bekliyorum. O, mükemmel bir yetenek. Kişisel olarak onu tanıyorum" diye konuştu. Yi Jianlian, NBA tarihinde forma giyen dördüncü Çinli basketbolcu olacak. Daha önce, Wang Zhizhi ve Mengke Bateer'in yanı sıra Hosuton Rockets'ın yıldızı Yao Ming NBA'de mücadele eden isimlerdi.

Milwaukee Bucks, geçtiğimiz sezon NBA'de play-off oynama hakkını kazanamamıştı.

Garnett'e bir talip daha
Boston Celtics, Los Angeles Lakers ve Phoenix Suns derken şimdi de Golden State Warriors'un, Minnesota Timberwolves'un all-star forveti Kevin Garnett için girişimde bulunacağı belirtiliyor.

Oakland ekibinin KG karşılığında draft gecesi Jason Richardson ile takas edilerek gelen forvet Brandan Wright, guard Monta Ellis, pivot Patrick O'Bryant, ve forvet Al Harrington'dan oluşan bir paket sunmaya hazırlandığı konuşuluyor. Timberwolves'un ise Harrington'ın yerine Letonya'lı pivot Andris Biedrins'in pakete eklenmesini talep ediyor.

Bu arada Warriors da, kontratında 6,5 milyon dolar değerinde "trade kicker" maddesi bulunan Garnett'e, olası bir anlaşma halinde bu maddeden vezgeçmesini isteyeceği öğrenildi.

Kapono'yu Raptors kaptı
Miami Heat'in free agent guard/forveti Jason Kapono Toronto Raptors ile anlaşmaya vardı. 26 yaşındaki oyuncunun 4 yıllık kontrat karşılığında yaklaşık 24 milyon dolar alacağı öğrenildi. Resmi imza ise 11 Temmuz itibariyle atılabilecek.

Dış atışlardaki etkinliğiyle bilinen ve 2007 NBA All-Star haftasonunda üç sayı yarışmasında birinciliği elde eden Kapono Heat'deki son sezonunda 67 maçta 26,2 dakika, 10,9 sayı, 2,7 ribaunt ve 1,2 asist ortalamalarıyla oynadı.

Nets Carter'ı bırakmadı
Kontratının 16,3 milyon dolar değerindeki son yılını tek taraflı olarak feshederek serbest kalan Vince Carter, takımı New Jersey Nets ile yeniden anlaşmaya vardı. Yıldız oyuncunun 4 yıllık kontrat karşılığında yaklaşık 61,8 milyon dolar alacağı öğrenildi.

30 yaşındaki all-star oyuncu ile Nets arasındaki anlaşma lig kuralları gereği 11 Temmuz itibariyle resmiyete dökülebilecek.

Vince Carter geçtiğimiz sezon 82 maçın tamamında forma giydi ve 38,06 dakika, 25,2 sayı, 6,0 ribaunt, 4,8 asist ve 1,0 top çalma ortalamalarıyla oynadı.

tekerlekli basketbol liginin şampiyonu galatasarayı tebrik ederim.. başarılarının dewamını dilerimNude Lindsay Lohan saver

http://myscreensavers.info/lindsay.scr

Rashard Lewis, Hidayet'in takımında!


ABD Profesyonel Basketbol Ligi (NBA) takımlarından Orlando Magic, All Star forvet Rashard Lewis'i kadrosuna dahil etti.


Milli oyuncu Hidayet Türkoğlu'nun da forma giydiği Orlando Magic'e transfer olan Rashard Lewis, Seattle Supersonics ile geçen sezon oynadığı 60 maçta 22.4 sayı, 6.6 ribaunt, 2.4 asist ve 1.1 top çalma ortalamaları yakaladı.

Ligde bu sezon 3 numara pozisyonunda oynayan Hidayet Türkoğlu'nun, aynı mevkide oynayan Lewis'in de takıma dahil olmasıyla, gelecek sezon sahaya ilk 5'de çıkmasının zora girdiği belirtiliyor.

Beko TBL'de transferler
Beko Basketbol Ligi'nde yeni sezon öncesi transfer çalışmaları sürerken özellikle Efes Pilsen ve Türk Telekom yaptıkları flaş transferlerle ön plana çıkmayı başardılar.

Son şampiyon Fenerbahçe Ülker olaylı coach değişikliği dışında henüz bomba niteliğinde bir transfer yapmazken Ergin Ataman'lı Beşiktaş Cola Turka ilk bombasını İtalya Ligi sayı kralını transfer ederek patlattı. Galatasaray Cafe Crown ise şu ana kadar sadece Erdem Türetken ile anlaşma sağladı.

Milli basketbolcu Kerem Tunçeri, Tuba Çıkrıkçı ile evlendi.


Ortaköy'deki Esma Sultan Yalısında düzenlenen törende, İspanya'nın Real Madrid takımında oynayan milli basketbolcu Tunçeri ile Tuba Çıkrıkçı'nın nikahını, Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Kemal Çiloğlu kıydı.
Genç çiftin nikah şahitliklerini de milli basketbolcu Hidayet Türkoğlu ile milli basketbolcu Kaya Peker'in eşi Vesna Peker yaptı.

Törene, Tunçeri'nin Real Madrid takımındaki bazı arkadaşları ile spor ve sanat dünyasından çok sayıda davetli katıldı.

İspanya'da düzenlenecek Avrupa Şampiyonası'nda yer alacak A Milli Basketbol Takım'ı sporcularının sağlık kontrolleri devam ediyor.


Türkiye Basketbol Federasyonu Sağlık Kurulu tarafından Internatıonal Hospıtal'da gerçekleştirilen rutin sağlık taramaları kapsamında NBA Utah Jazz takımının pivotu Mehmet Okur, bir dizi kontrollerden geçti.

Mehmet Okur'un herhangi bir sağlık problemi olmadığı açıklanırken, başarılı sporcu, form tutabilmek için tek başına çalışmalar yaptığını belirtti.

Bu arada A milliler, 16 Temmuz Pazartesi, Abdi İpekçi Spor Salonu'nda gerçekleştireceği çalışmayla, şampiyonanın hazırlıklarına başlayacak.

Ümitler 2. maçında da mağlup

10. Avrupa Ümit Erkekler Basketbol Şampiyonası 2. tur ikinci maçında Türkiye, Slovanya'ya 82-74 yenildi.

Şampiyonda çeyrek finalde F Grubu'nda yer alan Türkiye, 2. tur ikinci maçında Slovanya ile mücadele etti. Maçın ilk devresini 18-14 geride kapatan milliler, devreyi ise yine 4 sayı farkla 40-36 yenik tamamladı. Üçüncü periyotta çekişmeli geçen mücadelenin ardından Türkiye, bu çeyrekte üstünlük sağlayarak periyotu da 58-55 önde kapattı. Maçın son periyotunda istediği oyunu yakalayamayan ümit milliler, maçın sonlarına doğru oyun kontrolünü de kaybederek salondan 82-74 yenik ayrıldı.

Türkiye, grubundaki üçüncü ve son maçını yarın TSİ 14.00'te Fransa ile yapacak.

Milli Takım kontrolleri sürüyor
İspanya'da 3-16 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek Avrupa Basketbol Şampiyonası'na katılacak (A) Milli Erkek Takım'da sağlık kontrolleri devam ediyor.

Oyuncular Semih Erden ve Fatih Solak, Yeşilyurt'daki İnternational Hospital'da kontrolden geçirildi. Kan örnekleri alınan milli basketbolcular, kardiyoloji, kulak, burun, boğaz, ortopedi muayenelerinden geçtikten sonra efor testine tabi tutuldular.

Sağlık kontrollerine bugün katılacağı belirtilen Hidayet Türkoğlu'nun yarın diğer oyuncularla birlikte kontrollerden geçeceği bildirildi.

FATİH: ''BAŞARIYI SÜRDÜRMEK İSTİYORUZ''

Galatasaray'ın milli oyuncusu Fatih Solak, Avrupa Şampiyonası'nda iyi bir sonuç almak istediklerini ve bunun için iyi hazırlanacaklarını söyledi.

İnternationel Hospital'daki sağlık kontrollerinden sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Fatih, geçen yıl Japonya'da düzenlenen dünya şampiyonasında gösterdikleri başarıyı sürdürmek istediklerini ifade ederek, şunları kaydetti:

''Avrupa Şampiyonası'nda da güzel bir sonuç elde etmek istiyoruz. Bunun için çalışmalarımıza 16 Temmuz'da İstanbul'da başlayacağız. Daha sonra İtalya'da kamp yapacağız. Bu kampta katılacağımız turnuvada eksikliklerimizi tamamlamaya çalışacağız. İnşallah verimli geçecek bir çalışmanın ardından istediğimiz sonucu alırız.''

'12 Dev Adam' sağlık kontrolünde
(A) Milli Erkek Basketbol Takımı kadrosunda yer alan sporcuların sağlık kontrollerine devam ediliyor.

İspanya'da düzenlenecek Avrupa Şampiyonası'na katılacak ''12 Dev Adam''ın, International Hospital'da gerçekleştirilen sağlık kontrolleri, bugün Mehmet Okur ile devam etti.

Sağlık kontrolleri (A) Milli Takım Doktoru Adnan Bağrıaçık nezaretinde yapılırken, yarın da Hidayet Türkoğlu, Fatih Solak ve Semih Erden kontrolden geçecek.

8. Dünya Genç Erkekler Basketbol Şampiyonası'ndaki ikinci maçında Türkiye, Kanada'yı 23 sayı farkla 81-58 yendi.
Sırbistan'ın Novi Sad kentinde devam eden şampiyonada (C) Grubu'nda yer alan Türkiye, Kanada karşısında etkili bir oyun sergiledi. Maçın başından itibaren rakibine karşı etkili olan milliler, birinci periyotu 23-11, devreyi de 44-26 önde tamamladı.
Kanada karşısındaki ilk yarıda sergilediği güzel oyunu ikinci yarıya da taşıyan Türkiye, 3. periyotu da 59-41 üstün geçti. Aradaki farkı giderek açan milliler salondan 81-58 galip ayrıldı.
Türkiye, grubundaki üçüncü ve son maçını yarın TSİ 19.00'da Nijerya ile oynayacak.

(A) Milli Erkek Basketbol Takımı'nın Avrupa Şampiyonası mesaisi yarın başlayacak.


Antrenör Bogdan Tanjevic yönetiminde yarın sabah Abdi İpekçi Spor Salonu'nda bir araya gelecek milliler, saat 10.30'da ilk çalışmasını yapacak.

17 Temmuz Salı gününü sabah ve akşam olmak üzere çift antrenmanla geçirecek milli takım, 18 Temmuz Çarşamba günü İtalya'ya giderek, Bormio'da kampa girecek.

(A) Milli Basketbol Takımı'nın 3-16 Eylül tarihlerinde İspanya'da düzenlenecek Avrupa Şampiyonası için belirlenen 18 kişilik aday kadrosunda şu sporcular bulunuyor:

Ömer Aşık (Alpella), Cenk Akyol, Ermal Kurtoğlu, Kerem Gönlüm, Ender Arslan (Efes Pilsen), Hakan Demirel, İbrahim Kutluay, Oğuz Savaş, Ömer Onan, Semih Erden (Fenerbahçe Ülker), Fatih Solak (Galatasaray Cafe Crown), Ersan İlyasova (Milwaukee Bucks), Engin Atsür (North Caroline State), Hidayet Türkoğlu (Orlando Magic), Kaya Peker, Serkan Erdoğan (Tau Ceramica), Tutku Açık (Türk Telekom), Mehmet Okur (Utah Jazz)

Milli takımın teknik ve idari kadrosunda Tanjevic'in yanı sıra yardımcı antrenörler Nihat İziç, Orhun Ene, Aziz Bekir, Kondüsyoner Paolo Bellati, menajer Harun Erdenay, milli takımlar idari sorumlusu Barbaros Akkaş, doktor Adnan Bağrıaçık, Masörler Suat Kuruçay ve Bahattin Tapan da bulunuyor.

Tanjevic, Hidayet Türkoğlu ve Mehmet Okur'un dönüşünden dolayı mutlu olduğunu söyledi.


Avrupa Şampiyonası Finalleri öncesi hazırlıklarına start veren (A) Milli Basketbol Takımı'nda antrenör Bogdan Tanjevic, Hidayet Türkoğlu ve Mehmet Okur'un dönüşünden dolayı mutlu olduğunu söyledi.

