[bozcelik]

FUTBOLUN SUÇU NE

Hiç şüphe yok ki Futbol; 3 Temmuz Pazar günü itibariyle “Kanal D’nin Fatmagül’ü, Arabesk filminin Müjde Ar’ı, Yeşilçam’ın arka sokaklarında çevrilen, Nuri Alço’nun gazozunun gazabına uğrayan şöhret budalası bir genç kız, Tecavüzcü Coşkun’un elinden kurtulamayan sokağa yeni düşmüş taze bir gelin oluvermiştir.

Artık “ kirlenmiştir” yine bir Yeşilçam deyimiyle.

Ağabeyleri, kocaları, babaları bu kirlenen bedeni temizleyivermek için ,bellerine kuşandıkları silahlarla yollara düşmüşler hiç şüphe yok ki.

Futbol’un duyup ta, konuşamadığımız, hissedip de dillendiremediğimiz kirlenmişliği birilerinin ortak aklıyla gün gibi ortaya çıkmıştır artık.

Peki şimdi sorulan şu değil mi?

Fatmagül’ün, Pakize’nin, Fadime’nin suçu ne?

Her şey bu kadar temiz de, bir tek futbol mu bu kadar kirli. Yengesine asılan Ahmet , komşusuna tacizde beis görmeyen Orhan, daha da kötüsü evladına musallat olan ismi lanet şahıslar nu namus bekçiliğinde çok mu ahlaklılar.

Şimdi diyeceksiniz ki; bunlar suç değil mi?

Bilemeyiz, ona yargı karar verecek. Gecikmeli de olsa, etkileşimli de olsa, hukukçular oturup tartışacak, kimin daha az kirli olduğuna karar verecek.

Bundan 40-45 gün önce biten bir sezon önünde bu olayları gündeme getirip çok şeyin önünü almak varken, ortalığı toz dumana çevirmek, şaibelere neden olmak ve her şeyden daha da önemlisi suçun yaygınlaşmasına neden olmakta suç değil mi?

Bugün futbolun içine düştüğü durumdan sorumlu olanlar hiç şüpheniz olmasın ki, herkestir. Tecavüz eden de, belinde silah namusunu temizlemeye çalışanda.

8 aydır devam eden bir soruşturma da, neden bu olaylar ligler bitmeden başlatılmamıştır şimdi herkesin aklında bu soru işaretleri dolanıyor.

Aradan geçen 40-45 gün zarfında müsabaka mı yapıldı? Hayır.

Şimdi çıkıp demeyin “Transferleri bekledik “ diye. Ona kargalar bile güler. Sezon ortasında Rusya’yı çalıştırırken, Amerikaya heyet gönderip milli takım antrenörü Guus Hiddink’i transfer etmedik mi?

Bu muydu etiklik, bu muydu spor ahlakı?

Öyleyse niye dün yapıldı bu operasyon?

Akla tek bir cevap geliyor. O’da seçimler.

Birileri, sakın çıkıp demiş olmasın!. “Bu operasyon seçim önü zarar verir” diye.

Eğer denildiyse bu daha da büyük bir vahamet değil mi? Asıl suç bu değil mi? Futbol ahlakıyla bağdaşmazken, siyaset ahlakıyla bağdaştırılan.

Suçun yaygınlaştırılmaması mümkünken, olası bir kaosun, sıkıntıların, ileride yaşanması muhtemel UEFA sorunlarının yaşanmaması mümkünken. Daha da önemlisi ağır yaralı Türk Futbolunun kan kaybından ölmemesi mümkünken.
Beklemek neden?
En az onlarda diğerleri kadar suçlu değil mi?

Benim şehrimin takımı veyahut başka bir takım hiç fark etmiyor. Bu günahta herkesin payı var. Şimdi hiç kimse çıkıp, masumiyet yalanına yelken açmasın.

O tekne batar da kurutulan olmaz.

Futbol’un görünen yüzünde hocalar ve futbolcular var. Ya görünmeyeninde, bu tezgahın işleyişinde, bu çarkın dönmesinde eli olanlar.

Kötü anlamda demiyorum ama işleyen bir makinenin binlerce parçasından sadece bir kaçı onlar.

Ya medya, hakemler, federasyon seyirciler , ya bürokratlar, hele hele de siyasetçiler?

Bunlar yok mu bu tezgahın parçalarında?

Onların hiç mi suçu yok? Tek suçlu Fatmagül, Pakize, Bahar mı?

Spor Ahlakı diyorsunuz, spor ahlakına uymadığı tespit edilen, spor ahlakıyla bağdaşmayan. Nedir bunlar ? Üstüne yumurta kırılıp menemen olur mu?

Yoksa saksıya dikilip güneşe mi çıkartılır?

Sizin ahlak diye addettiğiniz neyse, ben veyahut başka birisi ahlaksızlık diye addederse? Ya öyle biliyorsam.

Boksta kemerden aşağı vurmak ahlaksızlık olduğu için değil, yasak olduğu için suçtur. Yoksa göğsüde vücudunun bir parçasıdır, bilmem neresi de.

Öyle ise ahlakı önce ahlaklı olarak isteyeceksiniz. Ahlaksızlık yaparak değil.

Saygılarımla. Mehmet Bülent ÖZÇELİK