Acemi Yiğido
Üyelik Tarihi: 03.08.2005
Mesajlar: 131
Thanks: 0
2 Mesajına 2 Kez Teşekkür Edildi.
Tecrübe Puanı: 0 
|
[code:1:9a7f7ee9df]
Büyük yürüyüş
Kırmızı-Beyazlılar 33 yıl önce de 1. Lig’e yaklaşmış ancak kapısından dönmüştü. Yiğidolar bu kez İkinci Lig A Kategorisi’nde adımlarını daha sağlam atıyor... Sivasspor’un İstanbul’da bile tribünlere 40 bin taraftar toplaması bu büyük yürüyüşün ayak izlerini gösteriyor
Sivasspor; Fenerbahçe, Beşiktaş ve G.Saray’a meydan okuyarak Süper Lig’e geliyor
ÖZÜN kör, yüreğin taş olsa da; Türk futbolundaki Sivas Gerçeği’ni görmek zorundasın.
Yiğidolar geliyor, anlamak zorundasın.
Muzaffer Sarısözen’in Sivas yöresinden derlediği ünlü türkü bile artık aynı şeyi söylüyor:
‘Karanfil olacaksın,
Sararıp solacaksın.
Ben hakime danıştım,
Şampiyon olacaksın’
* * *
G.Saray ve Beşiktaş’ın bile; ortalama 15 bin seyirci ile maç yaptığı İstanbul’da, Sivasspor tam 40 bin taraftarla gövde gösterisi yapıyor...
Hatta dahasını söyliyeyim.. Frankfurt’taki Sivaslı gurbetçiler; kendi aralarında organizasyon yapıp, özel uçak tutuyor ve maçlara tur düzenliyorlar.
Yani Sivas gerçeği; Türk futbolunda başlı başına bir olay, başlıbaşına bir devrim... Ama onları keklik yerine koyup, Karagümrük maçındaki gibi fiyatları uçurursan; resmi 4 bin rakkamına şaşırmayacaksın.
Biliyorsunuz; o maçta tribünlerde 40 bin seyirci olmasına rağmen; satılan biletli sayısı sadece 4 bindi... Uyanıksan, senden daha uyanıklar var.
Sivaslılar; ‘Dağlar seni delik deşik ederim; kalbur olur, toprağını elerim’ der; bir yolunu bulur, hesaplı bir fiyata o stada girer.
Onları enayi yerine koyarsan, böyle kendin enayi durumuna düşersin.
* * *
Yiğidolar’ın tozu-dumana katarak gelişi; Türk futbolunun son yıllardaki en büyük dinamizmidir. Renk, coşku, heyecan, merak unsuru oldular.
Bugün (3 büyükler dahil) hangi takımın deplasman maçına 40 bin taraftar gidiyor?
Şampiyonluğa oynadıkları halde; kendi stadlarındaki hiçbir maçta, en ufak bir olay bile olmamıştır. Sivas’a gelen tüm takımlar dostlukla ağırlanmakta ve modern tesislerinin çim sahaları, idman için rakiplere ücretsiz açılmaktadır.
Yiğidolar’ın yiğitliği, sadece lafta değil.
* * *
Muzaffer Sarısözen’in derlediği bir Sivas Türküsü daha var. Demek istiyor ki:
‘Açıl mor menekşem, bahar erişti,
Lale, sümbül, nergis, reyhan yetişti.
Sivas’ın kısmetine ak zambak düştü,
Süper Lig’in üstüne 3 yıldız üşüştü..’
Türküdeki 3 yıldız, Sivasspor’un amblemi... Sivas’ın ilk orjinal adının, ‘Sipas’ olduğu antik çağlardaki kentin ortasından geçen ve aynı adı taşıyan nehrin, 3 kolunu simgeleyen 3 yıldız... Yani; sonradan olma değil, anadan doğma 3 yıldız!
Ayrıca. 1967 yılındaki kuruluş aşamasında; Kızılırmak, 4 Eylül ve Yolspor kulüplerinin birleşmesi de, amblemde ifadesini buluyor.
Anlayacağınız, başkalarına olduğu gibi; bu 3 yıldızı federasyon vermedi, tarih verdi...
Fark burada!
* * *
Bu farkı daha iyi anlamak ve Süper Lig’e doğru başlattıkları Büyük Yürüyüş’ün ayak izlerini yerinden takip etmek için, Sivas’a gitmeğe karar verdim. Doğrusunu isterseniz, biraz şaşırdım. Çünkü koca Sivas’ta, ne yazık ki 5 yıldızlı otel yok.
Ayrıca,. deplasmanlara 30-40 bin kişiyle gitmelerine rağmen; kendi stadları çok eski ve ancak 10 bin kişilik... Yaşanan coşkuya yakışmıyor!
Bu kadar düşük kapasiteli ve düşük standartlı bir stadla; şimdi yakaladıkları rüzgarı ve etkiyi sürdürmeleri çok güç... Bu nedenle; başta Vali Hasan Canpolat ve Belediye Başkanı Sami Aydın’ın çabalarıyla, Ankara yolu üzerinde modern bir stad inşa edilecek. Hükümetin para musluklarının başındaki Başbakan Yardımcısı Abddüllatif Şener de Sivaslı ve bu yolda çok etkin bir güç... Zaten takımın maçlarına da gidiyor.
Yani Sivas, sahada olduğu kadar, masada da güçlü.