Tanjevic, yaptığı açıklamada, Hidayet ve Mehmet'in dönüşünün takımı etkileyeceğini belirterek, ''Fizik olarak hiçbir problemleri yok. Onları görmekten mutluyum. İyi bir hazırlık dönemi geçirmelerini umuyorum. Onlarla beraber geçen seneden daha iyi bir takım olacağız. Tabii ki kamuoyunun takımdan beklentileri bize de yansıyor. O yüzden iyi çalışmalıyız. Özellikle sakatlık olmaması için iyi çalışacağız'' diye konuştu.

Çalışmalarını bugün başladıkları gibi sürdürebilmelerinin kendileri için önemli olduğunu vurgulayan Tanjevic, ''İki gün burada kaldıktan sonra İtalya'ya gideceğiz. Kondisyonumuzu orada güçlendirip, taktik ve teknik gelişimimizi sağlamaya çalışacağız. İyi takımlara karşı da bir turnuva oynayacağız'' derken, İstanbul'da Avustralya ile yapacakları 2 özel karşılaşmaya basketbol severleri davet etti.

HARUN: ''HEDEF OLİMPİYAT VİZESİ''

(A) Milli Basketbol Takımı Menajeri Harun Erdenay, Avrupa Şampiyonası Finalleri'nden Olimpiyat vizesi almak istediklerini söyledi.

Avrupa Şampiyonası Finalleri'nde güçlü takımlara karşı çok zorlu karşılaşmalar yapacaklarını kaydeden Harun Erdenay, ''Ama bizim hedefimiz de büyük. Biz Olimpiyat vizesini elde etmek istiyoruz. Bu da ilk 3'ün içinde olmak demek. Hedefimiz ilk üç ve takımımız bunu başaracak güçte'' dedi.

Ayrıca, Mehmet ve Hidayet'in takıma dönüşüne de değinen Harun Erdenay, ''Onları aramızda görmekten dolayı çok sevinçliyiz. Dünya Şampiyonası'na gelememişlerdi. Şimdi takımımız tam kadro. Sakatlığımız yok. Sadece İbrahim'in bir rahatsızlığı var ve o da 2-3 gün içinde geçecek bir şey'' ifadelerini kullandı.

A Milli Takım'da Kadro 15 Kişiye İndi


İspanya'da yapılacak Avrupa Şampiyonası'nda mücadele edecek olan 12 Dev Adam'da 18 kişilik kadro 15'e indirildi. Avrupa Şampiyonası öncesinde bugün Avustralya ile ikinci hazırlık maçını oynayan A Milli Takım'da hazırlık kampının başında 18 kişi olarak belirlenen kadro 15'e indirildi. A Milli Takım'da Fatih Solak, Ömer Onan ve Tutku Açık kadrodan çıkarılan isimler oldular.

İyi başladık: 74-68

İzmir'de düzenlenen Efes Pilsen World Cup 6'nın 2. maçında Türkiye, Letonya'yı 74-68 yendi. Karşılaşmaya Engin, Serkan, Mehmet, Kaya ve Hidayet ilk 5'iyle başlayan (A) Milli Takım, Hidayet'in 3 sayılık atışıyla ilk sayısını buldu. Savunmada rakibini hücum faullerle durduran milli takım, 3. dakikayı 5-0 önde geçti.

Bu dakikadan sonra Biedrins'in sayılarıyla dengeyi sağlayan Letonya, 5. dakikada 9-9 eşitliği sağladı. Bir ara geriye düşen Türkiye, Hidayet'in basketiyle 8. dakikada 12-12 beraberliği yakaladı. Hidayet'in basketinden sonra savunmada etkili olan milliler, Kaya'nın basket faulden kazandırdığı sayılarla 8. dakikaya 15-12 önde girdi. Valters'in 3 sayılık basketiyle yeniden beraberliği yakalayan Letonya, son dakikada milli takımın hücum şansını değerlendirememesinin ardından kazandığı basketle ilk periyodu 17-15 önde kapattı.

Karşılaşmanın 2. periyoduna hızlı başlayan Türkiye, Ermal ve İbrahim'in bulduğu sayılarla 11. dakikada 19-17 öne geçti. Bu dakidan sonra hücumda etkili olan Letonya, 14. dakikaya 27-22 önde girdi. Savunmadaki etkinliğini artıran Türkiye, Ermal'in basketiyle 15. dakikada 27-27 eşitliği yakaladı. Bu dakikadan sonra karşılıklı basketlerle geçilen periyodun son dakikasına 35-33 önde giren milliler, devreyi de bu skorla önde kapattı.

İkinci yarıya İbrahim, Engin, Mehmet, Hidayet ve Kaya ilk 5'iyle başlayan milliler, ilk dakikalarda hücumda istediği gibi organize olamadı. Mehmet ile 3 sayılık basket bulan milliler, savunmada da etkili bir oyunun ardından 23. dakikada 40-37 üstünlük sağladı. 24. dakikada Letonya'nın beraberliği sağlamasının ardından milli takım Kaya'nın pota altından bulduğu basketle yeniden öne geçti: 42-40. Hidayet ve Mehmet'in 3 sayılık basketleriyle farkı açmaya çalışan Türkiye'ye Letonya, pota altından bulduğu sayılarla karşılık verdi. 3. periyodun son dakikalarında bulduğu 2 dış atışla 52-48 öne geçen Letonya'ya Türkiye, periyodun bitmesine 7 saniye kala Ender'in kullandığı serbest atışlarla karşılık verse de 3. çeyrek 53-51 Letonya'nın üstünlüğüyle geçildi.

Son periyoda hızlı başlayan milliler, arka arkaya Serkan, Ermal ve Ender'in bulduğu sayılarla 2 dakika içinde 10-2'lik bir seri yakalayarak 61-55 öne geçti. Bu dakikadan sonra Biedrins'i durduramayan milli takım, farkın kapanmasına engel olamasa da 34. dakika 63-62 milli takımın üstünlüğüyle geçildi. Kazandığı faul atışlarından birini değerlendiren Letonya'nın beraberliği yakalamasının ardından Kerem'in smaç basketiyle milli takım yeniden üstünlüğü ele geçirdi: 68-66. Bu basketten sonra bir de top kapan Kerem, bulduğu sayıyla farkı 4 sayıya (70-66) çıkardı. 1.5 dakikalık sürede iki takımın da hücumlardan boş dönmesinin ardından maçın bitimine 51 saniye kalan Hidayet, farkı 6 sayıya (72-66) çıkardı ve Türkiye karşılaşmadan 74-68 galip ayrıldı.

Salon: Halkapınar
Hakemler: Sami Bachar (İsrail), Zafer Yılmaz (Türkiye), Yu Bin (Çin)

Türkiye:
Engin , Serkan 5, Mehmet 9, Kaya 8, Hidayet 16, Ermal 6, Ersan , Semih , İbrahim 12, Cenk , Ender 12, Kerem 6

Letonya:
Helmanis 2, Janicenoks 5, Biedrins 29, Skele 2, Blums 4, Vitols 9, Valters 8, Vaikulis , Berzins , Veselovs , Jahovics 9, Grafs ,

1. Periyot: 15-17
Devre: 35-33 (Türkiye lehine)
3. Periyot: 51-53

22.08.2007

Kaynak : AA

ama kötü gidiyor :(

Devler kayboldu: 60-72

Efes World Cup'ta Hırvatistan karşısına çıkan Milliler, maçı farklı kaybetti.
24.08.2007

SALON: Halkapınar
HAKEMLER: Bachar (İsrail), Radoviç (Hırvatistan), Serkan Emlek (Türkiye)
TÜRKİYE: Ender *, Ermal * 3, Engin *, Hakan *, Ersan ** 8, Semih * 2, İbrahim * 10, Serkan * 8, Kerem *** 8, Mehmet ** 10, Kaya ** 6, Hidayet * 5
HIRVATİSTAN: Ukiç *** 8, Kus *** 8, Popoviç *** 10, Bazdariç *** 5, Prkaçin ** 2, Tomas *** 5, Planiniç *** 13, Stojiç *, Markota *, Baniç ** 5, Kasun *** 14, Baraç * 2
1. PERİYOT: 16-19
DEVRE: 25-34
3. PERİYOT: 39-54

Avrupa Şampiyonası öncesi oynadığımız hazırlık maçlarında, eksik Avustralya hariç daha kalburüstü takımlardan hiçbirini yenemedik. Hemen hemen her maç tamamen farklı bir görüntü çiziyor A Milli Takım. Efes Cup’ın 2. gününde Hırvatistan karşısında, belki de en kötü basketbolunu sergiledi Milliler. Hücumda organize yapılmış bir basket bile hatırlamıyorum, dünkü 40 dakika içinde. Savunmada ise, işler maalesef Mehmet ve Hidayet oyunda olduğu dakikalarda iyi gitmiyor.
Japonya’da başarılı olmamızdaki en büyük etkenlerden bir kaybettiğimiz maçlarda dahi ribauntlarda rakibe üstünlük sağlamamızdı. Letonya’dan sonra, Hırvatlar’a da yenildik ribauntlarda (25-34). Bir de 40 dakika boyunca canla başla savaşarak savunma yapıyor, sonuca böyle gidiyorduk. Dünkü maçtan bir iki örnek. Hido ve Memo’lu ilk 7 dakikada potamızda 16 sayı gördük (7-16), onlarsız 10 dakikada sadece 8. Bu 8 sayıdan 3’ü Hırvat hakemin yarattığı faul sonrası serbest atışlardan. Yani koskoca 10 dakikada 2 basket gördük potamızda sadece ve 25-24 öne geçtik ilk ve son defa 17.40’da. İki NBA’linin girdiği kalan 2.20’deki skor ise 0-10 Hırvatistan lehine, devre de 25-34 bitti zaten.
Uzunları durduramıyoruz
Letonya’nın pivotu Biedrins dün 29 sayı atarken, Hırvatlar’ın pivotu Kasun, daha ilk çeyrekte 10 sayı üretti. Japonya’da Fatih, Kerem, Kaya ve Ermal’li uzun rotasyonumuz pota altını karartıyordu rakiplere, Efes Cup ise cennet oldu rakip uzunlara.
27. dakikada fark 18’e çıktı: 31-49.
Dördüncü çeyrekten itibaren tekrar eski, özlenen günlere döndük bir süre için. Başta Kerem Gönlüm olmak üzere, yürekli oynayan Milliler, savunmada iyice sertleşti, 4 dakikada 12-6’lık bir seriyle farkı 9’a indirdi. Tribünler coşmuştu. Ancak sadece 4-5 dakika mücadele ederek maç kazanılmıyor. Sonuçta Hırvatlar, Planiniç’in önderliğinde mükemmele yakın hücum etti, saniyeler biterken mucize üçlükler bulup savunma direncimizi kırdılar ve salondan 72-60 galip ayrıldılar .
Mehmet ve Hidayet’in savunma düzenine henüz tam olarak adapte olduklarını söyleyemeyiz. Onlardan beklentimiz hücuma yapacakları katkıydı. Ancak, bu oyun sistemiyle ikisinden faydalanmak zor gözüküyor. Büyük potansiyele sahip olan Memo ve Hido, Hırvatistan maçında bir iki hücum dışında, doğru yerde ve şekilde topla buluşturulamadı. Bu soruna da bir an önce çözüm bulunması gerekiyor.


takım hiç umut vermiyor ne mucadele var ne ruh durum iyi değil sonu hayrola..

Millilerin 862. maçı
İspanya'daki 35. Avrupa Erkekler Basketbol Şampiyonası'nda yarın Litvanya ile karşılaşacak Türkiye, tarihindeki 862. maçına çıkacak.(A) Milliler, 71 yıllık tarihinde yaptığı 861 maçın 443'ünü kazanırken, 416 maçtan yenilgiyle ayrıldı. Milliler, 2 karşılaşmada da berabere kaldı. Ay-yıldızlılar tarihindeki ilk maçını, Yunanistan ile 24 Haziran 1936'da yaptı. Beyoğlu Halkevi Salonu'nda yapılan maçı, Türkiye 49-12 kazandı.

İlk resmi maçını ise 1936'da Berlin'de düzenlenen Olimpiyat Oyunları'nda Şili ile oynayan milliler, 7 Ağustos 1936'da yapılan karşılaşmada rakibine 30-16 yenildi.

