[yigido yakup]

walla ben bülent uygun konusunda yaptiklariyla veya yapadiklariyla okadar cok anlatilacak seyleri varki bizde görev yaptigi sürece basarisizliklarina pek üzülmedim ama o zor durumda birakip gitmesi beni encok yikmisti.

bülent uygun sivas a gelirken resmen bitmis kimselerin ismini hatirlamadigi biraz konusulduktan sonra su asker bülent kocaliden geldi gol krali oldu sonra ne olduysa kayboldu gitti diye konusulan bir durumdaydi o durumdaki bülent uygunla tarihinde süperlig görmemis sivasspor beraber büyüdüler ama biryerden sonra bu büyüklük bazi bünyelere zarar getirdi nankörlük kelimesini kullanan insanlara zamaninda bazi giden yerli yabanci oyuncularda bu kelimeri kullnamisti ama herseye ragmen sivasli bülent uygununa güveniyordu ama neoluyorsa her mactan sonra ya sakatlik ya baska birsey bahanesi oluyorduda transfer sezonunda gönderdikleri ve aldiklari konusunda biz birseyleri hesap ettik ama hesaplarimiz tutmadi bu senede sivaslilar bizi böyle kabul etsin diyemedi.kerameti kendinde mazeretleri baska sebeplere yükledi.

herseye ragmen sivaslilarin %80 ni ona sonsuz güveniyor ve bu kötü günleri kesinlikle asilacagini düsünüyordu ama herkesi soke eden ama bazilarini sevincden göbek atar derecesini getiren karari istifa oldu hele hele o basin toplantisindaki istifami isterlerse kabul etmesinler diye ukala aciklamsi bizlerde ona güvenenlerde yikim oldu.

cünkü ben enson gidecek insan diye düsünürken o ilk olarak giden oldu

bülent uygun bize pes etmemeye birakmadan yilmadan calismaya hedefe dogru kosmaya alistirmisti ama iste 300-500 kisinin istifa cagrisi aslinda bunlari yapanlar basarida bülent uygun bir tek kelime edemeyen onun gecmisindeki fenerliligini kendi galatasayliliklari besiktasliliklari sebebiyle onu hep düsman görenler onun ve takimin kötü günlerini beklediler ve bütün birikenlerini bosaltilar.

bizim enbüyük sucumuz ya birilerini cok seviyoruz yada cabuk nefret ediyoruz yani burdaki simdiki sorunda bu sorunlari ve kisileri mantigimizla düsünmüyoruz
öyle yapamayinca biri cabuk nankör oluyor biride cabuk kahraman.keske bunlari ayrilik olmadan konusabilseydik bülent hocamizi kaybetmeden hem o kendine bir ceki düzen verseydi hemde sivaslilar mantiklariyla hareket edebilselerdi.

suan bizim takima bülent uygun gelse kapimizin acik olacagini bildirmekte görevimiz.

insanlari biz günlük sevmiyoruz öyle günlük konularlada nefret etmeyiz.