Usta Yiğido
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Yaş: 37
Mesajlar: 1.206
Thanks: 1
12 Mesajına 24 Kez Teşekkür Edildi.
|
Hayır ve bereketin ne olduğunu gösteren sahuruyla, cömertliği, ikramı ve paylaşmayı öğreten iftarıyla, ibadetin neşe ve coşkusunu bütün topluma yayan teravihiyle, okunan ve dinlenen Kur’an’ın feyziyle, toplumun sosyal yaralarını şifalı elleriyle saran zekât ve fitreleriyle arınma ve yenilenme bilincimizin tazelendiği rahmet ve mağfiret ayı Ramazanın sonuna yaklaşırken bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilen Kadir gecesine erişmenin heyecan ve mutluluğunu yaşamaktayız.
Yüce Allah’ın lütfuyla 30 Ekim Pazar gününü Pazartesi’ye bağlayan gece, “Kadir Gecesi”ni idrak edeceğiz.
Gelişiyle birlikte oluşturduğu mânâ iklimiyle gönül dünyamızı ma’mur eden, iç âlemimizi zenginleştiren Kadir gecesi, kâinatın anlamını getiren gecedir. O yaratılış bilgisinin ders kitabı ve bütün kainatın ve varoluşun özeti olan Kur’an’ın indirildiği gecedir.
Kadir gecesi, Kur’an’ın övdüğü, esenlik ve güvenliğin her tarafa yayıldığı, sema kapılarının açıldığı, dua ve tövbelerin kabul edildiği kutlu bir gecedir. Değeri Kur’an’a dayanan bu gecenin değerlendirilmesi, ancak Kur’an’a yönelmekle, onun eşsiz mesajını anlamak ve onun mana ikliminde yol almakla, bütün zamanların Kadir gecesi bilinip imanın bir aşk, ölümün yeniden bir diriliş olarak kabul edilmesiyle, hayatın peygamber kılavuzluğuyla yaşanıp yaratılanın yaratandan ötürü sevilmesiyle mümkün olacaktır. Çünkü Kur’an, insanlığın ufkunda bir ışık gibi yanan ve her dönemde insanların yollarını, kalplerini ve gönüllerini aydınlatmaya devam eden bir meşaledir. O insanlığı aydınlatmaya başladığı günden beri ışığından hiç bir şey kaybetmemiş, onun taşıdığı değer ve anlamlar, getirdiği ahlâk ve erdem ilkeleri hep taze ve yeni olarak kalmıştır.
Ondört asırdan beri okunan Kur’an, insanı dinamizme çağıran, aklın ve gönlün şifa kaynağı, ilim ve irfan menbaıdır. O, anlaşılmak ve insanlığa rehber olmak için gönderilmiştir. Bu itibarla sadece okumayı öğrenmekle ve okumakla yetinilmeyip içeriğinin de bilinmesi, Kuran’ın ne anlattığının kavranılması, hatta onun kendi hayatımıza da yansıtılması gerekir.
Diğer kutlu zamanlar gibi Kadir gecesi de, hayatımızın çok hızlı seyreden akışı içinde geçmişimizi değerlendirerek gafletle geçen günlerimizi sorgulama, unutarak ve bilmeyerek işlediğimiz hatalara tövbe edip af ve bağışlanma dileme zamanıdır.
Mükâfatların sınırsız olarak verildiği bu gece, kalplerimizin, duygu ve davranışlarımızın her türlü kötülükten arınması, iyi ve güzel davranışlarımızın çoğalıp kötü davranışlarımızın azalması, dinimiz hakkında sağlıklı ve doğru bilgimizin artması, aramızdaki sevgi ve bağışlamanın hepimizi kucaklaması için yeni adımlar atma imkanıdır.
Tövbe, günahla kirlenen ruhumuzu yıkamanın ve yeniden dirilişin ifadesi, dua ise yalnızlaşan insanın sınırsız ve sonsuz kudret sahibi olan Allah’a yakarışı ve ona sığınışıdır. Hz. Peygamberin ifadesiyle dua, rahmet kapılarının anahtarı, ibadetin özüdür. Allah Resulü, faziletine inanarak ve sevabını da yalnız Allah’tan bekleyerek bu geceyi güzel amellerle geçirenlerin geçmiş günahlarının bağışlanacağı müjdesini vermiştir.
Pek çok hayır ve bereketi bünyesinde barındıran, manevî haz ve vecdin doruğa ulaştığı bu mübarek gece de, Yüce Allah’ın bizlere bilgi, anlayış ve ihlâs vermesi, doğruyu bulduktan sonra kalplerimizi saptırmaması ve bizi affetmesi için dua edelim. İhtiyaç içerisinde ve zor şartlar altında yaşamını sürdürmek zorunda kalan insanlarımızın maddi ve manevi yardımlarına koşarak sıkıntılarını paylaşmaya, acılarına ortak olmaya çalışalım.
Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin, soydaş ve dindaşlarımızın Kadir gecelerini tebrik ediyor ve bu gecenin, insanlığın barış, huzur ve saadetine, bütün müminlerin de affına vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum.
|