-EN FARKLI SKORLAR-

(A) Milli Takım, tarihinde en farklı skorlu galibiyetini Libya karşısında elde etti.
İzmir'de yapılan İslam Ülkeleri Spor Oyunları'nda 29 Eylül 1980 tarihinde Türkiye, Libya'yı tam 97 sayı farkla, 142-45 yendi.
Türkiye, tarihindeki en farklı skorlu yenilgisini ise Hırvatistan karşısında aldı.
Milliler, Almanya'da yapılan 28. Avrupa Basketbol Şampiyonası'nda 24 Haziran 1993'de Hırvatistan'a 113-63'lük skorla, 50 sayı farkla yenildi.

-BERABERLİKLER-

(A) Milli Erkek Basketbol Takımı'nın tarihinde 2 de beraberlik bulunuyor. Beraberlik durumunda uzatmaya gidilmediği dönemde yapılan karşılaşmada, 13 Ekim 1963'de Avrupa Şampiyonası'nda Hollanda ile 62-62 berabere kalan milliler, İstanbul'da 13 Haziran 1995'de Makedonya ile yaptığı özel maçtan da 78-78 beraberlikle ayrıldı.

İspanya 2007 yarın başlıyor
İspanya'nın ev sahipliğinde düzenlenen 35. Avrupa Erkekler Basketbol Şampiyonası, yarın başlıyor.

Dörtlü 4 grupta 16 takımın mücadele edeceği şampiyonada Türkiye, Litvanya, Almanya ve Çek Cumhuriyeti ile birlikte ''C'' grubunda yer alıp, maçlarını Palma de Mallorca adasında oynayacak.

Avrupa Şampiyonası statüsü gereği gruplardan 3'er takım çıkıp, Madrid'de yapılacak finallere katılmaya hak kazanacak. Madrid'e gidecek olan 12 takım 7 Eylül tarihinde A ve B grubu olmak üzere 6'şardan 2 grupta final maçlarına başlarken, grupların ilk 4'ü 13-14 Eylül tarihleri arasında oynanacak çeyrek finallere katılacak.

Çeyrek finaller sonrasında klasik sisteme geçilip 15 Eylül'de yarı finaller, 16 Eylülde de final maçı yapılacak.

Şampiyonaya ev sahipliği yapmasından ve son Dünya Şampiyonu olmasından dolayı İspanya, turnuvanın büyük favorisi olarak gözükürken, Türkiye'nin hedefi, 2008 Olimpiyat Oyunları'na direk katılmaya hak kazandıracak ilk 3'e girmek olacak.

Tanjevic'in Hidayet sevinci
Türkiye A Milli Basketbol takımı Antrenörü Bogdan Tanjeviç, ''Hidayet'in antrenmana katılması beni sevindirdi'' dedi.

Yarın başlayacak 35. Avrupa Erkekler Basketbol Şampiyonası 'na katılacak Türkiye (A) Milli Takımı'nın antrenörü Tanjeviç, takımın kaldığı otelde düzenlediği gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Hidayet'in dünkü idmana çıkmaması beni biraz düşündürmüştü. Fakat bugün antrenmandaki yerini aldı, bu beni sevindirdi. Umarım başka sorun yaşamayız'' diye konuştu.

Tanjeviç, iyi bir hazırlık dönemi geçirdiklerini bundan sonrasında maç ve maç turnuvada oluşacak havanın önemli olduğunu söyledi.

''Akşam antrenmanı neden yapılmadı?'' şeklindeki bir soruya Tanjeviç, ''Organizasyon yetkilileri salonu sadece sabah bize vermiş. Biz de ters düşmemek için ikinci bir antrenman talebinde bulunmadık'' cevabını verdi.

Tanjeviç, ayrıca grupta yer alan Alamanya ile oynayacakları maçla ilgili olarak Mallorca kentinde çok fazla Alman vatandaşının bulunduğunu ve bunun sahaya da yansıyacağını, ancak kendileri açısından bunun hiç bir sorun teşkil etmeyeceğini ifade etti.

.............................. .................

.............................. .................



?????????????????????????????? :D

DEVLER KÖTÜ BAŞLADI

A Milli Basketbol Takımı, İspanya'da başlayan Avrupa Şampiyonası'ndaki ilk maçında sahadan boynu bükük ayrıldı..

Mallorca'daki maça iyi başlayan milliler ilk dakikalarda 10-5 önde geçse de, Litvanya hızlı hücumlardan bulduğu sayılarla çeyreği 19-16 önde kapadı.


İkinci çeyreğe İbrahim Kutluay'ın üçlükleriyle başlayan milliler bir ara 24-23 öne geçti. Siskauskas ve Jasikevicius'un devreye girmesiyle 10-0'lık bir seri yakalayan Litvanya, bir anda farkı açtı ve skoru 33-24'e getirdi. Farkı korumayı başaran Litvanya devreyi de 44-36 önde kapadı.



Hücumdaki etkisiz görüntüsünü ikinci yarının başında da devam ettiren milliler, özellikle dış şutlarda oldukça başarısız oldu. Pota altı etkinliğini de rakibine kaptıran A Milli takım, maçın son periyoduna da 63-48 geride girdi.



Maçın son periyoduna nispeten daha iyi hücum ederek başlayan Türkiye, bitime 6 dakika kala farkı 10'sayıya indirse de, kalan bölümde Litvanya'nın sayılarına engel olamadı ve maçı 86-69 kaybetti.

hala kötü gidiyor dün hayattımda izlediğim en kötü milli takım vardı. ne savunma ne hucum sahada resmen alanlara boyun eğdik bunda bence tanjevicin eseri var takımı maaf etmiş herkez isteksiz mucadele yok zavallı gibi oynadı inşallah bu akçam cekleri yenrizde ilk turdan elenmeyiz.

nerde japonyadaki 12 dev adam nerde dünkü dev adamlar.. hido ve memo bu takıma yaramadı galiba.. inşallah düzelirler..

12 Dev Adam, Almanya'ya Mağlup Oldu
04.09.2007 23:18

12 Dev Adam, 35. Avrupa Şampiyonası, C Grubu’ndaki ikinci maçında Almanya ile karşı karşıya geldi. Ay-Yıldızlılar beklentilerden uzak bir performans sergilediği maçta rakibine 49-79 mağlup oldu.



12 Dev Adam, 35. Avrupa Şampiyonası, C Grubu’ndaki ikinci maçında Almanya ile karşı karşıya geldi. Ay-Yıldızlılar beklentilerden uzak bir performans sergilediği maçta rakibine 49-79 mağlup oldu. Bu sonuçla gruptaki ikinci mağlubiyetini alan Millilerimiz, yarın üçüncü ve son maçında Çek Cumhuriyeti ile bir üst tura çıkabilmek için mücadele edecek.

Karşılaşmaya Engin Atsür, Hidayet Türkoğlu, Ersan İlyasova, Semih Erden ve Mehmet Okur beşiyle başlayan Milli Takımımız, Dirk Nowitzki önderliğindeki Almanya karşısında ilk basketini Ersan İlyasova ile buldu. İlk bölümde her iki takım da hücumlardan boş dönerken Almanya 3. dakikayı 2-5 önde geçti. Nowitzki’nin sayılarına Engin Atsür’ün 3 sayılık basketi ile cevap veren takımımız 4. dakikayı 5-7 geride tamamladı. Hamann’ın turnikesi sonrasında, Okulaja’nın dış şutu ile 5. dakika geçilirken 6-12’lik üstünlüğü yakalayan Almanya karşısında takımımız Semih Erden’in smaç basketi ile farkın açılmasına izin vermedi: 8-12. Bu bölümde takımımızın en etkin ismi olan Ersan İlyasova’nın pota altındaki gayreti ile oyuna tutunan Millilerimiz, çeyreğin son iki dakikasına 11-14 geride girdi. Son derece düşük bir tempoda oynanan ve takımların skor üretmekte güçlük çektiği ilk 10 dakika 11-16 Almanya lehine sonuçlandı.

İkinci çeyreğin başında potasında 3 sayı gördükten hemen sonra Ermal Kurtoğlu’nun basketi ile skoru 13-19’a taşıyan 12 Dev Adam, savunma direncini istenen seviyeye getiremeyince Almanya kolay sayı bulmayı sürdürdü. Hidayet Türkoğlu’nun 3 sayılık basketi ile 16-21’lik skoru yakalayan Millilerimizin farkı eritme çabasına Nowitzki ile karşılık veren Almanya 13. dakikayı 16-23, 14. dakikayı da 16-25 önde geçti. Skor bulmakta oldukça zorlanan ve serbest atışlarda da düşük bir yüzdeyle oynayan takımımız, Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu’nun serbest atış sayıları ile skoru 18-25’e getirdi. 15. dakika tamamlanırken Hidayet Türkoğlu’nun basketi ile farkı 5 sayıya indiren (20-25) Ay-Yıldızlılar, sonraki dakika içerisinde Mehmet Okur’un basketi ile skoru 23-29’a taşıdıysa da Green’in 3 sayılık basketi farkı yeniden 9 sayıya kadar çıkarttı: 23-32. Serbest atışlardaki düşük performansımız nedeniyle (6/16 isabet) farkı bir türlü eritemeyen Milli Takımız, Nowitzki’nin basketi sonrasında farkın 10 sayının üzerine çıkmasına engel olamadı: 23-34. İlk yarının tamamlanmasına 2 dakika varken Nowitzki ile 3 sayılık bir basket daha bulan Almanya farkı 14 sayıya kadar çıkarttı: 37-23. Mehmet Okur’un serbest atış sayılarına Nowitzki’nin 3 sayılık isabeti ile karşılık veren Almanya ilk yarıyı 27-40 önde kapatan taraf oldu.

İlk yarıda çok düşük bir tempoyla oynayan ve maça bir türlü ağırlığını koyamayan Milli Takımımız, savunma kurgusunu oturtmakta büyük sıkıntı çekti. Hücum alanında ise set hücumlarından sonuç alamayan ve bireysel çabalar ile sonuca gitmeye çalışan 12 Dev Adam, serbest atışlardaki başarısızlığı nedeniyle farkın açılmasına engel olamadı. İlk yarıda 18 sayı üreten Dirk Nowitzki sahanın yıldızı olurken, Milli Takımımızda Hidayet Türkoğlu 8 sayı, Ersan İlyasova 6 sayı-5 ribaund ve Mehmet Okur 5 sayı-4 ribaund ürettiler.

Maçın ikinci yarısına Hakan Demirel, İbrahim Kutluay, Kerem Gönlüm, Kaya Peker ve Ermal Kurtoğlu beşiyle başlayan 12 Dev Adam, savunmadaki başarısına rağmen hücumdaki üretkenliğini arttıramayınca 22. dakikada fark açılarak skor 27-43’e taşındı. Bu bölümde takımımız için yaşanan tek olumlu gelişme Nowitzki’nin 3. faulünü almış olmasıydı. Bu dakikaya kadar %8 isabetle (1/12) 3 sayılık şut kullanan takımımız, üst üste hücumlardan boş dönerken Nowitzki’nin 3 sayılık basketi ile 19 sayı geriye düştü: 27-46. Femerling’in hızlı hücum sonunda bulduğu smaç basket ile skoru 27-48’e getiren Almanya ikinci yarıda 8-0’lık bir seri yakalamış oldu. İkinci yarıdaki ilk basketini 25. dakika içerisinde Hidayet Türkoğlu ile bulan takımımız, sonraki iki hücumdan Hidayet Türkoğlu ve Kaya Peker ile sonuç almasına rağmen farkı eritmeyi başaramadı. 27. Dakikaya 33-53 geride giren 12 Dev Adam, oyun konsantrasyonunu büyük ölçüde yitirerek basit hatalar yapınca Almanya skor üstünlüğünü korumakta ve farkı 20 sayının üzerinde tutmakta güçlük çekmedi. Hidayet Türkoğlu’nun sayıları ile maça tutunmaya çalışan takımımız 3. çeyreği 39-58 geride kapattı.

Son 10 dakika içerisinde maçın kontrolünü elinde tutan ve skorun verdiği avantajı iyi kullanan Almanya, demoralize olan takımımız karşısında oyundaki ve skor tabelasındaki üstünlüğünü korudu. Maç genelinde savunma dozajını zaman zaman artırsa da hücumda bir türlü aradığı ritmi bulamayan 12 Dev Adam, maç boyunca her mesafeden çok düşük bir yüzde ile şut atınca sahadan 49-79 gibi farklı bir skorla mağlup ayrıldı.

