[kakikli]

YAZIKLAR OLSUN

İlk dakikalardan itibaren istekli oynayan Yiğido verdiği pozisyonlara rağmen son vuruşlara engel olduğu için gol yemekten kurtuldu.
Hatta inatla bastırmanın mükâfatını da otuz altıncı dakikada Pedriel’in şık golüyle aldı. Golden sonrada Trabzonu sahadan silen, baskı kuran yiğidolar ikinci devrede de sayısız gol pozisyonuna girdi. Eneramo’nun güçsüz ve beceriksiz görüntüsü, Kâmil'in saman alevi gibi ani parlayıp sönen oyununa Erman’ın da eşlik etmesiyle forvette etkisiz kalıp tarihi farkı kaçırdık. İlk defa bu maçta kaleci için olumsuz bir şey söylemeye gerek duymuyorum ama maça damgasını vuran isim genç Kaandı. Kadir ve Rajnoch ta günün başarılı isimlerdendi.
Zorunluluktan sağ beke çekilen Cerny yediğimiz ilk golde yerinde olmayarak Alanzinho yu bomboş bırakıp golü yememize sebep oldu. Daha önce bek oynamamış bir oyuncuyu oynatmak Rıza hoca için risk almak demekti. Faty oynasa dahamı iyi olurdu yorumunu yapmamak elde değil. Zira Eneramo’nun ayakta duracak gücü yokken doksan dakika oyunda tutulması forvette oyuncunun olmamasıydı.
Düştükleri sıkıntılı pozisyonlara rağmen oyundan kopmadan maç sonuna kadar galibiyet arayan Trabzon’u kutluyorum ama ne var ki maçın hakemi Kuddusi Müftüoğlu için iyi şeyler yazmam mümkün değil. Verdiği veya vermediği kararlarla öne çıkan Müftüoğlu Sivas taraftarının olumsuz düşüncelerine layık olduğunu ispat etti.
Yıllarca hakemlerinde insan olduğunu söyleyerek hata yapabileceklerini savunan bir spor adamı olarak bu düşüncelerimden dolayı neredeyse kendimden utanacağım. Hakemin, verdiği bir kararda hata yapması başka şey, eyyamcılık yaparak güçlüden yana olma tercihi başka bir şey. Hadi tüm iyi niyetimle pozisyonları bir irdeleyelim.
23. dakikada Kaan’ın ustaca yaptığı kayma hareketiyle rakibinin ayağından aldığı topa gözünün önünde faul bayrağı kaldıran yardımcı hakem, karara uyan Müftüoğlu, rakibin kendisini atmasına aldandı diyelim.
Çaldığı penaltı pozisyonunda da, Sol ayağını Atillaya vurdurarak kendini atan Burağa sarı kart göstermesi gerekirken penaltıyı vererek Atillaya sarı kartı göstermesine de yine aldandı diyelim.
Volkanla ikili mücadelenin ardından açılan topa hamle yaparak arkadan müdahale eden Kaan’ın rakibine faul yaptığı kararınada doğru diyelim.
Peki Volkanın düşmanca bir tavırla kanın böbreklerine vurduğu tekmeyi gören kıdemli yardımcı hakem, dördüncü hakem ve her şeyden önemlisi olayı sarı kartla geçiştiren Müftüoğlu’nun bu kararına ne diyelim? Topla oynama isteği yok iken atılan tekmenin cezasının ne olduğunu kundaktaki çocuk bile bilirken sarı kartla geçiştirmenin adının ne olduğunu bana açıklarımsınız.
Soruyorum şimdi bu aldanma mı?
Hatamı?
Korkaklık mı?
Eyyamcılık mı?
Bu soruya verdiğiniz cevabı duyar gibi oluyorum. Ve hakemlik müessesini lekeleyen her kim varsa yazıklar olsun diyorum. Skor iki bir olduktan sonra tarafsızca çalınan düdüklerden aslında Yiğidom, bu bir temaşa zevki üst düzeyde spordur.
Yola devam. Allahım seni dahili ve harici bedbahtlarından korusun.

Tarık BİÇER
Sivasınsei Gazetesi
13/03/2012