Bu yüzden; stad inşaatındaki tüm bürokratik işlemler, tamamlanma aşamasında... Yeni stadın inşaatı, elin kulağında demektir.
Ancak, ola ki; bazi aksilikler ortaya çıkar da, geç kalınırsa... Tedbir olarak; şimdiki 4 Eylül Stadı, sezon bitimiyle birlikte hemen yenilenecek... Hem modernize edilecek, hem kapasitesi artırılacak.
Çünkü şu anki görünüm; kesinlikle UEFA standartlarına cevap vermiyor. Ciddi sorunlar yaratır.
Bu yüzden ellerini çabuk tutacaklar.
* * *
Sivasspor en son, 1971 yılında birinci lige bu denli yaklaşmıştı.
Aradan 33 yıl geçmiş... Ama bazı şeyler unutulmadı.
Sivas, rakibi Karşıyaka’yı yense, 1. lig çıkacaktı. İzmir takımının küme düşmesi, haftalar öncesinden kesinleşmişti. Parasızlık yüzünden de Sivas deplasmanına gidemiyordu.
Yol, konaklama, yemek gibi tüm deplasman masraflarını Sivasspor karşılamayı üstlendi de, öyle maça geldiler.
Fakat hiç umulmadık bir şey oldu. Maç 0-0 bitti.
O arada Adana Demirspor da kazanınca; Sivas’ın şampiyonluğu elinden gitti.
O günden bu güne, beli doğrulamadı. Şampiyonluğa hiç bu kadar yaklaşmadılar.
Gerçi olan-biten, kesinleşen henüz bir şey yok.
Sadece iyi bir hava yakaladılar, Türkiye’nin dört bir tarafında güzel bir sükse yaptılar. Bir çok kulüp imreniyor, özeniyor, kıskanıyor...
Sonuçlar da güzel.
Tamam; devreyi lider bitirdiler ve en yakın rakipleri Vestel’e 7 puan fark da yaptılar ama, daha koca bir yarım devre var.
Kim öle, kim kala...
Bu köprünün altından daha çok sular akacak.
Tamam, bu nehrin suyu artık tersine dönmez... Fakat nasılsa 3 takım Süper Lige çıkacak diye, gevşerlerse... Bunun bedelini ağır öderler.
Vakur, mağrur, güçlü ve kendilerinden emin olsunlar.
Ama erken gevşemek, erken yılışmak, erken dağılmak, gerektiğinden fazla havaya girmek, gaz yapar.
Aman fena bir koku çıkmasın.
Sivas, Mavi Bayrak istiyor
KIRMIZI-Beyazlılar’ın, örnek bir taraftar kitlesi var... Türkiye Süper Ligi’ne yükselmek için çetin bir mücadele vermelerine karşılık; sahasında hiçbir olay oluşmadı. Bir kişi dahi karakola götürülmedi... Federasyonun, en centilmen taraftara vereceği Mavi Bayrak’a adaylar ve onu mutlaka almak istiyorlar.
Kentte 2 ayrı taraftar grubu var.
1- 1967 Sivas Genç Taraftarlar Derneği...
2- Türkiye’nin çeşitli kentlerinden gelmiş; Sivaslı olmayan ama Sivasspor’a gönül vermiş Cumhuriyet Üniversitesi öğrencilerinin oluşturduğu, Yeniçeriler Grubu...
* * *
1967 Sivasspor Genç Taraftarlar Derneği; bugüne kadar kulüpten bir tane dahi bedava bilet almadı... Davul, flama, bayrak, forma gibi hiçbir ihtiyaç için; ‘Tek kuruş dahi’ yardım talep etmedi. Başkan ve yöneticileri; kulübün hiçbir olanağından yarar sağlamadı.
Deplasmanlara giden otobüsleri kendileri organize etti; tüm masraflar imece usülü ile karşılandı. Bu açıdan bakıldığında; Türkiye’nin, kulübünü ‘Biletten değil, yürekten seven’ tek taraftar derneği olarak parlıyorlar. Örneği yok.
Başkan Yalçın Korkmazgil ve Basın Sözcüsü Bahadır Edis; ‘En büyük hedeflerinin, Fair-Play konusunda Mavi Bayrak’ı almak olduğunu’ söylüyorlar. Zaten federasyon da onları, 5 aday kent arasına almış... Bu açıdan çok mutlular.
Aslında Bahadır Enis, Sivaslı değil; Cumhuriyet Üniversitesi’nde Jeoloji Mühendisliği 3. sınıfında okuyor. Ama Sivasspor’un başarısı için koşturuyor. Agresif, saldırgan, küfürbaz bir seyirci modeline karşılar. Sivaslılar; gerçekten Türkiye’nin en sakin, en centilmen taraftarı... Mavi Bayrak’ın onlara gideceğinden kuşkum yok.
* * *
Sivas’ın bir başka taraftarı da; komşu Tokatlılar. Üstlerine Tokatspor formalarını giyip, Sivas’ın maçlarına geliyorlar ve kırmızı-beyazlılara destek veriyorlar. Diğer çevre illerinde de, olağanüstü bir Sivas sevgisi oluştu... Özellikle deplasmanda oynadıkları maçlar açısından; 3 büyükleri bile geride bırakacak müthiş bir potansiyele sahipler...[/code:1:9a7f7ee9df]
Ali Sami ALKIŞ'a teşekkürler...
|