LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

[IMG]http://www.sivasspor.com/images/stories/food/serhathakan1.jpg[/IMG]
Yazar Adı: Serhat Zafer

[B]LORANT VE YEDEK KULÜBESİ [/B]
Sivasspor’un Denizlispor’dan aldığı farklı mağlubiyet yenilir yutulur cinsten değil. Galatasaray, Trabzonspor ve son olarak da Kayseri Erciyesspor karşısında mükemmel performans gösteren Sivasspor’a ne oldu?
Burada herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesi lazım.
Kayseri Erciyesspor maçı sonrasında takıma Çarşamba gününe kadar izin verildi. Yeteri kadar antrenman yapamayan Sivasspor Cuma günü Denizlispor maçı için yola çıktı. Ve neticede de dün Denizlispor karşısında tel tel dökülen Sivasspor. Ne oluyor böyle? Bir önceki hafta döktüren Sivasspor, bir bakıyorsunuz bu hafta sahada tanınmıyor.
Diğer bir konu ise maçın 42. dakikasında soyunma odasının yolunu tutan Teknik Direktör Werner Lorant. Sayın Lorant bu lükse sahip değilsin. Tribünlere nasıl oynamayı biliyorsan, motive edemediğin takımını yalnız bırakmaya da hakkın yok. Ne olursa olsun Lorant bunu yapmamalıydı. ‘Bir takım maça nasıl başlarsa öyle bitirir’ diyerek zaten ipleri koparmış olursun. Yok böyle bir şey. İlk yarı takımın kötümü oynuyor, ikinci yarıya radikal kararlar alarak sahaya çıkartacaksın.
Yedek kulübesi zengin olan Sivasspor’un sahaya sürdüğü 11’e de bakacak olursak mağlubiyete etki eden faktörlerden birini daha anlamış oluruz. Gol yollarında sıkıntı çeken Sivasspor’a Brezilya’dan transfer edilen Edson lig sonuna mı hazır olacak? Edson’un hazır olmadığını söyleyen Lorant bu oyuncuyu niye Galatasaray maçının son 10 dakikasında oyuna aldı? Büyük umutlarla transfer edilen Edson neden oynatılmıyor?
Sayın Lorant, edindiğim bilgilere göre maç sonrasında bir soru soran gazeteci meslektaşımı da azarlamış. O bunu ligin ilk yarısında Sivaslı bir gazeteciye de yapmıştı. Hem de Sivasspor’un Denizlispor’u 1-0 yendiği maç sonrasında. Lorant gazetecilere karşı bu kadar asabi olmamalı, buna da hakkı yok zaten. Gazeteci överde yererde. Takım iyi oynadı da biz mi yazmadık? Sayın Lorant.
Maç bittiğinde telefonla görüştüğüm Denizlili Gazeteci Ağabeyim Önder Varol, “Sizin takım çok kötü oynadı” diyince inanın çok utandım ve söyleyecek laf bulamadım.
Futbol üç sonuçludur. Galibiyette olacak, mağlubiyette, beraberlikte. Önemli olan hataları görmek ve bunları tekrarlamamak.
Bu hafta Sivasspor’u zorlu Gençlerbirliği karşılaşması bekliyor. Saha ve seyirci avantajını kullanacak olan ve Denizlispor mağlubiyetinin verdiği hırsla sahaya çıkacak olan Sivasspor için Gençlerbirliği karşılaşması da zor geçecek maçlardan bir tanesi. Ama şu da bir gerçektir ki Sivasspor zoru seviyor. İyi konsantre ve motive olmuş Sivasspor bu maçtan puan çıkartabilir.

-->: LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

Durumu cok güzel özetlemissin gardaş?