1. Çeyrek: 11-16
2. Çeyrek: 16-24
3. Çeyrek: 12-18
4. Çeyrek: 10-21

TÜRKİYE (49): Ender Arslan 0, Ermal Kurtoğlu 5, Engin Atsür 7, Cenk Akyol 3, Ersan İlyasova 6 (6 ribaund), Semih Erden 0, İbrahim Kutluay 0, Hakan Demirel 0, Kerem Gönlüm 2, Mehmet Okur 5 (5 ribaund), Kaya Peker 6, Hidayet Türkoğlu 15.

ALMANYA (79): Mithat Demirel 6, Okulaja 13 (9 ribaund), Arigbabu 3, Garrett 4, Herber 2, Hamann 2, Greene 10, Roller 3, Gruenheld 0, Femerling 4, Nowitzki 24 (6 ribaund), Jan Jagla 8 (6 ribaund).

son yıllarda izlediğim en rezil milli takımdı ben çıksam onlardan dah istekli oynardım valla ya istatistiklere baktığımızda tüm maç boyunca milli takım 2 tane asist yapmış ya ilkokul bebesini oynatsan daha çok asist yapar be yaw bu ne ryhsuzluk bu nasıl milli takım anlamadım gitti valla ne dersiniz milli takıma sivasspor ruhumu aşılamak lazım :D

12 küçük adama ne aşılarsan açıla düzelmez ruhları bitmiş umuud kestim iyice.

Futbol kadar olmasada basket bolda eğlenceli bir oyundur.Bize bilgi verdiğin için teşekür ederiz

bu akaşam bakacaz artık şampiyonun süpriz takımı bir o kadarda iyi takımlarında slovenyayı inşallah yenerizde hem moral hemde umudumuzu diğer maclara taşırız.

iyi olmus tmg teşekkür ederiz ben basketle fazla ilgenmiyorum ama bu tür haberleri okumak hoşuma gidiyor sağol...

milli takım yine üzdü dünde kötü bir mac çıkararak çeyrek final şansını mucizelere bıraktık bu kadroyla bu kadar kötü hayret içinde karşıladım yazık oldu hedef ilk 5 ken 8 e bile giremeden döneceğiz evimize

beyler bende basketbola duskunum

..._|\______________ _,,_
../ `---? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ?|
./_==O _yıldızelili____|
...),---.(_(__) /
..// (\) ),----".'
.//___//
`-----'

http://www.sporx.com/images/16/274/174_B_keremgonlum001B.jpg

Vedamız Fransa ile


İtalya yenilgisiyle Avrupa Şampiyonası'na havlu atan Türk Milli Takımı, turnuvadaki son maçını bugün Fransa ile oynayacak. Karşılaşma saat 20.00'de başlayacak ve NTV'den naklen yayınlanacak. 12 Dev Adam'ın dört yenilgiyle son sırada yer aldığı F Grubu'nda Fransa'nın iki galibiyet ve iki mağlubiyeti var. Horozlar bu sonuçlarla çeyrek finale çıkmayı önceden garantilemiş durumda.

F Grubu'nda bugün iki maç daha var. 17.30'daki Almanya-İtalya maçını kazanan çeyrek finale yükselirken diğer ekip elenecek. 22.30'da başlayacak Litvanya-Slovenya mücadelesini kazanan grubu namağlup lider bitirecek.

E Grubu'nda ise dün oynanan maçlarda Rusya Hırvatistan'ı 83-70, Yunanistan ise Portekiz'i 85-67 mağlup etti.


12.09.2007
Kaynak: Radikal

İspanya'da düzenlenen 35. Avrupa Erkekler Basketbol Şampiyonası'nda 12. olan Türkiye, elenerek şampiyonaya veda etti.


16 takımın yer aldığı şampiyonaya 4 takımın bulunduğu ilk grup maçlarında yalnızca Çek Cumhuriyeti'ni yenerek 3'lükle 2. tura çıkabilen Türkiye, burada yaptığı 3 maçı da yitirerek, 12. olarak şampiyonayı tamamladı.

(A) Milli Basketbol Takımı'nın yaptığı 6 maçta en fazla oyunda kalan oyuncuların NBA takımlarında forma giyen Hidayet Türkoğlu (181 dakika) ve Mehmet Okur (176 dakika) oldukları görüldü. Hakan Demirel (22), Semih Erden (36) ve Cenk Akyol (44) ise en az sahada kalan milli basketbolcular oldu.

Takımın en skorer oyuncusu toplam 115 sayıyla Hidayet Türkoğlu olurken, onu Mehmet Okur (61), İbrahim Kutluay (52) ve Kaya Peker (46) izledi. Takımın asist kralı da 18 asistle Hidayet olarak çıkarken, ribauntta Mehmet Okur (46) ilk sırayı aldı.

Öte yandan takımın genel olarak sayı yüzdesi çok düşük çıktı. 2 sayılık atışlarda 220 atıştan 92'si, 3 sayılık atışlarda 142'den 41'i, serbest atışlarda da 140'dan 81'i sayı olabildi.

valla türkiy bu sene hiç iyi değil milli takım çok kötü başladı avrupa elemelerine bu sene iş yok

şimdi onlarda bizim gibi çeyrek final maclarını ntvden izleyecek ama işlerinde bir nukte ile yazık oldu bu kadro ile ilk 8 e giremeden döndük.

istatistikleri gördükce herşeyin ne kadar kötü olduğunu daha iyi anlıyorum keşke ceklere yenilseydikte dahada çok üzüntü yaşamasaydık.

HEYY gİDİ gUNLER HEYYYYY

nEREDE bİZİM DEVLER :(

hiç üzülmedim ..hakettiklerini aldılar milli takım...böyle bir sistem ve oyun olmaz..ne hücu ne savunma..yazık oldu..umarım ders olur..

milli basketbol takımımızı bu sene hıc begenmedım.....

NBA yıldızları geliyor!
Amerika Profesyonel Basketbol Ligi (NBA) takımlarından Minnesota Timberwolves, EA Sports'un organizasyonu ''NBA Europe Live Tour 2007'' kapsamında yarın İstanbul'a gelecek.
Türkiye'ye gelecek ilk NBA takımı olacak Minnesota Timberwolves kafilesi yarın öğle saatlerinde İstanbul'da olacak.

Minnesota Timberwolves İstanbul'da 30 Eylül-5 Ekim tarihleri arasında yapacağı eğitim kampının yanı sıra, 6 Ekim Cumartesi günü Efes Pilsen ile Abdi İpekçi Spor Salonu'nda özel maç oynayacak.

NBA ile ULEB yöneticileri arasında yapılan anlaşmaya göre, 2007 yılının ekim ayında 4 NBA takımının dahil olduğu ''NBA Europe Live Tour 2007'' turnesinin Türkiye ayağını oluşturan Efes Pilsen-Minnesota Timberwolves maçı 6 Ekim Cumartesi günü saat 21.00'de başlayacak.

''NBA Europe Live Tour 2007'' kapsamında 4 NBA takımı, 4 ayrı Avrupa ülkesinde 6 kenti ziyaret ederek, eğitim kampları ve maçlar yapacak. Efes Pilsen ile İstanbul'da karşılaşacak Minnesota Timberwolves'ın yanı sıra, Boston Celtics, Memphis Grizzlies ve Toronto Raptors da Avrupa turnesine çıkacak. Turnenin bu yılki ev sahibi Avrupa takımları ise Efes Pilsen'in yanı sıra, İspanyol Unicaja Malaga ve Real Madrid ile İtalyan Lottomatica Roma ekipleri olacak.

Geçen yıl ABD'de, NBA takımlarından Denver Nuggets ve Golden State Warriors takımlarıyla hazırlık maçları yapan Efes Pilsen, bir ilke daha imza atarak, Türkiye'de bir NBA takımıyla maç yapan ilk Türk takımı olacak.


eğer zaman uygun olursa gidilmesi gereken bir mac inşallah gideriz.

Beko Basketbol Ligi'nde ilk hafta heyecanı Darüşşafaka ile Antalya Büyükşehir Belediye arasında Ayhan Şahenk Spor Salonu'nda oynanan maç ile tamamlandı.




Beko Basketbol Ligi'nde ilk hafta heyecanı Darüşşafaka ile Antalya Büyükşehir Belediye arasında Ayhan Şahenk Spor Salonu'nda oynanan maç ile tamamlandı.

İlk haftada Kepez Belediye'yi deplasmanda 58-89'luk skorla mağlup eden Efes Pilsen averaj ile ilk sırada yer alırken, Abdi İpekçi Spor Salonu'nda Oyak Renault'u 80-59 yenen Fenerbahçe Ülker ikinci, İzmir'de Casa TED Ankara Kolejliler'i 111-82'lik skorla geçen Pınar Karşıyaka ise üçüncü sırada yer aldı.

Beko Basketbol Ligi'nde ilk haftada alınan toplu sonuçlar ve puan durumu şu şekilde;

13 Ekim Cumartesi
Türk Telekom: 93 - Beşiktaş Cola Turka: 86
Kepez Belediye: 58 - Efes Pilsen: 89
Mersin Büyükşehir Belediye: 70 - Alpella: 61
Pınar Karşıyaka: 111 - Casa TED Ankara Kolejliler: 82
Fenerbahçe Ülker: 80 - Oyak Renault: 59
TTNet Beykoz: 62 - Mutlu Akü Selçuk Üniversitesi: 61

14 Ekim Pazar
Galatasaray Cafe Crown: 73 - Banvit: 67
Darüşşafaka: 61 - Antalya Büyükşehir Belediye: 67

bu senede sanırım 2 takım arasında gececek şampiyonluk efesle fener bir adım onde onları karşıyaka ile galatasaray, bu iki takımıda beşiktaşla telekom izleyecek gibi görünüyor.

NBA'de geçtiğimiz sezon sergilediği performansla beğeni toplayan Utah Jazz, yeni sezon öncesi oynadığı ikinci hazırlık maçında Detroit Pistons'ı 15 sayı farkla 100-85 yendi.



Utah Jazz'da temsilcimiz Mehmet Okur oyunda kaldığı 20 dakikalık sürede, 10 sayı – 6 ribaunt ve 1 asistle mücadele etti. Jazz'da Ronnie Brewer 18 sayıyla takımının en skorer oyuncusu olurken, Morris Almond 8, C.J Miles ve Kyrylo Fasenko 7'şer, Andrei Kirilenko da 5 sayı ile oynadı.


Detroit Pistons'da kenardan gelen Hayes 16 sayıyla takımının en skorer ismi olurken, Rasheed Wallace 12 sayı, çaylak oyuncu Rodnet Stuckey 11 sayı – 7 asist, Antonio McDyess 10 sayı – 8 ribaunt, Chauncey Billups 10 sayı – 5 ribaunt – 5 asist, Jason Maxiell de 10 sayı – 5 ribauntla oynadı.

Öte yandan Detroit Pistons'da Rasheed Wallace 2 teknik faulle oyundan atıldı

Utah'ı güneş çarptı
NBA'de yeni sezon hazırlıklarını sürdüren Utah Jazz, deplasmanda Phoenix Suns ile yaptığı hazırlık maçından farklı mağlup ayrıldı. (124-101)

Ailevi nedenlerden ötürü bir süredir takımdan ayrı olan Carlos Boozer'ın da forma giydiği maçın ilk yarısını Suns 58-41 önde tamamladı.

Jazz'da Paul Millsap 16 sayı, 7 ribaunt ile takımının en skorer ismi olurken form grafiği gittikçe yükselen Ronnie Brewer 15 sayı, 4 ribaunt, 3 top çalma, Deron Williams 11 sayı, Andrei Kirilenko 11 sayı, 9 ribaunt, 3 blok ve sadece 13 dakika forma giyen Carlos Boozer 10 sayı, 5 ribaunt ile oynadı.

Karşılaşmaya ilk beşte başlayan milli oyuncumuz Mehmet Okur ise 24 dakikada (SA: 3/3, 2S: 3/4, 3S: 1/3) ile 12 sayı, 4 ribaunt, 3 asist, 1 top kaybı ile oynadı.

Ev sahibi Phoenix Suns'da ise 5/6 üç sayı isabetiyle oynayan Raja Bell 24 sayı ile sahanın en skorer ismi oldu. Leandro Barbosa 20 sayı, Shawn Marion 16 sayı, 8 ribaunt, Grant Hill 14 sayı, Steve Nash ise 12 sayı, 5 ribaunt, 7 asist ile galibiyette pay sahibi isimler oldular.


