ERTUĞRUL ÖZDEMİR HAKKINDA GELİŞMELER
Bilindiği gibi, 06.08.2009 Perşembe gününden itibaren kendisine ulaşamadığımız Ertuğrul kardeşimizden bugünde haber alamadık. 5. gününü tamamlayan bu arama yada takipleri sizlerle paylaşmak isterim. Paylaşmaktan amacım bir an önce, bulunmasına ışık tutmaktır.
08.08.2009 Cumartesi sabahı, Bekir Bayrak'ın beni aramasıyla başlayan serüveni paylaşmak istiyorum.
Bekir Bayrak beni aradı ve "Ertuğrul'un ağabeyi öğretmen Ali Özdemir benim yanımda ve Ertuğrul'a ulaşamadıklarını söylüyor bilgin varmı" dedi. Şok oldum ve derhal atladım arabama, gittim malum mekana. Ali hoca ile sohbet muhabbetin ardından, iz peşine başlanıldı. Karakola bilgi, Savcılığa dilekçe (ki dilekçeyi bizzat kendim hazırlayıp, Ertuğrulu tarifle, boy, kilo, yaşı, tc kimliği hatta görevlerine varana kadar izahlı dilekçe yazdım) ağbisi Ali hocaya imzalattım. Karakola resimlerinden fotokopi vs. verildi.
Yapılan iz sürme ile son görüşmeyi yüzyüze yaptığı kişilerle görüşüldü. Perşembe saat 16.00 ila 17.00 sularında kepçeli mevkiinde, İstanbula gitmesi gerektiğini söylemiş ve 17.30 İstanbul servisini beklediğini belirtmiş.
Bir başkasına ise Ankaraya gideceğini söylediği gibi de söylenti var, ancak özel sohbetlerimizde Ankara'yı sevmediğine, İstanbul gibi yok dediğine de şahitim.
Perşembe günü gün boyu zaman zaman yapılan telefon aramalarına ise cevap vermeyip akşama doğru ise ulaşılamaz olduğu tesbit edildi. Bu ulaşılamamasına iki durum sözkonusudur. Ya telefonunun şarzı bitti, ya da bugünleri yaşayacağını kafasına koyan Ertuğrul, GSM hattını yenilemiş yeni bir numara almıştır.
Cumartesi günü aldığım bu haberin ardından, bugün olmuş halen endişeli bekleyişim sürmesine rağmen, biraz olsun beni rahatlatan şeyin, İstanbul'a gitmem lazım diyerek yazıhane önünde servis beklerken paylaştığı sözleridir. Ancak ilgili yazıhaneden bilet alırken yabancı isim üzerine bilet aldığından kayıtlarda ismine rastlanılmamaktadır. Burada da şu konu tartışmaya açılır; Bilet alacak kişiden kimlik sorulması, kimlik üzerinden satış yapılması, otobüse binişlerde de aynı kontrolün yapılması lazım ki, taşıdıkları yolcuların bizzat o kişi olduğu net olarak ortaya çıksın.
Evet beni bu gelişmeler rahatlatırken, aslında konu hakkında da haber yapılmaması tarafındaydım, diğer taraftan da yapılması iyi oldu zira gören, bilen, tanıyan olursa bilgi vermesi adına da iyi oldu. Tabiri caizse iki ucu da hoş değil gibi...
Uzun lafın kısası; Ertuğrul'un İstanbul sevdalısı olmasından yola çıkarak, Perşembe günü İstanbul'a gitmiş olmasını kuvvetli ihtimal görüyorum. Bunu söylerken diğer yerlerde aranmasın değil ama İstanbul'da ki arkadaşlarımızın üyelerimizin daha dikkatli olmasını vurgulamak adına yazıyorum.
Ve diyorum ki ;
YETER ARTIK BE ERTU, YAPTIĞININ FATURASI HER GÜN DAHA AĞIRLAŞIYOR BUNU UNUTMA, ÇIK ORTAYA....
|