Dedigin gibi, herkes sapkasini cikarip söyle bir bakmasi gerek, hata kimde diye

-->: LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

[B][I][CENTER][FONT="Comic Sans MS"]GÜZEL BİR YAZI ...HERŞEYİ ÖZETLİYOR..[/FONT][/CENTER][/I][/B]

-->: LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

gereksiz bi yazi ve tamamı ile yanliş...bikere motive etmediğni nerden biliyor arkadaş???..artı hocanın maçı o dakkada birakmasi belli ki oyunucularin dediklerini yapmadiklarindan dir...bide şu motive işi yokmudur..ben ilk onbir de şans bulacam..prim alma şansi bulacam...kendi reklamimi yapacam...ve ondan sonra böyle ruhsuz oynayacm ha???..yok yaaa ne ala!!!!!..tabii iş kolay hep hoca suçlu dur..adam her maç 90 dakka didiniyor ..ama oyuncular???ne bi mücadele ne bi bişey belli ki adami dinlemiyorlar adamda tepki koymuş..iyi de yapmiş...doğru da yapmiş....basin mensuplara olan tavrida çok güzel adamin..çünkü zaten futboldan anlayan basin mensubu kaç ki???..adam neden muhatab kabul estin ki??hep provoke sorular soruyorlar ve herşeyi de ters ve anlamak istedikleri gibi, yorumluyor ve anliyorlar lar ..lorant ,gerets ve daum yabanci olarak bunu çözmüşler ve ona göre davraniyorlar..bu yazar arkadaş acaba herzaman kendi meslek sayginliğna uyuyormu acaba?? acaba o hiç şapkasini önüne alip bişeyler yapiyor mu da kalkip burada böyle saçma sapan tek taraf eleştiri yapiyor???...biliyorum çoğunuz adama katilcak..ama yanliş yapiyorsunuz...lorantin bu olayi dünyada bir çok kez yapilan bi olaydir ve bi pozitif tepki ve reaksyon uyandirmak içindir...adam acaba niye 4-0 lik bi maçtan sonra ıslık çalarak basin mensuplarinın karşına geçmiş bi düşünen varmi acaba?????..olay basit hoca herkese bişey ler anlatmaya çalisiyor taaa sezon başından beri..ama kimse uyanmadı işe...hoca herkese tepki koyuyor çünkü oyuncular dediklerine yapmamiştir..basin mensuplara hala 12 maçlik kazanamama saçmalığındadır..sanki 12 maç kaybedilimiş..hep söyledim yine söyleyecem o peryoda iyi puanlar alinmiştir ve ekseriyeti deplasman da!!zaten kaç maç sivas da oynandıki????..bunlardan ikisi fner ile beşiktaş...burda bile bazi leri çok olağan yenilgileri müthiş hüsran miş gibi lanse edenler vardi!!!..bu tip yazarlara ve yorumlara kanmayalim lütfen!!

-->: LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

F.BAHÇELİ LORANT'IN AYIBI!..
13.03.2006 10:21



Lorant'ın Sivasspor'unu Denizlispor karşısında seyrettim... Maç öncesi Lorant'la saha kenarında sohbet ettik. Sivasspor'u fazla konuşmak istemedi Fenerbahçe'yi konuştuk. Bir Fenerbahçeli gibi konuşan Lorant " Fenerbahçe banko şampiyon olur" diyerek içindeki sarı lacivert özlemini dile getirdi.

Lorant'la sohbetim bitince basın tribününe çıkarken Denizlispor genel menajeri Can Çobanoğlu'u ile karşılaştım. Sıcak ve samimi kucaklaşmanın ardından maçı konuştuk. İki futbol adamının konuşmaları öylesine farklıydı ki, inanın bu sahaya da yansıdı. Maç başlamadan önce Lorant ümitsiz, mutsuz ve korkak konuştu... Ama ekonomik ve puan yönünden zor durumda olmasına rağmen Denizlispor'un genel menajeri Can Çobanoğlu konuşmalarında cesaretliydi, takımına güvendiğini ve kazanacaklarını söyleyebiliyordu. Ve sahada ki futbolcularda da bunu gördük. Yani Sivasspor Lorant gibi kazanma hırsından yoksun, ümitsiz başlarken, Denizlispor'da kazanma hırsı ve mücadele üst seviyedeydi.

Ve ilginç ki, maçtan birkaç gün önce birlikte olduğum kaptan Yusuf da bu maç için " Abi göreceksin futbolu da biz oynayacağız, puanları da biz alacağız" demişti. Demek ki Denizlispor'da "takım ruhu" çok iyi gelişmiş ve bu teknik heyetle bütünleşmiş. Bir takımın başarılı olması için bu çok önemli.