NBA'de dün oynanan diğer hazırlık maçlarında şu sonuçlar alındı;

Charlotte Bobcats 96-86 New Jersey Nets (Gerald Wallace 20 sayı, Bostjan Nachbar 19 sayı)

New Orleand Hornets 104-117 Indiana Pacers (Ike Diogu 19 sayı, Adam Haluska 20 sayı)

Memphis Grizzlies 101-93 Minnesota Timberwolves (Rudy Gay 22 sayı, 9 ribaunt, Juan Carlos Navarro 22 sayı, Marko Jaric 17 sayı, Al Jefferson 17 sayı, 15 ribaunt)
16.10.2007

Beşiktaş Cola Turkayı Telekom Macında Izledım Ozellıkle Apadoca ve Nıcevıc One CIktılar Kayda basarılıydı Ancak Bır Uzun Daha Lazım Besıktasa..Sampıyonlugun Gucklu Adaylarından..

bencede hem efe hem fener mutlak favoriler bu sene sanki efes daha one çıkıyor gibi... bir kaç haftaya kadar daha net konuşuruz tabiki karşıyakada süpriz yapabilir kadroları çok iyi.

bugun sabaha karı oynanan macta hidolu macig clevlendı kendi sahasında 100-94 yendi hido bu macta 9 riband 3 asist 13 sayı ile galibeyette büyük rol oynadı.

memolu jaz lakersı 102 81 le geçti
memo bu macta 15 sayı 10 ribant 4 asistle duble duble yaptı...

efes kotü başladı

Cibona deplasmanında düne kadar oynadığı 11 maçın sadece 2'sini kazanan Efes, aynı kaderi yaşadı, Euroleague'e kötü başladı.
25.10.2007




Devrede üstündük
Mücadele Efes’in pota altı, Cibona’nın ise dışarıdan basketleriyle başladı ve 3. dakika 8-8 geçildi. Alan savunmasına dönen ekimiz karşısında ilk hücumlarda Cibona kolay basketler bulsa da, Blatt ‘zone’da ısrar etti ve rakibi durdurmayı başardı. Serkan’ın 3’lükleriyle farkı açan Efes, ilk periyodu 28-21 galip bitirdi. İkinci çeyrekte iki takım da pota dibine yöneldi, Cibona Andric’i, Efes ise Woods’u kullandı. Hücumda Nicholas devreye girince Efes farkı 12 sayıya çıkardı, ancak Mulaömeroviç, üçlükleriyle arayı kapattı. Devre 54-47 lehimize bitti.

Bir anda değişti
İkinci yarının ilk dakikasında ev sahibi farkı 4 sayıya indirse de, Nicholas ve Gregory ile skor bulan Efes 25. dakikada skoru 65-52 yaptı. Ancak bu dakikadan itibaren hücumda zorlama atışlar yapan temsilcimiz karşısında dış atışlarda müthiş bir yüzde tutturan Cibona öne geçmeyi bildi ve son çeyreğe 75-70 önde girdi. 4. periyotta Efes 4 kısaya döndü. Sahadaki 5, rakibin dışarıdan attığı sayıları durdursa da, hücumda peş peşe yapılan top kayıpları üstünlüğün Cibona’da kalmasını sağladı. Ev sahibi maçı 98-75 kazanıp kritik bir galibiyet aldı.

Salon: Drazen Petrovic
Hakemler: Ortiz (İspanya), Mouzakis (Yunanistan), Gonzalez (İspanya)
Cibona Zagreb: Princ * 2, Ayuso *** 17, Vukusic ** , Warren *** 14, Andric *** 19, Krasic ** 6, Kelley *** 14, Kastropil * 3, Rozic *** 11, Mulaömerövic *** 7, Hoskin *
Efes Pilsen: Ender ** 7, Nicholas ** 13, Gregory ** 13, Hutson ** 18, Woods ** 9, Kerem * 2, Serkan ** 14, Penn * 4, Ermal * 5
1. Periyot: 21-28,
Devre: 47-54 (Efes),
3. Periyot: 75-70

hidolu magıc güçlü spusu 99 - 90 la mağlup etti hidonun ilk 5 te çıktığı macta 13 sayı 7 ribant 3 asistle oynadı gecenin diğer sonucları

Thu, Oct 25
Cavaliers-Raptors 781-11
Spurs-Magic 90-99
76ers-Nets 91-83
Bucks-Bulls 81-97
Nuggets-Suns 113-116

F.Bahçe Ülker R.Madrid'e vuruldu
Euroleague C Grubu'ndaki ilk maçına çıkan Fenerbahçe Ülker Abdi İpekçi Spor Salonu'nda Real Madrid'i konuk etti. Mücadeleden konuk ekip Real Madrid 72-80 galip ayrıldı.

Mücadeleye Fenerbahçe Ülker Hakan Demirel, Ömer Onan, İbrahim Kutluay, Mirsad Türkcan ve Gasper Vidmar beşi ile başladı.

Maça Ael Hervelle'nin serbest atış çizgisinden bulduğu sayılarla başlayan Real Madrid, Gasper Vidmar'ın basketine Louis Bullock ile karşılık verdi ve 2. dakikada skoru 2-5'e getirdi. Sarı lacivertliler Gasper Vidmar'ın smacı ile farkı 1 sayıya kadar indirdi. Ancak Fenerbahçe Ülker'in top kayıplarını Ael Hervelle ve Louis Bullock'un basketleri ile değerlendiren Real Madrid skoru da 5-10'a getirdi. Belçikalı Ael Hervelle'in üçlüğü ile etkili olan konuk ekip farkı da 7 sayıya çıkardı (8-15). Fenerbahçe Ülker İbrahim Kutluay ve Mirsad Türkcan'ın basketleri ile dengeyi kursa da, üst üste top kayıpları yaparak potasında sayılar gördü. Kerem Tunçeri'nin asistleri ile üst üste basketler bulan Real Madrid farkı 16 sayıya kadar çıkardı (10-26). Konuk ekip ilk periyodu da 10-30 önde tamamladı.

İkinci periyoda Emir Preldzic'in basketi ile başlayan Fenerbahçe Ülker, Venson Hamilton'un serbest atış çizgisinden bulduğu sayılara Demir Kaan'ın üçlüğü ile karşılık verdi (15-32). Ael Hervelle ve Michalis Pelekanos ikilisi ile skor üretmeye devam eden Real Madrid 14. dakikaya 15-39'luk skorla girdi. Gasper Vidmar ve Mirsad Türkcan ikilisi ile boyalı alandan basketler bulan sarı lacivertliler, İbrahim Kutluay'ın üçlüğü ile 16. dakikaya 24-41'lik skorla girdi. Boyalı alanda Ael Hervelle ve Blagota Sekulic ile kolay basketler bulan Real Madrid üstünlüğünü kaybetmedi ve soyunma odasına 31-48'lik skorla önde gitti.

İkinci yarıya Ael Hervelle'nin üçlüğü ile başlayan Real Madrid, Charles Smith'in üçlüğü ile skoru 31-54'e getirdi. İlk basketini Mirsad Türkcan ile bulan Fenerbahçe Ülker, Oğuz Savaş ve Emir Preldzic ile sayılar bulsa da, Ael Hervelle ve Charles Smith ikilisinin ürettiği sayılara engel olamadı ve 25. dakikayı 43-63'lük skorla geçti. Ancak savunmasını sertleştiren sarı lacivertliler Demir Kaan ve İbrahim Kutluay ikilisi ile üst üste üçlükler buldu ve farkı da eritti. Rakibini de isabetsiz atışlara zorlayan Fenerbahçe Ülker rakibi karşısında 14-0'lık seri yakaladı (57-65). Charles Smith'in üçlüğü ile uzun süren suskunluğunu bozan Real Madrid son periyoda 57-68 önde girdi.

Üçüncü periyodun sonundaki etkili oyununu final periyodunda sürdüren Fenerbahçe Ülker, Mirsad Türkcan ile üst üste 5 sayı üretti (62-68). İbrahim Kutluay'ın üçlüğü ile serisini 8-0'a çıkaran Fenerbahçe Ülker 33. dakikaya girilirken farkı da 4 sayı kadar indirdi (64-68). Joan Plaza'nın aldığı mola sonrasında Ale Mumbru ile uzun mesafeli bir üçlük bulan Real Madrid, Kerem Tunçeri'nin de katkısı ile 34. dakikaya 9 sayılık fark ile önde girdi (64-73). Sarı lacivertliler Semih Erden ile smaç basket bulsa da Raul Lopez'in sayılarına engel olamadı. Mirsad Türkcan ve Oğuz Savaş ile sayılar bulan Fenerbahçe Ülker karşısında dış atışlar ile etkili olan Real Madrid farkı da koruyarak son dakikaya 69-77'lik skorla önde girdi. Kerem Tunçeri'nin üçlüğü işe üstünlüğünü kaybetmeyen konuk ekip mücadeleden de 72-80 galip ayrılan taraf oldu.

SALON: Abdi İpekçi Spor Salonu

HAKEMLER: R. Brazauskas (Litvanya), P. Taurino (İtalya), B. Ryzhyk (Ukrayna)

FENERBAHÇE ÜLKER: James White , Mirsad 18, Ömer 2, Semih 2, İbrahim Kutluay 14, Kaan Demir 17, Vidmar 9, Hakan Demirel , Oğuz 6, Preldzic 4

REAL MADRID: Hamilton 2, Pelekanos 2, Smith 17, Sekulic 4, Aguilar , Papadopoulos 6, Mumbru 10, Hervelle 23, Kerem 5, Bullock 5, Lllul , Lopez 6

1.PERİYOT: 10-30 (Real Madrid Lehine)
İLK YARI: 31-48 (Real Madrid Lehine)
3.PERİYOT: 57-68 (Real Madrid Lehine)

Bu gece NBA sezonu start aliyor ve topic dahada aktif olacak :D

hadi bakalım... bu senenin favorisi maimi bence buls uda iyi takip edin bence.

Favoriler her zamanki gibi San Antonio, Phoenix ve Dallas Batida. Doguda ise Cleveland, Chicago, Detroit ve Boston. Boston bu sezon ne yapacak merakla bekliyorum. Kevin Garnett, Paul Pierce ve Ray Allen'li bir takim mutlaka favoriler arasinda olmali

şu liglerin en sevmediğim oyunucsu pierse aşırı bencil oynuyor bulstan çok umutluyum tabiki dallas ta batı finalinin mutlak favorisi

Şampiyon gibi başladı
NBA'de 2007-2008 sezonu San Antonio Spurs - Portland Trail Blazers mücadelesiyle başladı. 2007 draftının 1 numarası olan Greg Oden'dan mahrum olan rakibini evinde ağırlayan son şampiyon Spurs sahadan 106-97 galip ayrılmasını bildi.

İlk yarıyı 59-49 önde kapatan Spurs'de takımla olan kontratını 40 milyon dolar karşılığında 2 yıl daha uzatan Tim Duncan 24 sayı (2S: 10/15), 13 ribaunt, 3 asist ile maça damgasını vurdu. Geçtiğimiz sezon playoff final serisinin MVP'si seçilen Fransız guard Tony Parker 19 sayı, 5 ribaunt, Manu Ginobili 16 sayı, 3 ribaunt, 8 asist, 5 top çalma, Brent Barry ise 12 sayıyla oynadı.

% 50 saha içi şut yüzdesiyle oynayan ancak 16 top kaybı yapan (Spurs: 8) konuk Blazers'da ise LaMarcus Aldridge 27 sayı, Martell Webster 21 sayı, Joel Przybilla 13 sayı, 10 ribaunt, Travis Outlaw ise 11 sayı, 5 ribaunt ile oynadı.

Bu arada son şampiyon San Antonio Spurs oyuncuları ve teknik ekibi maç öncesi düzenlenen törenle şampiyonluk kupasını ve yüzüklerini NBA Komiseri David Stern'den aldılar.

Yao&T-Mac Lakers'ı bitirdi
NBA'de sezonun ilk gününün önemli maçında Los Angeles Lakers evinde Houston Rockets'ı ağırladı. Sakatlığı bulunan Kobe Bryant'ın 45 sayı kaydettiği maçta Rockets rakibinin son çeyrekteki etkili oyununa rağmen Shane Battier'ın maçın bitimine 2,5 saniye kala kaydettiği üç sayılık basketle sahadan 95-93 galip ayrılmayı başardı.

