Sivas Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Fikret Ünsal, 2 Temmuz 1993'te 37 kişinin yaşamını yitirdiği Sivas olayları ile ilgili olarak, ''Bunu Sivas'ta PKK'dan başka organize edecek herhangi bir yapının olmadığını biz doğma büyüme Sivaslı olduğumuz için gayet iyi biliyorduk'' dedi.
Olaylara ilişkin 1995 yılında ''Figüran Aziz Nesin'' adlı kitap çıkaran Ünsal, son gelişmeleri değerlendirdi.
Bu konuda 18 yıldır tartışmaların sürdüğünü ifade eden Ünsal, ''2 Temmuz 1993 Cuma günü meydana gelen olaylardan sonra bizim araştırmalarımız, gözlemlerimiz tamamen PKK'yı işaret ediyordu. İşte o günlerde yazdığım kitapta da ben PKK bağlantısını çok açık bir şekilde burada yazmışım. Bir kaç yerde de 'PKK bağlantılı' diye geçirmişim. Hatta özel televizyon programlarına çıktığımızda da ben orada hem Başbağlar'ı, hem Madımak olaylarını PKK'nın yaptığını söyledim. Bu iddialarımız maalesef o günlerde hiçbir şekilde ciddiye alınmadığı gibi bizim yalan söylediğimiz, Sivas'ın işte şerefini, haysiyetini, bu yobaz meselesi yüzünden kurtarmak için bu tür yollara saptığımız söylendi'' diye konuştu.
Bugün kendisinin haklı çıktığını belirten Ünsal, ''Gecikerek de olsa adalet tecelli etmeye başladı. Ama burada en çok mağdur olan da tabii 10 milyon Sivaslı'nın dışında, yıllardır 'yobaz' damgasını yiyen Sivaslı'nın dışında, cezaevinde yatanlarımız var. Bunlar idama mahkum edildiler, daha sonra ağırlaştırılmış müebbete dönüştürüldü bu. Ama bu insanlar ne olacak. İnşallah onlara da yeniden yargı yolu açılır'' dedi.
PKK'nın olaylardaki amacını çok iyi bilmek gerektiğini anlatan Ünsal, PKK'nın, Karadeniz bağlantısını sağlamak için Sivas kırsalına hakim olmak istediğini, bu nedenle Sivas'ta Alevi-Sünni çatışması çıkararak mezhep ayrılıkçılığını körüklemeyi hedeflediğini söyledi.
Kentteki Alevi ve Sünni vatandaşların sağ duyulu davranması sayesinde olayların çok daha büyümediğini vurgulayan Ünsal, ''Bunu Sivas'ta PKK'dan başka organize edecek herhangi bir yapının olmadığını biz doğma büyüme Sivaslı olduğumuzu için gayet iyi biliyorduk'' dedi.
Olaylarda yönetim zafiyeti olduğunu da iddia eden Ünsal, ''Zafiyet de gösterilince olaylar ancak 18 yıl sonra ortaya çıktı, çıkarıldı. Ben bu olayları ortaya çıkaran İçişleri Bakanlığımızın personeline, Adalet Bakanlığımızın personeline, sayın Başsavcılarımıza, savcılarımıza, emniyet teşkilatımıza gerçekten çok teşekkür ediyorum. Aynı zamanda da 18 yıldır usanmadan, yılmadan, bıkmadan Sivaslılara 'yobaz' diyen sözde aydınların, sözde sanatçıların da bir özür borcu olduğunu düşünüyorum, acaba özür dileyecekler mi?'' ifadelerini kullandı.
Olayları PKK'nın yaptığına dair kendilerini yönlendiren durumu da anlatan Ünsal, ''2 Temmuz'a kadar PKK 28 bin 400 kilometre karelik Sivas topraklarında yoktu. Ama nasıl olduysa 2 Temmuz günü birden bire Hafik ve Sivas'ın doğusunda bulunan Zara ilçelerimizden ihbarlar geldi, bütün jandarma kuvvetleri her iki ilçeye sevk edildi. Birden bire PKK ortaya çıktı. Bu olay da olunca PKK tamamen Sivas kırsalına yerleşti. Bu da gösterdi ki bu olayın altında kesinlikle PKK var. 3 gün geçti Başbağlar köyü basıldı'' diye konuştu.
Madımak olayının ardından Başbağlar'da hunharca bir katliam gerçekleştirildiğini, bu olayların bir tesadüf olmadığını, kamuoyunda bir Alevi-Sünni çatışması rüzgarı estirilmek istendiği ifade eden Ünsal, ''Estirildi ve zemin de buldu. Ondan sonra PKK yoluna devam etti, Karadeniz'e de açıldı'' dedi.
http://www.sabah.com.tr/Gundem/2011/...-figuran-miydi
Şimdi soruyorum size bu adammı fırsatçı? Yoksa yönetimin içinde başkanın içeri girmesi ile uzun bir süre çıkamayacağını bilerek başkanlık yapmaya diş bileyen ama küme düşerse bırakıp kaçacaklar mı?
İyi hatırlıyorum bir televizyon programında Madımağı silmek için biz Sivasspor gibi bir değeri gündeme getirdik ve Bugün Sivas Madımak olaylarıyla değil Sivassporla anılıyor demişti.
Ben inanmak istemiyorum şike yapıldığına ama basının karalama kampanyası ile Sivas madımaktan sonra silinmeyecek bir ünvana kavuştu...
ŞİKECİ SİVAS...
İstersek aklanalım....
Cevap: Ünsal'dan genel kurul önerisi..
Ağaç Şeklinde