Denizli'deki maçta Nurullah Sağlam'ın horozları futbolun hakkını verdiler, mükafat olarak 4 golle 3 puan aldılar... Bu maçta güzel futbolun, mücadelenin ve gollerin dışında, bence önemli bir görüntü daha vardı... Bu görüntü, Denizlispor'un 1-0 üstünlüğü ile devam eden ilk devrenin 43.dakikasında Werner Lorant'ın umursamaz tavırlarla önce yedek kulübesini, sonrada sahayı terk ederek soyunma odasına gitmesiydi... Lorant sahayı terk ettikten sonra, orta hakem ilk devrenin uzatmasını 3 dakika gösterdi ve Serhat?ın ikinci golü geldi. Ama Sivasspor Teknik Direktörü Lorant takımının başında değil, soyunma odasındaydı.

Maç sonrası Lorant bir başka gayri ciddiliği daha sergileyerek, basın toplantısının yapıldığı odaya ıslık çalarak geldi. Sahadan 4-0 gibi farklı mağlup olan bir takımın hocası böylesine ciddiyetsiz ve umursamazdı... Sorulan sorulara ise, muhatabı ben değilim dercesine duvarlara bakarak cevap verdi... Lorant'ın son konuşmalarını dinlemedim. Çünkü görevini gerektiği gibi yapmayan, hele yaptığı işi ciddiye almayan insana, kim olursa olsun hiç saygı duymam.

Eğer Lorant, başka bir yerde devre bitmeden sahayı terk etse ve basın mensuplarına karşı böylesine saygısız davransa hemen dönüş biletini alırlar, ilk uçakla ülkesine gönderirler... Ama biz ülke olarak "takım başarılı olsunda nasıl olursa olsun" mantığı içinde olduğumuzdan bunu yapamıyoruz. Onun için bu adamların kahrını da, kaprisini de çekiyoruz.

-->: LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

herşeyi özetliyor...bir şey söylüyemem

-->: LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

Sürekli kazanacaksın diye bir kural vede bir oyun sistemi yok sanıyorum.Bazen kazanır bazende kaybedebilirsin.Bu çok doğal bir olgudur.Bir sıfırda yenilsen aynı netice beş sıfırda yenilsen aynı üç puan alamıyorsun.Ortada bir gerçek varki konuya değinen arkadaşımız çok güzel tespit etmiş, K.Erciyes maçı sonrası takım çok büyük rehavete kapılmış ve sanki bundan sonraki maçları hep bu şekilde oynar ve kazanırız havasına girip o yönde bir rahatlık kazanmıştır.Ve şuda açık görülüyorki,rakibi ciddiye alıp,hırslanmazsan,inancın olmazsa birlik beraberlik içinde yürekten oynamazsan,sonuda böyle hüsrana uğrarsın.
Gençlerbirliği maçı nasıl kazanılır.? Birkere kendileri inanacak biz bu maçı alırız diye.Hırslı yerinde duramayan,sahaya basmadık yer bırakmayan arzulu istekli bir tempoda,takım oyunu sergilerlerse,seyircininde etkili bir desteğiyle üç puanı neden almasınlar.Bunuda hazırlayacak kişi elbetteki,takımın psikolojisini iyi tespit eden sayın werner lorant'tır.
saygılar

-->: LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

tabii canim...takim hocanin hareketi sonrasi çıkıp 3-2 maçı kazansaydi bakalim ne yazacaktı ve ne yorumlar yapilcakti aynen şu denilcekti..vaybe ne psikolojik bi hamle yapti hoca denilcekti..ayrica loorant efendi diyerek hocamizi aşağlamiyalim..size brisi falan filan efendi dese hoş mu olur???..ayrica diğer düzgün hocalar da fazla basini muhatab almaz...haklilarda!

-->: LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

[COLOR="Purple"][B]LORANTIN AKLI ALMANYADA KALMIŞ SEZON SONUNDA DA KESİN ALMANYAYA DÖNECEK [/B][/COLOR]

-->: LORANT VE YEDEK KULÜBESİ
 

merhaba serhat bey çok güzel yazmış eline sağlık,lorant işte alman teknik adam maçı bırakmış soyunma odasına gitmiş ..başka izahı varmı şu sezon bir biteydiiii.
Serhat kardeşimiz sivaslı galibaaaa.
yazılarınızı bekliyoruz.