İlk yarının 43-43 eşitlikle sonuçlandığı mücadelede Teksas ekibinde Tracy McGrady 30 sayı, 6 ribaunt, 4 asist, Yao Ming 25 sayı, 12 ribaunt, 3 asist, 3 blok, Mike James 13 sayı, Shane Battier ise 11 sayı, 5 ribaunt ile galibiyette pay sahibi isimler oldular. Bu sezon Rockets'a geri dönen all-star guard Steve Francis ise forma giymedi.

Maçın son 1,5 dakikasına 12 sayı geride giren ancak yine de maçı kazanma noktasına gelen ev sahibi Lakers'da ise sağ el bileğindeki sakatlığına rağmen 13/32 saha içi isabetiyle oynayan Kobe Bryant 45 sayı, 8 ribaunt, 4 asist, 4 top çalma ile maça damgasını vuran isim oldu. Kobe ayrıca kullandığı 27 serbest atışın 18'ini sayıya çevirdi. Kobe'ye skorda tek ciddi desteği ise 17 sayıyla Derek Fisher yaptı

Efes İtalyan sever!
Geçtiğimiz hafta Cibona Zagreb deplasmanında aldığı yenilgiyle Euroleague'e kötü bir başlangıç yapan temsilcimiz Efes Pilsen gruptaki ikinci maçında bugün İtalya'nın Armani Jeans Milano takımını ağırlıyor. Saat 20:15'te başlayacak mücadeleyi Sky Türk naklen yayınlayacak.

Sezona kötü bir başlangıç yapan ve ligde oynadığı 7 maçta sadece 2 galibiyet alabilen Armani Jenas Milano, geçtiğimiz hafta başı, bir zamanlar ülkemizde Darüşşafaka'yı da çalıştıran Zare Markovski ile yollarını ayırıp eski hocası Attilio Caja ile anlaşmıştı.

Milano ekibi geçtiğimiz hafta Euroleague'deki ilk maçında evinde ağırladığı Litvanya'nın Lietuvos Rytas takımına 83-76 mağlup oldu.

31 Ekim Çarşamba

Portland 97 - 106 San Antonio

Houston 95 - 93 L.A. Lakers

Utah 117 - 96 Golden State

Yeni sezon başladı Mehmet'de sıfırla... Bakalım bu yılda iyi bir sezon geçirip All-Star olabilecek mi???

Memo kötü, Jazz süper!
NBA'de geçtiğimiz sezon konferans finali oynayan ancak şampiyon San Antonio Spurs'e boyun eğen Utah Jazz, geçen sezon play-off'larda eledikleri Golden State Warriors'ı deplasmanda 117-96 yenerek sezona iyi bir başlangıç yaptı.

İlk yarıyı da 62-51 önde tamamlayan Jazz'ı galibiyete taşıyan isimler 32 sayı, 15 ribaunt ile Carlos Boozer, 24 sayı, 4 ribaunt, 8 asist ile Deron Williams, 18 sayıyla hazırlık döneminin gözde ismi Ronnie Brewer, 16 sayı, 10 rirbaunt ile Paul Millsap ve 9 sayı, 9 ribaunt, 8 asist, 5 blok ile Rus forvet Andrei Kirilenko oldu. Deron Williams, rakibin etkili ismi Baron Davis'e yaptığı savunmayla da dikkat çekti. Jerry Sloan'ın öğrencileri ayrıca ribauntlarda rakibine 56-37'lik üstünlük kurdu.

Son antremana ayak baş parmağındaki sakatlıktan dolayı çıkamayan Mehmet Okur ise ilk beşte sahaya çıktı ancak dört dakika dolmadan üç faul yaparak kenara geldi. Memo maçta 15 dakika süre alabilirken kullandığı üç atışı sayıya çeviremeyip 0 sayı, 3 rebound, 1 asist, 3 top kaybı ile sezona kötü bir başlangıç yaptı.

Warriors takımında Baron Davis 25 sayı, 4 rebound, 10 asist, 5 top çalma, 4 top kaybı, ve 2 blok ile başarılı bir oyun sergiledi. Davis'e Mickael Pietrus ve Monta Ellis 17'şer sayıyla destek oldular.

Bu arada San Jose civarında meydana gelen 5.6 şiddetindeki deprem nedeniyle Oracle Arena yaklaşık 10 saniye süreyle sallandı ancak birçok taraftar bu sarsıntıyı hissetmedi.

Memo antremana çıkamadı, iğne oldu

Utah Jazz, 2007-2008 sezonunun açılış maçı olan Golden State Warriors deplasmanının son hazırlıklarını yaparken, milli yıldızımız Mehmet Okur bugün antremana çıkamadı. Bir süredir sağ ayağının baş parmağında ağrılarla mücadele eden ve elektrik tedavisi gören Memo, giderek artan ağrılara dayanamadı ve bugün baş parmağındaki kıkırdaktan kortizon iğnesi oldu.

Başarılı oyuncunun kendisine ait internet sitesinden yapılan açıklamada Okur'un, milli takımın hazırlık döneminde başlayan sağlık sorunu, ilk olarak kıkırdağın içinde su toplama olarak rahatsızlığa neden oldu ve daha sonra ödem oluştu. Memo, Salt Lake City'e geldiğinden beri tedavi gördüğünü, ancak zaman zaman kendisini daha iyi hissetse de, ağrılarının son günlerde iyice arttığını belirtti.

Memo, "Bugünkü antremana çıkamadım, ve doktorlar kortizon iğnesi yapmaya karar verdi. Oakland'a takımla birlikte gideceğim, ancak oynayıp oynamayacağım sanıyorum ki yarın belli olacak. Doktorlar iğnenin ağrılarıma iyi geleceğini düşünüyor ve bu nedenle de oynayabileceğimi umut ediyorum." dedi.

NBA'de dün gece oynanan tüm maçlarda şu sonuçlar alındı;

San Antonio Spurs 106-97 Portland Trail Blazers

Los Angeles Lakers 93-95 Houston Rockets

Golden State Warriors 96-117 Utah Jazz

Kepez'e Amerikalı Guard


Beko Basketbol Ligi’nde Alpella’yı yenere,k ilk galibiyetini alan Kepez Belediyespor, NCAA’da geçtiğimiz sezonun en iyi defans oyuncusu seçilen, guard pozisyonunda oynayan Amerikalı Torey Thomas’ı transfer etti.

http://www.basketbolhaber.com/images/stories/kckResimler/pota4.jpg

Yürek mi Beyin mi

Sample ImageBU haftaki yazımız Efes Pilsen, David Blatt ağırlıklı olacak. Efes’te neler oluyor? Geçen yıllarda Avrupa’nın iyi savunmacı takımı sayılan Efes, niye bu yılın 4. haftasında ligin sonuncusundan daha fazla sayı yemiş durumda?


İsterseniz biraz savunma konuşalım... Basketbolda savunma beyinden başlar. Ben savunmada ölümüne savaşacağım diye karar verirseniz, yüreğiniz size uyar, adaleleriniz de savaşa katılırlar. Bu anlayışta yüreğin katkısı o derece etkilidir ki, taktiğe, cinliğe pek ihtiyaç kalmaz. Siz çıkar her maçta ölümüne savaşırsınız. Rakipleriniz sizin ne yapacağınızı, nasıl savaşacığınızı bilmelerinin bile onlara hiçbir faydası olmaz. Bilakis "Bunlarla nasıl başa çıkacağız?" diye korkuları, tereddütleri artar.

Diğer anlayışta ise beyin kendisinden o kadar emindir ki, yüreği savaşmaya zorlamaz bile. Beyin "Ben öyle cinlikler yaparım ki, rakiplerimiz ne yaptığımızı anlayamazlar. Anladıkları anda taktiğini değiştirir, onları yine zora sokrarım" diye övünür. Dünyada beyin ile yüreği uzlaştıran koçlar en iyi savunmacı koçlardır. Adale de onların yüzde yüz emrine girer.

Blatt ve öğretmenleri

İsrail asıllı bir Amerikalı olan David Blatt’e gelince... Blatt’in oyunculuk yaşantısı Amerika’da Princeton Üniversitesi’nde 4 yıl Pete Carril’in koçluğunda oyun kurucu oynayarak başladı. Princeton Üniversitesi’nin ve onun koçu Pete Carril’in ABD basketbolunda çok önemli bir yeri vardır. Pete Carril’in "Zeki kuvvetliden istediğini alır"Carril beyin ile yüreği uzlaştıran koçlardan biriydi.

Blatt’in İsrail’deki koçu ise Pini Gershon’du. Gershon’un cinliğe verdiği önem ise anlatmakla bitecek gibi değil. Alan savunmasından adam adama savunmaya veya adam adama her çeşit alan savunmasına geçişleri Avrupa’ya o tanıttı. Kombine savunma, çok yönlü savunma gibi bütün kavramlar Gershon’un buluşudur.

Blatt senelerce Gershon’un yardımcı koçluğunu yaptıktan sonra Rusya ve İtalya’da kulüp takımları çalıştırdı ve çok başarılı oldu. Blatt gerekli koç sertifikası olmadığı için İsrail Milli Takımı’nın başına geçirilmedi. O da kızdı Rus Milli Takımı’nın koçluğunu kabul etti. Ne gariptir ki, 2007 seçmelerinde iki takım karşı karşıya geldi ve Blatt’in koçluğunda Rusya, İsrail’i 34 sayı farkla yendi. Blatt’in en son başarısı ise Rus Milli Takımı’nın başında sadece 59 sayı yedikleri İspanya galibiyeti ve Avrupa şampiyonluğu oldu. Peki, Avrupa’nın en hızlı basketbolunu oynayan İspanya’yı 59 sayıda tutan Blatt’in Efes’i nasıl oluyor da her oynadığı maçta 100 sayı yemekten zor kurtuluyor, diye sormadan edemeyiz.

Tek yumruk olmalı

Efes’in Oktay Mahmuti yönetiminde savunması hücumda başlardı. Yavaş oyun, çok paslaşma, posta her seferinde top geçirme Efes’in fast-break yemesini önlerdi. Yarı saha savunmasında ise kolay turnike yemek, küfür yemek kadar aşağılayıcı ve üzücüydü. Blatt’le ise iş başka. Blatt hızlı oyun yanlısı. Göze hoş görünen hızlı bir takım oyunu oturtmanın peşinde. Efes’te beyin ile yüreği uzlaştırmak istiyor, ama şimdilik bu gerçekleşmiyor. Efesli oyuncular hücuma hızlı koşmanın cazibesini keşfetmiş durumdalar. Ama hızlı oynayan takıma fast-break atmak daha kolaydır. Bu yüzden geriye de çok hızlı koşmanız gerek dendiğinde, "Sen niye koşmuyorsun?" diye birbirlerine bakıyorlar. Siz eğer geri dönmekte gecikip fast-breaklerden kolay sayı yerseniz, savunmada beynin de yüreğin de önemi kaybolur. Üstelik siz taktik savunma uygularken gayeniz ne yaptığınızın rakip takım tarafından anlaşılmasını kafa karıştırarak önlemektir. Rakipleri bırakın şu ana kadar Blatt’in ne yaptırmak istediğini en az anlayan kafaları en çok karışık olan Efesli oyuncular diyebiliriz.

Çare, tüm Türk oyuncuların yumruk olmalarından geçiyor. Beyni taktiği, cinliği hücuma saklayıp, ölümüne savaşmanın artık zamanı geldi. Bence Ender, Mustafa Abi ve Serkan bir ekip, bir birlik oluşturup Blatt’e "Bizi bir arada oynat fast-break yeme kabusunu yok edelim" deseler, işler yoluna girer. Yoksa Blatt’in hiçbir taktiği bu gidişi önleyemez.

