--->: Sivas'ı Çekemiyorlar..
al iste kardes bir aciklama daha aslinda siteyi yok edecen
Sivasgörmez Türk Medyası! ve 4.Büyüklük!
Sivassporlulara bir hatırlatma yaparak başlayalım..
1980 – 81 sezonunda üçüncü lig kırmızı grupta Trabzonspor amatör takımıyla Sivasspor aynı grupta mücadele ediyor. Ve sezon sonunda Trabzon takımı açık ara şampiyon olurken, Sivasspor da 2. bitiriyordu. Sonra da şu oldu; Trabzonspor kulübü, zerrece çıkar beklemeden hakkından feragat ederek Sivasspor’un 2. lige çıkmasını sağladı. Bu bilgi baş ucumuzda dursun..
Siz bakmayın bu yılki talihsiz başlangıca. Ligin ilk maçında sahada “adam gibi bir idare” olsaydı zaten hiçbir sorun yaşanmaz ve Trabzon – Sivas maçı dostça biterdi. Maç sonrası Sivas cephesinden yükselen “akıl ve izan yoksunu” açıklamaları da, maç atmosferine ve maksadını aşan konuşmalar başlığına hapsetmeyi de becerebiliriz. Trabzon ve Sivas bu ülkenin “çimento” özelliği taşıyan bileşkenleridir, hasılı..
Derdim şu;
Rakipleri üçyüz beşyüz harcarken , Üç beş liralık yatırıma rağmen, adı süper kendi güdük ligimizin tepesini ele geçiren Yiğidolar, medyada bir türlü hak ettikleri yeri alamıyor!
Televizyonlardaki tüm spor programları 3 hacimlinin şorta sokulamayan formasına kadar aklın sınırlarını zorlayan değerlendirilmeleriyle kirlenirken; bir kişi de çıkıp, ilaç olsun diye, Sivasspor “realitesini” ( gerçeğini demedim, ne de olsa Batı basını olduğu için belki böylesini görürler) konuşmuyor.
Bazı aklı evveller çıkıp “ öyle demeyin, işte falan programdaSivasspor’un hakkını verelim dediler” türü şebeklik şabalaklık yapmasın. Bu ülkede İstanbul’a kar düşmeden kış gelmez gerçeğini bilenlerden biri olarak elbet bu hal beni çok şaşırtmaz. Ama el insaf be kardeşim; lafa geldi mi kasıla gerile “Ulusal medya” olmayı biliyorsunuz, ama uygulama da eşek gibi “İstanbul Medyası”sınız işte. Bunun ayıp bir yanı yok, ayıp olan insanları salak yerine koymanızdır.
Sivassporlular bu zihniyete inat ligin sonuna kadar zirve yarışının içinde olmalı ve iki yüzlülüğü mahkum edene dek mücadelesini sürdürmelidir. Yiğidolar bu onurlu mücadeleyi verirken şunu da hiç akıllarından çıkarmamalıdır: Sizler bir mücadele içindeyken rakibiniz üç hacimlinin dışında bir isimse (mesela Trabzon) onlardan daha objektif bir yayıncı bulamazsınız. Ama onlar için “tehlike” olmaya devam ederseniz ve bunu inatla sürdürürseniz; gözünüzün üstünde kaş dahil, her durumunuz bel atına vurmak için kullanılacaktır.
“Dükalığın” ne anlama geldiğini bilen, ve her fırsatta bu kalkık burunları Anadolu’nun öpülesi toprağına sürtüp o kutsal buluşmayı sayısız kez yineleyen Trabzon ve Trabzonsporlular, Sivasspor’un başarısını içten bir sevgiyle alkışlamaktadır.
Türk futbolunun sorunu, gelişimin en büyük tetikçisi olan üst düzey rekabetin, İstanbul'a hapsedilme histerisidir ve bu hastalık halini aşmanın en güzel yolu Sivassporların çoğalmasıdır.
Küçük bir rica ile bitiriyorum: İkinci lig maçlarında bile tribünleri, içerde dışarıda, dolduran Sivassporlular lütfen tribüne! Yıllarca sizlere ağabeylik yapan Trabzon başta olmak üzere, hiçbir rakibe yönelik ve aslında
söyleyeni çukurlaştıran küfrün batağına hiç saplanmadan ama..
ALMANYA'DAN İRFAN KARDEŞİMİN MEKTUBU
Yerel medyanın evrensel temsicisi Taka Gazetesinde (Avrupa da 3 ayrı ülke ve Ankara'da da günlük yayınlandığı için) yayınlanan yazılarımın birine yorum yapan İrfan Aktaş; benden samimi isem Trabzon taraftarını sokaklara dökmemi istiyor. Nasıl olacağını bilmiyorum, ama İrfan Aktaş'ın yorumunu buraya taşımayı uygun gördüm, zira Taka'ya gelen yorumlara yanıt yazma şansım yok, ilgilenmiyorum gibi de algılanmasın..
"sedat bey ben münichten irfan hani sana insanlari sokaklara dök gec olmadan takim düsmeden diyen abin irfan. aradan bir hafta gecti ses yok. simdi benim gibi aglamayi birak sivas seyircisine,ulusoya,baskana saldirmayi birak trabzon sporu sevdigini isbat et dök insanlari sokaklara o zaman seni ömrümüzün sonuna kadar bas taci yapalim ama yapamam diyorsan sende biz gurbetciler gibi aglamaya devam et saygilarimla"
İrfan Aktaş; Trabzon başlıklı hiç bir konuda "yapamam" yoktur benim için, "nasıl yaparım"a kurguludur her yanım. Ama bu konuda izlenecek yol bellidir, yönetimler kongreyle gelir kongreyle gider. İki hafta sonraki kongreyi beklemekten başka yapacak birşey yok, Trabzonseverlerin alacağı tavır budur. Baki selam ederim..
4. BÜYÜK OLMA MESELESİNE BİR BAKIŞ
Kimi muhteremlerin Sivasspor'u 4. büyük olarak sunma gayretkeşliklerine gülme işini ve saklanamayan komplekslerinin zavallılığını kargalara havale edip bir hatırlatma yapalım. Altın çamura düşmekle nasıl değerinden bir şey kaybetmezse, Trabzon da çakallara maskara oldu diye kurtluğundan olacak değil. Samimi Sivaslı kardeşlerime önerim şu; gözünüz 4. büyüklükte değil, ya beşinci büyüklükte olsun ya da en büyüklükte. Zira var olanı aşağı çekmeye çalışmanın iki açıklaması olabilir ancak; ya onun bunun taşeronusunuz ya da fena halde kompleksli..Oysa "büyük" yollar büyük ruhlar gerektirir. Başkalarına uşaklık etmek yerine ruhunun efendisi olmayı becermek; büyüğe doğru atılan ilk ve dev adımdır. İşin kolayına kaçıp, daha tek bir final oynamamış olmayı ya da geçmiş sezonların "geçici" büyüklerini adres göstermeyi seçmediysem; Sivassporun mücadelesine olan saygımdandır. Ama unutulmamalı ki, saygı hakedildiği müddetçe saygındır
|