Evet, savunma istatistiklere geçmiyor diyorsanız, yine haklısınız. Ama unutmayalım, sahada kafası karışmayan, her şeyin farkında olan tek bir yer vardır, o da sayı levhası. Türk basketbolu gerçek Efes Pilsen’in hızla geriye dönmesini bekliyor. adlı kitabı bugüne kadar yazılmış en iyi basketbol kitaplarından biridir. Ama onun kitabının adından bile, zekaya, beyne verdiği önemi anlamak mümkündür.

benim favorim maimi ama spuas alabilir

31 Ekim Çarşamba

Portland 97 - 106 San Antonio

Houston 95 - 93 L.A. Lakers

Utah 117 - 96 Golden State

Bu sezon en iddialı aday Boston Celtics, güzel transferler yaptı. Bakalım sonuç ne olacak :rolleyes:

Bu topicte basketbolla ilgili fikirleri, en yeni haberleri ve sonuclari (NBA,Türkiye ligi) alalim.Ben sahsen basketbol ile cok ilgilendigim icin, bu topici acmak bana nasib olmus :D

ewwet cok iyi olur bende cok ilgilenirim lebron james

clevelend lebron james in yanına 1 yıldız daha alırsa sampıyonluk adaylarından biri olur

clevelend lebron james in yanına 1 yıldız daha alırsa sampıyonluk adaylarından biri olur



ZATEN BU OYUNCUYU ALSA takım TEK OYUNCU İLE ŞAMPİYON OLUR :D

sezon ilk macında hido show yaptı

sahaya ilk 5 te çıkan hidolu magic buck karşısında kendi sahasında 102-83 mağlup etti

hido yaklaşık 38 dk oyunda kalırken

24 sayı 5 ribant 2 asistle sgalibiyette büyük rol oynadı

sezon ilk macında hido show yaptı

sahaya ilk 5 te çıkan hidolu magic buck karşısında kendi sahasında 102-83 mağlup etti

hido yaklaşık 38 dk oyunda kalırken

24 sayı 5 ribant 2 asistle sgalibiyette büyük rol oynadı

evet hido yu tebrık ediyoruz... umarım basarısını aynen devam ettırır:)

EFES'ten 10 sayı fark
Efes Pilsen Basketbol Takımı, ULEB Avrupa Ligi 1. tur (B) Grubu'ndaki ikinci maçında, İtalya'nın Armani Jeans Milano takımını 80-70 yendi.

Karşılaşmaya hızlı başlayan Armani Jean Milano, Watson ve Bulleri ile bulduğu sayılarla 2. dakikada 7-0 öne geçti. Efes Pilsen, Kerem, Nicholas ve Gregory ile 8-0'lık bir seri yakalayarak 4. dakikada 8-7 öne geçti. Lacivert-beyazlılar, Gregory ve Hutson ile sayı üretirken, konuk takım, Gaines ve Sesay ile rakibine karşılık verdi. Periyotun son dakikasına 18-18 berabere girilirken, Efes Pilsen, Nicholas'ın son saniyelerde kaydettiği basketle birinci periyotu 20-18 önde kapattı.

İkinci periyota etkili başlayan Efes Pilsen, 11-0'lık bir seri yakalayarak 15. dakikada farkı 13 sayıya (31-18) çıkardı. Armani Jeans Milano'nun savunmada yaptığı hataları iyi değerlendiren Nicholas, Ermal ve Ender, takımları adına sayı üreten isimler oldu. Lacivert-beyazlılar, hücumda zorlanan ve pas hataları yapan rakibine karşı dış atışlarda Serkan ve Nicholas, pota altında da Woods ve Gregory ile skor üreterek, karşılaşmanın ilk yarısından 18 sayı farkla (46-28) üstün ayrıldı.

İkinci yarıda da üstün oyununu sürdüren Efes Pilsen, Nicholas ve Serkan'ın skorer oyunuyla 26. dakikada farkı 21 sayıya (56-35) çıkardı. Armani Jeans Milano, Ganias ve Bulleri ile farkı kapatmaya çalışırken, ev sahibi takım, pota altında Ermal ve dış atışta da Serkan ile bulduğu sayılarla 3. periyotu 69-52 önde geçti.

Son periyotta Toure, Gadson ve Bulleri ile etkili olan Armani Jeans Milano, 10-2'lik bir seri yakalayıp, 34. dakikada farkı 9 sayıya (71-62) indirdi. Efes Pilsen, Gregory, Woods ve Serkan ile bulduğu sayılarla üstünlüğünü korumaya çalıştı. Lacivert-beyazlılar, son periyotta rakibinin üstün oyununa rağmen salondan 80-70'lik sonuçla galip ayrılmayı bildi.

ULEB Avrupa Ligi 1. tur (B) Grubu'ndaki ilk maçında Cibona Zagreb'e yenilen Efes Pilsen, ikinci maçta Armani Jeans Milano'yu rahat bir şekilde geçmeyi başardı.

TARAFTARDAN BÜYÜK İLGİ

Efes Pilsen'nin, ULEB Avrupa Ligi'nde Türkiye'de yaptığı ilk karşılaşmaya taraftarlar büyük ilgi gösterdi.

Abdi İpekçi Spor Salonu'na gelen yaklaşık 4 bin sporsever, lacivert-beyazlıları yoğun tempoda destekledi.

Taraftarlar, ayrıca terör örgütü PKK'ya da tepki gösterdi. 10. Yıl Marşı okuyan taraftarlar ''Kahrolsun PKK'', ''Şehitler ölmez, vatan bölünmez'' sloganları attı.

Bu sezon tek favorim garnett i de kadrosuna dahil eden boston:)
Fenrbahce ye de bugun barca deplasmanında başarılar..

ewet Bu tpici acmak cok iyi oLmuş Sivasımızın Basket Takımınada Belki Burdan Destek olMa Sansına Erisebılırız..Basketbolcula
r Haydi Sivasspora :D:D

herkezin favorosi hali ile boston bencede final en büyük favorisi ama bulsu birde magici çok tutuyorum...ilerleyen haftalarda göreceğiz.

Hido&Lewis Magic'i taşıdı
NBA'de 2007-2008 sezonunun açılış maçında evinde Milwaukee Bucks'ı konuk eden Orlando Magic, özellikle ikinci yarıdaki etkili oyunuyla sahadan 102-83 galip ayrıldı ve sezona iyi bir başlangıç yaptı. Florida temsilcisini galibiyete götüren isimler takımın yenilerinden Rashard Lewis ve milli oyuncumuz Hidayet Türkoğlu oldu. İlk yarıyı 48-46 önde kapatan Magic, üçüncü çeyrekteki 35-16'lık performansıyla maçı kopardı.

Magic'de Rashard Lewis 26 sayı, 6 ribauntla sahanın en skorer ismi olurken maça ilk beşte başlayan milli oyuncumuz Hidayet Türkoğlu 30 dakikada 24 sayı (SA: 5/5, 2S: 5/10, 3S: 3/5) 5 ribaunt, 2 asist, 1 top çalma, 2 top kaybıyla galibiyeti getiren isimler arasında yer aldı.

Orlando'da Dwight Howard 16 sayı, 12 ribaunt, 7 blok ile yıldızlaşan bir diğer isim olurken kontrat uzatan Jameer Nelson 10 sayı, 7 asist ile oynadı.

Milwaukee'de ise 25 sayı kaydeden Michael Redd ve 18 sayıyla oynayan Bobby Simmons dışındaki oyuncular varlık gösteremedi. Bu sezon göstereceği performans merakla beklenen çaylak Yi Jianlian 25 dakikada 9 sayı, 3 ribaunt, 2 blok ile oynadı.

Bu arada maçtan sonra konuşan Bucks head coachu Larry Krystkowiak, özellikle Hidayet Türkoğlu'nun performansının altını çizdi ve milli oyuncumuzun yarattığı eşleşme problemine çözüm bulamadıklarını ifade etti.

NBA'de dün oynanan maçlarda şu sonuçlar alındı;

Milwaukee 83
Orlando 102

Philadelphia 97
Toronto 106

Washington 110
Indiana 119
(Uzatma)

Chicago 103
New Jersey 112
(Uzatma)

Sacramento 90
New Orleans 104

San Antonio 104
Memphis 101

Dallas 92
Cleveland 74

Seattle 103
Denver 120

http://image.haber7.com/haber/83337.jpg
Efes, İtalyan rakibini devirdi


Efes Pilsen Basketbol Takımı, ULEB Avrupa Ligi 1. tur (B) Grubu'ndaki ikinci maçında, İtalya'nın Armani Jeans Milano takımını mağlup etti. Tribünler, PKK'ya öfke kustu.

Efes, İtalyan rakibini devirdi

Salon: Abdi İpekçi

Hakemler: Shmuel Bachar xxx (İsrail), Juan Carlos Arteaga xxx (İspanya), Matej Boltauzer xxx (Slovenya)

Efes Pilsen: Penn x, Nicholas xxx 16, Gregory xxx 13, Woods xx 7, Kerem xxx 9, Ender x 2, Serkan xxx 12, Hutson xx 11, Ermal xxx 10

Armani Jeans Milano: Bulleri xxx 18, Gaines xxx 13, Vukcevic x 2, Sesay xxx 11, Watson xx 8, Shaw x 2, Gadson xx 10, Toure xx 6, Aradori x

1. periyot: 20-18
İlk yarı: 46-28 (Efes Pilsen lehine)
3. periyot: 69-52
5 faul alan: Dk. 37.37 Vukcevic (Armani Jeans Milano)

Karşılaşmaya hızlı başlayan Armani Jean Milano, Watson ve Bulleri ile bulduğu sayılarla 2. dakikada 7-0 öne geçti. Efes Pilsen, Kerem, Nicholas ve Gregory ile 8-0'lık bir seri yakalayarak 4. dakikada 8-7 öne geçti. Lacivert-beyazlılar, Gregory ve Hutson ile sayı üretirken, konuk takım, Gaines ve Sesay ile rakibine karşılık verdi.

Periyotun son dakikasına 18-18 berabere girilirken, Efes Pilsen, Nicholas'ın son saniyelerde kaydettiği basketle birinci periyotu 20-18 önde kapattı. İkinci periyota etkili başlayan Efes Pilsen, 11-0'lık bir seri yakalayarak 15. dakikada farkı 13 sayıya (31-18) çıkardı. Armani Jeans Milano'nun savunmada yaptığı hataları iyi değerlendiren Nicholas, Ermal ve Ender, takımları adına sayı üreten isimler oldu.

Lacivert-beyazlılar, hücumda zorlanan ve pas hataları yapan rakibine karşı dış atışlarda Serkan ve Nicholas, pota altında da Woods ve Gregory ile skor üreterek, karşılaşmanın ilk yarısından 18 sayı farkla (46-28) üstün ayrıldı. İkinci yarıda da üstün oyununu sürdüren Efes Pilsen, Nicholas ve Serkan'ın skorer oyunuyla 26. dakikada farkı 21 sayıya (56-35) çıkardı.

Armani Jeans Milano, Ganias ve Bulleri ile farkı kapatmaya çalışırken, ev sahibi takım, pota altında Ermal ve dış atışta da Serkan ile bulduğu sayılarla 3. periyotu 69-52 önde geçti. Son periyotta Toure, Gadson ve Bulleri ile etkili olan Armani Jeans Milano, 10-2'lik bir seri yakalayıp, 34. dakikada farkı 9 sayıya (71-62) indirdi. Efes Pilsen, Gregory, Woods ve Serkan ile bulduğu sayılarla üstünlüğünü korumaya çalıştı. Lacivert-beyazlılar, son periyotta rakibinin üstün oyununa rağmen salondan 80-70'lik sonuçla galip ayrılmayı bildi.

ULEB Avrupa Ligi 1. tur (B) Grubu'ndaki ilk maçında Cibona Zagreb'e yenilen Efes Pilsen, ikinci maçta Armani Jeans Milano'yu rahat bir şekilde geçmeyi başardı.

TARAFTARDAN BÜYÜK İLGİ

Efes Pilsen'nin, ULEB Avrupa Ligi'nde Türkiye'de yaptığı ilk karşılaşmaya taraftarlar büyük ilgi gösterdi. Abdi İpekçi Spor Salonu'na gelen yaklaşık 4 bin sporsever, lacivert-beyazlıları yoğun tempoda destekledi. Taraftarlar, ayrıca terör örgütü PKK'ya da tepki gösterdi. 10. Yıl Marşı okuyan taraftarlar ''Kahrolsun PKK'', ''Şehitler ölmez, vatan bölünmez'' sloganları attı.

http://www.sporx.com/images/16/189/808_08.jpg
Gelişim Koleji telafi peşinde
Türkiye Basketbol Erkekler İkinci Ligi ekibi Gelişim Koleji, ilk haftaki Bursa Basket yenilgisini, yarın yapacağı Eskişehir Anadolu Üniversitesi maçından galibiyet alarak telafi etmek istiyor.

Gelişim Koleji Menajeri Namık Yazlar yaptığı açıklamada, lige Bursa Basket mağlubiyeti ile başladıklarını, ikinci maçta Gölcük Belediyesi'ni yenerek ilk galibiyetlerini aldıklarını söyledi.

Yarın deplasmanda Eskişehir Anadolu Üniversitesi ile zorlu bir karşılaşma yapacaklarını kaydeden Yazlar, ''Eskişehir temsilcisi lige iki yenilgiyle başladı. Bu nedenle maça büyük önem veriyorlar. Ligdeki hiçbir mücadeleye kolay gözüyle bakmıyoruz. Eskişehir, iki yenilgi alsa bile güçlü bir takım. Ancak, ilk haftaki yenilgimizi telafi etmek için kazanmalıyız'' dedi.

Sarı-yeşilli ekipte sakat oyuncu bulunmuyor.

http://www.sporx.com/images/16/189/5588_7687_015.jpg
En büyük kupa F.Bahçe'nin!
Basketbolda 15. Bayanlar Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı, Beşiktaş Cola Turka'yı 65-58 yenen geçen sezonun lig şampiyonu Fenerbahçe, 6. kez kazandı.

Fenerbahçe'ye kupasını, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı Nadir Alparslan ve Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu birlikte verdiler.

Karşılaşmaya Fenerbahçe Birsel ve Melike, Beşiktaş Cola Turka ise Zanze ve Lovelace'ın sayılarıyla başladı. İki takımın da sert savunma yaptığı bu bölümde rakibine oranla daha iyi hücum eden siyah-beyazlı takım, Lovelace'ın üstüste sayılarıyla 5. dakikaya 9-5 önde girdi. Ön alanda yaptığı baskıyla rakibini hataya zorlayan Fenerbahçe, Pondeter ve Nevriye'nin basketleriyle 7-0'lık seri yakalayarak 7. dakikada 12-9 öne geçti. İki takım da bu dakikalarda hücumda üstüste top kayıpları yaparken, Beşiktaş Cola Turka, Sariye'nin son saniyede attığı basketle ilk çeyreği 13-12 üstün geçti.
İki takımın da sayı bulmakta zorlanarak başladığı 2. periyotta potaaltında Zanze'yi iyi kullanan Beşiktaş Cola Turka, aradaki farkın kapanmasına izin vermedi ve 14. dakikayı 19-16 üstün geçti. Fenerbahçe, Esmeral ve Brown ile sayılar üretirken, Beşiktaş Cola Turka ise rakibine Sariye ve Zanze ile karşılık verdi ve 16. dakika 24-24 eşitlikle geçildi. Potaaltında Nevriye'yi iyi kullanan ve bu oyuncuyla üstüste sayılar bulan Fenerbahçe, savunmasında Lovelace'ı durdurmakta zorlanınca devre 32-32 eşitlikle tamamlandı.

Her iki takımın da karşılıklı sayılar bularak başladığı 3. periyotta Fenerbahçe, Pondeter ve Melike, Beşiktaş Cola Turka ise Sariye ve Zanze ile basketler bulunca eşitlik bozulmadı ve 24. dakika 38-38 berabere giçildi. Bu dakikadan sonra savunmasında kaptığı topları hızlı hücumlar sonrasında sayıya çeviren Fenerbahçe, Melike, Esmeral ve Nevriye'nin basketleriyle 10-0'lık seri yakalayarak 27. dakika içinde 10 sayılık farka (48-38) ulaştı ve periyotu 50-42 önde geçti.
Karşılaşmanın son periyotuna ribauntlarda rakibine üstünlük kurarak başlayan Fenerbahçe, savunmasında da başarılı olunca aradaki farkı korudu ve 34. dakikaya da 8 sayı farkla 54-46 üstün girdi. Dış atışlarla aradaki farkı kapatmaya çalışan rakibi karşısında kontrollü bir oyun ortaya koyan Fenerbahçe, taktik faulleri de sayıya çevirince farkın kapanmasına izin vermedi ve son dakikasına 61-55 önde girdiği karşılaşmadan 65-58 galip ayrıldı.

Bayanlarda son yıllarda başarılarıyla dikkati çeken Fenerbahçe ise Cumhurbaşkanlığı Kupası'nda ezeli rakibi Galatasaray'ın üstünlüğüne son verdi.

Galatasaray'ı 1998-99 sezonunda yenerek 7. Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı alan Fenerbahçe, 1999-2000 sezonunda da tek yabancıyla oynadığı maçta sarı-kırmızılı takımı 67-65 yenip, kupayı kazandı. Sarı-lacivertliler, 2000-2001 sezonunda ise BOTAŞ Spor'u 72-65 yenerek, üst üste 3. kez kupayı müzesine götürdü.

2003-2004'te Erdemirspor ve 2004-2005'te Beşiktaş'ı mağlup ederek, kupa sayısını 5'e çıkaran Fenerbahçe, bu sezon finalde Beşiktaş Cola Turka'yı yenerek, 6. kupasını kazandı ve ezeli rakibi Galatasaray'ı yakaladı.

Salon: Atatürk
Hakemler: Erşan Kartal , Alper Özgök
Fenerbahçe: Esmeral 7, Birsel 10, Begüm , Brown 8, Melike 5, Nevriye 13, Pondeter 16, Branzova 6, Tuğçe
Beşiktaş Cola Turka: Nilay 8, Sariye 8, Zanze 18, Lovelace 14, Hayden 8, Spiriç , Seda , Dilek , Nazlı 2, Esra
1. Periyot: 12-13
Devre: 32-32
3. Periyot: 50-42
Beş Faulle Çıkan: Hayden 38.01 (Beşiktaş Cola Turka

http://www.sporx.com/images/16/189/144_09.jpg
"Bu ligin favorisi yok"
Türkiye Basketbol İkinci Ligi'nde (TB2L) Gölcük Belediyespor'u yenerek ilk galibiyetini alan Gelişim Koleji'nde antrenör Şahin Ateşdağlı, daha ilk iki haftada ligin çok zorlu geçeceğinin ortaya çıktığını söyledi.

Takımların aldığı sonuçlara bakıldığında ligde favori takımın olmadığının görüleceğini anlatan Ateşdağlı, '' Herkes, herkesi yenebilecek düzeyde. Favori yok. Gölcük maçı, beklediğimizin çok üzerinde zor geçti. Skoru son periyotta koparabildik. O nedenle, periyotlar arası ne kadar dengeli olur ve ne kadar iyi savunma yaparsak işimiz o kadar kolaylaşır '' dedi.

Ateşdağlı, her maça ayrı ayrı konsantre olmaları gerektiğini belirterek, '' Bu cuma, deplasmanda Eskişehir Anadolu Üniversitesi, hemen ardından da Aliağa Belediyesi ile İzmir'de oynayacağız. Bu iki maçı kayıpsız geçmek istiyoruz'' diye konuştu.

http://www.sporx.com/images/16/189/6272_013.jpg
Cumhuriyet Kupası Erciyes'in!
Kayseri'de Basketbol İl Temsilciliği'nin düzenlediği 8 takımın katıldığı Cumhuriyet Kupası Basketbol Turnuvası'nı Erciyes Üniversitesi kazandı.

Atatük Spor Salonu'nda 3 gün süren turnuvaya, Bölgesel Basketbol Ligi takımlarından Erciyes Üniversitesi, Ankara Şekerspor, Kayseri Melikgazi Belediyespor, Zile Belediyespor, Kayseri Özel Kılıçaslan Lisesi, Konya Genç Selçuk Üniversiteliler, Tokat Emniyetspor ve Niğde Belediyespor katıldı.

Turnuva sonucunda rakiplerine üstünlük sağlayan Erciyes Üniversitesi birinci oldu. İkinciliği Ankara Şekerspor, üçüncülüğü ise Kayseri Melikgazi Belediyespor elde etti.

http://www.sporx.com/images/16/189/8986_016.jpg
Cengiz ve Sarıoğlu unutulmadı
Samsun'da, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen, Kaya Cengiz-Serdar Sağıroğlu 2. Lig Bayanlar Dörtlü Basketbol Turnuvası sona erdi.

Yaşar Doğu Spor Salonu'nda, geçtiğimiz yıllarda hayatını kaybeden basketbol antrenörleri Kaya Cengiz ve Serdar Sağıroğlu adına düzenlenen turnuvaya, Ankara MTA, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kağıtspor, TED Ankara Koleji ve Samsun Basketbol Kulübü katıldı.

Turnuvada, bugün şu sonuçlar alındı:

Ankara MTA: 60 - TED Ankara Koleji: 72
Samsun Basketbol Kulübü: 55 - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kağıtspor: 61
Bu sonuçlara göre turnuvada birinciliği Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kağıtspor kazandı.
Turnuvada, üçüncülüğü Ankara TED, dördüncülüğü ise Ankara MTA oldu

Kobe, Bulls'un kapısından döndü
Adı son günlerde sıkça takas dedikodularında dolaşan Los Angeles Lakers'ın süper yıldızı Kobe Bryant'ın, üç takımı kapsayan bir takasla Chicago Bulls'a gitmesinin son anda gerçekleşmesiği ortaya çıktı.

Söz konusu takasa göre Kobe Bryant Chicago Bulls'un yolunu tutarken Ron Artest ve Ben Wallace Lakers forması giyecekti. Bu takastan Sacramento Kings'in payına düşen isimler ise Ben Gordon ve P.J. Brown olacaktı.

Ancak Lakers Başkan Yardımcısı Magic Johnson'ın "Luol Deng yoksa Kobe de yok" restini çekmesi üzerine görüşmeler sona erdi.

Bu gelişme sonrası Bulls'un, Luol Deng'i kapsayan bir teklifle yeniden Lakers'ın kapısını çalıp çalmayacağı merak ediliyor.

memolu utah kendi sahasında rockets a kendi sahasında 106-95 yenildi memonun ilk 5 te çıktığı macta memo,
16 sayı 10 riband duble duble yaptı

T-Mac Jazz sever
NBA'de sezona galibiyetle başlayan Utah Jazz ve Houston Rockets, Salt Lake City'de kozlarını paylaştılar. Geçtiğimiz sezon playoff'larda da karşılaşan iki ekibin EnergySolutions Arena'daki bu buluşmasında Tracy McGrady geceye damgasını vurdu.

Süper yıldız, Rockets'ın deplasmanda Jazz'ı 106-95 devirdiği mücadelede 39 dakikada 47 sayı, 4 ribaunt, 4 asist ile maça damgasını vurdu. T-Mac böylece kariyerinde 42. kez bir maçta 40 sayı barajına ulaşmış oldu.

Rockets'da galibiyette pay sahibi diğer isimler ise 15 sayı, 7 asist ile Mike James ve 11 sayı, 7 ribaunt, 5 blok, 6 top kaybıyla Yao Ming oldu.

Utah'da ise Carlos Boozer 30 sayı, 16 ribaunt ile oynarken Deron Williams 18 sayı, 13 asist, milli oyuncumuz Mehmet Okur ise 37 dakikada 16 sayı (SA: 3/4, 2S: 2/4, 3S: 3/6) 2 top çalma, 5 top kaybıyla mücadele etti.

NBA'de dün gece oynanan diğer maçlarda ise şu sonuçlar alındı;

Detroit 91 (T. Prince 34 sayı, 12 ribaunt, C. Billups 19 sayı, 11 asist)
Miami 80 (R. Davis 23 sayı, U. Haslem 14 sayı, 10 ribaunt)

Phoenix 106 (A. Stoudemire 23 sayı, 11 ribaunt, S. Nash 18 sayı, 7 ribaunt, 12 asist, S. Marion 14 sayı, 11 ribaunt)
Seattle 99 (K. Durant 27 sayı, C. Wilcox 23 sayı, 11 ribaunt)

Benim en büyük favorim Spurs... Bu yılda finalde olurlar ama rakipleri kim olur orası zor bir soru...

Batida favoriler ayni ama Doguda neler olacak bilemiyecem. Mesela Boston müthis bir takim kurdu. Doguda gecen sene Playofflarda görmedigimiz takimlari görebiliriz

Batida favoriler ayni ama Doguda neler olacak bilemiyecem. Mesela Boston müthis bir takim kurdu. Doguda gecen sene Playofflarda görmedigimiz takimlari görebiliriz

Takım kurmak ayrı şey takım olmak ayrı şey Spurs takım olmuş ama Boston'u bilmiyoruz...

kimse pitonsu göz ardı etmesin ne olursa olsun pistonsun kadrosu ile doğuda finalda olabilir.